Halk Oylaması 12 Eylül 2010 Pazar Günü - Referandum Süreci

[carsambalıfaruk]

Neden deve kuşu misali.? Sizden önce aynı iletiyi ben göndermiştim.Hayırcı şakşakçıların yazılarını öyle bir iştahla kopyalıyorsunuz ki,sanki gömü buldunuz.Bizim sağ görüşlüler 8 senedir ister biraz silkindi deyin,ister kafayı kumdan çıkardı deyin,ülke ancak normale dönüyor.Yavaş yavaş temizlenecek terörün,rantın kökü kazınacak.Hükümet adaletli gidecek bir ordudan bir yargıdan.Ayrıca bu yapılanlar vatan hainliğidir.Hükümetin çıtayı yükseltmesi lazım.

[yas2010]

Neden deve kuşu misali.? Sizden önce aynı iletiyi ben göndermiştim.Hayırcı şakşakçıların yazılarını öyle bir iştahla kopyalıyorsunuz ki,sanki gömü buldunuz.Bizim sağ görüşlüler 8 senedir ister biraz silkindi deyin,ister kafayı kumdan çıkardı deyin,ülke ancak normale dönüyor.Yavaş yavaş temizlenecek terörün,rantın kökü kazınacak.Hükümet adaletli gidecek bir ordudan bir yargıdan.Ayrıca bu yapılanlar vatan hainliğidir.Hükümetin çıtayı yükseltmesi lazım.

Çıta mı yükselecek?


Evet oyu demek, komutanı, profesörü, yazarı, gazeteciyi "Siyasi iktidarı desteklemiyor" diye hapse atmaya onay vermek demektir.

Evet oyu demek, yargının siyasal gücün emrine girmesine izin vermek demektir.

Evet oyu demek, Anaların gözyaşlarının akmaya devam etmesine onay vermektir.

Evet oyu demek, Türk milletini 36 etnik parçaya ayırmak, ayrıştırmak demektir.

NE ÇITA AMA!!!

BUYRUN VİCDANINIZ ALIYORSA EVET OYLARINIZLA HAK YOLU DEDİĞİNİZ "KUL HAKKINDAN NEMALANDIĞINIZ YOLA " DEVAM EDİN!

[yas2010]

Cevap: Yeni anayasa diktatörlük kapısını açarsa ne yapılabilir?
dailymotion.com'da yayına konulan "BDP BİZE LAZIM, PKK İLE İŞBİRLİĞİ ÇALIŞMALARI" başlıklı ses kaydı videosundaki kişiler, eğer gerçekten iddia edilen Yargıtay üyeleri ise vah ki vah bu ülkenin haline.

Ses kayıtlarında ana gündem referandum. BDP'nin referandumu boykot kararını aralarında geçen görüşmeler neticesinde aldığı konuşuluyor. BDP'nin öneminden bahsediliyor. BDP'nin Kürtlerin yobaz bölümü olmadığı, yöneticilerinin solcu olduğu, CHP'ye çok yakın olduğu, referandum sürecinde CHP'nin BDP'nin elinden tutması gerektiği konuşuluyor.

Konuşmalarda teröristbaşı Öcalan'la ilgili de şok ifadeler sarf ediliyor. "Öcalan'a bu süreçte çok ihtiyaç var" deniliyor. Referandumda "evet"in fazla çıkması halinde işlerinin biteceği konuşuluyor. Ve daha neler neler...

3 BÖLÜM'den oluşan ses kayıtlarındaki kişilerin Yargıtay Üyeleri Hamdi Yaver Aktan(8. Ceza Dairesi), Yusuf Uluç (8. Hukuk Dairesi Başkanı) ve Fatih Arkan (10. Hukuk Dairesi" olduğu ileri sürülüyor.

