Her kaza sonrası olduğu gibi bunda da tartışmalar bitecek gibi görünmüyor. 737 nin öndeki 757 nin dümen suyu türbulansına kapılıp düştüğü iddiası ihtimallerden sadece biri ve bana göre çok da kuvvetli bir olasılık değil. Dümen suyu türbulansının etkisi medyada iddia edildiği gibi 5 değil, uçağın kategorisine göre en çok 3 dakika sürer.
Uçakların piste normal yaklaşma süratlerini (120Kts/hr-222km/s) dikkate aldığımızda arada en az 4 mil mesafe var demektir ve bu da belirtilen süratle en az iki dakika içerisinde alınır. İki dakikalık bir ayırma çoğu zaman yeterlidir.
Uçakların kategorileri arasında çok aşırı bir fark olmaması da dümen suyu türbulansı (wake turbulance) olasılığını azaltıyor.
Diğer taraftan Amsterdam approach kontrol bunları ILS üzerinde sıraya dizerken hadi gözünden kaçırdı diyelim. Meydan kontrolun da mı gözünden kaçtı acaba? Daha önemlisi; olay anında rüyetin oldukça iyi olduğu söyleniyor bu durumda 757 nin arkasında bulunan 737, 4 NM önündeki 757 yi rahatlıkla görmekteydi. Bu duruma pilotlarda mı itiraz etmedi acaba?
Kaldı ki 757 nin wake türbulansının aradan 2 dakika geçtikten sonra 737 gibi bir uçağı düşüneçek kadar etkisinin kalabileceğini düşünmüyorum.
Şu an kutular incelenmeden ne söylense boş. Acaba herhangi bir nedenle normal yaklaşma sürati olan 120 Kts/hr ın çok altına düşmek zorunda kaldılar da havada tutunamadılar mı? Ölenlere Allah'tan rahmet, yaralılara geçmiş olsun, ölen yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum.
Devrim Sinan KARAVELİOĞLU
Bulabileceğiniz en güvenli ulaşım yolu havayoludur, havayolu şirketleri içinde THY en güvenli işletmecilerin başında gelir.
Önyargılarınızdan kurtulabilmenizin tek yolu da bir uçağa binmeniz gibi görünüyor.Bilmediğiniz, hiç yaşamadığınız bir konuda yorum yapmaya çalışıyorsunuz.
Yoo ben uçağa 7-8 kez bindim hem de hep thy uçaklarına.Ön yargı falan değil bu bir gerçek bu bana göre.(Apronda deve kesen zihniyet şu anda thynin başında)
18.02.2009 Hava-İş THY ve THY Teknik A.Ş'de ki olumsuzluklar konusunda Basın Açıklaması yaptı
18.02.2009
Basın açıklması metni aşağıdadır.
Değerli Basınımız;
THY A.O ve THY Teknik A.Ş işverenleri şirketin büyümesi ile övünürken, çalışanların haklarıyla, sendikal haklarıyla, aşı ve ekmeğiyle oynamayı sürdürmektedir.
01.01.2009 tarihi itibarıyla yürürlüğe girecek iki şirkete ait toplu iş sözleşme süreçleri bu işverenler tarafından bilinçli bir şekilde tıkanmaktadır.
THY Teknik A.Ş’de işveren ve tetikçi olarak yanına aldığı Hak-İş’e bağlı Çelik İş sendikası, birlikte bu işyerinin Hava Taşımacılığı işkolunda olmadığı metal işkolunda olduğu yönündeki itirazları nedeniyle toplu iş sözleşme süreci tıkanmıştır. Teknik A.Ş’nin havacılık olduğunu bile bile yapılan bu itiraz süreci uçuş emniyetinin temel fonksiyonu olan UÇAK BAKIM HİZMETLERİNİ YOK SAYMAKTIR. İnsanları mesleğinden koparmanın yarattığı etkiyi bu şirket yönetimleri görememekte ve faciaya davetiye çıkarmaktadır.
