+ Konuyu Yanıtla
2 / 3 Sayfa İlkİlk 123 SonSon
11 den 20´e kadar toplam 24 ileti bulundu.

Konu: Asıl tehlike nedir?

Asıl tehlike nedir? Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #11
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Asıl tehlike nedir?

    Alıntı bartelmi diaz rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Gazetelerin birinci sayfalarında ,yargı büyükleriyle üniversite rektörlerinin sivil anayasa konusundaki zehir zemberek çıkışlarını okuyunca 30 yıl önceki o tören tekrar akıllara geliyordu.

    Tarih 18 eylül 1980.Darbenin 6.günü.Tank sesiyle uyanmıştı insanlar.TBMM şeref salonu ,bütün devlet orada.Başta evren paşa ,askeri cuntanın üyeleri yanyana dizilmiş,biraz fazla süslü püslü üniformalarıyla ayakta put gibi duruyorlar.Balkonda Cumhurbaşkanlığı filarmoni orkestrası Beethoven ın Kader senfonisini çalıyor. Darbe, kutlamaları kabul ediyor.Yüksek yargı organlarının üyeleri, üniversite rektörleri sıraya girmiş, daha 6 gün önce parlementoyu kapatarak parti liderlerini hapsetmiş darbecileri tebrik ediyorlar.

    Görüntü ilginç ama demokrasi adına hüzün ve utanç verici.

    Asker-Yargı-Üniversite...

    Bu ittifak yaptı,12 Eylül askeri yönetiminin anayasasını ,demokrasinin kolunu kanadını kırarak Türkiye'nin sırtına bir deli gömleği gibi giydirilen 1982 Anayasası işte bu ittifağın ürünüydü. Dün gazetelerin birinci sayfalarını okurken işte bu tören ve milletin oyuyla seçim sandığından çıkana öteden beri hiç güvenmeyen bu ittifağı anımsadım.

    Rektörler konuşuyordu.

    Başsavcı konuşuyordu.

    Sivil anayasaya kırmızı kart çakılıyor, üniversitelerde türban yasağının kaldırılması halinde AKP nin de Refah ve Fazilet partileri gibi kapatılabileceği söyleniyordu. Kısacası yargı ve üniversite aba altından sopa gösteriyordu.

    Nedir bunların anlamı?

    "Çankaya savaşının devamı mı? Cumhuriyet mitinglerinin devamı mı? 367 nin devamı mı? 27 Nisan ın devamı mı? 22 Temmuz ve 28 Ağustos tan kaynaklanan hayal kırıklıklarının yaratabileceği yeni bir 28 Şubat hazırlığı mı?

    Düşünmeye çalışın...

    Eğer 22 Temmuz ve 28 Ağustos da vucüt kimyanız bozulduysa, biraz tatil yapıp kafanızı dinleyin. Yoksa bu gidişle ,Türkiye nin gündemini bulandırmak isteyen, Türkiyeye hedef şaşırtmak isteyenlerin bir kez daha yöneldikleri" psikolojik savaşların" gönüllü ya da gönülsüz aleti olacaksınız.

    Geçmişte yaşandı bu ders almadık mı? Bugün bu ülkede demokrasi kavgası yaşanıyor. Sivil anayasa da bu mücadelenin bir parçası. Türkiyenin yüzde 80 küsurunu temsil eden bir parlemento var. İktidarda,oyların yüzde 47 sini almışbir partinin tek başına kurduğu bir hükümet var. Herşey meşru. Parlementonun da , hükümetin de meşruiyet tabanı son derece geniş ve sağlam.

    Böyle bir parlemento mu anayasa yapamaz? Böyle bir hükümet mi yeni bir anayasa önerisiyle ortaya çıkamaz?Anayasaları bu ülkede sadece darbeciler ve onların müttefikleri mi yapacak? Üniversite de türban yasağının kaldırılmasını istemek, parti kapatma nedeni mi sayılacak? Bunun için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin bile karaları koca koca hukukçular tarafından çarpıtılacak mı?

    Ayıp,geçelim.

    Türkiye yi Malezya ya benzetmek,Türkiye yi İranla , Cezayirle mukayese etmek, hiç kuşkunuz olmasın, Türkiye yi ve modernleşme tarihini küçümsemektir, bu ülkenin gelişmişliğini fena halde hafife almaktır.Altını çiziyorum,Türkiye de dinci darbe tehlikesi yoktur. Ama böyle bir senaryoyu sabah akşam medyada ısıtanlar , sivil-asker başka darbeleri tetikleyebilecek psikolojik kampanyaların aleti durumuna düşebilirler.

    Asıl tehlike işte budur.
    Bu yazı sizin mi? Yaşınız uygun değil böyle bir yazı yazmaya...

