+ Konuyu Yanıtla
1 den 8´e kadar toplam 8 ileti bulundu.

Konu: Hayata bağlayan fiş çekilebilir mi?

Hayata bağlayan fiş çekilebilir mi? Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Jun 2002
    Nerede
    İstanbul, Türkiye.
    İletiler
    189
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Hayata bağlayan fiş çekilebilir mi?

    Geçtiğimiz günlerde gazetelere haber olan Alman Nina Typol’un durumu uzun süre önce benzer bir vakayla kafamı kurcalayan soruyu tekrar hafızama geri getirdi.

    58 günlük bebeği ile bitkisel hayata giren (olayı çoğunuz biliyorsunuzdur ama kısaca özetleyeceksek, Türk sevgilisi tarafından vurulan ve beyin ölümüne giren 6.5 haftalık hamile kadın) Nina ve bebeğini hayata bağlayan fiş çekildi.

    Tıp etiğine göre yapılan doğru mu, hukuksal açından bakıldığında yapılan doğru mu?

    Ailenin kızımızın bize vasiyeti vardı, böyle bir durumda fişimi çekin dedi ifadelerini hiç mi hiç değerlendirmeye alamam.

    Çünkü böyle bir vasiyetin olduğuna gerçekten inanmıyorum olsa dahi bir ailenin böyle bir şeyi değerlendirmeye alabileceği ihtimalini düşünmek bile istemem.

    Ne olursa olsun ister beyin ölümü ister bitkisel hayata girme olsun her iki seçenekte de anne karnındaki canlı bir varlıktan, bebekten söz ediliyor.

    En son ana kadar hem annenin hem bebeğin yaşatılması gerekir. Alternatiflerin konuşulması bile rahatsız edici.

    Bir yolla engellenmesi gereken bir durum olduğunu düşünüyorum..Ailenin böyle bir kararı almasını benim vicdanımın anlaması ise mümkün değil....

    Ölçüm yine vicdanım kendi kızım olsa ben hiçbir durumda böyle bir şeyi kabul edemezdim...

    Ekte haberi okumak isteyenlere haberin ilgili bölümleri;

    Marmara Üniversitesi Organ Nakli Bölümü'nde görevli Doktor Emel Aksoğlu, “Eğer beyin ölümü tespit edilmişse, organlar bağışlanabilir" dedi. Çapa Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Mehmet Şükrü Sever ise, beyin ölümü ve bitkisel hayatın birbirinden farklı şeyler olduğunu ve ayırt etmek gerektiğini söyleyerek, "Beyin ölümünde hasta makineye bağlıdır ve hiçbir yaşam belirtisi yoktur. Bitkisel hayatta ise solunum devam eder. Beyin ölümü gerçekleşmişse bağış yapılabilir" diye konuştu. [hl]Olayın hukuki boyutunu değerlendiren Avukat Ali Rıza Dizdar ise, "Anayasa ve TCK, Nina ve bebeğin koruyucusudur. 468 ve 478'i maddeler bu durumu düzenlemiştir. Bunun aksi davranmak suç olur" dedi.</span id='hl'>Savcı: Buna tıp karar verir
    Olayla ilgili soruşturmayı yürüten Kadıköy Cumhuriyet Savcısı Naci Ayaz ise konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı "Beyin ölümü gerçekleşmiş anne karnındaki yedi haftalık bebeğin durumu ile ilgili kararı ancak tıp verebilir. Burada hekim dışındaki yakınları, karar verme yetkisine sahip değildir. Tıbben beyin ölümü gerçekleşmiş bir annenin, karnındaki bebeğe altı ay bakılması gerekir. Bizim hukukumuzda hiçbir zaman kişinin kendi ölümünü istemesi mümkün değildir. Anne karnındaki bebeğin bu sanığa ait olup olmadığı tartışılır. Baba bu çocuğun kendisinden olmadığını mahkemede söyleyebilir. Onun için DNA testi yapılması gerekir."

