Temyiz ve 3 yıllık ayrılık ıspatı

[alemdarkurt]

Arkadaşlar ben 2005 yılında eşim tarafından terkedilinceye kadar 15 günlük evlilik yaptım.Sonunda boşanma sürecine girdim.2005 haziran da dava açtım ve 2006 haziranda reddoldu.Daha sonra eşim ikimizinde ayrılmak istediğini beyan ettiğimiz ikinci mahkemeyi açtı oda reddoldu.Çocuğum yok.Karşı taraf yaklaşık 3.5 ay önce temyize gitti ve halen dava kararı belli olmadı.sorum şu.
1...bu temyiz olayının belli bir süresi varmı.
2...şu 3 yıllık yasal ayrılık nezamandan itibaren başlıyor ve ne zaman bu durumu beyan edipte dava açabilirim.(dava temyizde tekrar reddolursa)
3...yasal 3 yıl dolunca davayı ben açtığımda mecburen hakim boşamak zorunda deniyor bu şekilde ben kazanmış mı olacam... lütfen yardımcı olun bana eğer isteyen avukat arkadaş varsa detaylı durumumu yazarım.kısaltarak ancak bu kadar yazabildim.

[sahbudak]

Arkadaşlar ben 2005 yılında eşim tarafından terkedilinceye kadar 15 günlük evlilik yaptım.Sonunda boşanma sürecine girdim.2005 haziran da dava açtım ve 2006 haziranda reddoldu.Daha sonra eşim ikimizinde ayrılmak istediğini beyan ettiğimiz ikinci mahkemeyi açtı oda reddoldu.Çocuğum yok.Karşı taraf yaklaşık 3.5 ay önce temyize gitti ve halen dava kararı belli olmadı.sorum şu.
1...bu temyiz olayının belli bir süresi varmı.
2...şu 3 yıllık yasal ayrılık nezamandan itibaren başlıyor ve ne zaman bu durumu beyan edipte dava açabilirim.(dava temyizde tekrar reddolursa)
3...yasal 3 yıl dolunca davayı ben açtığımda mecburen hakim boşamak zorunda deniyor bu şekilde ben kazanmış mı olacam... lütfen yardımcı olun bana eğer isteyen avukat arkadaş varsa detaylı durumumu yazarım.kısaltarak ancak bu kadar yazabildim.

medeni kanun 164 e göre ; eşlerden biri evlilik birliğinden doğan yükümlülüğünü yerine getirmemek maksadıyla diğerini terke ettiği ya da haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmediği taktirde ayrılık en az 6 sürmüş ve durum devam etmekte ise istem üzerine hakim tarafından yapılan ihtar da sonuçsuz kalmış ise terk edilen eş boşanma davası açabilir...

ayrı yaşamanın 6 ay sürmüş olması ve devam ediyor olması gerekir...terk edilen eş yani siz ise hakime en erken terk olayından sonraki 4. ayın sonunda başvurabilirsiniz...hakim iki ay içinde eve dönmesi için ihtar da bulunur eşinize...eşinizin adresi belli değilse ilan yapılır...sonuçta 6 ayın sonunda eve gelmezse terk sebebiyle boşanma davası açılır....

[sdt23]

Arkadaşlar ben 2005 yılında eşim tarafından terkedilinceye kadar 15 günlük evlilik yaptım.Sonunda boşanma sürecine girdim.2005 haziran da dava açtım ve 2006 haziranda reddoldu.Daha sonra eşim ikimizinde ayrılmak istediğini beyan ettiğimiz ikinci mahkemeyi açtı oda reddoldu.Çocuğum yok.Karşı taraf yaklaşık 3.5 ay önce temyize gitti ve halen dava kararı belli olmadı.sorum şu.
1...bu temyiz olayının belli bir süresi varmı.
2...şu 3 yıllık yasal ayrılık nezamandan itibaren başlıyor ve ne zaman bu durumu beyan edipte dava açabilirim.(dava temyizde tekrar reddolursa)
3...yasal 3 yıl dolunca davayı ben açtığımda mecburen hakim boşamak zorunda deniyor bu şekilde ben kazanmış mı olacam... lütfen yardımcı olun bana eğer isteyen avukat arkadaş varsa detaylı durumumu yazarım.kısaltarak ancak bu kadar yazabildim.