İŞTE O ŞOK SES KAYITLARININ DÖKÜMLERİ

BÖLÜM 1

ERZİNCAN İÇİN MÜCADELE

Hamdi Yaver AKTAN (HYA): Dün Erzincan'la ilgili burası ayın 20'sine doğru duruşma verecekti, sonra biz de hukuki yollarını öğrettik, fakat dün bi basına bir sızma yaptı! Bu bizim milletin ağzı durmuyor. Yani her şeyi ben yaptım diyecekler ya bu bizim . Ulan bu işi iki aydan beri biz oradayız. Ses çıkarmıyoruz hiç yok. Dün bastılar yazdılar tabi. Turgut Kazan geldi şunlarla görüştü falan; "görüştüğü iddia ediliyor", tazminat yememek için. Bugün de ürktü. Dosyaları istemiş hepsini ama mayıs ayının bilmem neresine koymuş.

Yusuf ULUÇ (YU): Çok geç atmışlar ya.

HYA: Korktular. Ersan (ÜLKER) tamam da öbürleri korktu.

YU: 11'deydi dimi

HYA: Yolda gösteriyo. Ulan hangi hakim. Bi kere üst mahkemesin. Dosyayı fiziken iste, birleştir. Esasını kapat diye yazı yazarsın.

YU: Bitti, bu kadar!

ÜÇÜNÜZ YARIŞACAKSINIZ

HYA: Bitti. Ondan Sonra da oyala oyala oyala. Birinci başkanlığa adaysın dedim. Kadir (ÖZBEK) de aday, Abdurrahman (YALÇINKAYA) da aday. Üçünüz yarışacaksınız. Üçünüzün yapacakları işe bakarım dedim ben. Bunu yaparsan. Şu anda Kadir önde. Bu dengeleyebilirdi.

YU: Fakat bok etti.

HYA: Ya korkudan. Açık söyleyeyim ben. Ben dedim böyle hatır gönül yok kardeşim. Üçünüz aynısınız. Abdurrahman bey zaten iyice çekilmiş sinmiş.

BÖLÜM 2

CHP-BDP İTTİFAKI

AKIL ALMAZ İTİRAFLAR

YU: Deniz Baykal geç kaldı, inandırıcılığını, güvenilirliğini fazla şey yapacağını sanmıyorum; sağlayacağını. Zamanında halkı (?) yalnız bıraktı.

HYA: Şimdi bu, BDP var ya, bu parti son derece önemli. Bunu geçende Turgut Kazan'la konuşuyoruz. Demirtaş'la görüştü: "Ulan KCK falan diye canınıza okuyacaklar". Ondan sonra açıklama yaptılar "Biz yargıyı siyasallaştıracak şeyde yokuz" dediler.

HYA: Şimdi burada; Bir: Yüksek Seçim Kurulu bu bir seçim kanunudur..

CHP'NİN BDP'NİN ELİNDEN TUTMASI LAZIM

YU: Ben sana bişey söyleyeyim mi aslında BDP'nin elinden CHP'nin tutması lazım.

HYA: Tabi yaa.

YU: Yanına çekmesi lazım. Artık bunun şeyi yok yani. Korkulmasına da gerek yok.

HYA: Eski, milletvekilleri ...

YU: Ve bunların % 99,9'u CHP yanlısı sosyal demokrat insanlar.

HYA: Tabi

YU:Yani Kürtlerin şeyi değil, Kürtlerin yobaz kesimi değil yani

HYA: Dedik ya CHP milletvekillerine. Yav...

YU: Zorla bunların şeyine iterlerse kötü olur.

HYA: Röportajda bunları Leyla (Cumhuriyet Gazetesi muhabiri) hanıma söyledim, bunları yazmayın, kapat. Biz aynı görüşteyiz. Dedim niye terk ediyorsunuz. Bizim yapmamız lazım bu işleri.

BDP'Yİ KUCAKLAMALARI LAZIM

YU: Yani kucaklamaları lazım yani. Şu veya bu şekilde.

HYA: Turgut beye dedim sen görüşüyorsun. Bunlarla görüştü, gurupta falan gitti. Dedim bunu şey yapın. Referandum reddedilirse bu sayede reddedilir. Başka türlü olmaz dedim. Bu çok önemli dedim. Bundan geriye adım atılmaz.

