Türk halkı sınırötesi operasyonu destekliyor

[yunuscan86]

TÜrk Halki Operasyonu Desteklİyor Ancak Şu AŞamada TÜrkİye'nİn K.iraĞa Gİrmesİ Çok Rİsklİ.daha Kendİ İÇİmİzdekİ Pkk Yi Bİtİrmedİk.gÖzÜmÜz DiŞarida.Şunu Dİyebİlİrsİnİz.terÖrÜn KaynaĞi Orasi.ama Sinirda GÜvenlİĞİ Arttirirsan HİÇ BİŞecİkler Olmaz.hİÇ Bİr TerÖrİst Ülkeye Gİremez.ve Operasyon Olursa Şİmdİkİnden Daha Fazla Şehİt VereceĞİmİz Malum.allah Bu TerÖrİstlere Firsat Vermesİn.

[barankarahan]

Çok Güzel
Desenize 2007 nin ilk yarısında bu ülkenin 70 gencecik fidanını verdik bir 70 daha verelim
Nasılsa bunlar sizin kardeşiniz ,çocuğunuz, akrabanız değil.

Size ne köylü Fatma'nın Ahmet'in ciğerparesi Memet gitsin orada kör kurşunlara hedef olsun
Sana ne!! sen demogojini yap savaş kan yıkım üzerine lafını söyle Söyleki 30 yıldır bitmeyen bu acı bir 30 yıl daha sürsün sürdükçe yeni Memet ler gitsin yeni Fatma ların Ahmet lerin yüreği dağlansın daha kundaktaki bebesine doyamadan daha fidanına doyamadan Ayşe ler dul Ali ler yetim kalsın

Ölümü ne kadar basit kutsuyorsunuz Ölmesini ve Öldürmesini savunmak aman allahım

çok merak ediyorum

ölümü bu kadar kutsayanlar

bugüne kadar bir şehit çocuğunu kucağınıza aldınızmı ailesini ziyaret ettinizmi acılarına ortak oldunuzmu

[ma_cera]

Kimse kimseyi kandırmasın,leyle zana daha yeni konuştu ağrıda mı ne 5 gün önce, 5 yıl sonra kürdistanı kuracağız diye.

Leyla Zana'yı savunuyor duruma düşmek istemem ama o konuşmada ülkenin parçalanması talebi yoktu. Ülkenin eyaletlere ayrılmasını ve bu eyaletlerden birinin Kürdistan olmasını talep etti.

Eyalet sistemi ülkenin bölünmesi değildir. İdari yapıdaki bir değişikliktir. Daha ademi merkeziyetçi bir yapıyla yerel yönetimlerin güçlendirilmesidir. Bu konu ta Prens Sabahattin döneminden beri 150 yıldır konuşulur durur. Ama bazıları için tabudur. Bunu savunanları bırakın, tartışmaya açan vatan haini sayılır.

Türkiye'nin idari yapısı eyaletlerden oluşmalıdır, demiyorum. Sadece ne denildiğini çarpıtmayalım. Farklı düşünceleri bir dinleyelim.
Dayatma yapmadan önce bir dinlemekte fayda var.

Bakınız yeni milletvekili seçilen Aysel Tuğluk Radikal'deki yazısında 5 gün önce ne demiş?
'Farklılıklara evet, ayrılıkçılığa hayır' diyerek, etnik ve hatta dinsel milliyetçiliğe prim vermeyeceğiz. Çözümü Meclis çatısı altında, demokraside arayacağız. Merak edenler için söylüyorum: Bizim Türkiye'ye verilmiş sözümüz budur!
İşte yazının linki: http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=227201

Radikal 2'de 27 Mayıs 2007 tarihli yazısı da önemli:
http://www.radikal.com.tr/ek_haber.p...2&haberno=7097
"Burada Kürtlerin gayet açık ve samimi olması gerekiyor. Şu önkabulle başlangıç yapılabilir:
Misak-ı Milli sınırlarını mutlak surette koruyarak Kürt sorununa çözüm bulunmalıdır. Emperyalist müdahalelere güvenmeden ve de gerçeklik dışı olmayan açılımlarla çözüm arayışı gerekiyor.
Gerçekçi çözümlerden kastedilen ülkenin birliğini zorlamayan açılımlardır. Kürtlerin en büyük müttefiki Türkler olduğu gibi Türklerin en önemli müttefiki de Kürtlerdir.
Sevr korkularının objesi Kürtler olmamalıdır.
[...] Türklerin Kürtlerin nezdinde sömürgeci ve despot, Kürtlerinse Türklerin nezdinde bölücü ve barbar olarak görülmesinin, bu tüm sıfatları kendinde barındıran Batı emperyalizminin işi olduğudur. Bu bakış açılarında diretmek Türkiye\'yi bölünmeye, Kürtleri ise sömürülmeye götürecek esas neden olacaktır. Her iki toplum karşılıklı duygudaşlık kurabilirse geçmiş hatalar unutulup çözüme kavuşturulabilir. Yani acıları, korkuları ve sevinçleri karşılıklı hissedebilirlerse, büyüklenmeci tavırlar etkisini yitirerek gerçek birliğin yolu açılabilir.