    (MADDELERDEN BİRİNİN İÇERİĞİ)
    T.C.K.468.Madde
    • Bir kadinin rizasi olmaksizin çocugunu düsürten kimseye yedi yildan oniki yila kadar hapis cezasi verilir.
    • Gebelik süresi on haftadan fazla olan bir kadinin rizasiyla tibbi nedenler mevcut olmadan çocugunu düsürten kimseye iki yildan bes yila kadar hapis cezasi verilir. Çocugunu düsürtmeye riza gösteren kadina da ayni ceza verilir.
    • 1. fikrada yazili fiil kadinin ölümüne neden olmussa, faile 15 yildan 20 yila ve bedeni bir zarara neden olmussa 8 yildan 12 yila kadar agir hapis cezasi verilir.
    • 2. fikrada yazili fiil kadinin ölümüne neden olmussa, faile 5 yildan 12 yila ve bedeni bir zarara neden olmussa 3 yildan 8 yila kadar agir hapis cezasi verilir.
    • Gebe sanilan bir kadin üzerinde rizasi olmaksizin çocuk düsürme amaciyla bazi fiillerde bulunan kimse kadinin ölümüne veya bedeni bir zarara neden olmussa 452 ve 456. madde hükümlerine göre cezalandirilir
    T.C.K.469.Madde
    • Gebelik süresi on haftadan fazla olan çocugunu isteyerek düsüren kadina bir yildan dört yila kadar hapis cezasi verilir.
    • Cürme istirak halleri disinda gebe bir kadini, çocuk düsürmeye yarayacak vasita tedarik etmek suretile çocugu düsürmeye tahrik eden kimse 6 aydan 2 seneye kadar hapis cezasi ile cezalandirilir.




    Give Justice A Hand



    Hukuki NET Güncel Haber

    Hayata bağlayan fiş çekilebilir mi? konulu yargıtay kararı ara
    Hayata bağlayan fiş çekilebilir mi? konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Jun 2002
    Nerede
    İstanbul, Türkiye.
    İletiler
    189
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı


    Bugün birkaç arkadaşımla otururken bu konu tekrar gündeme geldi. Aksi yönde kanaatini bildirenler olmadı mı? Oldu tabi, fişin çekilmesini makul görenler daha fazlaydı. Benim ise kanaatimde en ufak bir değişiklik olmadı. Başka konulara geçiş oldu, saygı göstermem gerektiği böyle bir karara vs. vs...Diğer gelişmeler beni gerçekten hiç ilgilendirmiyor. Konunun sadece bu bölümü beni ilgilendiriyor. Ve yanlış yapıldığını düşünüyorum. Son ana, eldeki son imkanlar, seçenekler ne varsa herşey tükenene kadar canların yaşatılması gerekiyordu...


    Give Justice A Hand

  4. #3
    Kayıt Tarihi
    Jun 2002
    Nerede
    İstanbul, Türkiye.
    İletiler
    189
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    [<center></center>
    Haftalardır gerek yazılı gerek görsel medyada bu konunun gündemde olması umarım, sorunun gerek hukuki anlamda gerekse tıp etiğinde ama en önemlisi kamu vicdanında sonuca ulaşmasına vesile olur.

    Çünkü bir karmaşa olduğu görülüyor. Başkalarının yaşadığı hayat tecrübeleri hakkında konuşmak veya bir yargıya varmak görünürde kolaydır. Bu zorluk ancak kişinin başına geldiğinde gerçek anlamda ne denli zor olduğu ortaya çıkar. İşte bu nedenle ben de fikir beyan ederken bunun zorluğunu yaşamamış biri olarak fikir yürüttüğümün farkındayım.

    Düşüncem böyle zor kararlarda, bir hayatı, bir canı ilgilendiren durumlarda sorumluluğun çok büyük olacağı yönünde..

    Bu nedenle kararı elinde bulunduracak kişilerin ileride pişman olma ihtimalleri varsa, telafi edemeyecekleri kararlarda çok dikkatli olmaları ve acele hareket etmemeleri gerekir.

    Tıbben ve hukuken ölü olarak tanımlanan (beyin ölümü gerçekleşen kişi) insanların makinalara bağlı olarak solunumlarının, kalp dahil iç organlarının çalışır durumda olduğu gerçeği beni klasik görüşlerden uzak hareket etmeye zorluyor.

    Belki geri kafalıyım belki yanılıyorum ancak bir hayatı sonuçlandırmak bizlerin sorumluluğunda olmamalı diye düşünüyorum...

    Gittiği yere kadar, imkanları zorlayacak da olsak, sonuç değişmeyecek olsa dahi hayata bağlayan fişi çekme hakkı bizlerde olmamalı. Hele o kişi içinde başka bir can daha taşıyorsa bunun önemi ve sorumluluğu birken ikiye çıkmaktadır....Hukuki boyutta bu konunun çözümlenmemiş olduğuna da dikkatinizi çekmek isterim..

