Bediüzzaman#8217;ın konuyla ilgili söyle demiştir;
Hatta rûy-i zemînin (yeryüzünün) en meşhur seddi ve kaç günlük uzak bir mesafe tutan Sedd-i Çini (Çin Seddi) Kur'an lisaniyle Yecüc ve Mecücün ve tabîr-i diğerle (başka bir ifadeyle) tarih lisanında Mançur ve Moğol denilen ve âlem-i beşeriyeti (insanlığı) kaç defa zîr-ü zeber eden (altüst, darmadağın eden) ve Himalaya Dağları'nın arkasından çıkan ve şarktan garbe (doğudan batıya) kadar harab eden akvâm-ı vahşiye (vahşi kavim) ve garetkâr (yağmacı, çapulcu) milletlerin...9
buna göre;
#8226; Moğol, Mançu ırkındandır.
#8226; Daha önce Avrupa ve Asya#8217;yı ele geçirip, doğudan batıya kadar her yeri harap ettikleri gibi ahir zamanda da dünyayı altüst edeceklerdir.
#8226; Himalaya Dağları#8217;nın arkasından çıkacaklardır.
#8226; Saldırgan, yağmacı bir topluluktur.
#8226; Hz. Zülkarneyn, mazlum halkları korumak için iki dağ arasına yaptığı sed ile bu topluluğun saldırılarını durdurmuştur.
Yani burada türklerden bahsedilmemektedir.
Bediüzzamanın türklerle ilgili görüşlerine gelince ;
Emirdağ lahikasın 552syf da;
Bin seneden beri İslâmiyet'in kahraman bir ordusu ve bayrakdarı olan türk milletine âlem-i İslâm'ın adavetini izale etmek, türkler yine eskisi gibi İslâmiyet'in kahramanıdırlar kanaatını verdirmektir. Bu suretle dörtyüz milyon hakikî kardeşleri bu millete kazandırmakla saadet-i hayatiyesine en ehemmiyetli bir hizmeti îfa eylemektir ki, Risale-i Nur iman hakikatlarını bu vatanda neşrederek bu azîm faideyi fiilen göstermiştir.
yazmaktadır.
yine
tarihçe-i hayat syf 26 da;
Üstad, Risale-i Nur'u te'lif ederken, Kur'anın i'cazî lem'aları olan bu eserlerin her taife-i insaniyede inkişaf edeceğini, dinsizliğin memleketimizi istilasına mani' olacağını, memleket ve millet için bir sedd-i Kur'anî vazifesini göreceğini, Risale-i Nur hizmetinin umumiyet kesbedip "Türk" Milletinin yine İslâmiyetin kahraman bir ordusu ve fedakârı olacağını, Risale-i Nur'un neşri ve ileride resmen intişarı milletçe benimsenmesi ve maarif dairesinin hakikat-ı Kur'aniyeye yapışması neticesi maddeten ve manen milletin terakki edeceğini, İslâmiyetin büyük kuvvet bulacağını zikretmiştir.
ve yine
Barla hayatı tarihçe-i Hayatta;
Van'da mezkûr mağarada yaşamakta iken, şarkta ihtilal ve isyan hareketleri oluyor. "Sizin nüfuzunuz kuvvetlidir" diyerek yardım isteyen bir zâtın mektubuna: "türk Milleti asırlardan beri İslâmiyet'e hizmet etmiş ve çok veliler yetiştirmiştir. Bunların torunlarına kılınç çekilmez, siz de çekmeyiniz; teşebbüsünüzden vazgeçiniz. Millet, irşad ve tenvir edilmelidir!" diye cevab gönderiyor.