Prens Sabahattin için Bkz.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Prens_Sabahattin
http://us.geocities.com/begunay/z62.htm

[Av.Abbas Bilgili]

Sayın unbelievable;
Doğrusu sizi yine tebrik etmem gerekiyor. Bana "...partiniz kazandı..." diyerek, benim AKP'li olduğumu ifade ediyorsunuz. Bu sitede bir çok defa siyasi görüşüm hakkında çok net açıklama yaptım, yapmak zorunda kaldım. AKP'li olmak kötü bir şey değil, anack benim AKP ile bir ilgim yok. Sizin ve sizin gibi düşünen dostların yanlışı, sizin gibi düşünmeyenleri AKP'li zannetmektir. Ben liberal demokrat bir görüşe sahibim. Kafama uygun parti olmamakla birlikte DYP'nin yakın bir geçmişte il yöneticisi idim, şu anda da DP (DYP)'nin kayıtlı üyesiyim. Oyumu da DP'ye verdim. Siz, anlamadan dinlemeden peşin hüküm veriyorsunuz. Hukuk ve yargı bu mu?

Ben sınır ötesi harekat konusunda Genel Kurmay Başkanı gibi ya da sizin gibi düşünmüyorum.Düşünmek zorunda da değilim. Seçim sonuçlarından, halkın sınır ötesi bir harekat istemediği sonucunu çıkarıyorum.

Güneydoğu'dan hiç oy alamamış olan partiler Güneydoğu'yu bu ülkeye nasıl entegre edebilir? Askeri önlemlerle yapılan entegrasyon nereye kadar çözümdür? Kuzey Irak'ta kurulan yapı ile düşmanlık nereye kadar? Elbette teröre karşı olmak, ordumuzun yanında olmak gerekir. Ama, uzun vadede bu insanlarla Türkiye başbaşa kalacak. İki tarafın da menfaati dost olmaktadır. Şu an dahi Kuzey Irak'ın ekonomik anlamda bağımlı olduğu yer Türkiye'dir. Dostluk bu bağımlılığı pekiştirecektir. Normalleşme sürecine girildikçe sorun çözüm sürecine de girecektir diye düşünüyorum. Belki fazla iyimserim, ama bu iyimserlik savaş çığırtkanlığından iyidir. Bizim Kuzey Irak'a girmek için önemli ve geçerli nedenlerimiz var, ama bu nedenler var diye mutlaka girmemiz mi gerekiyor?

[unbelievable]

Ben sınır ötesi operasyonun çözüm olacağını söylemiyorum hatta bence çözüm de olmaz, akp k.ıraka operasyon için hayatta karar almaz diyorum çünkü akp bu şekilde oy topluyo yani ülke çıkarına olmayacağı için değil kendi çıkarlarına olmayacağı için k.ıraka operasyon kararı almaz mecliste bunlar da benim görüşlerim.Şu yazımı da okumamışsınız anlaşılan.

Kimse kimseyi kandırmasın,leyle zana daha yeni konuştu ağrıda mı ne 5 gün önce, 5 yıl sonra kürdistanı kuracağız diye,oralarda yaşayan memurlar biliyor halkın tutumunu,Türk bayrağı bile astırmıyorlar bazı yerlerde evlere,kadınla röpörtaj yapıyolar kime vereceksin oyunu diyorlar halkıma vereceğim diyor,terör ve bu nefret demokrasiyle falan çözülmez demokrasiyle demek federasyon ve sonra bölünme demektir evet bu sorun silahla da çözülmez gerillalar hiçbir zaman yok olmaz çünkü,bu sorun sosyal ekonomik politikalarla doğu ve güneydoğuya yapılacak yatırımlarla çözülür,peki akp bu sorunu çözebilir mi çözemez çünkü devletin yatırım yapmasına karşı,özel sektör de teşviklere rağmen orda yatırım yapmıyorlar,akp ateşle oynuyor oy uğruna yapılanlar ve yapılmayanlar, edilen laflar ortada belki de gerçek düşünceler bunlar, hangi vatansever teröristbaşına sayın, şehidine kelle der ki ayrıca niye der iktidara gelmek için mi gelmişdi peki niye aynı politikalara devam eder, koltuk bu kadar değerli mi gemicikler filocuk olsun diye mi bu aymazlık.