    Bu haftaki Aktüel dergisinde konuya yer ayrılmıştı. Önemli gördüğüm yerleri alıntı olarak aldım...;



    EMBRİYODA BEYİN YOK

    BU İŞİN PROSEDÜRÜ KESİN OLARAK TARİF EDİLMİŞTİR. ORGAN BAĞIŞI İÇİN BEYİN ÖLÜMÜNÜN TESBİT EDİLMESİ GEREKİR. [hl]ORGANLAR ALINIR, HASTA SOLUNUM MAKİNESİNDEN AYRILIR. BURADAKİ TEK ENTERESAN DURUM HAMİLELİK. KİM NASIL KARAR VERECEK? ÜZERİNDE DÜŞÜNÜLMÜŞ BİR KONU DEĞİL, NE GELENEKSEL NE KANUNİ ÇÖZÜM VAR. BEYİN ÖLÜMÜ OLDUĞU İÇİN O İNSAN YAŞAMIYOR DİYORUZ, O SIRADA KALBİ VE DİĞER ORGANLARI ÇALIŞIYOR. HAYATIN ÇİZGİSİNE NEREDE BAŞLAYIP NEREDE BİTTİĞİNE BEYİNLE KARAR VERİYORUZ. &lt;/span id='hl'&gt; HALBUKİ 7 HAFTALIK BİR EMBRİYODA BEYİN YOK. ANCAK 3-4 AYLIK BİR FETUSTA BEYİN FAALİYETİNDEN BAHSEDİLEBİLİYOR. BU TAM BİR TARTIŞMA YARATABİLİR. MADEM Kİ ÖLÜM BEYİN FAALİYETİNİN DURMASIYLA TANIMLANIYOR, HENÜZ BİR BEYNİN OLUŞMADIĞI BİR EMBRİYODA HAYAT NE ZAMAN BAŞLAR?

    (Florance Nightingale Nöroşirurji Bölüm Bşk. Prof. Orhan Barlas)

    [hl]BEBEĞİ ALMAK SUÇTUR&lt;/span id='hl'&gt;

    TÜRK KANUNLARI ANAYASANIN ANA PRENSİPLERİNDEN BİRİ DE YAŞAMA HAKKININ KUTSALLIĞIDIR. NiNA'NIN OLAYINI BU ÇERCEVEDE DÜŞÜNÜRSEK BEYİN ÖLÜMÜ GERÇEKLEŞMİŞSE VE BU DURUM UZMAN DOKTORLAR TARAFINDAN TESBİT EDİLMİŞSE HAYATA SON VERME İŞLEMİ GERÇEKLEŞEBİLİR. OLAYIN CAN ALICI NOKTASI BEYİN ÖLÜMÜ GERÇEKLEŞMİŞ BİR VÜCUTTA YAŞAYAN BİR ÇOCUKTUR. BU DURUMU GÖZARDI ETMEK TÜRK HUKUK SİSTEMİNE AYKIRI BİR HAREKETTİR. TMK 582, ANA KARNINDAKİ CENİNİ SAĞ DOĞMASI KOŞULUYLA MİRASÇI KABUL ETMİŞ VE MİRAS İŞLEMİNİN DOĞUMA KADAR ERTELENMESİNİ KABUL ETMİŞTİR. TCK 468 VE 478 MADDELERİNE GÖRE ANNENİN RIZASI VE TIBBIİ NEDENLER MEVCUT OLMADAN ÇOCUĞUN HAYATINI SONA ERDİRMEK SUÇTUR. BEYİN ÖLÜMÜ TESBİTİNDEN SONRA ANA KARNINDAKİ BEBEĞİN DOĞAL GELİŞİMİNİ SAĞLAYACAK VE SAĞ DÜNYAYA GELMESİ İÇİN GEREKEN SÜRENİN DOLDURULMASI GEREKİR.

    (Av. Egemen Pınar)




    Give Justice A Hand

  5. #4
    Kayıt Tarihi
    Feb 2003
    Nerede
    Diyarbakır, Türkiye.
    İletiler
    2
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    selamlar sayın yöndem