Bediüzzaman Eskişehir mahkemesi müdafasında şu sözleri söylemiştir:
Salisen: Benim gibi pek ciddî bir muhabbetle Türk Milletini seven; ve Kur'ânın senasına mazhariyetleri cihetiyle türk Milletini pek çok takdir eden; ve altı yüz seneden beri bütün dünyaya karşı koyan ve Kur'ânın bayraktarı olan bu millete karşı gayet şiddetli taraftar bulunan; ve bin türkün şehadetiyle, bin milliyetçi türkçüler kadar türk Milletine bilfiil hizmet eden ve kıymettar otuz-kırk türk gençlerini, namazsız otuz bin hemşehrilerine tercih etmekle bu gurbeti ihtiyar eden ve hocalık haysiyetiyle izzet-i ilmiyeyi muhafaza eden ve hakaik-i imaniyeyi pek vâzıh bir surette ders veren bir insanın; on sene ve belki yirmi-otuz sene zarfında, yirmi-otuz değil, belki yüz, belki binler talebesi, sırf iman ve hakikat ve âhiret noktasında onunla fedakârane bağlansa ve âhiret kardeşi olsalar çok mudur ve zararı mı var? Hiç ehl-i vicdan ve insaf bunları tenkide cevaz verir mi? Ve bunlara cemiyet-i siyasîye nazariyle bakabilir mi?
Ey efendiler! Ben, herşeyden evvel Müslümanım ve kürdistanda dünyaya geldim. Fakat, türklere hizmet ettim ve yüzde doksan dokuz menfaatli hizmetim türklere olmuş ve en çok hayatım türkler içinde geçmiş ve en sâdık ve en hâlis kardeşlerim türklerden çıkmış ve İslâmiyet ordularının en kahramanı türkler olduğundan, meslek-i Kur'âniyem cihetiyle, her milletten ziyade türkleri sevmek ve taraftar olmak kudsî hizmetimin muktezası olduğundan; bana Kürd diyen ve kendini milliyetperver gösteren adamların bini kadar türk Milletine hizmet ettiğimi, hakikî ve civanmerd bin türk gençlerini işhâd edebilirim.
Hem, hey'et-i hâkimenin ellerinde bulunan otuz-kırk kitabımı; hususan İktisad, İhtiyarlar, Hastalar Risalelerini işhad ediyorum ki: türk Milletinin beşten dört kısmını teşkil eden musibetzede, fakirler ve hastalar ve dindar müttakiler taifelerine bin türkçü kadar hizmet eden o kitablar, Kürdlerin ellerinde değil, belki türk gençlerinin ellerindedirler.
Sonra, ben cemiyetin îman selâmeti yolunda âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmibeş milyon türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun. Kur'ânımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cenneti de istemem; orası da bana zindan olur. Milletimizin îmanını selâmette görürsem, Cehennemin alevleri içinde yanmağa razıyım: Çünki; vücudum yanarken, gönlüm gül-gülistan olur.
bunun gibi okadar çok yazısı varki sizlere sadece bir kısmını yazabidim. Bediüzzamanın kim olduğunu risale-inur.org dan yada bediuzzamansaidnursi.net den araştırabilirsiniz.
Saygılarımla....
In Ezekiel 38 & 39, we're told of an incredible military attack that is set to take place against Israel in the prophetic future. Those on tap to participate, according to many respected theologians, are the following nations:
·Gog - Most agree this is a reference to Russia.
·Meshech - Most associate this with modern day Turkey, ancient Anatolia, but some say it refers to the Moscow area.
·Tubal - Most associate this with modern day Turkey, ancient Anatolia.