[Av.Abbas Bilgili]

Demek ki diyalog kurdukça ortak yönlerimiz olduğu ortaya çıkıyor. Aslında, toplumda birbirini düşman gibi görenler arasında da sağlıklı bir diyalog kurulursa, sorun gibi görünen bir çok konunun aslında sorun olmadığı anlaşılacaktır. Selamlar.

[barankarahan]

YORUMSUZ

15/5/1997 Tarihli Milliyet gazetesi
• Mehmetçik Kuzey Irak'ta

50 bin askerle 4 bin korucu, Kuzey Irak'taki PKK kamplarına operasyon başlattı
Ali SEVMİŞ, İrfan SELVİ, Veli KADOOĞLU, Özge ÖZGEN - HAKKARİ / ŞEMDİNLİ / CİZRE / ANKARA
TÜRK Silahlı Kuvvetleri'nin Kuzey Irak'taki PKK kamplarına karşı bir süredir hazırlandığı büyük operasyon önceki gece başladı. Çukurca'nın 49 ve 51 numaralı sınır taşları arasındaki Çayırlı, Üzümlü, Işıklı ve Çığlı köyü ile 49 numaralı sınır taşı bölgelerinden 50 bin Mehmetçik ve dört bin korucunun Kuzey Irak'a girdiği bildirildi.
Birlikler sabahın ilk ışıklarına kadar 15 kilometre ilerlerken Kanimasi, Zay suyu havzası, Duthaza ve Ürek bölgeleri asker ve hava harekatıyla kuşatıldı. Aynı saatlerde Habur Sınır Kapısı'ndan Zaho'ya 50 tank ve zırhlı taşıyıcılar desteğinde askeri sevkiyat yapıldı.
Öncü birliklerin bölgeyi kuşatma altına almasının ardından önceki gece saat 21.00'de Hakkari semalarında yoğun bir hava harekatı başladı. Savaş uçakları, Cobra ve Skorsky helikopterlerinin bir saat süren hava saldırısının ardından saat 23.00'e kadar uçuşlara ara verildi. Bu sırada askeri birlikler Çukurca'nın Üzümlü köyünden Kanimasi, 51 numaralı sınır taşı bölgesinden Zap suyu havzası, Işıklı köyü yakınlarından Duthaza ve Çığlı köyü yakınlarından Ürek bölgelerinden Irak'a giriş yaptı.
23.00 - 24.00 saatlerinde yeniden başlayan hava harekatı sabaha kadar sürerken, öncü birliklerin Kuzey Irak topraklarına girmesinden önce savaş uçakları ve helikopterler iki saat süreyle PKK'nın seyyar kamplarının bulunduğu bölgeleri bombaladı.
Diyarbakır ve Malatya'dan önceki gün kalkan savaş uçaklarının, örgütün Sinat, Avagöze, Haftanin, Kerşan, Zap ve diğer kampları bombaladığı da öğrenildi.
Hakkari Dağ ve Komando Tugay'ından 300 araçla hareket eden sekiz bin asker saat 04.30 sıralarında Çukurca'nın 49 ve 51 numaralı sınır taşlarından bölgeye kaydırıldı. Çukurca'dan Kuzey Irak'a giren birliklerin PKK'nın ZAP Kampı'nı hedeflediği belirtildi.
Uludere'nin Gülyazı, Taşdelen, Ortabağ, Çukurca'nın Çığlı, Üzümlü ve 49 No'lu sınır bölgesinde konuşlandırılan birliklerin, Irak'ın kuzeyine doğru rahat hareket edebilmeleri için bazı kesimlerde portatif köprüler kurulduğu öğrenildi. Bölgede Kızılay'a ait bir seyyar hastane de kuruldu.
Birliklerin Kuzey Irak topraklarına girmesinin ardından bombalanan kamplardan kaçan teröristlerle yer yer sıcak temas sağlandı. Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Tuncay Kavuncu ile bir aydır bölgede bulunan Van 21. Seyyar Jandarma Tugay Komutanı Tuğgeneral Yusuf Soybaş'ın sevk ve idare ettiği harekatta birlikler 15 kilometre ilerledi.
Yaklaşık bir aydır PKK ile TSK arasında yaşanan taktik savaşına sahne olan sınırda, PKK'nın döşediği mayınları öncü birlikler temizledi.
