sayın site yetkilileri benim başıma gelen ilginç bir olayı anlatmak istiyorum. benim kirada oturduğum ev satılık bir gün hiç tanımadığım bir şahıs eve gelerek
"ben yeni ev sahibiyim polisim evi göreceğim dedi. bende misafirim olduğunu diğer odaların müsait olmadığını evde erkek olmadığını akşam üstü gelmesini söyledim. oda bana ben polisim evi gireceğim, gerekirse zorla girerim dedi. bende giremessiniz dedikçe o giricem dedi. en sonunda bana size 1 ay müddet evden çıkın çıkmassanız sizi bir gecede kapı dışarı koyarım diyerek bağırmışdır. bu olaylara evimde bulunan misafirlerim, alt kat komşularım şahittir. bende sonra bir alt kattaki komşuma zorla girmiş yatak odası dahil her yeri zorla gezmiş, onunda evde evli kızı varmış bağırarak adamı kovmaya çalışmış, oda dönerek kadını dövmeye yürümüş. bu adamın eve bakan biri olduğunu polis olduğunu öğrendik. bu şahısın yaptıklarını gören 5 şahitimiz var. bu polis memurunun ceza alması için ne yapmamız gerekiyor. saygılarımla
Konu başlığı bu idi. Alt komşu ile birlikte şikayet yapılır ise suç yoktur, suç vasıfları oluşmamıştır nasıl denilir? Böyle bir olay tanık dışında başkaca nasıl kanıtlanır ben bilemiyorum. Soruyu soran kişi 5 adet tanığı olduğunu da açıkça beyan ediyor. Kanıtlama ile ilgili bir sorunda yok üstelik.
Hukuki NET Güncel Haber
Konu Phantom of law tarafından (12-12-2008 Saat 15:05:50 ) de değiştirilmiştir.
Konu başlığı bu idi. Alt komşu ile birlikte şikayet yapılır ise suç yoktur, suç vasıfları oluşmamıştır nasıl denilir? Böyle bir olay tanık dışında başkaca nasıl kanıtlanır ben bilemiyorum. Soruyu soran kişi 5 adet tanığı olduğunu da açıkça beyan ediyor. Kanıtlama ile ilgili bir sorunda yok üstelik.
Gözden kaçırdığınız nokta zorla girilen evin alt komşunun evi olduğu.
Cümle düşüklüğünden dolayı şu cümleyi yanlış anlamış olmalısınız:
mdemir010 rumuzlu üyeden alıntı
benden sonra bir alt kattaki komşuma zorla girmiş yatak odası dahil her yeri zorla gezmiş, onunda evde evli kızı varmış bağırarak adamı kovmaya çalışmış, oda dönerek kadını dövmeye yürümüş.
Suçun cezalandırılması alt komşunun şikayetine bağlı.
Üst katta olan olaylar nedeniyle suç oluşmuş değil.
Alt katta olanlar için de üst kattakinin şikayeti geçerli olmaz.
Konu sdt23 tarafından (12-12-2008 Saat 15:21:52 ) de değiştirilmiştir.
Ben birşeyi gözden kaçırmış değilim.
Galiba siz gözden kaçırıyorsunuz. Alıntı yaptığınız bölümde yer alan, " Alt komşu ile birlikte şikayet yapılırsa " ibaresi ne anlama geliyor sizce?
İki komşu gidip birlikte şikayet yaparlarsa, kanıtlama konusunda sorun yaşanır mı? Ben çok daha emin ve sonuç alıcı olması açısından iki komşunun birlikte şikayet etmesini önermekteyim. Önce üst kat sonra alt katta aynı eylemlerin yapılmasına suç yoktur diyebilmek hukuka uygun olmaz.
Ayrıca tek başına dahi tanıklar ile ispat edebiliyor ise olayda yine suç unsurları vardır. Bu disiplin suçumu sayılır yoksa TCK ile tanımlı bir suç mu olur. Yargılama sonucu ortaya çıkar. En iyimser tanımlama ile ortada bir polisin disiplin suçu vardır. Ben polisim eve gireceğim, gerekirse zorla gireceğim. Size bir ay mütdet çıkmazsanız bir gecede kapının önüne koyarım. ifadeleri Pek hukuki tanımlamalar olmasa gerek.
Konu Phantom of law tarafından (12-12-2008 Saat 16:09:07 ) de değiştirilmiştir.
Alıntı yaptığınız bölümde yer alan, " Alt komşu ile birlikte şikayet yapılırsa " ibaresi ne anlama geliyor sizce?
İki komşu gidip birlikte şikayet yaparlarsa, kanıtlama konusunda sorun yaşanır mı? Ben çok daha emin ve sonuç alıcı olması açısından iki komşunun birlikte şikayet etmesini önermekteyim. Önce üst kat sonra alt katta aynı eylemlerin yapılmasına suç yoktur diyebilmek hukuka uygun olmaz.
