Kanunun "Yayınların Düzenlenmesi" başlıklı 13. maddesinin 4. fıkrasında yer alan "Futbol müsabakası yayınlarının, TFF tarafından belirlenen usul ve esaslar dışında haksız ve yetkisiz olarak radyo, televizyon, internet veya herhangi bir yayın veya iletişim aracıyla canlı veya banttan yayınlanması, çoğaltılması, dağıtılması, satılması, izlenmesi veya izletilmesi halinde, TFF’nin veya yayıncı kuruluşun şikayeti üzerine 5/12/1951 tarihli ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 71 inci maddesindeki cezai hükümler uygulanır." hükmü ile tekrar FSEK kapsamında koruma sağlandı. Yeni teknolojiler kullanılarak yapılan ihlallere karşı mahkeme yolu göründü.
Peki "İnternetten korsan olarak maç yayınlamanın ya da görüntü vermenin cezası ne olacaktır?" derseniz;
1 YILDAN 5 YILA KADAR HAPİS VE AĞIR PARA CEZASI!!!
Durum böyle iken yayınlayanı bilmem ama izleyene de ceza verilebilirmi? Ben Sn.Mehmet DOĞAN'a katılıyorum ama birde hukukçu arkadaşların yorumunu bekliyorum..
Benim yetersiz de olsa internet hakkındaki bilgime göre internette maç , film. müzik paylaşımının yayın faaliyeti ile alakası yoktur. Faaliyetin tek bir açıklaması vardır o da paylaşım.
Maç, film, kitap, müzik eserleri son kullanıcıya sunulduktan sonra tüketicileri tarafından az bir zahmetle sayısal veriler haline getirilmektedir.
Bilgisayara uygun programlar yüklendiğinde bu verilerden ses ya da ekran görüntüsü olarak yararlanılması mümkündür.
Yine bu verilerin ağa bağlı bir başka bilgisayarda yeniden oluşturulması da mümkündür.
Bu sayede bir son kullanıcı bir başka bilgisayarla bağlantı kurarak o bilgisayarda kayıtlı sayısal verileri kendi bilgisayarında yeniden oluşturabilmek ve uygun programları kullanarak ses yada ekran görüntüsüne dönüştürebilemektedir.
Bu sürecin tam açıklaması yayın değil paylaşımdır.
Paylaşım faaliyeti, reklam getirisi nedeni ile karlı bir iş haline geldi. Bu durum paylaşım faaliyetini gerçekleştiren anonim kişilerce sunuculara yüklenmiş verilerin ağ yolunu sitelerinde gösteren kimselerin ortaya çıkmasına yol açtı. Yani sivilceli yeniyetmeler tarafından binbir zahmetle sunuculara yüklenerek paylaşıma açılan verilerin ağ yoluna link vermek karlı hale geldi. Bu durum web sitelerinin hit sayılarını artırdığından link verenlerin hem niteliği ve hem niceliği arttı.
Paylaşım faaliyeti ilk önce korsan kitap ve cd satanları vurdu. Bu konuyu tartışmaya başladığımıza göre sayısal hale getirilen orjinal eseri üretip dağıtanlar tarafından da tehdit olarak algılanmaya başlandıklarını anlıyorum.
Her biri birer dev haline gelmiş olan film, müzik ve basılı eser yayıncıları, yasa gücü ile paylaşımcıları durdurmaya niyetli görünüyorlar.
Sözünü ettiğiniz madde değişikliği de bu çabaların bir ifadesidir.
Benim şahsi görüşüm bu işin yasa ile çözümlenmesinin zor olduğu yönünde.
Zira yasakoyucuların paylaşım faaliyetinin ne olduğunu tam olarak anlayıp ona karşı yeterli hükümler taşıyan bir düzenleme yapana kadar yepyeni teknolojik gelişmeler olacak.
Bu düzenleme yasakoyucunun paylaşım faaliyetini neden anlamadığının ve bu faaliyetin yasa ile cezalandırılmasının neden mümkün olmadığının en bariz ifadesidir.