Harekatın başlaması nedeniyle önceki gece saat 02.00 sıralarında Cizre ve Silopi'den geçen E - 24 karayolu araç trafiğine kapatıldı. Tank ve zırhlı birlikler desteğinde karayolunda uzun kuyruklar oluşturan askeri konvoyların Habur sınır kapısından Kuzey Irak topraklarına girdiği ve Zaho bölgesinde konuşlandığı öğrenildi.
Güneydoğu'da PKK'ya yönelik başlatılan kapsamlı operasyonlara ise halen devam edildiği bildirildi. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği tarafından yapılan açıklamada, Şırnak'ın Düğün dağında örgüte yönelik kapsamlı operasyon başlatıldığını belirtti.
Düğün dağındaki çatışmalarda 20, Siirt'in Eruh ilçesinin kırsal kesimlerinde 8, Bitlis'in Tatvan ile Şırnak'ın Silopi ilçesinde birer olmmak üzere toplam 30 PKK'lı öldürüldü.
Ankara: "Barzani çağırdı"
DIŞİŞLERİ, Türkiye'nin KDP lideri Mesut Barzani'nin Kuzey Irak'ta kontrolü ele geçirmeye çalışan PKK'ya karşı dün sabah saatlerinde başlattığı operasyona hava ve topçu desteği verdiğini açıkladı.
Dışişleri, Barzani'nin Türkiye'ye yaptığı destek ve yardım talebi üzerine TSK'nın kara ve topçu ateş desteği sağlamaya başladığını açıkladı.
Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Elçi Sermet Atacanlı, "KDP liderinin talebi üzerine bölgedeki bir kısım birliklerimiz Habur - Zaho istikametinde bölgeye girmiştir. Burada bu harekatın büyük bir kısmı Barzani'ye bağlı kuvvetlerce icra edilmektedir" dedi.
Atacanlı, "Türkiye, harekata sınırlı sayıda kuvvetlerle iştirak etmektedir" dedi.
Atacanlı Türk askerinin sınır ötesi hareketı ile ilgili olarak Irak ve ABD'ye bilgi verilip verilmediğinin sorulması üzerine de "Daha önceden haber verme ihtiyacımız yok. Ancak sonrasında tabii ki bilgilendirme oluyor" diye konuştu.
Irak'tan tepki
TSK'nın sınır ötesi operasyonu, Irak hükümeti tarafından tepkiyle karşılandı.
Irak Dışişleri Bakanlığı sözcüsü yaptığı açıklamada, "Irak hükümeti, son Türk askeri saldırısını ve Irak'ın toprak bütünlüğü ile bağımsızlığının Türk askeri güçleri tarafından ihlal edilmesini şiddetle kınıyor" dedi.
Sözcü, Bağdat yönetiminin, "Türk askerlerinin Irak topraklarından bir an önce çekilmesini istediğini de duyurdu.
En kapsamlı harekat
KUZEY Irak'ta faaliyet gösteren PKK'lılara karşı ilk büyük operasyon 1992'de yapıldı. KDP ve KYB peşmergeleri deseteğinde yapılan harekatlarda, örgütün Haftanin, Şive, Keşan, ZAP ve Hakurk kamplarına girildi. TSK'ya karşı cephe savaşına giren ve büyük yenilgiye uğrayan PKK, iki binin üzerinde kayıp verdi.
28.01.1994: PKK'nın Zeli kampı savaş uçaklarınca bombalandı. Hava harekatında 600 PKK'lı öldürüldüğü açıklandı.
18.05.199: Zeli kampı ikinci kez bombalandı. 92 PKK'lı öldürüldü.
20.03.1995: Kuzey Irak'a "Çelik harekatı" adı altında ikinci büyük harekat başlatıldı. Operasyonlar 35 gün sürdü. Bu harekatta, 523 PKK'lı öldürüldü.
01.01.1997: Hakkari'nin Uludere ilçesi karşısında yer alan Kuzey Irak topraklarındaki Sinaht ve İran sınır kesiminde yer alan Hakurk'a hava harekatları yapıldı. 190 PKK'lı öldürüldü.
Bölgede zaman zaman dar kapsamlı operasyonlar da yapıldı. Geçtiğimiz yılın mayıs ayında gerçekleştirilen Ejder - 1 ve Ejder - 2 Operasyonları özellikle Hakurk bölgesinde yoğunlaştı

[Av.Ali Sinkay]

Galiba Halk adına konuşmakan vazgeçmeyeceğiz. Ben halksam ben isemiyorum, benim yanımda anıdığım akşam kahvede beraber kağı oynadığımız arkadaşlarımız halksa operasyon istemiyor.

