- Niye geldiniz? - Sayın Öcalan söyledi. - Yaz kızım, örgüt üyesi olmadığına...
*
Sen mesela, hacı emmi! “Bunlar dinini bilen çocuklar, vatana millete hayırlı olur” diyordun sakalını sıvazlaya sıvazlaya... Nasıl gidiyor sence vatan millet işleri? Sen değil miydin köyün şehidi için fazladan iki rekat namaz kılan... N'olacak şimdi?
*
“Etkin pişmanım” deme bana... O, sana uygulanamıyor seninki son pişmanlığa giriyor, kusura bakma.maalesef, * Veya sen, Hatçe yenge. İftar çadırında, senin paranla sana avanta çorba ısmarlayanlara bi hatim indirmediğin kalmıştı... “Allah devletimize zeval vermesin” diye dualar ediyordun... N'ooldu şimdi o devlet?
*
Ya sen, emekli Ahmet bey. Kahvede başının etini yedin milletin, eczaneden nasıl bedavaya ilaç aldığını anlata anlata bitiremedin, 20 tane reyin olsa, 20'sini de vereceğini söylüyordun... Nasısın şimdi? Memleketi iki tane aspirine satmış gibi hissediyor musun kendini?
*
Ya da sen, laylaylom Arzu. “Ay bakamıyorum şekerim, hep cenaze, hep ağlayan insanlar, o perişan çocuklar filan, vallahi yüreğim dayanmıyor, fena oluyorum, kapatıyorum televizyonu, seyretmiyorum artık haberleri” diyordun... Seyrediyor musun şimdi? Aç artık, aç... Ekranlar güzelleşti.
*
Sen, liboşik işadamı Tarık. Bir taraftan “Ben cebime bakarım azizim” deyip, takunyalıların önünde el pençe divan duruyordun, bir taraftan, utanmadan, Mehmetçik Vakfı'na bağışta bulunuyordun... İster misin, Mehmetçik Vakfı'na yaptığın bağışlar yüzünden başın derde girsin şimdi?
*
Sen, üniversiteli Şebnem. Sana ders veren hocayı sabahın köründe yatağından kaldırıp, pijamayla tutukladılar, kanser oldu adam kahrından, “neme lazım” dedin, zahmet edip kantindeki protestoya bile katılmaya tırstın, kenardan kenardan araziye uydun... Niye endişeliymişin gibi yapıyorsun ki şimdi?
*
Sen, memur Hüseyin. Başındaki badem bıyıklı görecek diye, bizim yazıları bile gizli gizli okuyorsun internetten, gammazlanacaksın diye yusuf yusufsun... Zaten o nedenle katılmamıştın Cumhuriyet mitinglerine... Katılsana şimdi PKK mitingine... Sana söyleyeyim, terfi bile edersin belki.
*
(NOT: Bu yazıyı, “İki cihanda lekeli” albümünü heyecanla beklediğimiz Sezen Aksu'nun “Masum değiliz hiçbirimiz” şarkısı eşliğinde okursanız, daha şık olur.)
"Hadi daha ne duruyorsunuz! Kuşanın silahlarınızı ve tüm kafatasçılığınızı çıkın sokaklara! Ve önünüze gelen ilk Kürt'e saldırın! Vurun kafasına! Dayayın böğrüne bıçağı! Hadi ne duruyorsun!" demek istiyor ama açık açık diyemediği için nüktedanlığı tercih ediyor."
Yılmaz Özdil'in yazısından, Sevilay Yükselir'in yukarıdaki yorumunu, çıkarsa çıkarsa ancak Sevilay Yükselir çıkarırdı. İşin nazik tarafı ise işin içerisine bir de bu konuyla hiç ilgisi olmayan Aleviliğin karıştırılarak duygu sömürüsü yapılması... Bu açılımın geldiği noktadan, bölücü örgüt üyelerinin ve DTP'nin şovundan, Devlet görevlilerinin ve adalet mekanizmasının içerisine düşürüldüğü aciz durumdan bu ülkede rahatsız olmayan kaç Alevi bulursunuz?
Sonuç olarak Yılmaz Özdil'in yazısının anafikri, açılımı yüzüne gözüne bulaştıran, gelinen noktada yaşanan uygulamalarla, ülke insanını birbirine kaynaştırmak yerine ayrıştırmayı körüklüyen AKP uygulamalarına tepkidir. Özdil'in yazısındaki her karakterle ilgili paragrafın ilk cümlesi zaten açıkça bunu anlatırken, şu ortamda Sevilay yükselir de, yarın keser döner sap dönerse, nereye kadar düşer, nerede yazar görürüz.