YU: Evet, evet... Birlik beraberliği sağlamak zorunda.

MUVAZZAFLAR DA SÖYLEDİM BDP BİZE LAZIM

HYA: Geçen muhaliflerle yemekteydim, muvazzaflar da vardı. Bir de sivilden bir kişi daha vardı. Onlara söyledim. Mümkün değil dedim yani. Bundan geri adım atamazsın. Öyleyse adama niye yaptırıyorsun ki.



YU: Eee işte bitti yani.

HYA: Buna ihtiyacımız var dedim yani. Başka türlü bu iş aşılmaz. Aksi halde tamamen teslim alır.

YU: Evet, teslim alır.

HYA: Şimdi, tabi burada hukuki süreçte de iyi şey yapmak lazım. Bir: Yüksek Seçim Kurulu: Bu referandum yasasını iki aya indirin; bu bir seçim kanunudur, seçim kanununu bir seneden önce uygulamam. Ben dört ay uygularım.

YU: Onu orası yapacak artık. Zaten ondan korkuyorlar.

HYA: Ben dört ay uygularım bunu diyecek. Bu bir. Kanun yayınlandı mı Anayasa Mahkemesine gideceğim. Dört ayda yürütmeyi durdurma verir. Vermezse seçimlerden sonra; Sabih Bey diyor ama seçimlerden sonra yapı derhal değişiyor, geçici maddeyle, iptal ettiremezsin.

YU: Değişir, değişir.

HYA: O yüzden kötü olur.

BÖLÜM 3

...VE PKK İLE İŞBİRLİĞİ

Fatih ARKAN (FA): Kurul, Kurulun (HSYK) bundan sonra bir şey yapabilme şansı çok yok.

Hamdi Yaver AKTAN (HYA): Bitti artık.

FA: Çok küçük. Son son

HYA: Bunları referandumda yeneceksin.

FA: Referanduma da çok güvenme abi, bu halk...

ÖCALAN'A ÇOK İHTİYAÇ VAR

HYA: Yok canım ben de güvenmiyorum. Kürtleri gözden geçirmek lazım, Kürtlere ihtiyaç var.

FA: Eeee, çok çabuk.

HYA: Abdullah Öcalan'a ÇOK İHTİYAÇ VAR ŞİMDİ.

FA: Çok çabuk işbirliği içine giriyorlar ama. Sağolun pek...

TAM BİR KAOS OLSUN, BU KAOSTAN BEN YARARLANIRIM

HYA: Şimdi bak, Kürtler, istediklerini almak için diretecekler. Ulan batıyorlar ya, anayasaya, tam bir kaos olsun, bu kaostan ben yararlanırım.

FA: Yani sonunda eee, Cumhuriyetin içine gireceği her kaos

EVET DEDİĞİ ANDA GİDİYOR BU İŞ

HYA: Turgut Beye (İlhan Cihaner'in avukatı Turgut Kazan) dedik ki ya, Demirtaş'la (BDP eşbaşkanı) görüştü, onlar da bir iki açıklama yaptı. Ben birkaç yerde de söyledim, askerlere de söyledim; bunlara ihtiyacımız var. Yani, evet dediği anda gidiyor bu iş.

(Kaynak: HaberVaktim.com)

VATAN HAİNİ ÖCALAN'IN KARDEŞİ DE EVET OYU İSTER!

"Abdullah ÖCALAN Ağabeyimin Hapisten çıkması için, Özerk Kürdistan için, verilen binlerce Şehit Kürt genci için elbette EVET vereceğim" dedi.

http://haberiniz.com/index.php?optio...169&Itemid=172


SİZ YANDAŞ GAZETENİZİ YAYMAYA DEVAM EDİN!

[yas2010]

Anayasa değişikliğiyle ilgili olarak gündemde en çok tartışılan maddeler Anayasa Mahkemesi ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurumu’nun yapısını değiştirmeyi ön gören düzenlemeler. Peki bu iki maddede ne var?


