İkinci el bir ürün alırken dolandırıldım. Ben A ürünü aldığımı sanarken bana B markalı kalitesiz bir ürün geldi. Herhangi bir firma olmadığı için tüketici hakem heyetine başvurmadım ve aynı gün savcılığa şikayetçi oldum. Açıkcası firma söz konusu olduğunda tüketici hakem heyetlerine başvurulur diye biliyordum. Bugün gelen takipsizlik kararına göre benim tüketici hakem heyetine gidip cayma hakkımın kullanılması gerektiğini yazmış. Her nekadar kararında yazdığı dolandırıcılık terimine yüzde yüz uysa da savcılık bunu hukuki uyuşmazlık olarak görmüş. Ben zaten o günden beri o şahsa ulamaşıyorum, (tel açmıyorum, mesajlara dönmüyor) kötü niyetli olduğu açıktı (ikinci el sitesinden bloke edilmiş sahış benzer olaylardan ötürü sanırım) ama fazla soruşturma yapılmamış.
Herneyse, şimdi anlamadığım nokta şu. Savcılıkta geçen süre yüzünden 7 gün olan cayma hakkımda mı dolmuş oluyor? Teşekkürler
Anlatımınız cayma hakkını içeren bir durum değil. İstediğiniz ürün gelseydi ve o beklentilerinizi karşılamasaydı cayma hakkından söz edilebilirdi. Burada en kibar deyimi ile hatalı ürün gönderimi ifadelerinizden çıkardığıma göreyse ''ayıplı mal'' gönderimi bulunmaktadır. Dolayısıyla yedi günlük süre sizin için geçersizdir.
Siz cayma hakkını değil ayıplı ürünün iadesibi isteyeceksiniz.
Anlatımınız cayma hakkını içeren bir durum değil. İstediğiniz ürün gelseydi ve o beklentilerinizi karşılamasaydı cayma hakkından söz edilebilirdi. Burada en kibar deyimi ile hatalı ürün gönderimi ifadelerinizden çıkardığıma göreyse ''ayıplı mal'' gönderimi bulunmaktadır. Dolayısıyla yedi günlük süre sizin için geçersizdir.
Siz cayma hakkını değil ayıplı ürünün iadesibi isteyeceksiniz.
öncelikle ilginize teşekkür ederim. daha açık yazmam gerekirse, sahibinden.com üzerinden sony model sıfıra yakın bir pc için anlaşmıştık ve bana gelen ürün ise acer marka, çok eski bir model, kelepir bir ürün. kapıda ödeme seçeneği ile göndermişti ve ptt ödemeyi yapmadan ürünü görmeme izin vermediği için mağdur oldum. tüketici hakem heyetine başvurmak aklıma gelmişti ama hakem heyetleri sadece firmalara bakar diye savcılığa gitmiştim. bilseydim 2 bireyin anlaşmazlıklarına baktığını oraya giderdim. kaldı ki ben hala bunun dolandırıcılık olduğu konusunda eminim hakem heyeti ile alabileceksem paramı gerisi önemli değil.
şimdi, kararda aynen şu şekilde yazyor:
bu haliyle olayın taraflar arasında bir hukiki uyuşmazlık niteliğinde olduğu, müştekinin 4077 sayılı kanun hükümlerine göre cayma hakkını kullanabileceği ve tüketici hakem heyetine başvurarak buna ilişkin yasal haklarını kullanma imkanı olduğu, ayrıca müştekinin hukuk mahkemeleri aracılığyla satın aldığı bilgisayarın iadesini ve ödediği paranın kendisine geri ödenmesi konusunda da yasal hakları kullanabileceği anlaşılmakta....
kararda caymadan bahsetmiş, sizin belirtmiş olduğunuz durumda yani ayıplı mal konusunda şikayet edebilme süresi ne kadar? 7 değil ise nedir? 1 aydan daha uzun sürdü bu savcılık süresi o yüzden soruyorum.
ayrıca, hukuk mahkemelerine dava açabileceğimi belirtmiş ama burada bahsedilen hukuk mahkemesi hangisi yazmamış. ağır ceza mahkemesi de bir hukuk mahkemesi değil mi? (bu konuya ağır ceza bakıyor sanırım. itiraz oraymış) bana gitmemi söylediği mahkeme hangisidir?
savcılık, "hileli davranışlar ile bir kimseyi aldatma, hayata düşerme" (dolancırılık terimi yapmış) yok demiş. bu olayda aldatma yok ise dolandırıcılık denen kavram nedir bilmiyorum. tüm kanıtlar var
çok teşekkürler ederim
Konu efekentli46 tarafından (18-06-2012 Saat 20:35:02 ) de değiştirilmiştir.
