mrb. ben 2002 kasımında işe başladım. atama kararnamemde sürekli görev yolluğunun mal müdürlüğünün ilgili kaleminden ödenmesi diye dosyam da bakanlığımın yazısı var.ama her nedense bu almam gereken sürekli görev yolluğum ödenmedi. benimle aynı tarihte işe başlayan bi arkadaşım bana 2004 yılında sürekli görev yolluğunu (ilk atama) aldığını söyledi.zaten benim atama kararnamemde yazması benim bu hakkımı korurmu ne yapmalıyım? ilginize teşekürler
31.07.2003 tarihinde 6245 sayılı harcırah kanununda değişiklik yapıldı. 6245 sayılı Kanunun, 4969 sayılı Kanun ile değişmeden önceki halinde, yani 9/a'da, şu hüküm yer almaktaydı: "a) İlk defa bir memuriyete tayin olunanlara tayinleri sırasında mütemekkin olduklara mahalden;".... Bu hüküm gereğince ilk defa atananlara harcırah verilmekteydi.
İlk defa atananların da harcırah alabilmesi için 4969 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılan 9/a maddesinin iptali için, idare mahkemesinde Anayasa Mahkemesine def'i yolu ile dava açılması ve bu dava sonunda Anayasa Mahkemesinin bu maddeyi de iptal etmiş olması gerekmektedir. Böyle bir dava açılması halinde davanın kazanılıp kazanılmayacağı net değildir. Zira burada bir eşitsizlik olmayıp madde herkese uygulanmaktadır. Ancak, dava açılması halinde taktir yine de mahkemenindir.
Siz 2002 kasımında göreve başladığınız için normal şartlar altında almanız lazımdı, ancak harcırah kanununun 59. maddesi "Daimi memuriyetle bir yere gönderilenler gidecekleri mahalle varış tarihinden ve muvakkat vazife ile gönderilenler de memuriyetleri mahalline dönüş tarihlerinden itibaren bir ay zarfında harcırah beyannamelerini, evrakı müspiteleri ile birlikte dairesi amirine tevdi ederler. Memurun kendisinden evvel veya sonra hareket eden ailesi için avans para verildiği takdirde bu bir aylık müddet, ailenin evvel gitmesi halinde memur veya hizmetlinin yeni vazifesi mahalline varış tarihinden ve sonra gitmesi halinde de bunların memur veya hizmetli nezdine muvasalatları tarihinden itibaren hesap olunur." hükmünü getirmiştir. o yüzden 1 ay içinde başvuru yapmadığınız için alamazsınız.
yorumunuz için teşekürler.ama sizinde dediğiniz gibi o başvuruyu 1 ay içinde biz yaptık ödemeyen mal müdürlüğü idi. yani hatayı onlar yaptı. benim bu kazanılmış olan hakkımı başka kurumun yaptığı hata nasıl olurda elimden alır.ki benimle aynı şartlarda olan arkadaşım 1.5 sene sonra bu parayı almış.siz 1 ay demişsiniz.peki o nasıl almış olabilir.. benim hukuken burda mağdur duruma düşmüyormuyum ilginize teşekürler
hocam idareye 1 ay içinde başvurduktan sonra idare size red cevabı vermişsse 60 gün içinde idare mahkemesine başvurmanız lazımdı. anladığım kadarıyla başvuru yapmamışsınız o yüzden süre aşımından artık hak iddia edemezsiniz. eğer idare size red cevabı verdikten sonra 60 gün içinde idare mahkemesine başvuru yapmış olsaydınız yolluğunuzu yasal faiziyle geri alırdınız. Alanlar bu şekilde almıştır. Artık çok geç.
sayın hocam tamamda ben daha göreve yeni başlayan bir stajyer olarak bu konuda bilgilendirilmemiştim. bana sadece yeni göreve başlayanlara harcırah ödenmediği idi. 2 ay içinde mahkemeye vermem gerektiği hakkında hiç bir kurum tarafından bilgilendirilmedim. aynı durumda olan birisine ödenip diğerine ödenmeme gibi bir durum sizce eşitlik ilkesine aykırı değilmi.