Şöyle ki:
A.Bu noktada öncelikle bu şekilde yani kanuna dayanmayan bir yetki ile çıkarılmış bir talimata aykırı olarak gerçekleştirilen eyleme ceza verilip verilemeyeceği tartışılmalıdır. Zira Türkiye Futbol Federasyonunun görevleri 5894 sayılı TÜRKİYE FUTBOL FEDERASYONU KURULUŞ VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN'un 3. maddesinde belirtilmiştir. İlgili madde de yayınların düzenlenmesi yetkisi yer almamaktadır. Ancak maddenin son fıkrası ile fedarasyonun görev ve yetkilerinin içeriğini doldurması yönünde talimat yayınlama yetkisi veridliği görülmektedir. Bu maddenin kaleme alınış biçimi itibari ile sanki federasyonun 3. maddenin birinci fıkrasında sayılmayan yetkileri de talimat yayınlayarak yerine getirmek yetkisinin bulunduğu sonucu çıkmaktadır. Nitekim federasyon kanunda bulunmayan bir görevini talimat çıkarmak yetkisini kullanarak kazanmış ve TÜRKİYE FUTBOL FEDERASYONU YAYIN TALİMATI'nı yayınlamıştır. Yani soruda sözü edilen cezanın verilebilmesi için yayının öncelikle bu talimata aykırı olması gerekecektir.
B.İkinci olarak yayın talimatının amacının stad içine girerek görüntü almayı ruhsata bağlamak olduğu gerçeği ile karşılaşılacaktır. Gerçekten de talimatın amacı ruhsatsız olarak saha içinden görüntü alınmasını engellemekten ibarettir.
Oysa internet sitelerinde yürütülen faaliyet gerçek anlamda yayıncılık faaliyeti olmayıp paylaşımdan ibarettir. Siteler verilerin saklandığı sunucu ağ yolunu belirtmektedirler. Bu verileri kopyalayıp paylaşan kişiler ise anonimdirler.
Yine bu kapsamda talimatta düzenlenmeyen paylaşım faaliyetinin cezalandırılmasının suç ve cezaların kanuniliği ve kişi hak ve özgürlüklerinin ancak yasa ile sınırlandırılabileceği ilkelerine aykırılığı sorunu düşünülmelidir.
Faaliyet yeni . Konuyu tam özümleyebildiğime de kani değilim. Bu konuyu uzmanları bizlere anlatıp bizler yasakoyucu ve uygulayıcılarına açıklayana kadar zaman geçeceğe benzer. O zamana kadar yayıncı kuruluşun ve paylaşım sitelerinin avukatlarına kolay gelsin.
Bu nedenle benim foruma katkım şimdilik bu kadar olabildi.
Hukuki NET Güncel Haber
Konu Av.Mehmet Toprak tarafından (21-05-2009 Saat 17:31:47 ) de değiştirilmiştir.
Teşekkür ederim yorumunuz için en azından benim için çok aydınlatıcı oldu, çünkü ben bir hukukçu değilim siz hukukçu olmanız nedeniyle konusunda bilgili insanların yorumları benim için çok önemli..
Söz konusu yayınları yapanların Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre cezalandırılacağında şüphe bulunmamakla birlikte kanımca bu yayınları izleyenler de ceza tehdidi altındadır. Bedel ödemeden bu yayınları izleyenlerin karşılıksız yararlanma suçu nedeniyle cezalandırılmaları mümkündür.
KARŞILIKSIZ YARARLANMA
Madde 163 - (1) Otomatlar aracılığı ile sunulan ve bedeli ödendiği takdirde yararlanılabilen bir hizmetten ödeme yapmadan yararlanan kişi, iki aydan altı aya kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Telefon hatları ile frekanslarından veya elektromanyetik dalgalarla yapılan şifreli veya şifresiz yayınlardan sahibinin veya zilyedinin rızası olmadan yararlanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
Söz konusu yayınları yapanların Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre cezalandırılacağında şüphe bulunmamakla birlikte kanımca bu yayınları izleyenler de ceza tehdidi altındadır. Bedel ödemeden bu yayınları izleyenlerin karşılıksız yararlanma suçu nedeniyle cezalandırılmaları mümkündür.