Cayma hakkı için 7 günlük süreniz vardır, Ayıplı mal için 30 günlük süreniz. Bu süre içerisinde durumu karşı tarafa bildirmeniz yeterlidir. (yada bidirdiğinizi ispat etmeniz )
Bilgilendirme:
Cayma hakkı
Madde 7 - (1) Mesafeli sözleşmelerde tüketici, yedi gün içerisinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir. Cayma hakkının kullanıldığına dair bildirimin bu süre içinde yazılı olarak veya bir sürekli veri taşıyıcısıyla bildirilmesi yeterlidir.
(2) Cayma hakkı süresi, malın teslimine ilişkin sözleşmelerde, tüketicinin malı teslim aldığı günden itibaren, diğer sözleşmelerde ise sözleşmenin akdedildiği günden itibaren işlemeye başlar.
(3) Satıcı veya sağlayıcının 5 inci ve 6 ncı maddelerde belirtilen yükümlülüklerini yerine getirmemesi hâlinde, cayma hakkı süresi üç aydır. Bu süre, malın teslimine ilişkin sözleşmelerde, tüketicinin malı teslim aldığı günden itibaren, diğer sözleşmelerde ise sözleşmenin akdedildiği günden itibaren işlemeye başlar. Ancak 5 inci ve 6 ncı maddelerde belirtilen yükümlülüklerin, üç aylık süre içerisinde yerine getirilmesi hâlinde, birinci fıkrada belirtilen yedi günlük cayma hakkı süresi, söz konusu yükümlülüklerin yerine getirildiği günden itibaren işlemeye başlar. Cayma hakkının kullanıldığına dair irade beyanının bu süre içinde yazılı olarak veya bir sürekli veri taşıyıcısıyla bildirilmesi yeterlidir.
(4) Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça tüketici, aşağıdaki sözleşmelerde cayma hakkını kullanamaz.
a) Cayma hakkı süresi sona ermeden önce, tüketicinin onayı ile hizmetin ifasına başlanan hizmet sözleşmeleri.
b) Fiyatı borsa veya teşkilatlanmış diğer piyasalarda belirlenen mallara ilişkin sözleşmeler.
c) Tüketicinin istekleri veya açıkça onun kişisel ihtiyaçları doğrultusunda hazırlanan, niteliği itibariyle geri gönderilmeye elverişli olmayan ve çabuk bozulma tehlikesi olan veya son kullanma tarihi geçme ihtimali olan malların teslimine ilişkin sözleşmeler.
ç) Tüketici tarafından ambalajının açılmış olması şartıyla, ses veya görüntü kayıtlarına, yazılım programlarına ve bilgisayar sarf malzemelerine ilişkin sözleşmeler.
d) Gazete, dergi gibi süreli yayınların teslimine ilişkin sözleşmeler.
e) Bahis ve piyangoya ilişkin hizmetlerin ifasına ilişkin sözleşmeler.
f) Elektronik ortamda anında ifa edilen hizmetler ve tüketiciye anında teslim edilen gayri maddi mallara ilişkin sözleşmeler.
(5) Tüketiciye, borcunun tamamen veya kısmen ifası için, satıcı veya sağlayıcı veya onunla işbirliği içinde olan bir üçüncü kişi tarafından kredi verildiği mesafeli sözleşmelerde, tüketicinin bu maddedeki hükümler dâhilinde cayma hakkını kullanması durumunda kredi sözleşmesi de herhangi bir tazminat veya cezai şart ödeme yükümlülüğü söz konusu olmaksızın sona erer. Ancak bunun için cayma bildiriminin kredi verene de yazılı olarak iletilmesi gerekir. Tarafların karşılıklı iade yükümlülükleri saklıdır.
Bilgilendirme:
Madde 4 - (Değişik madde: 06/03/2003 - 4822 S.K./4. md.)
Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir.
Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.
(Değişik fıkra: 21/02/2007-5582 S.K./22.mad.) İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ve kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlıdır. Konut finansmanı kuruluşları tarafından 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre verilen kredilerin devrolması halinde dahi, kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu devam eder. Krediyi devralan kuruluş bu madde kapsamında sorumlu olmaz. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. *
Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz.
