“Anneciğim, anneciğim!” diyerek evlerinin kapısından girdi ve 45. yaşında olmasına rağmen! Hâlâ çocuktu ve çocuksu bir hisle ve çocuksu bir istekle hayatının kitabını kaleme almak istiyordu ve dileğini annesine ifade etti: “Anneciğim, yaşadığım hayata dair bir kitap kaleme almaya karar kıldım!”. dedi! Annesi sevinmişti, evladının kendine ve ailesine yardımcı olabileceği düşüncesiyle, büyük bir sevinç duydu kalbinde!. Evladı adına büyük bir umut ve mutluluk duyuyordu annesi!. Anne, kitap kalem almak için, güçlü bir hafızaya ve güçlü bir ilhama ihtiyaç duyulacağını biliyordu ve bu yüzden evladı için: “Âlemlerin Rabbi olan Allah’ımız, sana hafıza ve ilham gücü ile kudreti versin sevgili yavrucağım!” diyerek duasını okuyuvermişti!...
“45’inde hâlâ çocuk kalmış olmanın, kitap kaleme almaya nasıl bir etki yapardı acaba?.” düşündü! Ve bazı kişisel gelişim kitapları “İçinizdeki Çocuğu Uyandırın!” diyerek, başarımızın gerçekleşebilmesi için insanlığı öğütlememiş miydi?. “Ne vardı yani, 45’inde hâlâ çocuk kalmışsam, kitap kaleme alamaz mıyım ben?.” diyerek içinden geçirdi! Büyükler, herhangi bir konuda bazı mazeretler sayarken, çocuklar, çocukça istekleriyle, avukat, doktor veya pilot olmak istediklerini korkusuzca paylaşmıyor muydu?. Ben de kitap kaleme alarak, kitap yazarı olacağını ifade eden bir çocuk olamaz mıyım?.
“Vakit kaybetmemeliyim!” diyerek, çalışma odasına yöneldi ve boşa harcanacak bir saniyesinin olmadığına inanıyordu: ne de olsa çocukluğuna 45. Yaşında uyanmıştı!
Kitabına konu olacak başarının seçiciliği üzerine düşündü ve en kıymetli başarı ne olabilir, diyerek içinden geçirdi! Bir insanın, hayat içerisinde yer alan tüm kaynaklardan yararlanarak kendini kazanması ve kendi yolunda ilerken, başkalarından yana ne kadar beklentisiz olursa, o kadar büyük ve kıymetli bir başarıya imza atmış demektir, dedi kendi kendine!...
Öncelikle kişi kendine saygı duymalı ve kitabında da, daha ilk sayfa kaleme alınırken, “kendine saygı” ilkesini ifade etmeliydi: çünkü kendine saygıyı kaybetmiş bir insanın, hayatı değerlendiriş biçimini bile düşünemeyecek kadar zayıf bir karaktere sahip olabileceğini ve kendi hayatına özen göstermeyeceğini düşünüyordu!. Oysa kendine saygısı olanlar öyle mi, kendine saygısı olan insanlar, maddi ve manevi olgunluğu, kendi insani karakter donanımına nakşetmek gibi bir haklı mücadelesi vardır ve bu mücadelenin hakkını verenler kendilerine üstün anlar yaşatabilecek kadar verimli bir insani karakter donanımına sahip olabiliyordu!.
Ayrıca, kendimizle beraber, kendimizin olgunluğunu kazanıma ulaştırmak için mücadelemize başlarken, diğer bir başka insanın da kendine ait olacak olgunluğunun kazanımına yardımcı olmak, bir insanlık görevimiz olmalıydı! Sadece kendi kazanımına yönelen insan, bencillikten öteye geçemez ki!
Artık, kitabının ilk sayfasına ait işlenecek konu, “kendine saygı” belirmişti ilhamında!...
Hem kitabını kaleme alıyor hem de zihninde beliren ve daha önce kitaplarda okuduğu cümleler geliyordu aklına: bunlardan birisi de “Kendine üstün anlar yaşatacak kadar güçlüydü!” cümlesi idi! Bu cümle üzerine düşündü, bir insan kendisi için, nasıl üstün anlar yaşatabilirdi: mesela, en hakiki gerçeğin araştırmacılığına başlamak ve iyi, güzel ve de doğru bir sonuçla neticeye ulaştırmak, bir insanın yaşayabileceği üstün anlardan biri olabilirdi!.
