Şimdi sanal alemde ve biaşka bir devletin ki bu devlet Türk adını duyduğu zaman kaçacak delik arayan geçmişten bugüne kuyruk acısı olan biryer. Bunların yaptıklarına kızmak şöyle dursun zaman zaman gülüyorum bile... Bir şekilde de yanıtını alıyorlar zaten...
Asıl sorun bunlar değil. Bunları bile kendilerini güçlü zannettiren içimizdeki soysuzlar. Yukarıdaki fıkranın sahibi bu soysuzlardan birisinin. Şimdi bu satılmış beş para etmez adam dururken girdiği her savaşta tokat yemiş garibim Yunan a neden kızayım ki... Tarih boyunca ezilmişlik duygularının dışa vurumu derim geçer giderim. Ama içimizden çıktığını öne süren şerefsizlere ne demeli ? Dışarının yapamadığını içeriden yapıyorlar bu güzelim ülkeyi Atatürk ü ve ilkelerini yok etmek için ' dayı' ayaklarında görgüsüzlüklerini sergileyerek ...
Şimdi sanal alemde ve biaşka bir devletin ki bu devlet Türk adını duyduğu zaman kaçacak delik arayan geçmişten bugüne kuyruk acısı olan biryer. Bunların yaptıklarına kızmak şöyle dursun zaman zaman gülüyorum bile... Bir şekilde de yanıtını alıyorlar zaten...
Asıl sorun bunlar değil. Bunları bile kendilerini güçlü zannettiren içimizdeki soysuzlar. Yukarıdaki fıkranın sahibi bu soysuzlardan birisinin. Şimdi bu satılmış beş para etmez adam dururken girdiği her savaşta tokat yemiş garibim Yunan a neden kızayım ki... Tarih boyunca ezilmişlik duygularının dışa vurumu derim geçer giderim. Ama içimizden çıktığını öne süren şerefsizlere ne demeli ? Dışarının yapamadığını içeriden yapıyorlar bu güzelim ülkeyi Atatürk ü ve ilkelerini yok etmek için ' dayı' ayaklarında görgüsüzlüklerini sergileyerek ...
İçimizdeki soysuzlar ne demek biraz açarsan bizde öğrenirdik ? Korkma korkma yaz aklından geçenleri...
Posedion1 çok güzel yazmış içimizdeki soysuzların kim olduğunu... Bu forumun açılmasına neden olan. Atatürk e dil uzatan onun ilke ve devrimlerini çağdaşlığını karanlığa gömmek isteyenlerdir. Çok açık yazmıştım amma anlama sorunu var sanırım.
Neyden kimden korkacağım... Kendinize gelin iki yazınız var bu forumda ilki anlaşılmaz ikincisi saçma asıl siz korkmayında bir fikir yazın...
Posedion1 çok güzel yazmış içimizdeki soysuzların kim olduğunu... Bu forumun açılmasına neden olan. Atatürk e dil uzatan onun ilke ve devrimlerini çağdaşlığını karanlığa gömmek isteyenlerdir. Çok açık yazmıştım amma anlama sorunu var sanırım.
Neyden kimden korkacağım... Kendinize gelin iki yazınız var bu forumda ilki anlaşılmaz ikincisi saçma asıl siz korkmayında bir fikir yazın...
Bazı yazarlardan alıntı yaparak belli bir kesimi zan altında bırakacak yazılar yazıyorsunuz ondan sonra da "anlama sorunun var" diyip işin içinden çıkıyorsunuz. Atatürkçülük, Laiklik gibi değerleri belli bir kesime karşı baskı aracı olarak kullanmaya çalışmanın başka bir yolu da bu olsa gerek. Türkiye bu zihniyetten kurtulacak... 28 Şubat'çı zihniyetleri bırakın artık ve bu zihniyeti savunmayın.
Ortada Atatürk'e hakaret eden veya rejimi yıkmak isteyen mi var da böyle örnekler veriyorsunuz ? Bunların hepsi yalan. Atatürkçülük, Laiklik v.s. değerler bazen böyle yalanlarla baskı aracı olarak kullanılıyor. Benim belirtmek istediğim nokta da budur.
Ortada bir devlet düşmanlığı, bayrak düşmanlığı v.s. varsa onu açık açık yazmalısınız sizin yaptığınız gibi olmaz.
Bu ülke hepimizin, Çanakalle'yi unutmayın orda hepimizin şehitleri yatıyor. Yazarlardan alıntı yaparak bazı belediye başkanlarından v.s. örnekler vererek bir kesimi hedef gösteriyorsunuz benim eleştirim bu sebepledir.