Terke dayanarak boşanma davası açmak kolay değildir. Bir de onunla vakit kaybetmeyin.

Sizin açtığınız ilk davanın (haziran 2006'da sonuçlandı dediğiniz) kararının ne zaman kesinleştiğini o mahkemenin kaleminden sorun. Taraflara tebligata çıkmamışsa hala kesinleşmemiş olabilir. Eğer o kesinleştiyse, ilk davanın kesinleşmesinden 3 yıl sayın. Bu süre içinde hiç bir araya gelip karı koca hayatı yaşamadıysanız 3 yıllık fiili ayrılığa dayanarak 3 yılın sonunda boşanma davası açabilirsiniz. Arada 100 tane başka dava olması önemli değil, ilk davanın kararının kesinleşmesinden itibaren 3 yıl sayılır.

Ancak bu davayı açtığınızda davası reddedilen taraf olarak kusurlu sayılacak ve eşinize nafaka ve tazminat ödemek durumunda kalabileceksiniz.

Daha sonra eşinizin açtığı ve temyizde olan davaya gelince. Her ikiniz de boşanmayı istediğiniz halde reddolması nafaka, tazminat vs. gibi konularda anlaşamadığınız anlamına geliyor olmalı. Anlaşsaydınız reddolmazdı.

Şu anda eşinizle nafaka, tazminat mal paylaşımı konusunda anlaşırsanız hemen anlaşmalı boşanma şansınız var.
Anlaşmazlık sürerse ilk davanın kesinleşmesinden 3 yıl sonra ister siz ister eşiniz 3 yıllık fiili ayrılığa dayanarak dava açabilir ve eşiniz talep ederse önceki davası reddedilen taraf olarak siz kusurlu sayılacağınızdan nafaka ve maddi tazminat ödeyebilirsiniz.

[alemdarkurt]

arkadaşlar peki benim şahitleriminde beyanları doğrultusunda terk edildiğimi kanıtlamamın bir yolu yokmu.okadar şahitim varken bunu nasıl kanıtlayamam.kendisi bunun aksini kanıtlayacak tek bir şahit ortaya koyamazken, beni terketme sebebi ortaya koyamazken ben terkedildiğimi bir kaç tane şahitle ortaya koydum gene kaybettim.benim maddi ve manevi kaybımı savunacak bir kanun maddesi yokmu.6 yıllık bütün gelirim düğünde gerisi devamındaki nafaka ve mahkemelerde gitti.Ben bunu nasıl savunurum.Aile birliğinin artık temeli binası kalmadı benim.Mahkemeyi açmamla şu anda tam olarak 3 yıldır ayrıyız.2. mahkemenin reddolunmasının nedenini hakim mahkeme yanlış açılmış diye belirtmiş.dediğiniz gibi karşı tarafın talepleri 15 günlük evlilik ve terkeden oldukları halde 25 bin ytl tazminat, 350.00 ytl nafaka,kendilerinde olduğu halde takılar, getirmedikleri halde ev eşyaları.öyle bir kumpas içindeyimki ne yapacağımı şaşırdım.Hayatımdan 4 yıl çalındı ama halen sürünüyorum.Lütfen bir çıkış yolu bana..

[gulistan123]

Terke dayanarak boşanma davası açmak kolay değildir. Bir de onunla vakit kaybetmeyin.

Sizin açtığınız ilk davanın (haziran 2006'da sonuçlandı dediğiniz) kararının ne zaman kesinleştiğini o mahkemenin kaleminden sorun. Taraflara tebligata çıkmamışsa hala kesinleşmemiş olabilir. Eğer o kesinleştiyse, ilk davanın kesinleşmesinden 3 yıl sayın. Bu süre içinde hiç bir araya gelip karı koca hayatı yaşamadıysanız 3 yıllık fiili ayrılığa dayanarak 3 yılın sonunda boşanma davası açabilirsiniz. Arada 100 tane başka dava olması önemli değil, ilk davanın kararının kesinleşmesinden itibaren 3 yıl sayılır.