    Asıl tehlike kendisine ait olmayan bir yazıyı yazarın adını bile yazmadan kendisininmiş gibi hemde bir hukuk sitesine koyan hukuk fakültesi öğrencisinin yetişmesidir.. gerisi hikayedir..



    Hukuki NET Güncel Haber

    Asıl tehlike nedir? konulu yargıtay kararı ara
    Asıl tehlike nedir? konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #12
    Kayıt Tarihi
    Apr 2010
    Nerede
    istanbul
    İletiler
    451
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Asıl tehlike nedir?

    Alıntı commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Bu yazı sizin mi? Yaşınız uygun değil böyle bir yazı yazmaya...

    Asıl tehlike kendisine ait olmayan bir yazıyı yazarın adını bile yazmadan kendisininmiş gibi hemde bir hukuk sitesine koyan hukuk fakültesi öğrencisinin yetişmesidir.. gerisi hikayedir..
    Emin olabilirsiniz beyefendi bir yazardan alıntı olmadığına.Ama nedense sizi rahatsız eden bir yazı sanırım.Çünkü yorum da bile bulunamamışsınız.Konuyu geçiştirmek maksadıyla bir laf kalabalığı yapmışsınız.

  4. #13
    Kayıt Tarihi
    Apr 2010
    Nerede
    istanbul
    İletiler
    451
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Asıl tehlike nedir?

    Ama sizi rahatlatmak için söyleyeyim.Konferansta üniversite öğrencileri tarafından ortaya çıkarılan bir yazı.Bir çok gazete köşe yazarı bu yazımızı köşesinde yayınlamıştır.

  5. #14
    Kayıt Tarihi
    Feb 2010
    Nerede
    SAMSUN
    İletiler
    1.322
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Asıl tehlike nedir?

    Konuşursam yer yerinden oynar

    Dailymotion.com adlı internet sitesinde yayınlanan ses kaydında JİTEM'in eylemleriyle ilgili çarpıcı ayrıntılar yer alıyor. Doğan olduğu iddia edilen kişi, "JİTEM'i benden başka bilen yok. O benimle beraber gider. Ben JİTEM'im. Benim dediğim kanundur." ifadelerini kullanıyor. Şahıs, söyleneni yapmayan JİTEM mensuplarının infaz edildiğini anlatıyor. Verilen emirlerin 'vatan için' olduğunu savunuyor, "Bak devlet tabirini de hiç kullanmıyorum." diyor. Ses, 'Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldırım'la Ankara'da olan görüşmelerini de anlatıyor. Ankara Oteli'nde olan bir görüşmeden bahsediyor. Yeşil'in doğrudan Genelkurmay Başkanı'na bağlı olduğunu söylüyor.

    Kendisinin Jandarma Genel Komutanı ve Genelkurmay Başkanı'ndan daha üstün olduğunu iddia ediyor. Şöyle diyor: "Bir tane albay aradı, piyade albay. 'Genel Komutanımız sizinle görüşmek istiyor müsait misiniz?' dedi. Ondan sonra gittim konuştum. Hemen 24 saatte telafi ettiler. Vallahi bir konuşmaya başlarsam dünya birbirine girer dedim." ifadelerini kullanıyor. Bazı bilgileri sorulmasına rağmen Genelkurmay Başkanı'na bile aktarmadığını ifade ediyor. Onu pisliğe bulaştırmamak için bilgileri vermediğini savunuyor. JİTEM'in dönemin başbakanı Turgut Özal'dan habersiz hareket ettiğini aktarıyor. Muammer Güler'e yönelik hakaretlerin yer aldığı kayıtta, JİTEM'in siyasete olan "dayaklı müdahaleleri" anlatılıyor. Örgütün karşısında olan delegelerin dövüldüğü vurgulanırken JİTEM'in yanında olan siyasiler için ise 'miğfer' oluşturulduğu belirtiliyor. Kaydın sonunda, "Beni bu devlet iki kez öldürdü. Daha ne yapacak?" ifadesi yer alıyor. Zaman

    Ah bir konuşsalar. Yakalananlar konuşursam yer yerinden oynar tabirini kullanıyor.Konuşacaları ele verecekleri kişiler malum.Asıl tehlikenin ne olduğunu aslında her aklı selim biliyor.Bu tehlikeyi %25 lik dilim kabul etmiyor. Bu onların nema kaynağı.

  6. #15
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Asıl tehlike nedir?