Commodore dürüst olmak lazım.
Konu kayseriistasyonu tarafından (06-03-2007 Saat 17:01:58 ) de değiştirilmiştir.
Bunları bile kendilerini güçlü zannettiren içimizdeki soysuzlar. Yukarıdaki fıkranın sahibi bu soysuzlardan birisinin. Ama içimizden çıktığını öne süren şerefsizlere ne demeli ? Dışarının yapamadığını içeriden yapıyorlar bu güzelim ülkeyi Atatürk ü ve ilkelerini yok etmek için ' dayı' ayaklarında görgüsüzlüklerini sergileyerek ...
Soysuzlardan sadece birisini yazmışsın Commodore şimdi devamını bekliyorum senden bunu da yapabilirsin. Soysuzlar kimler şimdi onları yaz. yaz ki biz de öğrenelim. Korkma korkma yaz yaz.
Şu bahsettiğiniz baskı altına almaya çalıştığımız belli kesim kimdir, bir söyleyin biz de bilelim.
- Siz Çanakkale şehitleri derken, "askerlik yan gelip yatma yeri değildir" diyenler mi?
- Yine siz şehitlerden bahsederken, ABD'nin ve AB'nin kucağına oturup, 30.000 kişinin ölümünden sorumlu eli kanlı teröristleri açıkça destekleyen, yeri gelip Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne posta koyanlara ses çıkaramayanlar mı? Türkiyeliyim diye yeni kavramlar çıkaranlar mı?
- Ülkenin en bereketli topraklarını, stratejik arazilerini yabancılara peşkeş çekenler mi?
- Yeri gelip dinden imandan bahseden, sonra en büyük yolsuzluklara imza atanlar mı?
- Sözünün eri olmayan, bir yandan Allah , Kitap derken, bir yandan ilk tepkide sözünün arkasında duramayıp kıvıran, takiyyeciler mi?
- Tepkili vatandaşa "ananı da al git" diyebilenler mi?
- Ülkenin rejimini , dengelerini alt üst edip, laik, sosyal, demokratik bir hukuk devleti olan ülkeyi "ılımlı islam ülkesi" tanımlamasına sokanlara ses çıkaramayanlar mı? Bıraksalar bu tanımlamanın da üzerine çıkmaya dünden hevesliler mi?
Daha hangisini sayalım?!!
Bahsettiğiniz kesim, bu kesim ise evet baskı altına çalışıyoruz. Gerçek inananlar, gerçek dindarlarla hiçbir alıp veremediğimiz yok, zaten bizler de onlarla aynı saflardayız.
Bu belediye başkanı olarak sıfatlandırılan şahsın yaptığı ATATÜRK e hakaret değil midir ? Hakaret etmesi için daha ne yapmalıydı... Kaldıki bunu Emin Çölaşan uydurmamıştır. Televizyonda olan ve sonra kişininde doğruladığı bir olaydır. ' Sonunu anlatmama lazımdı hakaret kastım yoktu ' demekle bu işin örtbas edilmemesi gerekir. Mosmor bir yüzle Tvlerde konuşmasını ben dinledim. Yanlış anlaşıldığını söylüyor... Yai gözümüzün içine baka baka yalan söylüyor.
Kaldıki bu örneği ben vermedim. Yalanlayanda yok bu olayı tek siz varsınız. Bu tipik bir Atatürk e hakarettir. Sövmeye varan aşağılık bir davranıştır. Adice şerfsizce insanlıktan nasibini alamamış kişiliksiz bir söylemdir. Bunların hepsi yalan diyorsunuz da adam kendisi çıkıp dedim diyor buna ne diyeceksiniz ? kaldıki bu sadece uç bir örnek...
Sabahın köründe sarmısak yedim diyen kişiyide gördük , fikri olmadan konuşanınıda..
Açık düşünce istiyorsanız evet bu hükümet tepeden tırnağa dincidir ancak dindar değildir. Para hırsını dini çıkarlarıyla birleştirmiş ve masum vatandaşların din duygularını sömüren asalaklardır. Taşra avukat zihniyetinden öteye gidememiş dedesi Kubilay olayının mimari irticanın doruğunda dolaşan birisi olan zat ı muhterem i meclis başkanı diye oraya oturtmakta hatadır. Elbette ki bunları sevenler olacaktır amma bu benim bunları söylememe engel olamaz...