Gayet net aslında...
*
PKK’lılar memlekete “faydalı”ysa, Türk Silahlı Kuvvetleri memlekete “zararlı”dır.
*
PKK’lılar törenle getiriliyorsa, havayi fişek atılıyorsa... Genelkurmay’ın komple Kandil’e gönderilmesi, ailelerinin de Mahmur’a yerleştirilmesi lazım.
*
“Pişman değilim” diyenlere “Pişmansın, pişmansın, farkında değilsin” diyorsak... “Hukuka, demokrasiye saygılıyım” diyene “Yalan söylüyorsun” demekten doğal ne olabilir?
*
Silah kullanarak rejimi değiştirmek isteyene “Değişti artık, bıraktı silahını” diyorsan... Adını Silahsız Kuvvetler olarak değiştirmeyenin, rejimi değiştirmek istediğini öne süreceksin tabii.
*
Ankara’nın göbeğinde PKK bayrağı açmak serbest, şehitlikte basın açıklaması yapmak yasaksa... Ermenistan’la kanka olup, Azerbaycan’la küsüyorsan...
Öcalan’ı affedelim derken, hayatında eline silah almamış profesörleri terörist ilan ediyorsan... Daha dün “Muhsin Yazıcıoğlu’nun helikopterini NTV’den telefonla arayarak düşürdüler” diyen gazetenin ıslak imza haberini, en başta NTV, askeri savcılık soruşturmasını beklemeden, “Doğru haber” diye veriyorsa... “Belge varsa, verin gereğini yapayım” diyen Genelkurmay Başkanı’na “Olsa, dükkân senin” denip, söz konusu belge basına servis ediliyor ve sonra da “Genelkurmay Başkanı cevap ver, hani belge yoktu?” deniyorsa... Bir taraftan “Bakan’ın sözleri kişiseldir, hükümeti bağlamaz” denilirken, diğer taraftan “Albay’ın yaptığı bütün TSK’yı bağlar” deniliyorsa... Bazılarına taaa sınır kapısında seyyar mahkeme kurulup, bazılarına mahkemeye bile çıkarmadan yargısız infaz yapılıyorsa... Daha neyini merak ediyorsun, yaşın kurunun?
*
Milli Güvenlik Kurulu’nda 40 yıldır iki tehdit var; biri irtica, biri bölücülük diyorsan... Anayasa Mahkemesi, birini “laiklik karşıtı fiillerin odağı” ilan edip, öbürünü “bölücülük”ten yargılıyorsa... İkisi can ciğerse... Öbür ikisinin antidemokrat-ırkçı olduğunu iddia ediyorsan...
*
Gayet nettir durum.
PKK’lılar memlekete “faydalı”ysa, Türk Silahlı Kuvvetleri memlekete “zararlı”dır.
Türk basını, Türk Silahlı Kuvvetleri için ne yazmış diye merak ettim.
* “Tiksiniyorum! Rezil... Zavallı... Milletten kopuk... Mezhep kışkırtıcısı, gücünü kaybetti, PKK’nın üzerine gidilmesi fecaattı, PKK’yı istismar etti, terörle mücadelede başarısız, Genelkurmay Başkanı açığa alınmalı, Onuncu Yıl Marşı’ndan nefret ediyorum, askeri savcıya güven yok, oligarşik arpalık, işkenceci, iftiracı, asker bu milleti ne zaman sevecek, inkârcı, gayri ciddi, gerçeği örtbas etmeye kalkışıyor, Genelkurmay’a inanmıyoruz, dolaplar çeviriyor, kirli, ihanet planı yapıyor, toplum terzisi, pişkin, cunta, suçüstü yakalandı, ordu kaçıyor, suçlu, asker sayısı azaltılsın, Harbiye müfredatı değiştirilsin, bunlar orada oturduğu sürece rahat uyuyamayız, bunlara silah emanet edilir mi, sansürcü, sahtekâr, halk arasında destekçisi yok, yanlarına kalmamalı, temizlenmeli, ayıklanmalı, Türkiye’nin önünü kesiyorlar, kendi halkını fişliyor, korkutuyor.”
*
Güzel di mi? Devam...