·Persia - modern Iran
·Ethiopia
·Libya
·Gomer - eastern Europe or Turkey
·Togarmah - southeastern Europe or Turkey Turkey, in spite of its efforts to remain a pro-Western nation, clearly appears headed for a dramatic change of mind in the prophetic future - one that will see it become one with its Islamic brethren in seeking Israel's destruction. Is there any evidence to support that notion? Yes, as I have documented on numerous occasions. As Turkey continues to attempt to gain entry into the European Union, all kinds of issues are popping up, seemingly frustrating Turkey's efforts. Am I surprised by that? Not at all, as this is what Bible prophecy seems to indicate we should expect to see happening. The latest? Turkey, according to a Fox News story, recently tapped a hardliner to head its military, General Yasar Buyukanit. As I perused the story's content, I didn't see a great deal of significance in this taking place until I read the following (emphasis added mine): Buyukanit's outspokenness and his strong nationalist views have made him popular in Turkey, especially as Turks become increasingly disillusioned with their country's EU bid and the growing opposition in Europe to their possible membership. The appointment came in advance of a meeting of the military's top leadership, which is expected to make a regularly scheduled series of appointments to the military's top positions. A Western diplomat, speaking on condition of anonymity due to the sensitivity of the subject, said the extensive military changes were likely to have delayed the military's consideration of the possibility of Turkey contributing to a possible Lebanon peacekeeping force. The Fox News story above is dated 7-31-06. What has shown up in the news since then is equally interesting, in my opinion. Middle East Newsline, in a story dated 8-3-06, is claiming Turkey plans to buy 30 advanced F-16 aircraft from the United States at a cost of $1.5 billion. Additionally, a Middle East Newsline story dated 8-4-06 indicates China and Turkey have developed and marketed an advanced rocket - the B-611, which the story indicates was "developed in secret", adding that "its arrival marks a secret Chinese-Turkish project meant to supply artillery-based rockets to both countries as well as client states." While there seems to be no cause for anyone to conclude that General Yasar Buyukanit had anything to do with either of the matters addressed by the Middle East Newsline articles, isn't it interesting that, at a moment when tensions in the Middle East are so high, a hardliner would be appointed as the commander of Turkey's military? Isn't it likewise interesting that he is specifically popular with Turks who are disillusioned with Europe's growing opposition to Turkey becoming an EU member? Isn't it interesting that Turkey is presently looking to upgrade its air forces, in light of Ezekiel's prediction that the Gog-Magog alliance will "be like a cloud to cover the land?" I think it's quite possible we're witnessing yet another development leading us closer to the fulfillment of Ezekiel's end time prophecies hidden within the selection of this Turkish hardliner to head Turkey's military - another reason for us to keep looking up! Jesus Christ is Lord and He is coming soon!
Achmadinjihad: War To Wipe Out Israel Near
Editorials in Iranian newspapers claim '50 percent of Israel already destroyed,' say 'Israel must collapse.' Iranian newspapers Kehyan and and Resalat have urged Muslims around the world to prepare for a 'great war' to destroy the State of Israel.
The newspapers published the editorials, translated from Persian by MEMRI , the Middle East translation service, to mark 'Quds' day on October 20, an Iranian 'holiday' calling for the "liberation" of Jerusalem and war against Israel.
"Hizb'allah destroyed a t least half of Israel in the Lebanon war... Now only half the path (to its destruction) remains," an editorial in the conservative Keyhan newspaper declared.
"It was proven that, by means of an offensive operation that need not be equal to Israel's moves, it is possible to neutralize the Zionist navy," the article said triumphantly.
'Great War Not Far Off'
It continued: "Just as in one 33-day war more than 50 percent of Israel was destroyed, and the hope of its supporters for the continued life of this regime was broken, it is likely that in the next battle, the second half will also collapse."
"On that day... Jordan will not be able to prevent the Jordanian Islamists from operating through the long Jordan-Palestine border, and the millions of Egyptian Islamists... will not let the Sinai-Israel border remain quiet, and the Syrian Golan Heights will not remain as a (mere) observer of the battle. That day is not so far off."
Th e Resalat newspaper struck a similarly bellicose tone with an editorial entitled "Preparations for the Great War."
"The great war is ahead of us, (and will break out) perhaps tomorrow, or in another few days, or in a few months, or even in a few Years... Israel must collapse," the newspaper said.
It added: "For the first time in the 60 years of its disgraceful life, the Zionist regime - the West's beloved in the Middle East - tasted the taste of defeat, and the citizens of this regime trembled at the menace of Hizbullah's missiles… The nation of Muslims must prepare for the great war, so as to completely wipe out the Zionist regime, and remove this cancerous growth. Like the Imam (Ayatollah) Khomeini said: 'Israel must collapse.'"