18 Şubat tarihli bir açıklama.Yapmayın Allah aşkına nasıl bir ülkede yaşadığımızı hepimiz biliyoruz.Ben inanmıyorum bakımların zamanında yapıldığına kimse de inandıramaz.Çünkü her işimiz öyle bizim.3 kuruş fazla kazancaz diye yapılır böyle ihmaller.
Gazetelerde de kimi yazarlar thy'ye güvenimiz tam thy ile uçmaya devam edeceğiz diye yazmışlar(hürriyette)hükümete bu kadar muhalif olan bir gazetenin yazarlarının böyle bir açıklama yapması bana garip geldi.Enişteme kesin bir çıkarları vardır dedim bunda,o da ne çıkarları olacak ki dedi.Aklımdan borsada thy hisseleri olabileceği geçti siz de bir muhalif olarak, benim hakkımda uçağa binmediğimi çıkaramayacağınız bir yazımdan bu yargıyı kesin olarak çıkarabildiniz her nasılsa.Aklımdan geçip de enişteme söyleyemediğim thy hissesi fikri sanırım doğru görünüyor.
Hava-İş'in tamamen ideolojik açıklamasına mı Pilotlar Derneği'nin açıklamasına mı inanırsınız? Gerçekten uçak bakım konusunda bir zaafiyet olsa buna ilk tepki gösterecek olan pilotlar olmaz mı?
E tabii,
unbelievable rumuzlu üyeden alıntı
(Apronda deve kesen zihniyet şu anda thynin başında)
ön yargısıyla başlayan birine ne desek boş...
Mehtap Deniz rumuzlu üyeden alıntı
Pilotlar derneğinden "kule türbülansa karşı iki uçak arasında mesafeyi açmalıydı" açıklaması geldi. Buna göre uçağın düşmesine büyük olasılıkla başka bir uçağın yarattığı hava akımı bozulması (Wake Turbulance'a ) sebep oldu.
Türk Hava Yolları Pilotlar Derneği, (TALPA) motor arızasını ortaya atan Hollandalı yetkilileri art niyetli olmakla suçladı.
Pilotlar ellerindeki bilgi ve belgeleri basın mensuplarıyla paylaştı.
Açıklama kazadan sonra değil daha önce 18 şubatta yapılmıştır.Benim yengem ve annemle konuşmam da kazadan önceki akşam olmuştur.Hatta sabah kazayı gördüğümüzde bakın evliya gibi adamım dedim bizimkilere.
Pilotlar birliği öyle demişmiş.Hollandalılar da motorların durmuş olabileceğini çünkü uçağın birdenbire 90 derecelik açıyla yeni olduğu yerde yere düştüğünü söylediler ilk ihtimal olarak.Vortex ihtimalinde ise uçağın kanadı üstüne düşmesi gerektiği belirtiliyor.
Apronda deve kesen zihniyetle,rayları değişmeden hızlı treni onun üstünde yürüten zihniyet aynı değil mi.
Yanlış anlaşılmasın deve kesilmesine karşı değilim ama herşeyin bir yeri vardır apronda da deve kesilmez.
18.02.2009 Hava-İş THY ve THY Teknik A.Ş'de ki olumsuzluklar konusunda Basın Açıklaması yaptı
18.02.2009
Basın açıklması metni aşağıdadır.
Değerli Basınımız;
THY A.O ve THY Teknik A.Ş işverenleri şirketin büyümesi ile övünürken, çalışanların haklarıyla, sendikal haklarıyla, aşı ve ekmeğiyle oynamayı sürdürmektedir.
01.01.2009 tarihi itibarıyla yürürlüğe girecek iki şirkete ait toplu iş sözleşme süreçleri bu işverenler tarafından bilinçli bir şekilde tıkanmaktadır.