Kuzey Iraka tamamen PKK ile karşılaşmak için öncelikle siyasi bir desek alınması taraftarıyım. Kuzey Iraka PKK kamplarına yapılacak baskınlar geçmişte olduğu gibi düşük yoğunluklu çatışmalar (DYÇ) ve pusular kuran bir PKK var. Şu anda aktif saldırı yada dengeli savaş yapabilecek durumda değil. PKK'yı ne operasyon nede başka bir konvansiyonel durum bitiremez. PKK ERNK ve siyasi kanadı ile mücadele edilip örgüe katılım bitirilmeli. Yoksa olası bir operasyon ile PKK büyük güç kaybına uğrar, geçmişte de uğramıştı ve toparlanmak için taktik ateşkesler ilan etmişti. Kürçe yayın serbest bırakıldı. Bu ortamda PKK propogandasının engellenmesi oldukça güçleşti. Eskiden uydu antenleri toplanmış ve PKK'nın bölge propogandası engellenmeye çalışılmışır. Bu seçimlerde beni sevindiren tek olay AKP'nin doğudan çok yüksek oy alması, bu DTP'nin meclise çok fazla sandalye ile girmesine engel oldu. Ayrıca bölge halkının PKK ile işbirliğini çok fazla istemediğinin bir kanıtıdır. Yapılacak askeri operasyon , psikolojik harekat ile birlikte tekrarlanmalıdır. PKK önmli ölçüd güç kaybına uğramış bir örgüttür. İlk kurulduğu yıllardaki baskı v pusu politikasına geri dönmek zorunda kalmıştır. Ordumuzun doğuya olan hakimiyeti PKK'nın hareket sahasına oldukça daraltmıştır. Ancak Kuzey Iraktaki mevcut boşluk PKK'ya Türk askerine hedef olmadan rahat bir toparlanma merkezi olarak fayda sağlamaktadır. İran ve Suriye ise fiili Kürt devletinin Kuzay Irakta kurulduğunu görmüş ve kendi içlerindeki Kürt unsurların harekete geçmesinden korktuğu için PKK'nın faaliyetlerini yasaklayıp baskı altına almıştır. Şu an PKK Barzani ve Talabani tarafından desteklenmektedir. ABD'nin ise PKK'yı desteklemediğini ancak Barzani ve Talabani üzerinde siyasi emelleri olduğunu ve dolaylı olarak PKK'ya göz yumduğunu görüyorum.

Bence önce Barzani ve Talabani ile görüşülmeli, ciddiyetimiz onlara anlatılmalı, ABD'nin de ciddiyetimizi onlara anlatmasını sağlamalıyız. Bu operasyonu istemeyen ve açıkca korkan Barzani ve Talabani PKK desteğini kestiklerinde PKK'ya hava operasyonları ve nokta vuruşları ile saldırılabilir diye düşünüyorum.

Ancak Barzani ve Talabani kim olur ezer geçeriz düşüncesi doğru bir siyasi ve askeri taktik olmayacaktır. Yenemez miyiz, elbette yeneriz ancak bataklığı kurutmamış oluruz ve örgüte peşmergeden de katılım sağlamış oluruz. 2 yıl içerisinde gene toparlanabilir. Ayrıca elimizdeki tüfeklerin hassasiyeti dikkate alındığında ve barzani ve talabaniye karşıda bir harekat başlatıldığında bunun bina çatışması olma ihtimali kuvvetle muhtemeldir. Bubni tuzakları ile dolu binalar ve her an her evden ateş alabilme riski vardır. Bu tür bina çatışması riski olan saldırılarda önce havadan ve füzelerle hedefler vurulmalı ve ardından tank desteği ile şehre girilmelidir. Trkiye'nin hava gücü ve füze durumunu bilmiyorum. Ancak Türkiyenin korunması gereken hava sahasını dşündüğümüzde Ege , Karadeniz gibi tüm savaş uçaklarımızı bölgeye gönderemeyeceğimiz açıktır.

Sonuç olarak Kuzey Irağa mevcut durumda hadi giriyoruz deyip girmek hüsrana neden olabilir. Ancak mutlaka askeri uzmanlarımızı bunun sosyal yapısını da inceleyip gerekli tedbirleri siyasilere aldıracaklardır. Ben Sayın Yaşar Büyükanıt'ın Barzaniye yönelik açıklamalarını da işin ciddiyetini anlatmak amacına bağlıyorum.

[Stefan Fredrik]

Gelinen noktada demokrasi çözüm olamaz.Artık çok geç.

[Av.Ali Sinkay]

Gelinen noktada demokrasi çözüm olamaz.Artık çok geç.

Peki demokrasi yerine ne çözüm olabilir? Azınlık çoğunluğu mu yönetmeli?