    Alıntı bartelmi diaz rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Emin olabilirsiniz beyefendi bir yazardan alıntı olmadığına.Ama nedense sizi rahatsız eden bir yazı sanırım.Çünkü yorum da bile bulunamamışsınız.Konuyu geçiştirmek maksadıyla bir laf kalabalığı yapmışsınız.
    bartelmi diaz
    Cevap: Asıl tehlike nedir?
    Ama sizi rahatlatmak için söyleyeyim.Konferansta üniversite öğrencileri tarafından ortaya çıkarılan bir yazı.Bir çok gazete köşe yazarı bu yazımızı köşesinde yayınlamıştır.
    Sayın Bartelmi Diaz;

    Beni sakın başkalarıyla karıştırmayın yada hayatı sadece google sınırlı birisi olarak algılamayın. Beni bilen herkesin ortak bir kanısı şudur ki ben tuvalet kağıdında yazı görsem okurum... İnanılmaz okurum okurum okurum... okuduğumuda bir yerlerden çağrışım yaptırırım... Şimdi size en kibar şeklilde ilk ve son kez ikaz edeyim.

    1. Ben sadece çok kısa olarak bu yazının sizin olup olmadığını sormuştum ve sizin değilse okuduğunuz okuluda kasdederek asıl tehlike budur demiştim . Bu kadar... Ne laf kalabalığı ne yazıyla ilgili doğru yanlış diye bir yorum...

    Bu kadar net ve kısa bir yazıyı ''laf kalabalığı'' olarak algıladığınıza göre okuma yazma konusunda ve idrak etmekte sorun yaşıyor olabilirsiniz. Yada daha önceden yaptığım tespit uyarınca Türkçe terim deyim bilginiz çok kıt ...

    2. Önce kesinlikle bir yazardan alıntı değil diye net yanıt verip sonra beni rahatlatmak için 'konferansta üniversite öğrencileri tarafından ortaya çıkarılan bir yazı'' olduğunu söyleyerek açıklık getirmişsiniz. Çok teşekkür ederim çok rahatladım... O kadar ki birazdan uçmaya başlayacağım...

    Söylediğinizibir an için doğru kabul etsek bile bu yazı gene sizin değil... Alıntı yazabilirsiniz anonim yazabilirsiniz benimde içinde bulunduğum öğrenci grubu diyebilirsiniz... Ama kendinizin gibi gösteremezsiniz...

    3. Türkçe ile gerçekten sorununuz var sizin. AKP ye olan sevginiz işin yalan boyutunada girmiş... Sözde özde birlikmidir nedir ? Onlar halkın gözünün içine baka baka yalan söylüyorsa bende bir sitede şakır şakır yalan yazarım mı dediniz ? Ama uyanık olduğunuzu sanarak google den kontrol ettiniz cidden bu yazı yok !!! O zaman salla mı dediniz nedir ?

    Yazıyı dikkatlice okuyunca özellikle dil bilgisi açısından okuyunca yazıyı bir grubun değil bir kişinin yazdığı son derece açık bir çok yerde 'anımsadım'' diye tekili ''düşünün'' diye karşıtı işaret ediyor... Demekki bir konferansta grup olarak üniversite öğrencileri tarafından yazılmış olamaz...

    Gene dikkatlice yazıyı okuyunca yazının zamanlaması da dikkat çekici BU YAZIYI YAZAN 18 EYLÜL 1980 DE ORADA BULUNAN BİR KİŞİ yani olayları yaşamış kendi gözüyle anlatıyor Bundan dolayıda ne siz nede üniversite öğrencilerinin seminerinde OLAMAZ. Bu semineri yazan öğrencilerin yaşı en az 60 larda olmalı... Hem darbeyi yaşayacak hemde orada olacak kadar da protokoldan bir öğrenci grubu olmalıki bu izlenimi yaşasın....

    YAPMAYIN YALAN SÖYLEMEYİN HER ŞEYİ ÇEKERİM YALANI ÇEKEMEM HEMDE GEREKSİZ BİR YALANI ''EMİN OLABİLİRSİNİZ BEYFENDİ BU YAZININ BİR YAZARDAN ALINTI OLMADIĞINA'' YAZINIZI YANLIŞLIKLA YAZDIĞINIZI KABUL EDİYORUM.

    BU YAZI 21 EYLÜL 2007 CUMA GÜNÜ MİLLİYET GAZETESİNDE HASAN CEMAL TARAFINDAN YAZILMIŞ BİR YAZIDIR. İŞTE BUNDAN EMİN OLABİLİRSİNİZ HANIMEFENDİ...

    isterseniz düzgün bir yeniden başlangıç deneyebiliriz yada bu böyle gider...

  7. #16
    Kayıt Tarihi
    Apr 2010
    Nerede
    istanbul
    İletiler
    451
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Asıl tehlike nedir?

    Beyefendi Hasan Cemal de yazdı ,Tayyar Şamil de yazdı,Fikret Bİla da yazdı..Bu yazıyı okulumuzda bir beyin fırtınası sonucunda oluşturduk zamanında.Ben kendime ait olduğunu söylemedim.Ama benim de katkım oldu dönemin insanlarıyla sohbet ederek.Emeğim olan birşey yazı.Konferansımızda dile getirildi sonunda ve yazımızı çok beğenen yazarlara birer nüsha verildi.Siz neden içeriğine birşey söylemiyorsunuz da hala kim yazmış , kim etmişin peşindesiniz.Sizi bu yazı bana ait olmadığından değil içeriğinden rahatsız etmiştir.Neden rahatsız oldunuz onu açıklayınız.