THY Teknik A.Ş’de işveren ve tetikçi olarak yanına aldığı Hak-İş’e bağlı Çelik İş sendikası, birlikte bu işyerinin Hava Taşımacılığı işkolunda olmadığı metal işkolunda olduğu yönündeki itirazları nedeniyle toplu iş sözleşme süreci tıkanmıştır. Teknik A.Ş’nin havacılık olduğunu bile bile yapılan bu itiraz süreci uçuş emniyetinin temel fonksiyonu olan uçak bakım hizmetlerini yok saymaktır. İnsanları mesleğinden koparmanın yarattığı etkiyi bu şirket yönetimleri görememekte ve faciaya davetiye çıkarmaktadır.
THY A.O’da ise işveren bugüne kadar bu ülkenin çalışma hayatında görülmemiş bir işlemle sendikanın yerine çoğunluk tespiti yaptırmış ve işi oldubittiye getirerek hukuk dışı toplu iş sözleşme çağrısı yapmıştır. İşverenin tek taraflı yaptırdığı bu işlemde sendikanın üye sayısı 3000’e yakın eksik tespit edilmiş, THY de işletme tipi olan sözleşmeye dâhil işyerleri ise tespit edilmemiştir.
Her gün şirket Yönetim Kurulunca kapalı kapılar ardında kararlar alınan, bölümlerin kapatıldığı, yeni şirketlerin kurulduğu üyelerimizin tayin ve sürgünlerinin yapıldığı bir ortamda üyelerimizin hukuki haklarını korumak adına ve THY yönetimine hiçbir güvenimizin kalmaması nedeniyle sendikamız bu eksikliklerin giderilmesi için hukuki işlem başlatmıştır. THY A.O yönetimi sendikanın ve çalışanların iradesine ipotek koymaya kalkışmış, Teknik A.Ş ve THY çalışanlarının ortak mücadelesini bölmeyi hedeflemiştir. Hava-İş sendikası buna izin vermeyecektir.
Toplu iş sözleşme yetki prosedürünün uzamasını fırsat bilen THY ve THY Teknik A.Ş yönetimleri 40 yıldır bu şirketlerde toplu iş sözleşmesi imzalayan Hava-İş sendikasına tam bir düşmanca tutum içinde yaklaşmaktadır. Tamamen formalite olduğu bilinen aslında her dönem yürürlük tarihini aşan, çoğunluk tespiti ve yetki prosedürü bahane edilerek çalışanların sendika aidatları kaynaktan kesilmemekte, sendikal izinler verilmemekte, sendikanın yazıları yanıtlanmamakta, işçilerin sorunlarına kulak tıkanmaktadır.
THY işyerlerinde işyeri yöneticileri endüstriyel ilişkilerin gereği yasa ve normatif olarak geçerli süresi bitmiş sözleşmeye yönelik ağır ihlallerde bulunmaktadır. Örnek olarak toplu iş sözleşmesi için yapılan anketimizde işyeri idari sorunları ile ilgili sorumuzda ankete katılan personelin büyük çoğunluğu şirket yöneticilerinin mobbingi’ni (psikolojik taciz ve hakaretlerini) en önemli idari sorun olarak gördüklerini belirtmişlerdir.
THY Yönetimi maliyet çarpıtmaları ile şirketin parçalanma sürecini hızlandırmış, havacılığın temel hizmetlerini kendi bünyesinden çıkararak taşeronlara devretmeye başlamıştır. THY bindiği dalları bir bir kesmektedir. Bu kararların körü körüne alınmasının tek nedeni ise sendikalı işyerlerini sendikasızlaştırmak emelidir.
Tıkır tıkır işleyen bir çağrı merkezini kapatarak hangi ilişkilerin yaşandığı belli taşeron Assitt ve Vodatech’e devreden THY yönetimi şimdide taşeron firmaya eğitim hizmeti adı altında kendi personelini bedavaya sunmaktadır. Çünkü artık çağrı merkezini arayan müşteriler sinir krizleri geçirmektedir. Çağrı merkezi ihalesi bir faciadır.
2008 yılı Eylül ayı itibarı ile THY maliyeti ve ihaleye giren firma teklifleri arasında ne kadar fark vardır. THY bunu açıklamalıdır.