Prayer for Salvation: Jesus Christ is the Son of God. If we have invited Jesus to come and live within us and be the Lord of our lives then our inheritance in the future kingdom is assured. God's word says in John 14:6, "Jesus saith unto him, I am the way, the truth and the life: no man cometh unto the Father, but by me." In order to invite Jesus to be your Savior and Lord, you must believe in you heart that He is the Son of God, believe that He died upon the cross of Calvary as an atonement for your wrong doings, and believe that He arose from death and the grave. We must confess and repent of our sins and confess that Jesus Christ is Lord. If you have never done this then stop right now and pray this prayer. Heavenly Father, I come to You in the Name of Jesus repenting and asking forgiveness of all my sins. Your Word says, "whosoever shall call on the Name of the Lord shall be saved" (Acts 2:21). I am calling on You. I pray and ask Jesus to come into my heart and be Lord over my life according to Romans 10:9-10. "If thou shall confess with thy mouth the Lord Jesus and shalt believe in thine heart that God has raised Him from the dead thou shalt be saved" I do that now. I confess that Jesus is Lord, and I believe in my heart that God raised Him from the dead. I am a Christian ..a child of Almighty God! I am saved! You are now an heir to the Kingdom of God! Your future is assured. I want to encourage you to find a church in your local area to attend. Tell someone that you have just received Jesus as your Lord. Than start digging into God's Word.
Mesele çok ciddi ve de vahim. Vahameti daha da artıran bir yön de şu; Başkan Bush’un bağlı olduğu Evanjelist mezhebinin konuyla ilgili metinlerinde, Türkiye’nin Yecüc ve Mecüc olacağı beklentisini yansıtan düşünceler var. ABD Başkanı’nın bu konuda savaşa girmeye hazır olduğunu bilince bu da şaka olmaktan çıkabiliyor
Liderlerin inanışlarını anlamadan dünyadaki gelişmeleri kavrayabilmenin imkanı yok. Bir din âlimi tarafından “Tanrı’nın yürüdüğü topraklar” (Where God has Walked) diye adlandırılan, tüm dinlerin başlangıç noktası olmuş bölgemizdeki gelişmeleri, din boyutunu anlamadan çözebilmek özellikle mümkün değil.
Dünya politikasında dinin önemi artarken bir yandan da tuhaf biçimde ateizmin gücü -özellikle ABD’de-tırmanıyor. Bu konuda yayınlanan birçok kitap ‘Çok satanlar’ listesinde o ülkede. Christopher Hitchens’in ‘God is Not Great’ adlı kitabı koyu dindar Amerikan eyaletlerinde bile çok satarak ve beğenilerek herkesi şaşırttı.
Amerika Başkanı Bush tüm yaşamını ve politik kararlarını dini kurallara göre yönlendirdiğinden, o kitapların birden beğeni toplamaya başlaması politik anlamı açısından incelenmeli.
Bush, 11 Eylül saldırısı olduktan hemen sonra kendisinin bir haçlı seferi başlatacağını açıklayarak niyetini açıkça belli etti. Bu son derece ürkütücü bir tavırdı. Çünkü ait olduğu mezhep göz önüne alındığından işin sonu kıyamet gününe kadar ulaşabilirdi.
Ben, Irak’ta başlatılan savaşın dini, mistik konular dikkate alınmadan anlaşılamayacağını her zaman savundum. Tek boyutlu açıklama çabaları bana hep eksik geldi. Burnumuzun dibinde büyük, çok büyük bir gelişme yaşanıyordu. Hem fiilen hem de mistik boyutuyla bizleri içine çekmeye başlayan bir gelişmeydi bu.
Dini konularda çok bilgim olmadığı için uzun süredir tam açıklayamadığım esrarengiz bir olayın içindeydik. Tam anlayamıyordum ama yoğun okuyarak öğrenmeye çalıştım, öğrendikçe de korktum.
Neden korktuğumu, nasıl anlatabileceğimi de tam olarak bilmiyordum ancak geçen günlerde gazetelerde yayınlanan bir haber, engeli aşmama vesile oldu.