    hayata bağlayan fiş çekilebilirmi konulu yazınızı okudum. oldukça ilginç bir konuya değindiğinizi kabul etmek zorundayım. bu olay bir anlamda ötenazi'yi anımsatmakta. insanların tedavi olanağı bulunmadığı için hayatlarına son verilmesini isteme hakkının olup olmadığı tartışılabilir. Türk Medeni Kanununa göre yaşam kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardandır. kişi sağ doğmakla tüm haklara sahip olur. ancak bu hakların içerisine hayatına bizzat kendi isteği veya yazınızda bahsettiğiniz gibi yakınlarının isteği ile son verilmesi de dahil midir? çok tartışılması gereken bir konu. doktorlar ötenazi konusunda siz hastanın o aşamaya geldiğinde çektiği acının ne olduğunu bilmiyorsunuz şeklinde bir bir yaklaşım gösterebiliyorlar. ama ben yaşamın bu kadar kolay sona erdirilmemesi gerektiğini düşünüyorum. insan sağlığına zarar veren her türlü müdahale Türk Ceza Kanunu ile ceza yaptırımına bağlanmış iken beyin ölümünün gerçekleşmiş olması nedeniyle hayata bağlayan fişin çekilmesi ne derece doğru? tokat'ta görevim sırasında ötenazi konusunda yazmış olduğum ve Adalet Bakanlığı Adalet dergisinde yayınlanan bir yazım bulunmakta. eğer bu konu ile ilgileniyorsanız naçizane söz konusu yazıyı adalet.org sitesinde makaleler bölümünde bulabileceğinizi belirtmek isterim. sizin yazınızda belirttiğiniz bazı konulara o yazımda değinmiştim. tekrar selamlar.
    süleyman karaca
    d.g.m. c.savcısı
    diyarbakır
    skaraca@netbulmail.com



  6. #5
    Kayıt Tarihi
    Jun 2002
    Nerede
    İstanbul, Türkiye.
    İletiler
    189
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    (Paradise Lost, 1930)

    Sayın Süleyman Bey,

    Hazırlamış olduğunuz çalışma hem çok detaylı hem de çok açıklayıcı.

    Henüz inceliyorum ama son derece yararlandığımı bilmenizi istedim.

    Bu konuda detaylı bir bilgiye sahip değildim oradan buradan duyduklarım, okuduklarım vs..

    Ancak şu bir gerçek ki, insanın yaşama hakkının bu denli koruma altına alındığı bir durum söz konusu iken, pervasızca dileyenin dilediğini yapması ve buna izin verilmesini anlamak mümkün değil.

    Kanımca hayata bağlayan fişin çekilmesinin ötenaziden bir farkı yoktur...Vicdan insanları doğruya götüren en önemli şeylerin başında gelir. Vicdanımda yeri olmayan, asla sindiremeyeceğim bir uygulamanın yapılmasını da, ne kendim kabul edebilirim ne de başkasının açıklamalarını bu durumda makul görebilirim.

    Aksini söyleyebilecek olan varsa nedenlerini de tüm içtenliğiyle sıralama cesaretine sahip olması gerekir diye düşünüyorum...

    Tekrar size teşekkür ederim..

    Saygılarımla




    Give Justice A Hand

  7. #6
    Kayıt Tarihi
    May 2003
    Nerede
    konya, Türkiye.
    İletiler
    2
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    sayın yöndem.
    bu konu hakkında ben de bir görüş belirtmek istiyorum.evet nina typol bunların hiçbirini haketmemiştir.hem bir insan olarak hem de bir çocuk annesi olarak.beyin ölümü gerçekleşmiş ve yuasamsal faaliyetleri durmuştur.fakat canlı bir bebek büyük tartışma yaratmıştır.kimileri yaşatılsın kimileri yaşatılmasın diye görüş bildirdiler.ben ce kimsenin böyle bir görüş bildirmeye hakkı yok ki...allah aşkına biz iran da kanadada ve yahut ötanazinin uygulandığı başka bir ülkede mi yaşıyoruz.bizim yasalarımız da apaçık .insan hakkını yeterince koruyor.fakat o günlerde bir suç duyurusun da bulunulmadığından büyük bir hata yapılmıştır.yasalar çiğnenmiş ve güvenişrliğini kaybetmiştir.vicdanen bir insan olarak bundan dolayı büyük bir üzüntü duydum.keşke hiçbiri yaşanmasaydı.sizede ayrıca teşekkür ediyorum.böyle bir konuyu tartışmaya açmanız beni gerçekten sevindirdi.umarım böyle bir olay ve böyle bir rezalet bir daha yaşanmaz.bu konu hakkında görüşlerinize devam ediniz.başarılar.

    selamlar

  8. #7
    Kayıt Tarihi
    Jun 2002
    Nerede
    İstanbul, Türkiye.
    İletiler
    189
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Bu konuda daha fazla söylenecek ne var diye konu gündemde iken bir süre kafa yormuştum. Hatta aksini düşünenlerin ve bu konuda ısrar edenlerin hangi gerekçelerle bu konuyu değerlendirdikleri üzerinden gitmeye çalışmıştım.

    Ne kadar aksi yönde var olan bu gerekçeleri anlamakta zorlansam da inanın ki denedim..anlayabilmek için inanmasam da denedim...

    İnsan hayatının bu denli kutsal olduğu bilindiği ve herkes tarafından kabul edildiği halde, gerek maddi zorluklar gerekse geriye dönüş olamayacağı gerekçe gösterilerek bir insanın yaşamını bu ilkel yöntemle sona erdirme veya devam ettirme kararı bizlerin yapabileceği iş mi anlamak zor...