Phantom of law rumuzlu üyeden alıntı
Alt komşu ile birlikte şikayet yapılır ise suç yoktur, suç vasıfları oluşmamıştır nasıl denilir? .
diyen sizsiniz. Cevap veren üyelerin hiç biri bu anlama gelebilecek bir ifade kullanmamışlar.
Yazılanları tekrar okuyun:
Oğuzhan Dayar rumuzlu üyeden alıntı
(Sizin açınızdan) Evet alt kat komşularınız açısından beyanınıza dayanılarak bir suçun gerçekleştirği kesin ancak ortada sizin mağdur olduğunuz bir eylem en azından hukuki zeminde sizi mağdur eden bir eylem bulunmamaktadır.
Söylenen şu:
Alt kattaki komşuya yapılan suçtur, bu suçun kovuşturmasının yapılması da alt komşunun şikayetine bağlıdır. Yani alt komşu müşteki, üst komşu tanık olabilir.
İki komşu birlikte şikayetçi olurlarsa üst komşu için takipsizlik kararı verilir, alt komşu için kovuşturma yapılır.
1-Sayın Oğuzhan beyinde de dedidiği ve benim de ilk mesajımda belirttiğim üzere, ortada bir suç yoktur.
g
Okumak başka anlamak başka şeydir.
Yukarıda alıntıladığım gibi ne dendiği çok açık. Bizzat siz baştan okuyup anlayın sonra yazın.
İki komşu birlikte şikayet yaparlarsa olay yazıldığı gibi olması kaydı ile ikiside müşteki olurlar. Diğerine takipsizlik verilmez. Burada teori ile pratik farkı ortaya çıkar. Bana sorarsanız üsteki eylemde suçtur. Ancak tek başına olduğu var sayılması halinde en iyimser tanımlama ile polisin disiplin suçudur. Alt kat ile birleşir ise bu en azından diğer fiil nedeni ile verilecek cezanın arttırılmasını sağlar. Burada fiilin gerçekleştiren kişinin ısrarlı eylemi ve bu eyleminin sonunca amaçladığı sonuca ulaşması söz konusudur. Üst katta aynı fiile başlamış alt katta bu fiili tekrarlamış, konut dokunulmazlığını ihlal suçunun tüm tanımlamasını alt katta yerine getirmiştir. Bu polis ev sahibi bile değildir.. Sadece evi almayı düşünen bir alıcıdır. Okuyun tekrar. Bir ay içinde çıkmazsan bir gecede seni kapının önüne koyarım. Bir tehdittir. En iyimser tanımlamaile mal varlığına yönelik bir tehdittir. Kişilerin mal varlığına yönelik korku ve endişe yaratmak amacı taşıyan açık bir tehdittir. Sahsın görevi ve mevcut konumu ile hiçbir ilgisi olmayan bir tehdittir. Kirasını ödemeyen kiracıya öfke ile söylenen bir söz değildir. Polis olmanın kendine verdiğini sandığı dayanaksız bir yetkiye ve hakka dayanan bir tehdittir.
Hukuk bildiğini sanmak başka şeydir hukuk başka şeydir.
Bu konuda Yargıtay içtihadı sunabilcek kadar birikimim var hanım efendi.
Konu Phantom of law tarafından (12-12-2008 Saat 18:30:35 ) de değiştirilmiştir.
TCK 213. madde gerekçesi:
Madde ile ülkenin belli bir bölgesinde yaşayan halkın hayat, sağlık, vücut veya cinsel dokunulmazlık ya da malvarlığı bakımından tehdit edil¬mesi, suç hâline getirilmiştir. Suçun oluşması için belirli kişi veya kişilerin değil fakat gayri muayyen kişilerden oluşan kitlelerin tehdide muhatap ol-ması aranır. Tehdidin halkın hayatı, sağlığı, vücut veya cinsel dokunulmaz¬lık ya da malvarlığı bakımından bir korku, endişe veya panik meydana getirmek amacıyla yapılmış olması gereklidir. Endişe, korku ve panik kelimeleri halkta meydana gelecek telaş hâlinin değişik derecelerde olabileceğini ifade amacıyla kullanılmıştır. Suçun oluşması bakımından bu hâllerin fiilen gerçekleşmiş olması aranmaz. Tehdidin objektif olarak böyle bir hâle sebebiyet verebilecek nitelikte olması yeterlidir.
Yasa koyucu bu yasa maddesini koyarken bu gerekçeyi belirtmiş.
Sizin dayanaksız tanımlamanızdan çok daha açık oldğu kanısındayım.
T.C.