Buna göre Başkan Bush ve Fransa eski Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Irak savaşından önce bir araya gelmişler. O toplantıda Bush, Chirac’ı birlikte savaşa girmeye ikna etmek için “Ortadoğu’da Yecüc ve Mecüc harekete geçti. İncil’in öngördükleri yaşanmaya başlandı, bana yardım etmelisin” demiş.
Gayet tabii ki Chirac, Bush’un neden bahsettiğini anlamamış ve Lozan Üniversitesi’nden İncil uzmanı Profesör Thomas Römer’den bilgi yardımı istemiş.
Baştan söyleyeyim; bundan sonra anlatacaklarım hakkında bilgilerim kısıtlı. Çünkü ben de öğrenme sürecindeyim. Yapabileceğim yanlışlar için şimdiden özür diliyorum.
Yecüc ile Mecüc, Kur’an dahil tüm kutsal kitaplarda yer alan ve insan ırkını ortadan kaldıracağı söylenen bir ırk. Bu ırkın harekete geçmesi kıyamet alameti olarak kabul ediliyor. Bunları durdurabilecek tek gücün yeryüzüne inecek Mehdi olacağı belirtiliyor.
Şimdi tüm bunları öğrendikten sonra bir karar aşamasına geldim. Ya bu konuda bir mizah şaheseri yaratmaya girişecektim (Yecüc ile Mecüc’ün tarifleri arasında yer alan ‘enine doğru geniş olan tür’ tanımlamasından yola çıkarak bu işin Türklerle bağlantısını kurabilirdim. Ve bu bağlamda Ahmet Çavuşoğlu ile Rıza Zelyut’un yan yana fotoğraflarını çektirip onları Yecüc ile Mecüc ilan edebilirdim) ya da meseleyi ciddi bir şekilde araştıracaktım.
İkinci yolu seçtim, iyi de etmişim. Meğerse espri diye yapmayı düşündüğüm şeyin son derece ciddi ve de vahim bir boyutu varmış. Tarihsel süreç içinde dünyada güçlenen milletler değiştikçe Yecüc-Mecüc tanımı da sürekli değişmiş.
Hıristiyanlar Yecüc ile Mecüc’e ‘Gog’ ve ‘Magog’ diyorlardı. Onlara göre bu yaratıklar Türklerdi.
Araplara göre de bu Türklerdi. Hatta bu yorumlarına kutsal kitaptan yorumlarla birlikte meşruiyet kazandırmaya çalışmışlardı. “İslam âlemi Çinlilerin Yecüc ile Mecüc olduğunu düşünmüştü. Bir ara Yecüc ile Mecüc’ün Moğollar olduğu düşünülüyordu.”
Gördüğünüz gibi meselenin şakaya gelecek yönü yok. Mesele çok ciddi ve de vahim. Vahameti daha da artıran bir yön de şu; Başkan Bush’un bağlı olduğu Evanjelist mezhebinin konuyla ilgili metinlerinde, Türkiye’nin Yecüc ve Mecüc olacağı beklentisini yansıtan düşünceler var.
ABD Başkanı’nın bu konuda savaşa girmeye hazır olduğunu bilince bu da şaka olmaktan çıkabiliyor. Bana inanmayanlar bu tür konuların bulunabileceği Rapturealert.com sitesini okuyabilir.
Örneğin; orada “Türkiye’deki son Yecüc-Mecüc gelişmeleri” (The latest gog-magog developments in Turkey) türünden yazılar var.
Bunlarda Türkiye’de İslami bir hükümetin İsrail’e karşı harekete geçeceği, dahası Avrupa Birliği’ne karşı olan sert tavırlı bir Genelkurmay Başkanı’nın da bölgede güç amacıyla İsrail’i karşısına alabileceği yazılıyor ve evet; Yaşar Büyükanıt’ın ismi açıkça belirtiliyor.
Bu inanışa göre Yecüc ile Mecüc’ün İsrail’i tahrip etmesi kıyamete giden yolu açacağından, o kafaya göre Türkler durdurulması gereken bir tehdit olarak ortaya çıkabiliyor.