* “Pespaye! Mafyatik... Lekeli... Kepaze... Demokratikleşmeye engel, siyasetçileri tehdit ediyor, saygısız, halk bunlardan bıktı, kanunsuz, çetelere sahip çıkıyor, sahte, Türkiye Türk ordusunun devleti değil, skandal, vatandaşı adamdan saymıyor, alçakça, haddini bilmez, İlker Başbuğ istifa et, suç şebekesi, TSK içine sızmış cunta yok aslında TSK cuntalaşmış, ahlaksız sistem, rezil, zavallı general, zırva, İlker paşanın suyu ısındı, genelkurmay başkanları padişahçılık oynuyor, illegal, saygısız, tuhaf, kaypak, delilleri karartıyor, kirli tertip, lekeli, Bekir Coşkun Melih Aşık Yılmaz Özdil çizgisinde yazarlar TSK’ya zarar veriyor, kepazelik, komik, bombadan daha tehlikeli, hastalıklı, Genelkurmay orduyu yıpratıyor, şaşı, kör, art niyetli, yetersiz, beceriksiz, ağırlığı yok, çöküyor, olumlu bir gelişme, hallaç pamuğu gibi atılmalı, Başbuğ azledilmeli, ekonomiye zarar veriyor, garabet, sorumsuz, yola döşenen mayından farksız, gırtlağına kadar battı.”
*
Bir okurum da şöyle yazmış: “Sadece generaller, subay astsubaylar yetmez, askerlik yapan herkes teslim olsun!”
*
Hadi iyi bayramlar.
29-EKİM-2009
Yılmaz Özdil denen adamın askerlerin ve ordunun falsolarından haberi yok galiba..
Bu ordunun komutanı değimiydi İran sınırında 33 insanı sorgusuz sualsiz kurşuna dizen?
BU ordunun mensupları değil miyidi "andıç" düzenleyip, bazı gaztecileri işten atın diye gazete patronlarına baskı yapan?
Bu ordu değil miydi pimi çekilmiş bombayı askere verip de 4 erin ölümine neden olan teğmeni ve olayı bizlerden gizleyen?
Bu ordunun mensupları değil mi siyasete müdahale eden, darbe yapan, başbakanları, gençleri asan?
Bu ordunun mensupları değil mi "asmayalım da besleyelim mi?" diyen?
Yani biz bunları eleştirmeyelim mi? Bunları eleştirirsek asker düşmanı mı oluyoruz?
Yılmaz Özdil'e göre bunlara dokunmayalım.
Ordu eleştirilmediği sürece, bu türden yasa dışı işlemlerine devam edecektir. Eleştirdiğimiz takdirde kendine çeki düzen verecek ve gerçek görevine dönecek ve kendini ilgilendirmeyen konulara burnunu sokmayacaktır.
Yılmaz Özdil'in kafasına göre hareket edersek, ordu bildiğini okumaya devam eder.. Yılmaz Özdil de öyle olsun istiyor zaten..
Yılmaz Özdil, dünyanın değiştiinin farkında değil, vasat okuyucuya hitab eden yüzeysel yazıları ile siyah ve beyazdan ibaret iki renkli dünyasından kafasını çıkarıp çevresine bakarsa, dünaynın kendi algıladığından çok farklı olduğunu görecektir.
29 Ekim... Ne kinmiş be kardeşim DÜN üşenmedim... Türk basını, Türk Silahlı Kuvvetleri için ne yazmış diye merak ettim. “Tiksiniyorum!
(...)
Mezhep kışkırtıcısı, (...),
PKK’nın üzerine gidilmesi fecaattı, (...)
Onuncu Yıl Marşı’ndan nefret ediyorum, (...)
Bekir Coşkun Melih Aşık Yılmaz Özdil çizgisinde yazarlar TSK’ya zarar veriyor,
(...)
Ben de üşenmedim, kim bunları söylemiş diye tek tek araştırdım.
Önce "tiksiniyorum"u arattım dünkü gazetelerde...
Tek kelime... Bulması zor... Bol miktarda Yılmaz Özdil'in yukarıdaki yazısı çıktı.
Aramayı genişletip son haftalara baktım.
Sonra Ahmet Türk'ten, Nazlı Ilıcak'tan, Apo'ya "Sayın" diyen zihniyet'ten, Mümtaz'er Türköne'den, Ertuğrul Özkök'ten tiksinenleri buldum. Danıştay sanığı Osman Yıldırım'ın ifadesindeki "tahliye lafından tiksiniyorum"u okudum.