Üstün anlar yaşatabilmeye dair kendi düşünlerinin ardından, hemen anneciğinin fikrine de danışma gereği duydu ve anneciğine yönelerek: “Bir insan, nasıl kendine üstün anlar yaşatabilir anneciğim?” diyerek, annesinin açıklama getirmesi için sorusunu sormuştu! Annesi de “Bir insan; insanlığın kabul ettiği ve insanlığın vazgeçilmezi olarak bildiği, emin olunan doğrular çevresinde yer edinmelidir: bu düşünceyle hareket edersen, kabul görülmüş ve vazgeçilmez olan doğrulara yaklaşımın, o doğruları yaşamanın, o doğruları muhafaza etmenin ve o doğruları geleceğe aktarmanın, tümü bir bütünlük içinde olur ve senin için, tüm yaşantını kapsayan üstün anları da beraberinde getirir!” Anneciğinin söylediği bu sözler: sanki annelerin ayağı altında bulunan cennetten yansıyan ve bu sözlere itaat edenlerin, cennetle ödüllendirileceği gibi bir his kesinlik kazanmıştı sanki! Sevgili anneciğinin söylemleriyle, kendi varlığını bu düşüncelere taşımak da insanın kendisi için üstün anlar yaşatması değil miydi? Şükürler olsun, diyerek, Allah’a, annesinden yana memnuniyetini dile getirdi ve kendine ait düşünceleri ve annesinin ifade ettiği konuları kaleme almak için, çalışma odasının yolunu tuttu!...
45. yaşında da, her insan gibi, yarının tedirginliği içerisindeydi ve düşünerek, hayal ederek tedirginliklerden kurtuluşa ererek, sanat adına sakin ve verimli bir hayat sürmek istiyordu! İnsanlara iyilik ederken, hem kendi varlığını hem de iyilikle yardımda bulunduğu insanın varlığını muhafazayı düşünüyordu! Tek başına çözümleyebileceği bir konu değildi bu: kaleme alınmış tüm kitaplar okunmalı, söylemlerde bulunan tüm insanları dinlemeli ve bir sonuç alarak, zarara-ziyana uğramadan ve zarara-ziyana uğratmadan, hem kendine hem de diğer bir insana iyiliği olabilmeliydi! Yaşanmakta olan hayatın anlam ve coşku daimiliği için; iyilik bir hazine!
Anneciğinin tecrübesine yöneldi ve iyilik yapmanın incelikli halini öğrenmek ve bilmek istedi!. “Anneciğim, gerçekleştirebileceğim bir iyilikte hem kendimi hem de iyilikte bulunduğum kişiyi korumak istiyorum! Ayrıca, gerçekleştirebileceğim bir iyilikte hem kendimi hem de iyilik ettiğim kişiyi ziyana uğratmak istemiyorum! Bu düşüncemi gerçeğe çevirmek için, nasıl bir iyilik anlayışı içerisinde olmalıyım ben! Bir kitap yazarı olabilirsem, sevdiklerim ve de sevenlerim olacaktır!. Sevdiklerime ve sevenlerime ben nasıl bir iyilikte bulunayım?” Annesi cevap vermeye çabalar ve iyilik adına bildiği kadarıyla söze başlar: “Yarının ne getireceği belli değildir oğlum: yarın, yeni beliren bir düşünce ile sen ve ben, artan bir kuvvetle birbirimize bağlanmamız gerekebilir: bu sebeple insana yaklaşırken ve bir insanı kendine yaklaştırırken, yarını düşünmelisin daima ve sevginin insanları bir araya getiren kuvvetini sen de keşfedebilmelisin!. Düşünce ve iyilikte bağımsızlık söz konusu olsa dahi, insanlar birbirlerine görünmeyen bir bağ ile bağlıdır aslında! Birbirlerinden kopan insanlar, sanatın kazanımına ve ardından toplumsal başarıda kazanç sağlayamaz oğlum!”
İyi ki annesi vardı ve kitabını kaleme alma gücü ve ilhamını annesinden alabildiği için sevinç ve umut yüklüydü ve de annesinin cevaplarına bakarak, gerçekten de cennet annelerin ayağı altında, annesinin dili ucunda olduğuna inanmaya başladı ve kaleme alma çalışması için yeniden çalışma odasının yolunu tuttu!.