KARŞILIKSIZ YARARLANMA
Madde 163 - (1) Otomatlar aracılığı ile sunulan ve bedeli ödendiği takdirde yararlanılabilen bir hizmetten ödeme yapmadan yararlanan kişi, iki aydan altı aya kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Telefon hatları ile frekanslarından veya elektromanyetik dalgalarla yapılan şifreli veya şifresiz yayınlardan sahibinin veya zilyedinin rızası olmadan yararlanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
Yayın yapan derken bunlara internet ortamlarında bu tür yayınlardan yararlanmak dahilmi? (cardsharing yada internet siteleri ile bu yayınları seyretme) Bunu nasıl yorumlamak gerekir? Bu paylaşımı yapan tamamda diğer kişiler yani bu yayınları paylaşım yoluyla seyredenlerin durumu ne olacak?
Çünkü Sn.Mehmet TOPRAK 'ında dediği gibi "internette maç , film. müzik paylaşımının yayın faaliyeti ile alakası yoktur. Faaliyetin tek bir açıklaması vardır o da paylaşım"
Konu cecey tarafından (28-05-2009 Saat 09:44:27 ) de değiştirilmiştir.
Anti-Fraud timinin başında bulunan Cihan Karabağlı, Digiturk gibi bir platformu, korsan yayınların elinden kurtarmak için gece gündüz çalışıyor. Bu başarılı teknoloji insanı; insanın aklına bile gelmeyecek yöntemleri nasıl kullandıklarını Stuff’a anlattı.
Öncelikle Cihangir Bey kimdir, daha önce neler yapmıştır onlardan bahsedelim...
Ben Ticari Bilimler Akademisi mezunuyum. Daha önce iki bankada genel tüketici kredilerinden ve hukuktan sorumlu genel müdürlük yaptım. Mücadeleci bir yapım olduğu için Avrupa ve Amerika Holding'e başvurdum. Ama CV'min incelenmesi ve orada beni tanıyanların fikirleri sonucunda, beni Cine5'in illegal izlemeyle mücadele bölümüne almak istediler. Bu sırada Cine5 daha yeni kurulmuştu ve yayınlar umuma açık yerlerde gösterildiği için bir gelişme sağlanamıyordu. Sonrasında Cine5’te çalışmaya başladım.
Paralı yayınlar ve illegal izleme arasındaki bağlantı nedir?
Anti-Fraud (illegal kullanımların engellenmesi için kurulmuş birim) birimi olmayan paralı yayınların gelişme göstermesi pek mümkün değil. Bunun iki nedeni var. Birincisi ucuz aboneliklerin pahalı yerlerde kullanılması. Bununla evinde izlemek için abonelik satın alıp, bunu kendi kahvelerinde kullanan insanları kastediyorum. Kahve aboneliği 5000 TL iken ev aboneliği 500 TL. Tabii bu durum da kullanıcılar arasında haksız rekabet yaratıyor. Yasal abone olan kullanıcı, ödediği parayı çıkarmak için yasal sınırlar içinde içeri giriş parası almak veya fiyatları iki misline çıkarmak zorunda. Diğeriyse, ev aboneliğini kullandığı ve maliyeti olmadığı için, içeri giriş parası almayabiliyor. Yasal abone de şirketi arayıp “ben 5000 TL veriyorum, bu kaçak yayınları engelleyin!” diye şikayette bulunuyor. İşte tam da bu yüzden paralı TV'lerde bu birimin olması zorunlu. Biz, 438 avukat ve teknik ekiple birlikte 450 kişi, bu tarz durumları engellemeye çalışıyoruz. Ayrıca bu yayınları bedava izlemek isteyen insanlar da var. İşte bu da kaçak izlemenin ikinci metodu. Belirli bir yazılım veya ekipman kullanarak, Digiturk’ü kaçak izlemeye çalışıyorlar. Bunun için de çift tuner girişi olan cihazları kullanıyorlar. Bu cihazlar bir girişten yayını, diğerinden uydudan gönderilen şifre paketlerini alıyor. Biz de bu veri aktarımının kaynağını tespit edip, o uydunun sorumlularına haber veriyoruz ve bunu durdurmalarını sağlıyoruz. Böylelikle o uyduya bağlanan cihaz kullanılamaz hale geliyor. Bu şekilde birçok cihazın çöpe gitmesini sağladık. İşte böyle tuhaf bir kovalamaca içerisindeyiz.