Hangi devirde eğitim bu kadar gerçeklerden uzaklaştırılmış gerçek tarih çarpıtılmış. Okullardaki kitaplardan neredeyse Atatürk yok edilmiştir ? hangi devirde uyduruk bir milletvekilinin yazdığı oğlumun yazdığı mektup diye kakaladığı akla zarar mektubu görmüştür ? Avukatım ben aslında diye ortada dolaşan meclis başkanı bilmezmiki Laikliğin tanımı yoktur aslında ... Tanım yaşam şeklinin ta kendisidir. Ve devlette dini emare taşıyacak her şekil Laikliğe aykırıdır.
Aklı selim düşünürsek akademilere gene türbanla girilememekteyken ne değişmiştirde ha bire olay çıkartan bu kesim sus pus olmuştur ? Uyduruk bir şeyh bozuntusunun eteğine çökmüş etek öpen bir zat ne sıfatla TC en yüce makamına çıkacaktır? Hadi diyelim çıktı eteğine kapandığı o zat geldiğinde ne olacaktır ? TC tekke zaviye hacı hoca yatağımı olacaktır ? Bilim uygarlık gelişme çağı aşma değerleri nerede kalacaktır ? Hangi devirde görülmüştür ki bir bakan bir tarikata bağlı olacak yanında ki adam tarikatta onun üstü devlette altı olacak ve bundan dolayı kargaşa yaşanacaktır ? Reva mı bunlar TC ne ?
Bir hükümet düşünki yüksek yargı diye adlandırılan kurumlardan olan Danıştay kararını takmayacak ama işine gelince hukuk diyecektir Yok ya ? Yargıtay kararına siz bilmezsiniz mollalara ulemaya sorun diyecek karikatirü çizilince fok ayı dayı kedi gibi doğru mahkemeye gidecektir . Gitsin mollaların olduğu yerde kadıya şikayet etsin. Ben de İran a gitmem olur biter...
Deb gibi TC ni akıl almaz gerizekalılıklar sayesinde madara edeceksin. itibarın kalmayacak Müstemleke gibi davranılacak ondan sonra ne var diyeceksin ? Devlet politikalarını alabildiğince akılalmaz hukuk dışı çiğneyeceksin sonra konuşmayın diyeceksin . En faşist yönetimlerde görülen baskıyı elinde tutup bizzat uygulayacaksın biraz sesini yükseltene soruşturma inceleme başlatacaksın. Sevr anlaşmasını hayata geçirmek için işbirliği içinde olacaksın bundan cebini dolduracaksın sonra batıyorum diyen çiftçiye 'ananıda al git lannnn!' diyeceksin hala başbakanım diye dolaşacaksın. Utanmadan da CB olmak isteyeceksin. Ayıptır be yazıktır günahtır.
Tek şansları muhalefet olmaması ne dediğini bilmeyen bir söyleme sahip abuk partiler sayesinde at koşturan Cumhuriyet düşmanı bir iktidar ve onun belediye başkanı yalan ha ? Yalan duymak istiyorsan Başbakanın konuşmalarını dinle bol bol söylüyor hergün...
Seçimi iki ay öne çekmek istiyorlar neden bilirmisin ? Normal vakti Ramazana geliyor ... Oruçlu oruçlu iyice yalan söylememek için...
Oku biraz okuda sonra yaz...
"Be hey dürzü" isimli şiirin sahibini ben de bilmiyorum. Bazı kaynaklarda Neyzen Tevfik, bazılarında ise eski bir emniyet müdürü olan Mutlu Çelik ismi geçiyor. Ancak bldiğim bir şey varsa o da; şiirdeki "şerefsiz" popülasyonunun ülkemizde ne yazık ki gitgide arttığı...
Cemaat ideolojisi ve demokrasi
ABD'ye dünyanın dört bir yanından akan göçmen ile Türkiye'de kırsal kesimden kentlere akan yığınlar arasında, siyasal bilinç bakımından hiçbir fark yok.
Koşullar ikisinde de siyasal bilinç oluşmasına izin vermemektedir. Siyasal bilinç, bireysel olduğu kadar sınıfsaldır. Ama bir cemaate mensup oluş, sınıfsal ve siyasal bilincin oluşması karşısında en büyük engel.
ABD göçmen topluluğunda "bireysel başarı" herhangi bir cemaate (İtalyan, İrlanda) güçlü mensubiyeti dışlamıyordu, aksi durumda bireysel tecride katlanmak mümkün olmazdı.
ABD ideolojisi, kimliğin bu eksende oluşmasını teşvik ederek sınıf bilinci ile yurttaşlık bilincinin oluşmasını engellemiştir. Bunun nasıl çalıştığını "Baba" filmlerinden çok iyi biliyoruz.