Düşünüyordu ve hep düşünüyordu zaten ve de elinden düşünmekten başka hiçbir şey gelmiyordu: oysa sosyalleşmek ve kitabında başarı hedefi olabilecek konuların ayrıntılar için, halkın arasına karışması gerekiyordu beklide! Evinden çıkmadığı halde, yine umutlu ve mutluluk doluydu: çünkü tüm dünya, kütüphanesine doldurduğu kitapları sayesinde sanki evinin içerisindeydi: olsun varsın “A-sosyal” bir karaktere sahip olmak, kaleme alınmış kitapları okumaya ve kendimizin kaleme alacağı kitaba engel teşkil etmiyordu ki!
Kendimize ve insanlara: yardım almadan kendi ayaklarımız üzerinde yürümeyi öğretirsek, ne zarara uğrar ne de zarara uğratırız, diye düşünüyordu! Yani, bağımsızlığı yaşamalı ve diğer bir insana da bağımsızlığı yaşatmalı idi! Bağımsızlık, barış ortamının güvenirliğinde düşünülecek ince bir ayrıntıdır! Ülke çapında bir savaşa girilmişse; bağımsızlık düşüncesi adına yazılar kaleme almak, haddini aşan bir girişim de olabilir! Düşünmek üzere çalışma odasını tercih etti ve konuyu, iyilik etmeyi enine-boyuna düşünmeye karar kıldı!
Çalışma odasının verimli düzenliliği, tertipliliğe güzel bir örnekti, fakat bu tertiplilik anneciğinin eseriydi ve bu tertipli odada bulunmak, tertipli düşüncelere sebep oluyordu! Bir gün gelecek ve düşünceyi verimli ve daha kısa sürede gerçekleştirdiğinde, kendi odasına ait tertipliliğin sorumluluğunu üstlenecekti o da! Şimdi, kitap kaleme alıyor olmanın verdiği heyecanla umut içindeydi ve sadece kitabına odaklanabiliyordu!
Sevginin ne olabileceğine dair düşünüyordu ve yaşadığı her saniyeden istifade etme çabasıyla, ölçüyor, tartıyor ve biçiyordu: anneciği her zaman ki gibi ev işleri ile meşguldü; kolay değildi bir evi evirip çevirmek! Öğün zamanına yetiştirilecek yemekler, temizliği sağlanacak bulaşık ve çamaşırlar ve de iki de bir bazı sorularına cevap verilecek 45 yaşında bir çocuk: işte bu saydıkları anneciğinin sevgi anlayışına aitti!
Anneciği seslenmişti birkaç kez oğluna ve sevginin ne olabileceğini düşünen oğlundan tek bir nefes bile çıkmamıştı! Anneciği ısrarla seslenmesine devam etti ve oğlu güçlükle sıyrılabildi dalgın, derin düşüncelerden ve anneciğinin sözüne doğruldu! O an aniden beliriverdi sevginin ne olabileceğine dair yeni bir ışık, kendi hatasından çıkardı sevginin ne olabileceğine dair bir tecrübeyi: “Bir annenin oğluna seslenişini ikiletmemek, sevginin ta kendisi olsa gerek!” dedi ve sevgiden yana acizliği için, pişmanlık duyuvermişti! İnsan, sevdiği bir insanın çağrısını ikiletir miydi?. Üzüldü, düşündü ardından, sonra da anneciğinin seslenişlerini önceliği edinmesi gerektiğine inandı! Sevgi buydu işte!
Ev içerinde anneciği ile birlikte yaşıyordu ve anneciğine yardımcı olabilen de değildi, tüm işler anneciğinin eline bakıyordu: hatta bakkaldan ekmek almak bile çoğu zaman anneciğinin üzerine düşen bir sorumluluktu! 45’inci yaşında idi ve manik-depresif hastalık teşhisini daha 24’üncü yaşında iken almıştı! Şu an depresif olduğu için, bakkaldan ekmek almaya anneciği gidiyordu! Nasıl sosyalleşeceğini düşünen, 45 yaşına erişmiş bir insandı kendisi!
Yazı boyutu Osmanlı arşivlerinde yer alan 1856 tarihli belge, yüzyıllar boyu "yük hayvanlarına haftada bir gün izin verildiğini ve hayvanların o gün...
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Evimi sattıktan sonra tahakkuk...
10-06-2024, 14:18:02 in Gayrimenkul Hukuku