Peki, şimdiye kadar Digiturk’ü kaçak olarak izleyen kaç kişi yakaladınız?
3-4 hafta önce Digiturk'un 10.yılı kutlandı. Bu kutlamada bize de 10 yıldır bu şirkette çalıştığımız için ödül verildi ve bazı rakamlar açıklandı. Bugüne kadar polisle 9000'e yakın baskın yaptık. Bu, Digiturk’ü evde kullanım için satın alıp, kahvede, otelde veya restoranda kullananları engellemek amacıyla gerçekleştirdiğimiz baskınların sayısı. Bunlardan elde edilen gelirse, 41.5 milyon dolar. Bu parayı, hem ceza hem de abonelik ücreti olarak alıyoruz. Yani yaptığımız işin parasal yönü de çok yüksek.
Peki konuyu internet platformuna getirirsek...
İnternet ile ilgili çok ciddi sıkıntılarımız var. Örneğin bugün Google'da 'Bedava Lig TV' yazınca, karşımıza 400 binden fazla sonuç geliyor. Kısa bir süre önceyse bu sayı, 8 milyondan fazlaydı. Ben Justin TV'nin Türkiye'den erişimini kapattırdım ve sonuç ortada. Bu konuda şöyle bir sorunla uğraşıyoruz: İnternet erişimlerinin yasaklanması başlığının altında, sekiz maddeden oluşan bir suç listesi var. Çocuk istismarı, uyuşturucu ticareti ve benzeri ağır ceza suçlar... Bunlar spesifik sayıldığı için, bu maddelere uygun olmayan durumlarda sitelere erişimlerin yasaklanması pek kolay olmuyor. İşte biz de bu konuda mevzuat çıkarılması için uğraşıyoruz. Bunun için Büyük Millet Meclisi'ne kanun önerisi vermemiz gerekiyor. Konuyu ...bol Federasyonu nezdinde de gündeme getirdik. “Sizin ürününüz bedava izlenildiği için değeri düşüyor, bu nedenle bir daha ki ihalede bu kadar para ödeyemeyebiliriz” dedik. Bu konu, bütün dijital yayıncılar için geçerli. Hepsi ...bol platformlarının değerinin bedava izlenebildikleri için düştüğünü düşünüyor.
Peki devletin bu konudaki tutumu nedir?
Devlet, bu konuda biraz eli yavaş davrandırıyor. Mesela Turizm Bakanlığı nezdinde, İnternet'teki illegal içeriklerin -mp3 ve film gibi- engellenmesi için bir birim kurulmuş. Bu birimden sonra, medyada korsan film ve müzik indirenlerin yakalanacağına dair haberler çıkmıştı. Biz de gidip o kurumun başındaki kişiyle görüştük. O, bize çıkan haberlerin altının boş olduğunu söyledi. Çünkü bu durumu engelleyebilmek için ellerinde uygun donanım ve yazılım yok. Buna ek olarak uzman personel eksikliği de mevcut. Fransa’da bu konuyla ilgili bir kanun çıkarılmaya çalışılıyor ama ben bu kanunun da uygulanabileceğini sanmıyorum.
Nedir bu kanunun içeriği ve sizce neden uygulanamaz?
Önerilen şey, dosya paylaşımı yapan kişilerin üç kere uyarılması, sonrasında internet bağlantılarının kesilmesi. Ama burada site sahiplerini bulmak da çok zor. Kişisel bilgilerinde adres bölümüne “sana ne caddesi, bana ne sokak”, isimleri yerine de “Sarı Çizmeli Mehmet Ağa” yazan var. Diyelim kaçak kullanıcıyı tespit ettiniz ve İnternet’ini kestiniz. Bir şey fark etmiyor; çünkü kullanıcı bu kez de gidip başka birisinin üstüne abonelik alıyor ve yapmak istediği şeyleri İnternet kafelerde yapıyor. Bunlar uygulanabilir değil. Aslında bu işlerle uğraşan bazı teknik adamlar var. Bunlardan bir tanesi Microsoft'ta çalışmış ve daha sonra Çin'e gitmiş. Çin'de uzun yıllar çalışmış. Çin hükümetine, İnternet verilerini filtrelemek için sofistike bir program hazırlamışlar. İnternet ana omurgalarına takılan bu sistem sayesinde, hem verileri kimin ortaya koyduğu açığa çıkıyor hem de bu verilerin geçmesi engelleniyor.