  8. #17
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Asıl tehlike nedir?

    Alıntı bartelmi diaz rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Beyefendi Hasan Cemal de yazdı ,Tayyar Şamil de yazdı,Fikret Bİla da yazdı..Bu yazıyı okulumuzda bir beyin fırtınası sonucunda oluşturduk zamanında.Ben kendime ait olduğunu söylemedim.Ama benim de katkım oldu dönemin insanlarıyla sohbet ederek.Emeğim olan birşey yazı.Konferansımızda dile getirildi sonunda ve yazımızı çok beğenen yazarlara birer nüsha verildi.Siz neden içeriğine birşey söylemiyorsunuz da hala kim yazmış , kim etmişin peşindesiniz.Sizi bu yazı bana ait olmadığından değil içeriğinden rahatsız etmiştir.Neden rahatsız oldunuz onu açıklayınız.
    Peki güzel olduğu kadar hırçın ; ruhu bartelmi diaz kadar maceraperest sözleri cameron diaz gibi olan hanımefendi , dediğinizi yapalım ama önce bu konuda küçük bir açıklama yapmam gerekecek çünkü ben yazıyı yazarına göre değerlendireceğim bir bütün olarak kısaca...

    Aslında boş verin diyip durduğunuz ve ısrarla sahip çıktığınız kim yazdı konusu yazıdan daha önemli, okuduğunuz hukuk fakültesinde sorun bakalım ne diyecekler yada buradan hukukçular görüş bildirsin. Tabiiki ben bu kadar laftan sonra Hasan Cemal'i savunacak değilim. '' Vay şerefsiz üniversite öğrencilerinin yazısını araklamış der'' geçer bıyık altı gülerim... O düşünsün hatta tam o tarihte Ankarada Cumhuriyet Gazetesi temsilcisi olarak bulunduğunu utanmazsada o tarihlerde yazdığı yazıları filan koyarak ispat etsin...

    Hasan Cemal demişken aklıma geldi ;sizde alışırsınız benim gel git aklıma ; rahmetli Uğur Mumcu Hasan Cemal'e ''Senin deden Osmanlıyı batırdı sende Cumhuriyeti batıracaksın'' demişti... Gazete yollarını ayırarak kurtulduda Cumhuriyet nasıl kurtulacak bu GS ve Milli takım maçları ardında PKK kamplarını gezip duran gazeteciden onu bilemem . Bu bağlamda da bakarsak yazı aslında tam Hasan Cemal'lik...

    Neyse şimdi gelelim emrinizi yerine getirmeye... Uzun uzun yazmayacağım çok kısa ve sadece bir örnekle anlatacağım yazının yazarının(yazarlarının) aslında nasıl yalan söyleyip çarpıttığını...

    ''Asker yargı Üniversite'' diyor yazının temelinde AKP ye karşı olarak ama hiç sormuyor bu asker yargı ve üniversitenin de temeli nedir diye onun temelide anayasadır daha önemlisi gerçek anlamda içinden çıktığı halktır halk , her ne kadar bu gün için üniversiteleri kendilerine benzettiklerinden dolayı asker ve yargı diyebilecek konumdaysada bunlar kurumlardır kurumlar... Tüm kurumlara karşı bir hükümetin rejime sadakatini sorgulamıyor hiç yazıda tam tersini sorguluyor hemde utanmadan yüzde kırkyedinin yüzde altmış üç milletvekiline denk gelmesinin de bu anayasanın kurumunun kanunu sonucu olduğuna karşı çıkmadan... İşine gelene eyvallah diyip gelmeyene giydirmek ikiyüzlü yalakalığın dik alasıdır dik... Her kim yazdıysa...

  9. #18
    Kayıt Tarihi
    Feb 2010
    Nerede
    SAMSUN
    İletiler
    1.322
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Asıl tehlike nedir?

    Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Hatay Şubesi tarafından organize edilen "Türkiye nereye gidiyor" konulu panale Danıştay eski Başsavcısı Tansel Çölaşan ve eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu katıldı.

    Panelde konuşan Çölaşan referandumda yüzde 42'lik dilimin dışındakileri gaflet dalalet ve ihanet içinde olmakla itham etti.

    Referandumda oy kullanan vatandaşları bilinçli oy kullanan ve kullanmayanlar olarak ikiye ayıran Çölaşan, "O oylar bilinçli ise ne ala. Bilinçli olmayan yani yüzde 42'lik dilimin dışında olan oylar bana göre, gaflet, delalet ve ihanet içindedirler." dedi.