YARGITAY BOZMA
4.Ceza Dairesi
Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas no :2002/28650
Karar no :2003/12073
Tebliğname no: :4/2002-63476
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak; sanığın, görevi nedeniyle yakınan polis memuruna "seni buradan sürdüreceğim" demesi biçimindeki eyleminin TCY.nın 191/son,273,119.maddelerine uyan ve önödemeye bağlı tehdit suçunu oluşturması karşısında, öncelikle önödeme önerisinde bulunularak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı ve Üst C.Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 3.12.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
Y A R G I T A Y
4. Ceza Dairesi
BOZMA
Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas no :1997/10791
Karar no :1997/11264
Tebliğname no:4/8242
Tehdit suçundan sanık Hüseyin'in yapılan yargılaması sonunda
beraatine ilişkin HİSARCIK Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 1996/14 Esas,
1996/32 Karar sayılı ve 26.11.1996 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi
katılan Murat tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan;
Yargıtay C. Başsavcılığının 21.11.1997 tarihli bozma isteyen tebliğnamesiyle
1.12.1997 tarihinde daireye gönderilen dava dosyası, başvurunun nitelik ve
kapsamına göre görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar,
belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler
yerinde görülmemiştir.
Ancak; sanığın katılan polis memuruna "ben şimdi milletvekiline
telefon edip senin işini halledeceğim" demek biçimindeki eyleminin TCY.nın
önödemeye bağlı 191/son ve 273. maddelerine uyan suçu oluşturacağı
gözetilmeden ve bu sözlerin katılan üzerinde kaygı ve korku yaratmayacağı
sonucuna nasıl ulaşıldığı da açıklanıp gösterilmeden beraat hükmü kurulması,
Yasaya aykırı ve katılan Murat'ın temyiz nedenleri ile
tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın
bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın
esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16.12.1997 tarihinde oybirliğiyle
karar verildi.
TÜRK CEZA KANUNU MADDE GEREKÇESİ
MADDE 106.– Maddeyle, “tehdit” bizatihi suç hâline getirilmiş bu¬lunmaktadır. Bilindiği üzere tehdit diğer bazı suçlarda ayrıca unsur olarak öngörülmüştür. Burada tehdidin koruduğu hukukî değer, kişilerin huzur ve sükunudur; böylece kişilerde bir güvensizlik duygusunun meydana gelmesi engellenmektedir. Bu nedenle, söz konusu madde ile insanın kendisine özgü sulh ve sükununa karşı işlenen saldırılar cezalandırılmış olmaktadır. Fakat, tehdidin bu maddeyle korumak istediği esas değer, kişinin karar verme ve hareket etme hürriyetidir.
Tehdit, çoğu zaman başka bir suçun unsurunu oluşturmaktadır. Ancak, bu suç tanımında, tehdidin kendisi bağımsız bir suç olarak tanımlanmıştır. Bu bakımdan tehdit suçu, genel ve tamamlayıcı bir suçtur.
Tehdit hâlinde, gerçekleşmesi failin isteğinin yerine getirilmemesi kaydına bağlı bir tecavüz, kötülük mağdura bildirilmektedir. Tehdidin konu¬sunu, kişinin hayatının veya vücut bütünlüğünün tehlikeye maruz bırakıla¬cağının, suç teşkil eden belli bir fiilin işleneceğinin, genel olarak kuvvet kullanılacağının veya herhangi bir kötülüğün, haksızlığın gerçekleştirilece¬ğinin bildirilmesi oluşturmaktadır.
Tehdidin özelliği, kötülüğün gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin, tehdit edenin iradesine bağlı olmasıdır. Tehdit konusu kötülüğün gerçekleşip ger¬çekleşmemesi, gerçekten veya en azından görünüş itibarıyla failin takdirine bağlıdır. Fakat bu, kötülüğün mutlaka tehdit eden tarafından gerçekleştirile-ceği anlamına gelmez; bir üçüncü kişi vasıtasıyla bu kötülüğün gerçekleşti¬rileceğinin bildirilmesi ile de, tehditte bulunulabilir.