THY maliyeti ve verilen bu tekliflerle THY neyin maliyetini kurtarmıştır. Hizmeti kalitesiz ve güvenliksiz hale getirmekten öte şirkete ne yarar sağlamıştır.
İhaleye katılan en önemli firma Siemens bile burada yapılan işlerin bir telefon cevaplama işi olmadığı iyi bildiğinden THY’nin maliyet fiyatının üstünde teklif vermiştir. Ancak Vodatech ve Assitt firmaları sözde biraz daha düşük teklifle ancak yıl sonunda ilave bir artışı da garanti ederek ihaleyi almışlardır. Hem de sözleşmede THY’den bedava eğitim sağlayarak ve bir çok cezai şartı yumuşatarak.
THY yönetimi çağrı merkezinden sonra uçuş operasyonunun en önemli halkası olan yer hizmetlerinin de kendi bünyesinden koparılmasını hedefleyen bir uygulama içine girmiştir. TGS adlı bir şirket kurulmuş daha sonra buna Havaş ortak edilmiştir. Burada da amaç bu bölümü tasfiye ederek şirketin ana dallarından birini daha kesmek böylelikle sendikasızlaştırmayı hızlandırmaktır.
THY’nin 3. halka arz sonrası kurnazca yapılan ve % 0,88 gibi küçük bir hisse farkı ile kamusal niteliğinin sözde sona erdiğini varsayan bizce tamamen uydurma bir işlemle kamu denetiminden çıkılması bu tür kararların hızla alınmasının en önemli fırsatını yaratmıştır.
Sendikamız THY 3. Halka arz ile ilgili özelleştirme iptali davası açtığında bu konudaki önemli bir hukuksal boşluğa işaret etmiş, THY’ da “yönetimin” kamuda olduğu, ancak “icraatın” sıradan bir özel sektör şirketi gibi “kamu denetiminden çıkarıldığı” böylelikle şirkette “garip bir yönetim” sisteminin oluştuğunu vurgulanmıştı.
Sendikamızın bu konuda açtığı dava hala sürmektedir. THY Yönetimi SPK açıklamalarında Danıştay 13. Dairesinin açtığımız davaya ilişkin verdiği ret kararını yayınlamıştır, ancak bu kararın sendikamızca, Danıştay nezdinde temyiz edildiğini nedense bildirmemiştir. Aslında SPK’ ya ve yatırımcılara bunun duyurulmaması bildiğimiz kadar önemli bir eksikliktir.
THY’nin yeni statüsü bu dava kesinleşinceye kadar hukuken kesinleşmemiş olacaktır.
Bu nedenle THY yönetimin aldığı her önemli karar tartışmalıdır.
Buna rağmen %49’u kamunun olan devlet hisseleri ile al gülüm ver gülüm yapılan bu işlemlerin kamusal denetimi nasıl yapılmaktadır? Devletin hisseleri ile istendiği gibi işlem yapılmasının hangi yetki ve yasal dayanakla yapıldığı da bilinmemektedir.
Yıllarca hazine teşvikleri ile alınan ikinci el değeri bile 35 milyon doları bulan THY yer işletme teçhizatının bu yeni şirkete devri nasıl yapılacaktır. El altından satışla mı? Bu şirket kurulurken bu teçhizat neden ayni sermaye olarak konulmamıştır?
THY yönetimi büyürken operasyonel ve finansal kiralama ile büyük yükümlülükler altına girmektedir. THY’nin bu büyümede şu anda 3-3.5 milyar dolarlık bir borç yükünün altına girdiğini hesap etmekteyiz, bu borçlanma küresel kriz ve resesyon nedeniyle oluşacak bir olumsuzlukta nasıl karşılanacaktır? Yoksa bu sefer %49 devlet hissesine dayanarak borçlar kamuya mı ödetilecektir.