    Eski Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ise konuşmasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)'nin Hrant Dink davasındaki kararının Adalet Bakanlığı'nın yüzünde patladığını savundu.

    AİHM'nin Hrant Dink davası hakkında verdiği kararı değerlendiren Eminağaoğlu "Acaba Adalet Bakanı Sadullah Ergin istifa etmeyi düşünüyor mu?" diye sordu.

    .

    Yönetim Notu: Eğer bu bir haber ise, kaynağını belirtmelisiniz.
    Bknz: Basın ve Yayın Hukuku

  10. #19
    Kayıt Tarihi
    Sep 2010
    Nerede
    ankara
    İletiler
    152
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Asıl tehlike nedir?

    FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU (1)

    Kanun Numarası : 5846

    Tanımlar

    Madde 1/B – (Ek: 21/2/2001 -4630/2 md.)
    ...............
    b) Eser sahibi: Eseri meydana getiren (…)(1) kişiyi,
    ................
    Madde 2 – İlim ve edebiyat eserleri şunlardır:

    1. (Değişik: 7/6/1995 - 4110/1 md.) Herhangi bir şekilde dil ve yazı ile ifade olunan eserler ve her biçim altında ifade edilen bilgisayar programları ve bir sonraki aşamada program sonucu doğurması koşuluyla bunların hazırlık tasarımları,

    ...........

    II – Eser sahiplerinin birden fazla oluşu:

    Madde 9 – Birden fazla kimselerin birlikte vücuda getirdikleri eserin kısımlara ayrılması mümkünse, bunlardan her biri vücuda getirdiği kısmın sahibi sayılır.

    Aksi kararlaştırılmış olmadıkça, eseri birlikte vücuda getirenlerden her biri bütün eserin değiştirilmesi veya yayımlanması için diğerlerinin iştirakini istiyebilir. Diğer taraf muhik bir sebep olmaksızın iştirak etmezse, mahkemece müsaade verilebilir. Aynı hüküm mali hakların kullanılmasında da uygulanır.
    ...........

    1. Umuma arz salahiyeti:

    Madde 14 – Bir eserin umuma arzedilip edilmemesini, yayımlanma zamanını ve tarzını munhasıran eser sahibi tayin eder.

    Bütünü veya esaslı bir kısmı alenileşmemiş olan, yahut ana hatları her hangi bir suretle henüz umuma tanıtılmıyan bir eserin muhtevası hakkında ancak o eserin sahibi malumat verebilir.
    .............

    Madde 25 – (Değişik: 21/2/2001 - 4630/15 md.)

    Bir eserin aslını veya çoğaltılmış nüshalarını, radyo-televizyon, uydu ve kablo gibi telli veya telsiz yayın yapan kuruluşlar vasıtasıyla veya dijital iletim de dahil olmak üzere işaret, ses ve/veya görüntü nakline yarayan araçlarla yayınlanması ve yayınlanan eserlerin bu kuruluşların yayınlarından alınarak başka yayın kuruluşları tarafından yeniden yayınlanması suretiyle umuma iletilmesi hakkı munhasıran eser sahibine aittir.
    ..............

    4. Eğitim ve öğretim için seçme ve toplama eserler:

    Madde 34 – (Değişik birinci fıkra: 7/6/1995 - 4110/13 md.) Yayımlanmış musiki, ilim ve edebiyat eserlerinden ve alenileşmiş güzel sanat eserlerinden, maksadın haklı göstereceği bir nispet dahilinde iktisablar yapılmak suretiyle, hal ve vaziyetinden eğitim ve öğretim gayesine tahsis edildiği anlaşılan seçme ve toplama eserler vücuda getirilmesi serbesttir. 2 nci maddenin üçüncü bendinde ve 4 üncü maddenin birinci fıkrasının birinci ve beşinci bentlerinde gösterilen neviden eserler, ancak seçme ve toplama eserin münderecatını aydınlatmak üzere iktibas edilebilir. Ancak bu serbestlik,hak sahibinin meşru menfaatlerine haklı bir sebep olmadan zarar verir veya eserden normal yararlanma ile çelişir şekilde kullanılamaz.

    Münhasıran okullara mahsus olarak hazırlanan ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından onanan (okul-radyo) yayımları için de birinci fıkra hükümleri uygulanır.

    (Ek: 21/2/2001 - 4630/18 md.) Yayımlanmış musiki, ilim ve edebiyat eserlerinden ve alenileşmiş güzel sanat eserlerinden, iktibaslar yapılmak suretiyle eğitim ve öğretim gayesi dışında seçme ve toplama eserler vücuda getirilmesi ancak eser sahibinin izniyle mümkündür.