Ayıplı malın neden olduğu zararlardan sorumluluğa ilişkin hükümler dışında, ayıplı olduğu bilinerek satın alınan mallar hakkında yukarıdaki hükümler uygulanmaz.
Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, imalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde "özürlüdür" ibaresini içeren bir etiket konulması zorunludur. Yalnızca ayıplı mal satılan veya bir kat ya da reyon gibi bir bölümü sürekli olarak ayıplı mal satışına, tüketicinin bilebileceği şekilde tahsis edilmiş yerlerde bu etiketin konulma zorunluluğu yoktur. Malın ayıplı olduğu hususu, tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde gösterilir.
Güvenli olmayan mallar, piyasaya özürlüdür etiketiyle dahi arz edilemez. Bu ürünlere, 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun hükümleri uygulanır.
Bu hükümler, mal satışına ilişkin her türlü tüketici işleminde de uygulanır.
Ama ben durumunuzun tüketici hakem heyeti ile ilgili olduğunu zannetmiyorum. çünkü ortada ikinci el bir mal söz konusu ve büyük olasılıkla bu mal için faturanız yada satın aldığınızı ispat edebileceğiniz herhangi bir belge yoktur. Bu durumda tüketici hakem heyetine başvuramazsınız bile.
Bilgilendirme:
Başvuru
Madde 11- Uyuşmazlıklarla ilgili başvuru, uyuşmazlık konusunu içeren dilekçenin, delil oluşturan ilgili belgelerle birlikte hakem heyetine verilmesiyle yapılır.
Tüketici aynı uyuşmazlık konusu ile ilgili olarak birden çok hakem heyetine başvuramaz. Aksi takdirde diğer taraf lehine derdestlik itirazında bulunma hakkı doğar.
Tüketicinin uyuşmazlık konusu ile ilgili olarak aynı hakem heyetine birden fazla başvuru yapması durumunda da ikinci fıkra hükümleri uygulanır.
Tüketiciler ile satıcı ve sağlayıcılar arasındaki uyuşmazlıklarda Kanun'un 23 üncü maddesi hükümleri saklıdır.
bence durumunuz dolandırıcılık bölümüne daha çok uyuyor.
Bilgilendirme:
Dolandırıcılık
MADDE 157. - (1) Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilir.
Nitelikli dolandırıcılık
MADDE 158. - (1) Dolandırıcılık suçunun;
a) Dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle,
b) Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle,
c) Kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle,
d) Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasî parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle,
e) Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak,
f) Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,
g) Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
h) Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında,
i) Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle,
j) Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla,
k) Sigorta bedelini almak maksadıyla,
İşlenmesi hâlinde, iki yıldan yedi yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.
(2) Kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatarak, başkasından menfaat temin eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
Daha az cezayı gerektiren hâl
MADDE 159. - (1) Dolandırıcılığın, bir hukukî ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi hâlinde, şikâyet üzerine, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.
Hukukçu değilim, tüm yazdıklarım kendi yorumlarımdır.
“The future is unknowable but the past should give us hope.” –Winston Churchill
karşı tarafa bildirmek derken, sadece gönderdiğim smsler var. zaten dediğim gibi mesajlarıma da cevap vermedi, telefonlarıma da cevap vermedi. elimde sadece kapıda ödeme seçeneği ile ilgili bir belge var o kadar. gönderdiğim smslerde bildiri olarak kabul görmez sanırım.
benimde kanaatim dolandırıcılık ama savcılık hileli davranış, aldatmaca olması gerek demiş. sonra da bu yokmuş gibi takipsizlik kararı vermiş. tüketici hakem heyetini gözden çıkardık sanırım ama savcılığın "hukuk mahkemesine başvurup para iadesi alınabilir" cümlesindeki hukuk mahkemesi hangisi oluyor? zaten hepsi hukuk mahkemesi değil mi? ben şikayetimi yapmışım, ilgili mahkemeye dosya neden gönderilmeyip sanki belediyeye başvurmuşum gibi beni hukuk mahkemesine yönlendiriyor anlam veremedim
***Durumunuzun tüketici hukuku ile ilgili olduğunu düşünmüyorum zira siz malı yine bir tüketiciden almışsınız üreticisinden değil.