Öznenin TSK veya bir general olduğu bir cümle bulamadım.
Hadi bu tek kelime dedik... anlamlı üç farklı söz öbeği alıp arayayım dedim.
Hem de zaman sınırlaması olmadan...
Mezhep kışkırtıcısı, (...),
PKK’nın üzerine gidilmesi fecaattı, (...)
Onuncu Yıl Marşı’ndan nefret ediyorum, (...)
Son ikisi sadece Yılmaz Özdil'in yazısında çıktı.
İlki ise Irak ile ilgili haberlerde çıktı ama TSK ile ilgili haberlerde yoktu.
Sonra "Bekir Coşkun Melih Aşık Yılmaz Özdil çizgisinde yazarlar TSK’ya zarar veriyor"u aratacaktım, vazgeçtim.
"Yılmaz Özdil bölücülük yapıyor, halkı kışkırtıyor." diye biri yazmış mı diye baktım. Kimse yazmamış.
Yılmaz Özdil veya hayranlarından biri yukarıdaki sözleri (“Tiksiniyorum!, Mezhep kışkırtıcısı, PKK’nın üzerine gidilmesi fecaattı, Onuncu Yıl Marşı’ndan nefret ediyorum) kim hangi yazısında ya da haberde kullanmış açıklamalı.
Açıklamalı ki, cümleleri nasıl cımbızladı, nasıl anlamlandırdı ortaya çıksın.
Yılmaz Özdil denen adamın askerlerin ve ordunun falsolarından haberi yok galiba..
Bu ordunun komutanı değimiydi İran sınırında 33 insanı sorgusuz sualsiz kurşuna dizen?
BU ordunun mensupları değil miyidi "andıç" düzenleyip, bazı gaztecileri işten atın diye gazete patronlarına baskı yapan?
Bu ordu değil miydi pimi çekilmiş bombayı askere verip de 4 erin ölümine neden olan teğmeni ve olayı bizlerden gizleyen?
Bu ordunun mensupları değil mi siyasete müdahale eden, darbe yapan, başbakanları, gençleri asan?
Bu ordunun mensupları değil mi "asmayalım da besleyelim mi?" diyen?
Yani biz bunları eleştirmeyelim mi? Bunları eleştirirsek asker düşmanı mı oluyoruz?
Yılmaz Özdil'e göre bunlara dokunmayalım.
Ordu eleştirilmediği sürece, bu türden yasa dışı işlemlerine devam edecektir. Eleştirdiğimiz takdirde kendine çeki düzen verecek ve gerçek görevine dönecek ve kendini ilgilendirmeyen konulara burnunu sokmayacaktır.
Yılmaz Özdil'in kafasına göre hareket edersek, ordu bildiğini okumaya devam eder.. Yılmaz Özdil de öyle olsun istiyor zaten..
Yılmaz Özdil, dünyanın değiştiinin farkında değil, vasat okuyucuya hitab eden yüzeysel yazıları ile siyah ve beyazdan ibaret iki renkli dünyasından kafasını çıkarıp çevresine bakarsa, dünaynın kendi algıladığından çok farklı olduğunu görecektir.
Sayın Av. Abbas Bilgili Size Yılmaz Özdil'in yazılarıyla ilgili cevap vermeyeceğim siz zaten okuyunca rahatsız oluyormuşsunuz
Vasat okuyucu kısmına gelince onuda Yılmaz Özdil'i severek okuyanlar değerlendirmişlerdir.
Ama ağzınızı doldura doldura Ordumuza saldırmanızı kınıyorum
Bir tane teğmenin yaptığını nasıl ordu yapıyor diyebiliyorsunuz (Baronuzdan bir Avukat yanlış iş yapsa tüm baroyumu suçlayacağız!)
Azıcık Sitemizde araştırma yaparsanız Türk Silahlı Kuvetleri'mizin kendi içinde suç işleyen komutanlarımızı yargıladığını görürsünüz.
AA - Medeniyet yürüyüşlerinde adalet ve kalkınmayı birbirinden ayrı görmediklerini ifade eden Erdoğan , `Devletin temel nitelikleri olan demokratik,...
Yazan: KASIMAN Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
İstinaf kararı hakkında
10-05-2025, 01:23:51 in Miras Hukuku