Evet ne yapayım; Türklerin kıyamete yol açabilecek ırk olarak görülmeleri de mizah boyutuna son derece açık bir gelişme ama bunlara inanan insanların bu konuda espri yapabileceklerini ve gülebileceklerini hiç tahmin etmiyorum.
İnanılır gibi değil, değil mi? Ben de aynı fikirdeyim. Ama Bush bunlara inandığına kendi ağzıyla yakalandı. Benim işim de meraklı olmak ve merakımın peşinden gidip öğrendiklerimi size yazmak. İşimi yaptım. Bence sonuç hayli ürkütücü ve de üzücü.
Uzaylı Yecüc-Mecüc'ler
Hz. Muhammed, Yecüc ve Mecüc'leri "kıyamet alametlerinden biri olarak" tanımlıyor. Bu kavimler Hz. Nuh'un Yafes isimli oğlunun soyundan. Yüzleri yassı, gözleri küçük, kulakları çok büyük, boyları kısa. Her birinin bin çocuğu oluyor. İslami inanca göre kıyamete yakın bir zamanda "Yecüc-Mecüc" ler Zülkarneyn'in yaptığı seddi delip dünyaya yayılacak. Enbiya Suresi'nin 96. Ayeti de, hadisler de Yecüc-Mecüc kavminin kıyamete yakın dünyaya saldıracağı uyarısını içeriyor.
GAZDAN SET UZAYDA
İskender Türe'nin kitabı ise bu konuda, bilinenden çok farklı bir yorumla noktalanıyor: "Yecüc-Mecüc denilen yaratıklar ve onlarla insanlar arasına çekilen set, dünyada değil uzayın derinliklerinde aranmalıdır." Zülkarneyn ayetlerine göre Yecüc-Mecüc'ün yaşadığı yer iki nebula arasında. Bu gezegenin üst katmanlarında metan, hidrojen gibi yanıcı gazlardan oluşan bir tabaka var.
Eğer Kaşgarlı Mahmut'un Divanı lügatit Türk adlı eserini incelediyseniz arkasında Türk boylarının yaşadığı bir harita iliştirilmiştir.Bu haritada yecüc ve mecüc kavminin Türk boylarının dışında doğyausunda yerleşmiş bir kavim olduğunu göreceksiniz.Burası o zamanlarda ve şu anda da Çinlilerin yaşadığı bölgeyi işaret etmektedir.Ayrıca çin seddinin yecüc ve mecücler tarafından Zülkarneyn den korunmak için yaptırdıkları belirtilmiştir.BU durumda tartışacağımız konu yecüc ve mecücün Türkler olup olmadığından çok Oğuz Kağanın zülkarneyn olup olmadığı ve de Zülkarneynin peygamber olup olmadığıdır.
“Buna göre Başkan Bush ve Fransa eski Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Irak savaşından önce bir araya gelmişler. O toplantıda Bush, Chirac’ı birlikte savaşa girmeye ikna etmek için “Ortadoğu’da Yecüc ve Mecüc harekete geçti. İncil’in öngördükleri yaşanmaya başlandı, bana yardım etmelisin” demiş.
Gayet tabii ki Chirac, Bush’un neden bahsettiğini anlamamış ve Lozan Üniversitesi’nden İncil uzmanı Profesör Thomas Römer’den bilgi yardımı istemiş.”
Gördünüz mü dünya nereye doğru gidiyor ve kimler yönetiyor?
Serdar Turgut’un bu yazısını bence çok iyi bir biçimde değerlendirmeliyiz.
Bizler kendi içimizde ülkeyi sarsacak, zenginiyle yoksuluyla, aydınıyla vatandaşıyla, ve hatta bazı dönek liboşlarıyla pek çok insanı tedirgin eden İslami temayül ve emellerle meşgul iken, dünyaya egemen olan devlet başkanları, savaşı yaratmak için bakın ne hilelere başvuruyor, kimlerden akıllar alıyorlar.