Peki, bu İnternet'in çok fazla kontrol edilmesi anlamına gelmiyor mu?
İnternet, gelişim için çok uygun bir ortam. Aradığınız her türlü bilgiyi bulabiliyorsunuz. Fakat profesyonel anlamda, İnternet’teki yasadışı kullanımlar gelişimi durduruyor. Örnek vermek gerekirse, eskiden çok güzel Türk Sanat Müziği şarkıları bestelenirdi. Şimdiyse artık profesyonel olarak bu işi yapan kimse yok; çünkü üretim için harcanan parayı geri almak mümkün değil.
...bola geri dönersek, İngiltere gibi ülkelerde durum nasıl?
Onlarda bizim gibi düşünüyor. Sky diyor ki “Bizim sattığımız ürünler ortalıkta bedava dolaştığı sürece, yayınlar için bu kadar çok para ödemeyiz”. Başka bir örnek vermek gerekirse, dünya üzerinde 7-8 tane büyük film şirketi ve bunların her sene ürettikleri 60-70 adet büyük bütçeli film var. Digiturk, bu firmalarla özel anlaşmalar yapıyor ve filmlerin gösterim hakkı için yarım milyon dolar para ayırıyor. Ama filmleri göstermek için bu kadar para verirken, başkaları bu filmleri bedava olarak İnternet'ten indiriyorsa, Digiturk neden bu anlaşmaları yapıp, bu kadar çok para ödesin ki? Üç sene önce bir analiz yaptık. Satılan DVD sayısı, 100 bin kadar. Bu olması gereken rakamın yüzde biri… Daha önce Türkiye’de filmlerin DVD yayın haklarını da almayı düşündük. Hatta DVD satışını tamamen durdurmak bile aklımızdan geçti.. Bundan 10-12 yıl önce Feriye Sineması'nda bir sempozyuma katılmıştım. Microsoft'tun Türkiye müdürü orada bir konuşma yaptı. Türkiye'de bu firmanın ürünlerinin yüzde 99.7'sinin kaçak kullanıldığını söyledi ve yatırımcıları Türkiye benzeri ülkelere karşı uyardıklarını açıkladı. Yani birileri bedava MP3 dinleyecek diye ülkeye gelen yatırımlar engelleniyor.
Peki İnternet üzerinden yayın yapanların sayısı çok mu fazla?
Biz ‘robot’ denilen yazılımlarla İnternet üzerinden yayın yapanları tespit etmeye çalışıyoruz. 1640 tane tanımlanmış yayıncı var. Bunların 900 tanesini kapattırmayı başardık ama geri kalanlarla uğraşmak mümkün değil. Biz kapatıyoruz, maçtan beş dakika önce yeni bir tanesi açılıyor. Onları uyardıktan sonra üç gün beklememiz gerekiyor. Yani 90 dakikalık maç süresince, o yayını kapatmak mümkün değil. Her hafta sonu yetkililere kapatılması için bir sürü link bildiriyoruz.
Digiturk açısından bakarsak ...bol mu yoksa filmler mi esas problemi oluşturuyor?
Türkiye’de insanlar özellikle lig TV'yi bedava izlemek istiyorlar. Filmler o kadar önemli değil. Esas konu lig TV.
Ekibinizden ve çalışma biçiminizden bahseder misiniz?
Ekibimizde 20 tane kadrolu avukat var. Toplam 1000 tane de Digiturk bayii var. Eğer umuma açık bir yerde lig TV yayını yapılıyorsa, yasal yayının logosu kırmızıdır. Eğer kaçak yayın yapılıyorsa, logo kırmızı değildir. Her bayiimizden 10 kişi maç zamanlarında gezip, bu logoların rengini kontrol ederler. Buldukları kaçak yayınları bize bildirirler. Sonrasında bu adreslerin dökümü alınır ve 20 dakika içinde yasadışı yayının tespiti için oraya bir avukat gönderilir. Şikayetten vazgeçmemiz için bu yayını yapan kişinin yasal abone olması ve cezasını ödemesi gerekli. Bu suçu işleyenlere hem hapis hem de para cezası verildiği için çok sayıda insan abone olmak zorunda kalıyor. Bu kişileri bize doğru ihbar edenlere de 100 TL ödül veriyoruz.