***Yine ticaret hukuku mevzuatı ile de çok ilgili görmüyorum zira ne siz ne de ürünü aldığınız kişi tacir değil. En yakın borçlar hukuku ile uyarlık görünüyor.
***Ortada bir aldatma söz konusu olduğu için savcılığın hukuki uyuşmazlık tanımına da katılmıyorum dolandırıcılık suçunun unsurları oluşmuştur kanaatimce.
***Savcılığın takipsizlik-koğuşturmaya yer olmadığına dair kararına belirtilen Ağır ceza mahkemesinde itiraz etmenizi öneririm. Ayrıca elinizdeki dekontlarla icra takibi başlatabilirsiniz veya savcılığın belirttiği hukuk mahkemelerine yani Sulh hukuk mahkemelerine dava açabilirsiniz. Ceza mahkemeleri ayrı hukuk mahkemeleri ayrıdır. Hepsi hukuku uygular ancak burada kastedilen "Alacak verecek hukuku"dur. Alacak verecek işlerine alacağın miktarına göre Asliye hukuk, Sulh hukuk veya ticaret mahkemeleri bakar. Sizin alacağınız 7.250 liradan azdır diye tahmin ediyorum o yüzden Sulh hukuk mahkemeleri bakar.
bende en başından beri aynı fikirdeyim. aldatma söz konusu olduğu halde, kararında bu terimi kullandığı halde sonra bu durum oluşmamış demiş. başından beri yanlış, fakat söyle bir durum söz konusu.
benim şikayetçi olduğum ilçe yetkisizlik kararı verip dosyayı adanaya göndermiş. kararı veren orası ve itirazı da oraya yapmam lazım ama binlerce km ötede bulunduğum ilçede yapabilirmiyim itirazı?
Daha önce bu tür tecrübelerim olmuştu ama hiç itiraz dilekçesi yazmamıştım. O yüzden kafamda bazı soru işaretleri var, yine yardımcı olursanız çok sevinirim.
1-istediğim ilçedeki savcılığa itiraz dilekçesi yazarken adana ağır ceza mahkemesine diye başlıyacağız sanırım dilekçemize değil mi? yoksa ...savcılığına mı?
2-hem takipsizlik kararına itiraz edip, hemde sizin dediğiniz sulh hukuk mahkesine aynı anda dava açsam bir sakıncası olur mu?
3-takipsizlik kararında sulh hukuk mahkemesine başvurulması gerek demiş ama normalde benim şikayetim olduğumda savcılığa gidip dilekçemi veriyorum. bu durumda direk sulh hukuk mahkemesine nasıl başvuruluyor? yani dilekçe yazarken ...savcılığına yazmak yerine ...sulh hukuk mahkemesine diye dilekçemize başlamak gerekiyor. o zaman yine savcılığıma teslim edeceğiz.önce mahkemeye nasıl başvurulur bilmediğimden soruyorum.
4-son olarak sulh hukuk mahkemelerinde dava masrafı oluyor sanırım. bu ücreti önceden karşı tarafın ödemesi için dilekçede belirtmek mi gerekiyor yoksa zaten davayı kazanırsam karşı taraf mı ödemek zorunda?
uzun oldu farkındayım ama değerli zamanınıZI ayırırsanız mutlu olurum. teşekkürler, iyi çalışmalar
ürün aldım caydim sirket takipsizlik karari baslatirmi
,
kredi cayma hakki www.hukuki.net
,
sahibinden cayma hakkı
,
araç satışında cayma
,
kooparatif yöneticilrinin üyelere cezai yaptırımı,
ıkıncı el araba alımında cayma hakkı site:www.hukuki.net,
mala zarar verme şikayet süresi,
2.el araç satışı cayma,
Cayma hakkı dilekçe cevap süresi,
2.el araba icin cayma hakki,
araba alım cayma suresi,
2.el kusurlu otoda cayma süresi nedir,
tatil acentesi sikayet dilekcesi,
savcili kapida odeme,
cayma hakki,
ikinci aracta cayma suresi,
ikinci el araba satislarinda itiraz etme suresi ne kadar,
dolandiricilikta sikayet suresi varmi zaman.asimi.olurmu,
http:www.hukuki.netshowthread.php97883-Savciliga-sikayet-ve-cayma-hakki-suresi
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Ëèöåíçèîííûé Microsoft Office 365
24-09-2024, 21:33:48 in Aile Hukuku