Merhabalar,

İlk mesajımı yazmadan önce böyle bir ortam böyle bir güzel & paylaşmaya açık ambians kurduğu için site yöneticilerine şükranlarımı iletiyorum.


2008 ayının sonlarına doğru meshanede BEDAŞ tarafından kaçak elektrik tespit ediliyor. Saati laboratuara gönderiyorlar. Olay netleştikten sonra mahkemeye taşınıyor olay ve BEDAŞ tarafından maddi ceza kesiliyor.

Faiziyle beraber yaklaşık 5,5 milyara yakın bir tutar ödeniyor.

Geçen elime mahkemeden kağıt ulaştı ( 38. Asliye Ceza Mahkemesinden )

Suç: Elektrik enerjisi hakkında hırsızlık

Karar tarihi: 01/11/2012

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçundan cezanlandırılması istemiyle mahkememize kamu davası açılmıştır. Bedaş ile yapılan yazışmalar sonucunda sanığın kaçak elektrik tespit tutanağından doğan borcunu ödediği Bedaş'a ait yazıdan anlaşılmıştır

Sanığın zararı tamamen tanzim edildiğinden sanık hakkında ceza tertibine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur

Sanığın zararı tamamen tanzim edildiğinden sanık hakkında ceza tertibine yer olmadığına,
Yargılama giderlerinin kamu üzerine bırakılmasına,
Tarafların yokluğunda, hazır bulunanlara açıklama / yokluğunda verilenlere tebliğ tarihinden 7 gün içinde mahkememize dilekçe verilmesi veya zabıt katibine yapılacak beyanla Yargıtay'a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, temyiz başvurusu bulunmadığı taktirde kararın kesinleşeceği hususun ihtarına, yapılan yargılama soucunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı 01/11/2012

Yaklaşık 1,5 ay sonra karşı kurumun avukatından gelen temyiz kopyası;

Tebliğ: 06.12.2012
Dava konusu: Mahkemenizin yukarıda Esas ve karar nosu verilen dosyanın 01.11.2012 tarihli duruşması sonucunda verilen kararda sanık hakkında CEZA TAYİNİNE YER OLMADIĞI kararı verilirken, katılma talebimiz hakkında karar verilmeden hüküm tesisi ve ayrıca CEZA TAYİNİNE YER OLMADIĞI kararı da usul ve yasaya aykırı olması cihetinden kararın BOZULMASI dileği ile temyizi hakkında istemdir.


Temyiz nedenleri:

1. Yargıtay 2. Ceza Dairesi`nin 9.7.2009 tarih ve 2009/33270 nolu kararına göre " Kamu davasına katılma talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmeyen şikayetçi kurum vekilinin 5271 sayılı CMK'nın 260. maddesine göre sanık hakkında kurulan hükmü temyize hakkı bulunmaktadır"

2. Yargıtay 2. Ceza Dairesi`nin 9.7.2009 tarih ve 2009/33270 nolu kararına göre " Kamu davasına katılma talebinde bulunan şikayetçi kurum vekilinin, bu talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi 5271 sayılı CDMK'nın 238/3. maddesine aykırı davranmaktır.

3.
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen BERAAT kararıda ayrıca usul ve yasaya aykırı olduğundan dolayı TEMYİZ EDİYORUM.

Netice-i Talep: Yukarıda arz ve izah ettiğimiz nedenlerle, temyiz isteğimizin kabulüne usul ve yasaya aykırı olan Yerel Mahkeme tarafından verilen kararın BOZULMASINA karar verilmesini birvekale talep ederim. 07.12.2012


Sorular

1. Kurum tarafından kesilen maddi ceza ödenmiştir. Açılan davada da yapılan yazışmalar neticesinde bu tespit edilmiştir. Bundan dolayı, BERAAT kararı verilmiştir. İlk gelen Mahkeme kağıdında, (Yukarıda tarihleri belirginleştirdim) tebliğ elimize ulaştıktan 1 hafta içerisinde temyiz başvurusu açıktır yazıyor. Bana ulaşan tebliğ mahkeme kararından 4 gün sonra. Zaman aşımından dolayı bu temyiz kararı geçerliliğini bozmaz mı?

2. Cezayı ödemiş olmama rağmen, olası bir temyizi kabul etmeleri neticesinde başka bir ceza çıkması mümkün müdür? Çıkarsa ne olabilir?

3. Bundan sonra izlemem gereken yol nasıl olmalıdır?


Bilgi paylaşımlarınız için şimdiden teşekkür ederim,


Saygılarımla