Digiturk'ün teknik altyapı ve şifreleme olarak global pozisyonu nedir?
Her üç ayda bir Avrupa ve Kuzey Afrika ödemeli TV için güvenlik toplantılarına katılıyoruz. Bu toplantılarda kendisini bizim kadar iyi koruyan başka bir firma olmadığını fark ettik. Örneğin İsrail çıkışlı bir firma olan Sky’ın istihbarat müdürleriyle üç saat konuştuk. Onlarla açıklayabileceğimiz bazı bilgileri paylaştık ve yaptıklarımıza inanamadılar. Yasadışı yayın yapanları yakalayıp polise teslim ediyor olmamız onları çok etkiledi.
Bir keresinde de şifreleme metodlarından biri olan ......'nun yaptığı toplantılardan birinde, yaptığımız işler hakkında bir sunum hazırlamamız istendi. Biz de 'Korsanlarla Mücadelede Bir Başarı Öyküsü' adında eğlenceli bir proje hazırladık. Bu sunuma konu olan olaysa şuydu: Yayınlarımızı çözebilen Otochip diye bir alet geliştirilmişti. Biz de yayınımızın içinde havada sürekli dolaşan bir video kanalı yapmaya karar verdik. Bu kartı kullananlar, bizim yaptığımız video kanalını da görebiliyordu. TRT 1'in üzerinden geçtikleri zaman ekranda bir yazı beliriyordu, “Sayın abonemiz yayınınız kesilecektir. Eğer ödeme yaptıysanız, Call Center'ı arayın” diye. Önce Call Center'dan, bu şekilde arayanları 316 numaralı şikayet koduna bildirmesini istedik. Daha sonra bu listeleri alıp, abonelerin kartlarını bu sistem ile çalışmayan modellerle değiştirttik. Değiştirmek istemeyenlerin aboneliklerini iptal ettik. Bu kartların sahibi olan 7000 kişiye, belirli tarihlerde eski kartlarıyla illegal yetkilerle yayın izlediklerini tespit ettiğimizi belirten çok sert bir yazı gönderdik. Bunun bir bilişim suçu olduğunu söyledik ve 200 TL ödeme yapılmasını talep ettik. Ödeme yapmayanlar hakkında bilişim suçundan cezai işlem uygulanacağını söyleyince, herkes gelip bu ödemeyi yaptı ve 1.5 milyon dolar para kazandık. Bu proje, Ödemeli TV Birliği tarafından birinci seçildi. "***alıntıdır***"
Konu Kurban tarafından (29-05-2009 Saat 23:50:32 ) de değiştirilmiştir.
Biz kapatıyoruz, maçtan beş dakika önce yeni bir tanesi açılıyor. Onları uyardıktan sonra üç gün beklememiz gerekiyor. Yani 90 dakikalık maç süresince, o yayını kapatmak mümkün değil. Her hafta sonu yetkililere kapatılması için bir sürü link bildiriyoruz.
Bu yayını internete verenlerin aboneliği yok demekki. Belkide çeşitli şifre kırıcılar ile yayını internete veriyorlar. Tek tuşa basılınca herkesin ekranında abone seri numarası belirir ve hangi abonenin yayını internete verdiği bu numaradan anlaşılır. Abonenin yayını durdurulur. Belkide digitürkte böyle bir sistem yoktur. Ben digiturk üyesiyim ve ekranımda şimdiye kadar hiç seri numarası benzeri birşey belirmedi
32 daireli bir apartmanda oturmaktayım üç yıldır yöneticilik yapmaktaydım beş ay önce yöneticiliği kendi rızam ile bıraktım. Yöneticilik yaptığım da...
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Tazminat
22-09-2024, 00:16:35 in Aile Hukuku