    Bütün bu hallerde eser ve eser sahibinin adı mutat şekilde zikredilmek icap eder.

    .........

    6. Gazete münderecatı:

    Madde 36 – Basın Kanununun 15 inci maddesi hükmü mahfuz kalmak üzere basın veya radyo tarafından umuma yayılmış bulunan günlük havadisler ve haberler serbestçe iktibas olunabilir.

    Gazete veya dergilerde çıkan içtimai, siyasi veya iktisadi günlük meselelere mütaallik makale ve fıkraların iktibas hakkı sarahaten mahfuz tutulmamışsa aynen veya işlenmiş şekilde diğer gazete ve dergiler tarafından alınması ve radyo vasıtasiyle veya diğer bir suretle yayılması serbesttir. İktibas hakkı mahfuz tutulsa bile sözü geçen makale ve fıkraların kısaltılarak basın özetleri şeklinde alınması, radyo vasıtasiyle veya diğer bir suretle yayılması caizdir.

    Bütün bu hallerde, iktibas edilen gazete, dergi ve ajansın ve eğer bunlar da başka bir kaynaktan alınmışlarsa o kaynağın adı, tarih ve sayısından başka makale sahiplerinin adı, müstear adı veya alameti zikredilmek icabeder.
    .............

    7. Haber: (1)

    Madde 37 – (Değişik: 21/2/2001 - 4630/19 md.)

    Haber mahiyetinde olmak ve bilgilendirme kapsamını aşmamak kaydıyla, günlük hadiselere bağlı olarak fikir ve sanat eserlerinden bazı parçaların işaret, ses ve/veya görüntü nakline yarayan vasıtalara alınması mümkündür. Bu şekilde alınmış parçaların çoğaltılması, yayılması, temsil edilmesi veya radyo ve televizyon gibi araçlarla yayınlanması serbesttir. Bu serbestlik, hak sahibinin hukuki menfaatlerine zarar verecek şekilde veya eserden normal yararlanmaya aykırı biçimde kullanılamaz.
    ..............

    Hukuk ve Ceza Davaları

    A) Hukuk davaları:

    I – Tecavüzün ref'i davası:

    1. Genel olarak:

    Madde 66 – Manevi ve mali hakları tecavüze uğrıyan kimse tecavüz edene karşı tecavüzün ref'ini dava edebilir.

    Tecavüz, hizmetlerini ifa ettikleri sırada bir işletmenin temsilcisi veya müstahdemleri tarafından yapılmışsa işletme sahibi hakkında da dava açılabilir.

    Tecavüz edenin veya ikinci fıkrada yazılı kimselerin kusuru şart değildir.

    Mahkeme, eser sahibinin manevi ve mali haklarını, tecavüzün şümulünu, kusurun olup olmadığını, varsa ağırlığını ve tecavüzün ref'i halinde tecavüz edenin düçar olması muhtemel zararları takdir ederek halin icabına göre tecavüzün ref'i için lüzumlu göreceği tedbirlerin tatbikına karar verir.

    (Ek: 7/6/1995 - 4110/19 md.) Eser sahibi, ikamet ettiği yerde de tecavüzün ref'i ve men davası açabilir.

    2. Manevi haklara tecavüz halinde:

    Madde 67 – Henüz alenileşmemiş bir eser, sahibinin rızası olmaksızın veya arzusuna aykırı olarak umuma arzedildiği takdirde tecavüzün ref'i davası, ancak umuma arz keyfiyetinin çoğaltılmış nüshaların yayımlanması suretiyle vakı olması halinde açılabilir. Aynı hüküm, esere, sahibinin arzusuna aykırı olarak adının konulduğu hallerde de caridir.

    Eser üzerinde sahibinin adı hiç konulmamış veya yanlış konulmuş yahut konulan ad iltibasa meydan verecek mahiyette olupta eser sahibi 15 inci maddede zikredilen tesbit davasından başka tecavüzün ref'ini talep etmişse, tecavüz eden gerek aslına, gerek tedavülde bulunan çoğaltılmış nüshalar üzerine eser sahibinin adını derç etmeye mecburdur. Masrafı tecavüz edene ait olmak üzere, hükmün en fazla 3 gazetede ilanı talep edilebilir.

    32, 33, 34, 35, 36, 39 ve 40 ıncı maddelerde sayılan hallerde yanlış veya kifayetsiz kaynak tasrih edilmiş veyahut hiç kaynak gösterilmemişse ikinci fıkra hükmü uygulanır.