sinan bey haklı gibi gözüküyorsunuz ama haksızsınız harcırah kanununu bilmemeniz mazeret sayılabilir ama bir vatandaşın anayasayı bilmemesi mazeret değildir. 3 Ekim 2001 tarih ve 4709 sayılı Anayasanın 40. ıncı maddesine şu şekilde bir ikinci fıkra eklenmiştir.#8221;Devlet işlemlerinde ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.#8221; O halde bu fıkranın yürürlüğe girdiği 17 Ekim 2001 tarihinden itibaren yapılan idari işlemlerde idarenin ilgili kişinin bu işleme karşı başvurabileceği idari ve yargısal başvuru yollarını ve bunların hangi süre içinde yapılması gerektiğini yazmak zorundadır. Fakat davalı idare Anayasanın 40. ıncı maddesinin ikinci fıkrasını ihlal ettiğinden yapılan idari işlem şekil yönünden sakattır ve iptali gerekmektedir.
Anlayacağınız idare sizin olayınızda 2 kusur işlemiştir 1- size harcırah vermemesi sebep yönünden sakattır işlemin iptali gerekir.
2- anayasanın 40 maddesinin ikinci fıkrasına göre size verilen red yazısında harcırah ödenmeyeceğini belirttikten sonra 60 gün için ...... idare mahkemesine başvuru yapabilirsiniz. demesi lazımdı. size bu yazılı olarak bildirilmediği içinde şekil yönünden işlem usule aykırıdır ve iptali gerekmektedir. ama sizin bu karardan sonra 60 gün içinde idari yargıda dava açmanız lazımdı.
Danıştay Kanunun 7#8211;1. maddesi "Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gündür." tam burada acaba anayasanın 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasının uygulanmaması sizi mağduriyete sevk ettiği için süre açısından zaman aşımı söz konusu olabilir mi? Eğer size harcırah verilmemesi 22.10.2002 tarihinde anayasa mahkemesi kararı ile iptal edilen 2002 yılı bütçe yasası ise süre aşımı sözkonusu olmayabilir. Aşağıda verdiğim danıştay kararı size uyabilir inceleyin isterseniz.
Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
İKİNCİ DAİRE 2004 1601 2004 2513 17/12/2004
KARAR METNİ
ANAYASA MAHKEMESİNCE, İLGİLİ YIL BÜTÇE KANUNU'NUN KONUYA İLİŞKİN MADDESİNİN İPTALİNDEN SONRA DAVACININ SÜREKLİ GÖREV YOLLUĞUNUN ÖDENMESİ İÇİN YAPTIĞI BAŞVURUSUNUN REDDİNE İLİŞKİN İŞLEME KARŞI AÇTIĞI DAVANIN SÜRESİNDE OLDUĞUNUN KABULÜ GEREKTİĞİ HK.<
Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): Milli Eğitim Bakanlığı
Karşı Taraf : ?
İsteğin Özeti : İlk defa İstanbul İli emrine Öğretmen olarak atanan davacının, yolluk verilmesi için yaptığı başvurunun reddine ilişkin 22.4.2003 günlü işlemin, 2002 yılı Mali Yılı Bütçe Kanunu'nun ilk defa veya yeniden göreve alınanlar ile bunların aile fertlerine bu nedenlerle harcırah ödenmeyeceğine ilişkin 6/g maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 22.10.2002 günlü, E:2002/138, K:2002/96 sayılı kararıyla iptal edildiği, bu durumda anılan hükmün uygulanmasına olanak olmadığı; öte yandan, davalı idarece Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesinin mümkün olmadığı ileri sürülmekte ise de, yolluk verilmesi, Bütçe Kanunundan kaynaklanan bir hak olmayıp özel bir kanun olan Harcırah Kanununa dayandığı, bu Kanunun da halen yürürlükte olması nedeniyle anılan iddiaya itibar edilemeyeceği gerekçesiyle iptali yolunda İstanbul 1. İdare Mahkemesi'nce verilen 31.12.2005 günlü, E:2003/710, K:2003/1659 sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : Ali Alpat
Düşüncesi :İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : Semra Şentürk
Düşüncesi : 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7/1. maddesinde, dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğu hükme bağlanmış ve Danıştayca pek çok kararda da vurgulandığı gibi 2577 sayılı Yasanın "İptal ve Tam Yargı Davaları" başlıklı 12. maddesi, idari işlemler dolayısıyla açılacak tam yargı davalarının yöntem ve süresini dört ayrı seçenek halinde düzenlemiş olup, ilgililere bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilme olanağı tanımaktadır.