Bu kadar uçak alımı ile ilgili bir teknik komisyon kurulmakta mıdır? Bu komisyon ile ilgili kamu denetimi bulunmakta mıdır? Bunların hesabını soracak bir devlet kurumu yok mu? THY 3. Halka arz sonrası 3 kişilik icra komitesine teslim edilmiştir. Bu icra komitesi tüm planlarını sendikasızlaştırma ve taşeronlaştırma üzerine kurmuşlardır. Alınan kararlar buna yöneliktir. Ancak, THY ve THY Teknik A.Ş çalışanları hiçbir dönem olmadığı kadar Hava-iş sendikasının çatısı altında kenetlenmiştir. Biz inanıyoruz ki emeğe ve çalışanlara düşmanca davrananlar elbet tökezleyecekler ve başarısız olacaklardır. Birliğimiz ve bütünlüğümüz onları telaşlandırmakta ve saldırganlaştırmaktadır.
Demokratik hukuk zeminini hiçbir zaman kaybetmeden bu haksızlıklara ve yanlışlara karşı sonuna kadar direnmekte kararlıyız. Yeni dönem toplu iş sözleşmesinde taşeronlaşma iş güvencesi ve idari maddeler hiçbir dönem olmadığı kadar önemli olacaktır.
Açıklamanın tam metni bu.İsteyen istediğini çıkarsın.
Türk Hava Yolları Pilotlar Derneği, (TALPA) motor arızasını ortaya atan Hollandalı yetkilileri art niyetli olmakla suçladı.
Adamlar art niyetli olsalar pilot hatası var derler.Motorlar durmuş diyorlar,motor önlenemeyecek teknik bir arızadan(bakımla alakalı olmayan) da durmuş olabilir.
Ha bir de yolculu uçuşlarda eğitim pilotu kullanılamayacağı gerçeği var.Yardımcı pilot eğitim halindeymiş hala bu da Thynin başındakilerinin ve ülkemizde insan hayatına verilen önemi bir kez daha gözler önüne seriyor.Acaba pilotlar birliği kötü niyetli olmasın(heralde içlerinde thyde çalışanlar da vardır halihazırda bu durum karşısında thy yönetimini suçlayacaklarına thy yönetimini cansiperane savunmuşlar,tamam vortexden olmuştur deyin ama Hollandalıları kötüniyetle suçlamak niye eğitim pilotunun yolculu uçuşlarda bulunmasının yasak olduğunu bile bile.)
Hollanda'da yayımlanan De Telegraaf gazetesinin Schiphol kule yönetiminin radar kayıtlarına dayandırarak verdiği habere göre, Boeing 737-800 tipi uçakların inişe geçtiği sırada dakikada 213 ile 244 metre arasında (700-800 feet) alçalması gerekirken, THY'nin Tekirdağ uçağı dakikada 410 metre (1344 feet) alçaldı.
Uçağın düşmesinden 45 saniye öncesi itibariyle radar kayıtlarına bakılarak verilen bilgiye göre, uçağın piste 135-145 knot (deniz milinin sürat birimi olarak ifadesi) bir hızla ulaşması gerekirken, uçak düştüğünde hızı 83 knot düzeyinde bulunuyordu. Uçağın yere çarpmadan önceki son iki dakikada piste yanaşma hızı çok hızlı düştü. Uçak iki dakika önce 159 knot hızla uçarken, bu süre içinde değerler 148, 145, 129, 117 ve 85 knota kadar geriledi ve düştüğü sırada tespit edilen hızın 83 knot olduğu belirlendi.
Buna göre, uçağın alçalma ve yanaşma hızında bu beklenmedik değişikliğin nasıl ortaya çıktığı ve neden düzeltilemediği sorularına bulunacak yanıtlar, kazanın nedenini büyük ölçüde aydınlatabilecek.
Bununla birlikte görgü tanıklarının ifadeleri ve uçağın gövde ve kuyruk üzerine düşmesi, pilotların son anda uçağı tekrar havalandırabilmek için çaba gösterdiklerini ortaya koyuyor.
Schiphol Havaalanı kule yetkilileri, THY uçağından önce inen Boeing 757 tipi uçağın oluşturabileceği türbülansın kazaya neden olabileceği görüşüne katılmadıklarını bildirdiler. Hollandalı yetkililere göre, önceki uçak ile THY uçağının inişi arasında geçen iki dakikalık zaman güvenlik için yeterli sayılıyor.