    Eser haksız olarak değiştirilmiş ise hak sahibi aşağıdaki taleplerde bulunabilir:

    Sayfa 23


    2412



    1. Eser sahibi, eserin değiştirilmiş şekilde çoğaltılmasının yayım ve temsilinin, yayım ve temsilinin, radyo ile yayımının menedilmesini ve tecavüz edenin, tedavülde bulunan çoğaltılmış nüshalardaki değişiklikleri düzeltmesini veya bunların eski haline getirilmesini talep edebilir. Değişiklik, eserin, gazete, dergi veya radyo ile yayımı sırasında yapılmışsa eser sahibi, masrafı tecavüz edene ait olmak üzere, eseri değiştirilmiş şekilde yayımlamış olan bütün gazete, dergi ve radyo idarelerinden değişikliğin ilan yolu ile düzeltilmesini talep edebilir.

    2. (Değişik: 7/6/1995 - 4110/20 md.) Güzel sanat eserlerinde eser sahibi asıldaki değişikliğin kendisi tarafından yapılmadığını veya eserdeki adının kaldırılmasını yahut değiştirilmesini talep edebilir. Eski halin iadesi mümkün ise değişikliğin izalesi ammenin veya malikin menfaatlerini esaslı surette haleldar etmiyorsa eser sahibi eseri eski hale getirebilir.

    3. Mali haklara tecavüz halinde:

    Madde 68 – (Değişik: 23/1/2008-5728/137 md.)

    Eseri, icrayı, fonogramı veya yapımları hak sahiplerinden bu Kanuna uygun yazılı izni almadan, işleyen, çoğaltan, çoğaltılmış nüshaları yayan, temsil eden veya hertürlü işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletenlerden, izni alınmamış hak sahipleri sözleşme yapılmış olması halinde isteyebileceği bedelin veya bu Kanun hükümleri uyarınca tespit edilecek rayiç bedelin en çok üç kat fazlasını isteyebilir.

    İzinsiz çoğaltılan kopyalar satışa çıkarılmamışsa hak sahibi çoğaltılmış kopyaların, çoğaltmaya yarayan film, kalıp ve benzeri araçların imhasını veya üretim maliyet fiyatını geçmeyecek uygun bir bedel karşılığında kendisine verilmesini ya da sözleşme olması durumunda isteyebileceği miktarın üç kat fazlasını talep edebilir. Bu husus, izinsiz çoğaltanın hukuki sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.

    İzinsiz çoğaltılan kopyalar satışa çıkarılmışsa hak sahibi, tecavüz edenin elinde bulunan nüshalar hakkında ikinci fıkradaki şıklardan birini kullanabilir.

    İkinci ve üçüncü fıkraların eser sahibinden başka hak sahiplerince uygulanabilmesi için eser sahibinin bu Kanunun 52 nci maddesine uygun yazılı çoğaltma izni aranır.

    Hak sahiplerinden biri, ikinci ve üçüncü fıkralar uyarınca talepte bulunduklarında Ceza Muhakemesi Kanununun el koymaya ilişkin hükümleri delil elde etmek amacı dışında uygulanmaz.

    Bedel talebinde bulunan kişi, tecavüz edene karşı onunla bir sözleşme yapmış olması halinde haiz olabileceği bütün hak ve yetkileri ileri sürebilir.

    II – Tecavüzün men'i davası:

    Madde 69 – Mali veya manevi haklarında tecavüz tehlikesine maruz kalan eser sahibi muhtemel tecavüzün önlenmesini dava edebilir. Vakı olan tecavüzün devam veya tekrarı muhtemel görülen hallerde de aynı hüküm caridir.

    66 ncı maddenin ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarının hükümleri burada da uygulanır.

    III – Tazminat davası:

    Madde 70 – (Değişik birinci fıkra: 7/6/1995 - 4110/22 md.) Manevi hakları haleldar edilen kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat ödenmesi için dava açabilir. Mahkeme, bu para yerine veya bunlara ek olarak başka bir manevi tazminat şekline de hükmedebilir.

    Mali hakları haleldar edilen kimse, tecavüz edenin kusuru varsa haksız fiillere mütaallik hükümler dairesinde tazminat talep edebilir.

    Birinci ve ikinci fıkralardaki hallerde, tecavüze uğrayan kimse tazminattan başka temin edilen karın kendisine verilmesini de istiyebilir. Bu halde 68 inci madde uyarınca talep edilen bedel indirilir.

    Sayfa 24


    2413



    B) Ceza davaları:

    I – Suçlar:

    1. Manevi, mali veya bağlantılı haklara tecavüz (1)

    Madde 71 – (Değişik: 23/1/2008-5728/138 md.)