Yukarıya aktarılan hükümlere ve Anayasanın 125. maddesine göre kişilerin, idarenin her türlü eylem ve işlemine karşı tebliğ tarihinden itibaren yasada gösterilen sürelerde dava açması Anayasal bir hak olarak tanınmıştır.
Ancak bütün idari dava türlerinde dava açabilmek süre ile sınırlandırılmış olup bu sınırlandırma idari istikrar ilkesi ve kamu düzeninin gereğidir.
Olayda, davacının yolluksuz olarak atanma işlemine karşı davasını 2577 sayılı Yasada belirtilen sürelerde açmadığı, 2002 Mali Yılı Bütçe Kanununun 6. maddesinin (g) fıkrasının Anayasa Mahkemesi kararı ile iptali üzerine idareye yaptığı başvuru sonucu açtığı anlaşılmıştır.
Ortada, iptal veya tam yargı davası açılmasını engelleyen bir durum olmaması nedeniyle, dava hakkının bulunmasına karşın, bu hakkın kullanılmayarak dava açma süresinin geçirilmesinden sonra ilgilinin başvurusunu 2577 sayılı Yasanın 10. maddesine göre değerlendirmek, dava hakkının istenildiği anda kullanılması sonucu yaratacağından idari istikrar ilkesi uyarınca bu durumun kabulüne hukuken olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, dava 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununa göre süresinde açılmadığından bu durumu gözetmeden işin esası hakkında karar veren İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi'nce dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin işin gereği düşünüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığına bağlı olup davalı idare tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Öte yandan davalı idarece davanın süresinde açılmadığı öne sürülmekte ise de, açıktan atanmak suretiyle 27/9/2002 tarihinde öğretmen olarak ilk defa memuriyete başlayan davacı, atandığı tarihte yürürlükte bulunan 2002 Mali Yılı Bütçe Kanununun 6. maddesinin (g) bendindeki "ilk defa veya yeniden göreve alınanlar ile bunların aile fertlerine harcırah ödenmeyeceği ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu ile diğer mevzuatın bu fıkraya aykırı hükümlerinin uygulanamayacağı" na ilişkin açık hüküm karşısında, 6245 sayılı Harcırah Kanununun 59. maddesi çercevesinde göreve başladığı tarihten itibaren bir aylık süre içerisinde harcırah bildirimi düzenleme veya aynı süre içerisinde 2577 sayılı Yasanın 10. maddesine göre başvurma olanağına sahip değildir. Dolayısıyla davacı hakkında uygulanma olanağı olmayan 6245 sayılı Harcırah Kanununun 59 uncu maddesinin, davacının, harcırah verilmesi isteminin reddi üzerine açacağı davada dava açma süresinin hesaplanmasında dikkate alınması düşünülemez.
Bu itibarla, Anayasa Mahkemesinin 22/10/2002 günlü, E:2002/138, K:2002/96 sayılı kararıyla iptal edilen, ancak davacının açıktan atanmak suretiyle göreve başladığı 27/9/2002 tarihinde yürürlükte bulunan 2002 Mali Yılı Bütçe Kanununun 6. maddesinin (g) fıkrası uyarınca, göreve başladığı tarihten itibaren bir aylık süre içerisinde harcırah bildiriminde bulunması hukuken mümkün olmayan adıgeçenin, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 10. maddesine göre yaptığı 17/4/2003 günlü başvurusunun reddi üzerine 16/5/2003 tarihinde açtığı davanın süresinde olduğunun kabulü gerektiğinden davalı idarenin bu iddiasına itibar edilmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, İstanbul 1. İdare Mahkemesi'nce verilen 31/12/2003 günlü, E: 2003/710, K:2003/1659 sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda yapılan açıklamayla onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı üzerinde bırakılmasına, 17.12.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
(DAN-DER; SAYI:109)
BŞ/ŞGK
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
îïóáëèêîâàíî çäåñü êğàêåí ññûëêà
his comment is here jax wallet