Ancak bu davayı açtığınızda davası reddedilen taraf olarak kusurlu sayılacak ve eşinize nafaka ve tazminat ödemek durumunda kalabileceksiniz.

Daha sonra eşinizin açtığı ve temyizde olan davaya gelince. Her ikiniz de boşanmayı istediğiniz halde reddolması nafaka, tazminat vs. gibi konularda anlaşamadığınız anlamına geliyor olmalı. Anlaşsaydınız reddolmazdı.

Şu anda eşinizle nafaka, tazminat mal paylaşımı konusunda anlaşırsanız hemen anlaşmalı boşanma şansınız var.
Anlaşmazlık sürerse ilk davanın kesinleşmesinden 3 yıl sonra ister siz ister eşiniz 3 yıllık fiili ayrılığa dayanarak dava açabilir ve eşiniz talep ederse önceki davası reddedilen taraf olarak siz kusurlu sayılacağınızdan nafaka ve maddi tazminat ödeyebilirsiniz.

İLK DAVANIN REDDİ DERKEN YEREL MAHKEMENİN REDDİ Mİ YOKSA YARGITAYIN BU KARARI ONAMASINDAN MI BAHSEDİYORSUNUZ?

[alemdarkurt]

ilk dava yani iki tarafın biribiri aleyhinde açtığı ilk mahkeme.Bu da demekki 2009 eylül ayına kadar bekleyecem.Sırf avrupaya yaranmak için kanunların haklı yada haksızı ayıracağına kadını devamlı aciz ve haklı gösterme yoluna gitmesi ne acı.Terk edilen ben.Maddi menfaat çıkar elde etmek için eşimin boşanmayı geciktirmek yoluna giderek yeniden hayatını kurması engellenen ben.Rakamını unuttuğum maddi külfet altına giren ben.Okadar şahit sunmama ve karşıtarafın şahitlerini hakimin dikkate bile almadığı ve inanmadığını söylediği halde halen nafaka ödeyen ve sürünen gene ben.Adalet mülkün mü temeli yoksa kadınların keyiflerine göre hareket etmelerinin mi artık bilmiyorum.Tüm kadınları kastetmiyorum.

[hermess]

2003 yılında evlendim, 17 aylık bir bebeğimiz var. Çocuğumun babası kafası kızdıkça evi terk eder, ailesinin yanında birkaç gün kalıp dönerdi. Doğumdan sonra bir tartışma esnasında kucağımda çocuk olduğu halde beni darp etti, ancak çocuğumun başına denk geldi. 6 ay ayrı yaşadık. Bununla ilgili adli süreç zarfında, beni her şeyin düzeleceğine ikna etti. Ancak mahkeme lehine sonuçlandıktan sonra, eski olumsuz tavrını sürdürmeye başladı. 10 gün önce yazlıkta bulunduğum sırada, bana evliliği bitirdiğine dair bir SMS yolladı. O günden beri kendisine ulaşamıyorum. Bebeğimizi bile arayıp sormuyor. Evin terki nedeniyle dava açabilmek için dört ay beklemem şart mı? Ya da en azından dava açmak için bunu nedenlerden biri olarak gösteremez miyim? Uğradığım maddi manevi zarar için tazminat davası açabilir miyim? Annemin yeminli ifade veremeyeceği söylendi. Bu şahitliği geçersiz mi demek? Bigi vereceklere şimdiden teşekkürler.