    Bu Kanunda koruma altına alınan fikir ve sanat eserleriyle ilgili manevi, mali veya bağlantılı hakları ihlal ederek:

    1. Bir eseri, icrayı, fonogramı veya yapımı hak sahibi kişilerin yazılı izni olmaksızın işleyen, temsil eden, çoğaltan, değiştiren, dağıtan, her türlü işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma ileten, yayımlayan ya da hukuka aykırı olarak işlenen veya çoğaltılan eserleri satışa arz eden, satan, kiralamak veya ödünç vermek suretiyle ya da sair şekilde yayan, ticarî amaçla satın alan, ithal veya ihraç eden, kişisel kullanım amacı dışında elinde bulunduran ya da depolayan kişi hakkında bir yıldan beş yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

    2. Başkasına ait esere, kendi eseri olarak ad koyan kişi altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasıyla cezalandırılır. Bu fiilin dağıtmak veya yayımlamak suretiyle işlenmesi hâlinde, hapis cezasının üst sınırı beş yıl olup, adlî para cezasına hükmolunamaz.

    3. Bir eserden kaynak göstermeksizin iktibasta bulunan kişi altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasıyla cezalandırılır.

    4. Hak sahibi kişilerin izni olmaksızın, alenileşmemiş bir eserin muhtevası hakkında kamuya açıklamada bulunan kişi, altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

    5. Bir eserle ilgili olarak yetersiz, yanlış veya aldatıcı mahiyette kaynak gösteren kişi, altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

    6. Bir eseri, icrayı, fonogramı veya yapımı, tanınmış bir başkasının adını kullanarak çoğaltan, dağıtan, yayan veya yayımlayan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasıyla cezalandırılır.

    Bu Kanunun ek 4 üncü maddesinin birinci fıkrasında bahsi geçen fiilleri yetkisiz olarak işleyenler ile bu Kanunda tanınmış hakları ihlâl etmeye devam eden bilgi içerik sağlayıcılar hakkında, fiilleri daha ağır cezayı gerektiren bir suç oluşturmadığı takdirde, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

    Hukuka aykırı olarak üretilmiş, işlenmiş, çoğaltılmış, dağıtılmış veya yayımlanmış bir eseri, icrayı, fonogramı veya yapımı satışa arz eden, satan veya satın alan kişi, kovuşturma evresinden önce bunları kimden temin ettiğini bildirerek yakalanmalarını sağladığı takdirde, hakkında verilecek cezadan indirim yapılabileceği gibi ceza vermekten de vazgeçilebilir.

    2. Koruyucu programları etkisiz kılmaya yönelik hazırlık hareketleri (2)

  11. #20
    Kayıt Tarihi
    Sep 2010
    Nerede
    ankara
    İletiler
    152
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Asıl tehlike nedir?

    http://www.supermeydan.net/forum/for...read15430.html

    Sözü edilen Makale Hasan CEMAL 'in bir başkasından alıntısıysa HASAN CEMAL alıntı olduğunu neden belirtmemiş?

    Belirtmemişse kendi yazısı mı?

+ Konuyu Yanıtla
2 / 3 Sayfa İlkİlk 123 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

Benzer Konular :

  1. Senet nedir , poliçe nedir , bono nedir farklı şeylermi bunlar
    Senet nedir , poliçe nedir , bono nedir , çek nedir farklı şeylermi bunlar Bunların illa kağıt üzerine yazılması şartmı ? tahta parçasına yazsak ,...
    Yazan: ErtanBasbilen Forum: Borçlar Hukuku
    Yanıt: 0
    Son İleti: 30-04-2012, 16:26:59
  2. Buzdolapları tehlike saçıyor
    Buzdolapları tehlike saçıyor Buzdolapları yiyecekleri güvenle saklamak için olsa da son yapılan araştırmalar bunun aksine bakteri yuvası...
    Yazan: gercekmuhabir Forum: Sağlık ve Hastalıklar
    Yanıt: 0
    Son İleti: 20-10-2011, 21:30:37
  3. Çiğ ette büyük tehlike
    Çiğ ette büyük tehlike Çiğ etin yenilmesiyle vücuda giren parazit merkezi sinir sistemine yerleşiyor. Bu parazit şizofreninin ortaya çıkmasının da...
    Yazan: Erhan Yurdayuksel Forum: Sağlık ve Hastalıklar
    Yanıt: 3
    Son İleti: 26-06-2011, 12:48:33
  4. Tehlike çanları !
    Tehlike çanları ! Belçika´da değişik kuruluşlar tarafından yapılan ekonomik analizlerde ortaya çıkan sonuç Avrupa Birliği (AB) başkentini...
    Yazan: Erhan Yurdayuksel Forum: Hukuki.net Köşe Yazıları
    Yanıt: 0
    Son İleti: 11-01-2011, 18:30:12
  5. Ölümcül tehlike
    Ölümcül tehlike Uzmanlar uyarıyor! Teneke meşrubatların taşıdığı bu tehlikeye dikkat Daha önce Zonguldak ve Bartın’da görülen hastalığın...
    Yazan: Erhan Yurdayuksel Forum: Sağlık ve Hastalıklar
    Yanıt: 0
    Son İleti: 29-03-2010, 14:34:17

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.