Oysa 1789 Büyük Devrimi, 1830, 1848 ve 1871 devrimlerinden geçerek Avrupa'da siyasal vatandaşı yarattı.
* * *
Türkiye'de 1950'den sonra gelişen toplumsal süreç, Avrupa'dan çok ABD'ye benzemektedir ki bu durum 1789'dan ilham alan Cumhuriyet'in özüyle çelişmektedir.
1946'da ilk kez demokratik seçim sandığına giden vatandaşlar, günümüze göre çok daha politize idiler. 1946'dan 2007'ye doğru yol aldıkça vatandaşın "seçmen bilinci" giderek azaldı. Çünkü seçmen bilincinin yerini giderek artan bir yoğunlukta cemaat ve tarikat bağımlılığı aldı. Siyasal bilincin yerini "biat ve itaat" töresi aldı.
Sosyal bilimciler, siyasal bilimciler bu durumu görmüyorlar, görmek istemiyorlar. Medyanın zaten bu türden olguları algılayacak yeteneği yok.
Demokrat Parti+Adalet Partisi+Doğru Yol Partisi+ANAP+Erbakan partileri, siyasal vatandaş bilincinin yerini cemaat ve tarikat bağımlılığının alması için el birliği yaptılar. Sonuçta parsayı AKP topladı ve topluyor. Çünkü, Erbakan partileri hariç ötekilerin cesaret edemediği bir başka rejim hayal ediyor. Bu rejimde arzu edilen, haklarını arayan siyasal birey yani "seçmen" değil, Fak Fuk Fon, fitre, sadaka ve avanta ile yetinen (geçinen) mürit.
* * *
Bu gerçeği görmek için; siyasal bilimcilerin, toplum bilimcilerin, kamuoyu araştırmacılarının, gazete yazarlarının kafa ve terminoloji değiştirmeleri gerekiyor.
Durumu anlamaları için şu gerçekleri görmeleri gerekiyor:
1. Seçimlerde sandığa giden kişiler, giderek seçmen özelliğini yitiriyor.
2. Solda ve sağda seçmen bilincine sahip bir laik kesim var.
3. Seçmenlerin dörtte biri cemaat ve tarikat mensupları.
4. Dörtte bir oranında da henüz ne seçmen, ne de cemaat ve tarikat mensubu olabilmiş lümpen kitle.
AKP şu anda 3. ve 4. grubu besliyor ve ondan besleniyor. Bu ilişki yasal, meşru ve ahlaki değil. Bunun mutlaka yasal yollardan engellenmesi gerekiyor. Ancak kafa ve kalem erbabı, yapılması gerekeni yapmıyor, solu ve CHP'yi suçluyor. (Harun Gür Notu: Haksız da sayılmazlar CHP'yi suçlayanlar)
Özdemir İNCE / Hürriyet
Bu yazıyı okuduktan sonra sizce,
1- "Egemenlik kayıtsız şartsız hala milletin midir, yoksa tarikat, aşiret ve cemaatlerin midir ? "
2- 41,5 milyon seçmenin bulunduğu ülkede, 8,5 milyon seçmenin oy kullanmadığı, 1,5 milyona yakın geçersiz oyun kullanıldığı bir seçimde geçerli oyların % 34'ünü , milli iradenin % 26'sını temsil eden bir partinin mecliste ezici bir sandalye sayısına sahip olarak, tek başına iktidar olabilmesi ve Cumhuriyetin temel değerlerini inceden inceye değiştirmeye çalışması/başlaması karşısında hala "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" diyebilir misiniz?
Hangi gözlük çerçevesini kullandığı malum, her şeyi gördüğünü ve bildiğini iddia edenlere karşı, Cumhuriyet'e, ilkelerine, devrimlerine ve Atatürk'e sahip çıkın. Çok geç olmadan...
Harun Gür bu kadar yazı yazmak yerine "ben milletin görüşünü beğenmiyorum" veya "benim işime gelmiyor" deseydin ya. Harun çoğunluğun içini mi okuyorsun ne biliyorsun tarikat veya cemaatçi olduğunu ? Fişleme diye buna denir işte. Tarikat veya cemaat mensubu olmanın da bir zararı yok ayrıca onlara da saygı duymayı öğrenmelisin Harun. "Cemaat olmak" ne demek bunu öğrenmelisin Harun bence manasını bilmiyorsun.