Suçun oluşması bakımından tehdit konusu kötülüğün gerçekleşip ger¬çekleşmemesi, önemli değildir. Tehdidin objektif olarak ciddî bir mahiyet arzetmesi gerekir. Yani, istenilenin yerine getirilmemesi hâlinde tehdit ko¬nusu kötülüğün gerçekleşeceği ihtimali objektif olarak mevcut olmalıdır. Sarfedilen sözler, gerçekleştirilen davranış muhatap alınan kişi üzerinde ciddî bir korku yaratma açısından sonuç almaya elverişli, yeterli ve uygun değilse, tehdidin oluştuğu ileri sürülemez. Failin söz ve davranışlarının mu¬hatabı üzerinde ciddî şekilde korku ve endişe yaratacak uygunluk ve yeterli¬lik içerip içermediğinin her somut olayda araştırılması gerekir. Objektif ola¬rak ciddî bir mahiyet arzeden tehdidin somut olayda muhatabı üzerinde et¬kili olması şart değildir. Kişi, fail, objektif olarak ciddî bir mahiyet arzeden söz ve davranışlarla mağduru tehdit etmek istemiş olmasına rağmen; mağ¬dur, bu söz ve davranışları ciddiye almamış olabilir. Bu durumda tehdit yine gerçekleşmiştir. Tehdidin gerçekleşip gerçekleşmemesi, muhatabı üzerinde etkili olup olmamasına bağlı tutulmamalıdır. Failin de kendisinin tehdit ko¬nusu tecavüzü gerçekleştirebilecek imkân ve iktidara sahip olduğu kanaatini karşı tarafta uyandırdığını bilmesi gerekir. Mağdurda bu kanaat uyandırıl¬dıktan sonra, failin tehdit konusu tecavüzü gerçekleştirebilecek imkan ve iktidara gerçekte sahip olmamasının bir önemi yoktur. Mağdur tehdit konusu tecavüzün ciddî olduğuna hile kullanılmak suretiyle inandırılmış olabilir. Fakat, batıl inançlara dayanılarak bir kötülüğe maruz bırakılabileceği beya¬nıyla, bir kimse tehdit edilmiş olmaz.
Tehdit konusu kötülük, mağdura değil de, bir üçüncü şahsa yönelik olabilir. Ancak, bu durumda mağdur ile üçüncü kişi arasında belli bir akra¬balık, yakınlık ilişkisi mevcut olmalıdır. Tehdit hâlinde kişi, tehdit konusu tecavüzün ileride vuku bulacağı be¬yanıyla korkutularak, belli bir davranışta bulunmaya zorlanmaktadır, mecbur edilmektedir.
Maddenin birinci fıkrasında yapılan tanımda, tehdidin yöneldiği hu¬kukî değere göre bir ayırım yapılmıştır. Buna göre, tehdidin, mağdurun ken¬disinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle yapılması, söz konusu suçun temel şeklini oluşturmaktadır. Buna karşılık, tehdidin, mağduru malvarlığı itiba¬rıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle yapılması ise, suçun temel şekline göre daha az cezayı gerektirmek¬tedir. Ayrıca, bu suçtan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılması, mağdu¬run şikâyetine bağlı kılınmıştır.
Maddenin ikinci fıkrasında tehdidin daha ağır cezayı gerektiren nite¬likli hâlleri gösterilmiştir. Bu hâller, tehdidin kapsadığı korkutma gücünün ciddîliği ve yoğunluğu hususunda mağdurda ciddî kaygılar meydana getir¬meye elverişli durumlardır. Tehdit silâhla icra olunursa bunun ciddîliği hu-susunda bir korkunun meydana gelmesi çok daha kolay olur. Aynı suretle kendisini tanınmayacak bir hâle getiren kişinin veya bir kaç kişinin birlikte olarak tehdit icra etmeleri hâlinde meydana gelen korku çok yoğun olur.
İmzasız bir mektup veya özel işaretler kullanarak bir kişinin tehdit edilmesi hâlinde de meydana gelen korku bakımından bir duraksama mey¬dana gelmez. Söz gelimi bir kimseye gönderilmiş olan imzasız mektup kişi¬nin kendisini savunma olanağını gidereceğinden ağır tehdidi oluşturacaktır. Yine bir kimseye karşı gönderilmiş olan mektuplarda ucundan kan damlayan bıçak resimlerinin yapılması yani böylece özel işaret kullanılması korkuyu yoğunlaştırabilir.
Gizli veya açık, var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluştur¬dukları tehdit gücünün de, kişileri paniğe kapılacak surette korkutabilmesi dolayısıyla, suçun nitelikli hâli olarak sayılması uygun görülmüştür.
Maddenin üçüncü fıkrasında, tehdit amacıyla kasten öldürme, kasten yaralama veya mala zarar verme suçunun işlenmesi hâlinde, ayrıca bu suç¬lardan dolayı cezaya hükmedileceği belirtilmiştir. Kişi tehdidinin ciddiliğini vurgulamak için, bir başkasını öldürmüş veya yaralamış ya da malına zarar vermiş olabilir. Bu gibi durumlarda gerçek içtima hükümleri uygulanarak ayrıca bu suçlardan dolayı da cezaya hükmedilmelidir.
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Cevabınız için cok tesekkurler. Bazı iyi niyetten uzak özel hastanelerde bunu cok iyi biliyor demekki. Sigortanın kapsadığı ödediği bir...
SGK sözleşmeli özel hastane...