    Bu inancı savunanlara sormak isterim, bizim gibi çoğu zaman çelişkiye düşübilen, rahatlıkla hata yapabilen, fevri çıkışlarda bulunabilen, kendine bile bakmaktan aciz insanoğlunun yapabileceği iş mi bu?

    Ben sadece sıradan bir vatandaş olarak bu gücün ben de olamayacağına ve olmaması gerektiğini biliyor ve buna inanıyorum. Doğru olan da bu değil mi? İşte bu aşamada yasalar insanın tüm haklarını koruyarak bu ve bunun gibi birçok görevi üstlenmiyor mu zaten?

    Birileri yasaların öngördüğü hakları görmezden gelip sözde gerekçelerle (bence gerekçe değil de zırvalarla) kendisini ön plana çıkararak bir başkasının hayatı hakkında karara varabiliyorsa kesinlikle suç işliyor konumdadır. Sayın Gökdeniz Yıldız'ın da belirttiği gibi, bu ve benzer olayların üzerinden geçilip, gerekli işlemler ısrarla yapılmamaktadır. Bu da aynı duruma sahip olacak insanlara nasıl bir insanın hayatı üzerinde oynayabileceklerine, nasıl pervasız hareket edileceklerine dair yol gösterip, cesaret vermektedir.

    Saygılarımla..

    Give Justice A Hand

  9. #8
    Kayıt Tarihi
    May 2003
    Nerede
    konya, Türkiye.
    İletiler
    2
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    sayın yöndem uzun süredir giremiyordum sitenize .yani hukuki nete girmekte sorun yaşıyordum.nina typol hakkındaki yorumunuzu okudum bugün.evet yzdıklarınız çok doğru şeyler.bizim ülkemiz de insana verilen değer işte bu.tek nina typol değil geçenler de aynı olay yeniden yaşandı.ama bu kişi bizim vatandaşımız olduğu için fazlaca ilgi çekmedi.tabi insanların ne olursa olsun bu türce muamele görmesini kınıyorum.ve bu olaylar asla engellenemiyor.bir insanın bir diğer insan hakkında karar vermesi çok yanlış.bu bana eski kast sistemini çağrıştırıyor.ilginizden dolayı size teşekkür ediyorum.

    selamlar

+ Konuyu Yanıtla

Bu sayfada bulunan kavramlar:

Benzer Konular :

  1. Sonuçlanmış dava geri çekilebilir mi ?
    Merhabalar. Kısaca bahsetmek istiyorum. Birisinden telefonda ölüm tehditi almış ve hakarete uğramıştım, savcılık başvurumun ardından mahkeme...
    Yazan: emrefba Forum: Ceza Hukuku
    Yanıt: 0
    Son İleti: 28-11-2015, 14:28:02
  2. Malen kesilen senetlerde tahsil gününden sonra protesto çekilebilir mi?
    06.06.2011 tahsil tarihli malen kesilmiş bir senet var elimde ve henüz ödeme yapmadı karşı taraf, elimde mal verdiğime karşın bir fatura yok fakat...
    Yazan: sheerd Forum: İcra ve İflas Hukuku
    Yanıt: 1
    Son İleti: 10-06-2011, 15:19:02
  3. Banka tarafından hesabınızdan izinsiz para çekilebilir mi?
    Uzun süre işsiz kalınca bir bankadan olan Kredi kartı borcumu ödeyemedim. 2009 affı ile 7. ayda yeniden yapılandırmaya gittim ve şu an her ay düzenli...
    Yazan: Antecurs Forum: Kredi Kartları ve Bankacılık Hukuku
    Yanıt: 0
    Son İleti: 25-03-2010, 22:55:54
  4. Kiracıyı bağlayan hükümler
    Merhaba, Üniversite öğrencisi olarak bir apartmanda bir dairenin 3-4 odaya bölünmesiyle satılan odalardan birini yıllık olarak kiraladım. Normal...
    Yazan: prolife Forum: Kira Hukuku
    Yanıt: 4
    Son İleti: 13-03-2010, 00:05:20
  5. Murisin bankada kalan parası nasıl çekilebilir?
    -Miras bırakanın banka hesabında kalan parasından varisleri faydalanabilirmi, nasıl bir yol izlemek gerekir? -Banka bilinmiyor ise nasıl tespit...
    Yazan: esras35 Forum: Miras Hukuku
    Yanıt: 2
    Son İleti: 21-09-2007, 14:47:40

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.