İSTANBUL - Referanduma gidecek olan Anayasa değişikliğinde özellikle iki madde üzerinde yapılacak değişiklikler tartışmaların merkezinde yer alıyor. Bu iki madde Anayasa Mahkemesi’nin ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yapısını yeniden belirliyor.

Anayasa Mahkemesi’nin yapısını düzenleyen 146. madde’ye iki bölüm eklenmesi ön görülüyor. Bunlardan ilki;

“Türkiye Büyük Millet Meclisi; iki üyeyi Sayıştay Genel Kurulunun kendi başkan ve üyeleri arasından, her boş yer için gösterecekleri üçer aday içinden, bir üyeyi ise baro başkanlarının serbest avukatlar arasından gösterecekleri üç aday içinden yapacağı gizli oylamayla seçer.”
http://www.ntvmsnbc.com/id/25127682/#storyContinued

[carsambalıfaruk]

Çıta mı yükselecek?


Evet oyu demek, komutanı, profesörü, yazarı, gazeteciyi "Siyasi iktidarı desteklemiyor" diye hapse atmaya onay vermek demektir.

Evet oyu demek, yargının siyasal gücün emrine girmesine izin vermek demektir.

Evet oyu demek, Anaların gözyaşlarının akmaya devam etmesine onay vermektir.

Evet oyu demek, Türk milletini 36 etnik parçaya ayırmak, ayrıştırmak demektir.

NE ÇITA AMA!!!

BUYRUN VİCDANINIZ ALIYORSA EVET OYLARINIZLA HAK YOLU DEDİĞİNİZ "KUL HAKKINDAN NEMALANDIĞINIZ YOLA " DEVAM EDİN!

Valla yazacak o kadar çok şey var ki.? Ayrıca herhalde sizin Türkiyedeki geçeklerden haberiniz yok.Denizin karşısından öyle geliyor galiba.Askeri teröre yem edenler malum,anlaşılan güzel bir askerlik yapmamışsınız.Ülkeyi kimlerin sattığı çok açıkken.Hele hala şu yargının siyasal gücün emrine girmesi demişsiniz,yüzyılın espirisi gibi birşey.Kul hakkından kim nemalanıyor acaba.? Sizin sizniyetiniz değil mi eğitimi kullanarak belirli amaçlarla belirli yerlere gelenler.Şöyle bir bakın nur denen bir şey var mı.? Değişecek ve buna alışacaksınız.Referandumda da genel seçimdede.Son olarak iletinizin son kısmı ne komik bir yazı,Güya sağ görüşlüye duygu sömürüsü.Valla bugün en garibanın evinde uydu var.Medya soytarı ve yazarlarnıda izliyor.Adam gibi konuşanlarıda.13 Eylüldede nasıl oldu diyeceksiniz gibi geliyor bana.Daha önce eklediğim işletide bağımsız yargıçların iletisi var.Terörden tehlikeli durum bunlar.Yazacak çok şey var.Hele ordu için.Neyse.

[carsambalıfaruk]

KARARINI VER ...

Evet mi, hayır mı vicdan senindir
Önce düşün sonra kararını ver
İrade senin gün senin günündür
Önce düşün sonra kararını ver

Sözde aydınların türlü gafıyla
Karar alma sağın solun lafıyla
İrdele, incele her tarafıyla
Önce düşün sonra kararını ver

Meselenin biraz üstünde dursak
Sonuca varırız kafayı yorsak
Hâkimiyet milletindir diyorsak
Önce düşün sonra kararını ver

Düşünmeden olmaz deli değiliz
Kimsenin kuklası dili değiliz
Gassalın elinde ölü değiliz
Önce düşün sonra kararını ver

Köleler de insan lakin hür değil
Hür olmayanların sesi gür değil
Karar vermek o kadar da zor değil
Önce düşün sonra kararını ver