Adil olmak lazım kesinlikle ADALET şart. Milletin değerlerine saygılı olmalıyız kesinlikle bunu öğrenmeliyiz.
Kayseriistasyonu ;
Ukalalığın alemi yok. Çok bilmiş ayaklarına korkma korkma yaz diyip duracağına sende biraz yazılanları oku ve anla. Bir çok forumda yazdım ben düşüncelerimi. Hala şahsınıza ait bir fikri bile göremedik. Allah tan başka kimseden korkum olmadığını herkes bilir. Bilmeyende pek umrumda değildir.
Beş paralık değer ortaya koymadan, fikri ve zikri olmadan Atatürk e laf uzatarak mesaj vermeye çalışanlar soysuzluk içerisindedir. Hatta gaflet delalet ve hiyanet içinde olanlarda vardır. Yolsuzluk ve din bezirganlığı hiç bu boyuta çıkmamıştı... İşbirlikçilerini zengin etme uğruna ölümleri bile göze aln bir zihniyet olduğunu anlamak için daha ne olacak ? Yandaşlarına verdikleri kanalizasyon ihalesini alan taşaronla belediyenin yandaşına ödediği para kaç kat biliyor musun ? Bu parayı ben vergimle ödüyorum... Yetmiyor ufacık kız gerizekalılar yüzünden ölüyor. Daha ne ?
Bahsettiğin Çanakkalede ki toprakları para karşılığı İngiliz ve Avustralyalılara satmak isteyen kimdi ? Ahanda bu hükümet... Peşkeş çektiği arazi TSK ya ait çıkınca milli emlağa devretmeye kalkıp duvara toslayan kimdi ? Aha bu hükümet ... Satmaya kalktığı araziler 1. derece askeri yasak bölge çıkan kimdi ? Aha bu hükümet ... Meclise bu yasağı kaldırmak için gerzekçe teklif hazırlayan amma bu teklifi Genkur önerisi ile MSB nin yapması gerektiğini son dakika öğrenerek gene rezil olan kimdi ? Aha bu hükümet...
Ankara protokolünü imzalayarak Kıbrıs rum kesimini tanıyacağını deklere eden kimdi ? Aha bu hükümet... Anormal tepki gelince çark eden kimdi ? aha bu hükümet . Bu garabet yüzünden AB ce iki yüzlü kim ilan edildi ? TC kim yüzünden ? Aha bu hükümet... Hiç bir dış politikasında tutarlı olmayan hep ülkeye zarar veren kimdi ? aha bu hükümet... Ofer gibi kan emicileri devletin başına musallat eden kimdi ? aha bu hükümet ... Dünyanın terörist dediği El kadı kimin iyi ortağı ? Ahanda bu hükümetin... TC tarihinde bu kadar küçük düştümü ? hayır...
Daha ne diyorsun sen ? hangi köyün davulunu çalıyorsun ?
Yazıya konu olay gerçek bir olay ve bunun aksini iddia eden de olmamış hatta "amacın aşıldığından (!) bahisle" özür bile dilenmiş. Hal böyle iken, fıkra sahibi dahi olayı yalanlamıyorken siz neyi, kimi ve niye savunuyorsunuz anlayabilmiş değilim. Ha diyorsanız ki "Fıkra bu kardeşim hiç mi mizah anlayışınız yok sizin?" böyle mizah anlayışına saygım da olmaz, hoşgörüm de... Çünkü bu mizah değil düpedüz saldırı, bu mizah adı altında karalama, çamur atma çabası, bu mizah değil hakaret, bu mizah değil aşağılama...
Yazarın kişiliği ile ilgili yorum yapmak da ne size ne de bir başkasına düşer. Eleştirecek ya da yorum yapacaksanız yazara değil yazının içeriğine yapın, başkanın anlattığı fıkra ile ilgili görüşlerinizi yazın, aksi takdirde sizin de bazı kişileri hedef aldığınız sonucu çıkacak ve kendi kendinizle çelişeceksiniz. Öyle herkese meydan okumak kolay, hadi bakalım söyleyin bize, yazıya konu olay hakkında ne düşünüyorsunuz? Hodri meydansa buyrun size meydan...
Son olarak, sitemizde hiçbir üyemizi ve de başka isimleri küçümser ifadelerle muhatap alamazsınız, üslubunuza dikkat etmek, üyelere saygılı olmak ve kurallara uymak zorundasınız. (Üye kayıt sözleşmesini ve forum kurallarını okumadıysanız okumanızı tavsiye ederim.)
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
read review
29-10-2025, 12:27:53 in Tüketici Hakları