[sdt23]

2003 yılında evlendim, 17 aylık bir bebeğimiz var. Çocuğumun babası kafası kızdıkça evi terk eder, ailesinin yanında birkaç gün kalıp dönerdi. Doğumdan sonra bir tartışma esnasında kucağımda çocuk olduğu halde beni darp etti, ancak çocuğumun başına denk geldi. 6 ay ayrı yaşadık. Bununla ilgili adli süreç zarfında, beni her şeyin düzeleceğine ikna etti. Ancak mahkeme lehine sonuçlandıktan sonra, eski olumsuz tavrını sürdürmeye başladı. 10 gün önce yazlıkta bulunduğum sırada, bana evliliği bitirdiğine dair bir SMS yolladı. O günden beri kendisine ulaşamıyorum. Bebeğimizi bile arayıp sormuyor. Evin terki nedeniyle dava açabilmek için dört ay beklemem şart mı? Ya da en azından dava açmak için bunu nedenlerden biri olarak gösteremez miyim? Uğradığım maddi manevi zarar için tazminat davası açabilir miyim? Annemin yeminli ifade veremeyeceği söylendi. Bu şahitliği geçersiz mi demek? Bigi vereceklere şimdiden teşekkürler.

1. Daha önceki darp olayları sırasında bir boşanma davası yoksa, daha önceki darp olayları, eşinizin sürekli terk edişleri de bu boşanma davanızda konu edilebilecek hususlardır. Ancak bir boşanma davası sonrasında tekrar bir araya geldiyseniz geçmiş olayları affetmiş sayılırsınız.
2. Son terk ediş ve geçmiş olaylara dayanarak TMK 166. madde (Evlilik birliğinin sarsılması) uyarınca boşanma davası açabilirsiniz. TMK 164. madde (terk) nedeniyle boşanma davası açabilmek için 4 ay beklemek ardından mahkeme kanalıyla eşe "eve dön" çağrısı yapmak ve 2 ay daha beklemek gerekir. Sizin amacınız eşinizle tekrar bir araya gelmek değil. Yapacağınız çağrı da bu maddenin istediği samimi "eve dön" çağrısı olmayacak. Ayrıca bu çağrıyı yapmakla önceki bütün kusurlarını affetmiş olacaksınız. Dolayısıyla terke dayalı boşanma davası açmak yerine evi terk edişlerin de bahsedildiği "Evlilik birliğinin sarsılması"na dayalı boşanma davası açılması sizin adınıza daha uygun olacak.
3. Maddi ve manevi tazminat
MADDE 174.- Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir.
Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.

Yoksulluk nafakası
MADDE 175.- Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.
Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.

Ayrıca tazminat veya nafaka davası açmadan boşanma davası sırasında bunları talep edebilirsiniz. Boşanma ile birlikte talep edilen nafaka ve tazminat için ayrıca harç ödemenize gerek yok.

4. Aile mahkemelerinde yakın akraba (anne baba kardeş vs) yeminsiz dinlenir.
Aile içindeki olaylara en yakından bu kişiler şahit olacağından söyledikleri değerlidir, dikkate alınır. Ancak her şahidin olduğu gibi bu kişilerin de başkalarından duydukları konularda değil, bizzat gördükleri hakkında şahitlik yapmaları gerekir. Başkalarından duydukları hakkında yaptıkları şahitliklerin faydası olmaz.

[sdt23]

İLK DAVANIN REDDİ DERKEN YEREL MAHKEMENİN REDDİ Mİ YOKSA YARGITAYIN BU KARARI ONAMASINDAN MI BAHSEDİYORSUNUZ?

İlk davanın reddi demedim.

ilk davanın kesinleşmesinden 3 yıl sayın.

dedim. Pek tabii ki kesinleşmesi için temyizin de sonuçlanması gerekir.
Yargıtayda bozulursa yerel mahkemenin yeniden karar vermesi gerekir.
Her halukarda kararın iki tarafa yeniden tebliği ve kesinleşmesi için gerekli sürenin geçmesi gerekir.
Tarafların ikisi birden kararı alıp hemen kesinleştirmek için mahkeme kalemine dilekçe verebilirler. Tebligat veya tarafların kararı alması olmazsa kesinleşme de olmaz.

[hermess]

Teşekkür ederim. Bir husus daha var, arkadaşımın avukatı smslerin delil sayılamayabileceğini söylemiş. Adına kayıtlı bir telefondan çocuğumun babası tehdid içerikli ve son olarak evliliği bitirdiğine dair mesaj göndermiş, hukuksal geçerliliği yok mu?