Canına okunan sen değil miydin?
Çekinen sakınan sen değil miydin?
Düzenden yakınan sen değil miydin?
Önce düşün sonra kararını ver

Hayırsız ne anlar hayırdan, şerden
Onun haberi yok gittiği yerden
Medet umma halktan kopuk beylerden
Önce düşün sonra kararını ver

Evet, düşün öyle ver ki kararı
Daim olsun bu millete yararı
Aksi halde millet çeker zararı
Önce düşün sonra kararını ver

Çağdaş demokrasi, hukuk, adalet
Herkese lazımdır huzur, selamet
Uzak sanma, yüreğinde keramet
Önce düşün sonra kararını ver

Yandı nice canlar, yandı haneler
Bir bak anılarda neler var neler
Yetmedi mi yediğimiz darbeler
Önce düşün sonra kararını ver

Uğur Işılak

[baymartı]

Bahçeli'ye boş meydan şoku
MHP Lideri Bahçeli Erzurum'daki 'hayır' mitinginde neye uğradığını şaşırdı...

12 Eylül'de yapılacak anayasa referandumuna 'Hayır' mitingleri kapsamında Erzurum'a giden MHP Lideri Devlet Bahçeli ve parti yönetimi, gördüğü manzara karşısında adeta şoke oldu.

Bir zamanlar MHP'nin kalesi olarak gösterilen iller arasında yer alan Erzurum'daki bu manzara, başta MHP lideri Bahçeli olmak üzere tüm katılımcılara büyük bir hayal kırıklığı yaşattı. Boş meydan Bahçeli'nin konuşmasına da yansıdı. Bahçeli konuşmasını çok kısa tuttu.

Boş meydanı değerlendiren vatandaşlar MHP'nin referandumdaki HAYIR kararının parti tabanı tarafından kabul görmediği yorumunu yaptılar. MHP lideri Bahçeli, aynı meydanda teröristbaşı Öcalan'ı asmak için Başbakan Erdoğan'a ip atmıştı. İp polemiği günlerce Türkiye gündemini meşgul etmişti. Öğleden sonra başlayan mitingde konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli; hükümeti ve anayasa değişikliği paketini eleştirdi

[çoban]

Referandum ürküttü

LİDERLERİN meydanlardaki öfkeli, hırslı dili referandumun içeriğini bastırdı! Referandum bir hakaret ve tehdit yarışına dönüştü.
Yüce Divan tehdidi, ‘bertaraf’ tehdidi...
En vahimi liderlerin birbirlerini “PKK’nın işbirlikçisi” diye karalamasıdır! Referandum bir “hain” suçlaması yarışı haline geldi.
Başbakan’a göre Kılıçdaroğlu ve Bahçeli PKK’nın işbirlikçisidir, çünkü “CHP, MHP, PKK hepsi evet’e karşı aynı cephede!”
Kılıçdaroğlu ve daha çok da Bahçeli, Başbakan’ı PKK işbirlikçisi olarak suçluyor. “Açılım”dan dolayı ve PKK’nın kendi hesabınca teröre ara vermesinden dolayı!
Bu “işbirliği” suçlamaları saçmadır ve vahimdir; siyasi hırsın sağduyu ve insafı nasıl yok ettiğinin örnekleridir.
Daha kötüsü, bu suçlamaların yarattığı katı bloklaşmalar, Türkiye’nin sorunu çözmek için manevra yapma imkânını ortadan kaldırmaktadır!
Ne yapsan “hain”sin; peki bu sorunu çözmek için kim ne yapabilir o zaman?!