Kaldı ki 757 nin wake türbulansının aradan 2 dakika geçtikten sonra 737 gibi bir uçağı düşüneçek kadar etkisinin kalabileceğini düşünmüyorum.
Şu an kutular incelenmeden ne söylense boş. Acaba herhangi bir nedenle normal yaklaşma sürati olan 120 Kts/hr ın çok altına düşmek zorunda kaldılar da havada tutunamadılar mı? Devrim Sinan KARAVELİOĞLU
Sn. Karavelioğlu'nun bu konudaki yorumları Mehtap Hanım'ın son alıntısı ile birebir örtüşüyor. Öncelikle Sn. Karavelioğlu'nu bu konudaki teknik bilgi ve birikimi için kutluyorum. Yine de umarım bu kazanın sebebi pilotlar, bakım eksikliği veya THY'den kaynaklanan herhangi bir sebep değildir diye düşünmekten geri duramıyorum.
THY; bu ülkenin milli bir kuruluşudur, apronda deve kesenler, Hac'dan terlikle dönüp, eşi 3 adım gerisinden gelenler bir gün giderler, THY ise bu ülkenin yurttaşlarınındır. Karakutu çözümlemelerini bekleyelim...
Demekki uçağın düşmesinin nedeni bakımsızlıktı.Adam(Hollanda ulaştırma bakanı bu kaza üzerine istifa etmiş) nasıl benim ülkemde yabancı bir hava yolu şirketi bakımsız uçakla bir sefer yapar,bundan ben sorumluyum(bakımsız uçağa hollanda seferi yaptırmakla) diye istifa ediyor.Kaza yapan uçağın,hızlı trenin bağlı olduğu ülkenin bakanları ise hiçbişey olmamış gibi makamlarında oturuyorlar.
Hollanda ulaştırma bakanı istifa etmemiş.Başka birine güvenerek yazmıştım bunu ama yaptığım araştırmalar sonucunda böyle bir bilgiye ulaşamadım.Özür dilerim bu hatamdan dolayı.İyice araştırmadan yazmamak lazım demekki.
Uçak düştüğünde pilotlar yaşamını yitirmişti. Uçağın yükseklik göstergesi arızalıydı, pilotlar sorunu son anda farketti. Boing 737 tipi uçaklardaki iniş ve kalkış için güvenlik yeterli olup olmadığı konusunda uyarı yapılmıştır.
Daha önceki 8 uçuşta aynı sorun yaşanmış. Aynı tipteki bütün uçaklarda mı yoksa bu uçakta mı arıza olup olmadığı şimdilik bilinmiyor.
Kazada arızalı irtifa göstergesi rol oynadı. İnişte otomatik pilot kullanılması bazı şirketler tarafından tercih ediliyor. Şunu söyleyebilirim. Yüzde 50 şirketler bunu uyguluyor. Bazıları ise tercih etmiyor. Ancak normal bir iniş şeklidir.
Pilotlar irtifa göstergesindeki sorunu önemsemedi. Kara kutuda önceki uçuşlarla ilgili bilgiye ulaşılamadı."
TALPA, Hollandalı yetkililerin kazayla ilgili ön raporu ve sorunun radar altimetresinden kaynaklandığnı açıkladıklarını söyledi.
TALPA Başkanı Ali Ziya Yılmaz "Açıklanan ön rapordur. Eldeki bulgulara göre uçuş, Amstardam üzerinde alçak irtifaya kadar normal devam etmiş. İniş yaklaştığında sistem 1950 fit yükseklikle hatalı bilgi vermiş, alınan yanlış bilgi sonucu motorda sürat düşmüştür. Pilotlar motor gücünü artırmaya çalışmış ancak mesafenin yetersizliği nedeniyle uçağı normale döndürememiştir.
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Tck 245/1 Ceza siniri hakkinda
05-09-2025, 22:57:41 in Ceza Hukuku