Siyasi kabileleşme
Halkoyuna sunulan pakette yargının tarafsızlığını geliştirecek unsurların bulunduğu bir gerçektir.
Yargı ancak hem bağımsız hem tarafsız olduğu zaman âdil olur.
Tek görüşlü, tek kaynaklı yargısal kurumlar tarafsız olamaz. Paket, benim de eleştirdiğim yönleri olmakla beraber, en azından, Anayasa Mahkemesi’nin ve HSYK’nın kaynağını çeşitlendiriyor, kapalı devreyi çeşitliliğe açıyor.
Fakat paket siyasi öfkelerin altında ezildiği için içeriğini konuşmuyoruz.
Miting meydanlarında liderler taraftarlarını öbür tarafa karşı tahrik ediyor! Bu kadar katılaştırarak evet veya hayır oylarını artırmak mümkün mü?!
Liderler maalesef mümkün sanıyor!
Evet bu öfkeli konuşmalar ‘inanmış’ tabanları keskinleştiriyor ama siyasetin bu kavgacı tarzından rahatsız olan seçmen kitlelerini ürkütüyor!
Acil ihtiyaç hasıl olduğunda bile Türkiye’nin “ortak akıl” üretemeyeceği bir siyasi kabileleşmeye doğru savruluyoruz.

Referandumun anahtarı
İşte tablo: Araştırmacı Adil Gür “referandum bıçak sırtında” diyor; evetler yüzde 45, hayırlar yüzde 44 dolaylarında... Kararı yüzde 11’lik kararsızlar verecek!
Muhalefetin oy toplamı kabaca yüzde 55 olduğu halde bu defa neden “bıçak sırtında” dolaşıyor muhalefet?! Paketin içeriği muhalefetin tabanında da şu veya bu ölçüde doğru bulunduğu için değil mi? Hükümete yaptıkları suçlamalarda ölçüyü kaçırmanın yarattığı inandırıcılık sorunundan değil mi?
Öbür yanda, 2007’deki referandumda yüzde 67 evet alabilen Ak Parti bu defa niye “bıçak sırtında” dolaşıyor? 2007’de gerçekten mazlum konumundayken bu defa pazusunu göstererek öfkeli bir kampanya yürüttüğü için değil mi?
Liderlerin yürüttüğü bu “kıyasıya” kampanya, taraftarları keskinleştiriyor ama vatandaşların bir bölümünü ürkütüyor, kaygılandırıyor.
Liderler görmelidir ki, son kararı keskin taraftarlar değil, bu kaygılı kitle verecektir.
Ne dersiniz, bugüne kadar öfkelere göre saf tutmaktan uzak duran bu kararsızların öfkeye meyletmesi mi, itidale yönelmesi mi daha büyük ihtimal?
Referandumun anahtarı burada...

Taha Akyol
akyol@milliyet.com.tr
01 Eylül 2010

Yazar içimden geçenleri okumuş adeta

Olay, aynen öyle görünüyor benim penceremden de

[bartelmi diaz]

O kadar sığ görüşlü yorumcular var ki aramızda.Neymiş abdullah öcalan ın kardeşi evet diyomuşta evet diyenler vatan hainiymiş.Terörü destekleyip de hayır diyen insanlar olmayacak mı.Özerk kürdistan sanki hükümet politikasıymış gibi gösterilmeye neden çalışılıyor.Yargının siyasal gücün önünü keseceğini düşünenlere bir sorum olacak.Siyasal güç haksızca yargının hukuk dışı kararlarına maruz kalırken neden sesiniz çıkmıyordu.367 bir hukuk faciası değil miydi?Bu kararı verdiği için gözyaşlarına boğulup ilerde çocuklarımın torunlarımın yüzüne nasıl bakacağım diyen anayasa mahkemesi üyesi değil miydi?Kapatma davası bir hukuk faciası değil miydi? 27 Nisan da demokrasi ayıbı işlenirken haksızlığa uğrayan hükümet değil miydi?Hakkında o kadar darbe planı yapılırken darbecilere destek vermek bir skandal değil miydi? Sonuna kadar evet inadına evet.

[Av.Engin Oğuz]

Onlar boykot edeceklermiş referandumda sandığa gitmeyeceklermiş zaten. Hep farklı olmak hep sivri kalmak amaçları. Kesik parmağa işemezler habire de barış demokrasi gibi deyimleri partilerine isim yaparlar. Onları farklı bir kategoride tanımlamak lazım.