Din olgusu, ister tek tanrılı olsun ister pagan, kişinin kendi içinde tutarlı huzurlu, mutlu bir hayat sürmesini sağlayabilir. Ama ne zamanki dini kurallar ekonomik ve idari bakımdan toplumları yönetmeye kalkar o zaman din din olmaktan çıkar, bir takım çıkarların esiri haline gelir. Bu anlamda dinler hiçbir zaman toplumlar arası barış ve huzuru tesis edecek bir işlev görememiştir. Bakarsanız her din kendi içinde öldürmeye, savaşa, yoksulluğa, yoksulun/güçsüzün ezilmesine karşıdır ancak pratikte bu hiçbir zaman gerçekleşmemiştir. Dinler kendi aralarında da mezheplere ayrışarak kutsal kitaplarını farklı biçimde (belki de ilk mezhep/tarikat önderlerinin dini,dünyayı,toplumları algılayış biçimine göre) yorumlamışlar, kendi aralarında çatıştıkları gibi diğer dinlerle de egemenlik savaşlarına girişmişlerdir. Bir anlamda tarih dinler ve mezhepler arası savaşların tarihidir.
Busht’un da dahil olduğu ve bugün ABD siyaset, ekonomi ve bilim dünyasına egemen olan Evangelik mezhep (mi tarikat mı her ne haltsa) Siyonizmin katkısıyla oluşmuştur ve büyük ölçüde Siyonist ideale hizmet etmektedir.
Vahhabilik, İngilizlerin Ortadoğu planlarını gerçekleştirmek için Osmanlı’nın zayıflama döneminde verdikleri katkılarla belki de doğrudan destekleriyle kurulmuş bir mezhep (yada tarikat her ne haltsa çok da önemli değil benim için) olup bu günkü Suudi Arabistan’da tesis edilmiştir. Ne kadar İslamdır başka bir tartışma konusudur ancak Suudilerin bir yandan ABD ve Batıya olan teslimiyetçilikleri öte yandan Bin Ladin gibi İslam görüntülü terörizme verdikleri maddi-manevi destek ve Türkiye’ de de MNP-RP-FP-ve sonunda AKP ve temeli Milli Görüş) egemen kılmaya yada ihraç etmeye çalıştıkları İslam anlayışı ile ülkede ve dünyada kaos yaratmayı sürdürmektedir.
Ülkemiz ise dünyaya ılılmlı İslam devleri olarak model gösterilmek üzere hazırlanmaktadır. Bu hazırlık CIA ve İsrail destekli Fetoş eliyle yürütülmektedir. Kur’anı Fetoş gibi yorumlamak, Hristiyan ve Musevi dünya ile barış içinde bir arada yaşama YANILSAMALARI ama bu arada verilen olağanüstü tavizler, yıpratılan, yok edilmeye, daha doğrusu evirip çevirip devrilmeye çalışılan demokrasi-cumhuriyet-laiklik yüksek ilkeleri ve idealleri. Türlü şekilli yollarla ( sakallarındaki her tüyde ayrı bir şeytanlık gizli olan din cambazları eliyle) sınav sorularını çalarak polis yapmak, sınav sorularını çalarak kolejlere yerleştirmek, sınavı kazananları okul kapılarına karşılayarak, yoksulluğu sömürerek kendi içlerine alarak, yoksullaştırıp kendi TEBASI haline getirerek vs.vs. yollarla halkı köleleştirmek suretiyle ülkemizde de din bir şekilde maddi çıkarlara alet edilmektedir. Ticaret ve sanayi dünyamız bile Kalvinistleştikleri (Hristiyanlığın Protestanlığa benzer bir mezhebi/tarikatı her ne haltı ise) için gurur duyduklarını bizzat kendi ağızlarından ifade etmektedirler. (Bknz Kayseri mucizesini anlatan Kayserili iş adamlarımız)
Hatta o hale gelmişizdir ki AKP KURUCU ÜYESİ OLAN BİR ALEVİ MİLLETVEKİLİ DEVLETTEN İŞ ALAN MÜTEAHHİTLERİN EŞLERİNİN BAŞLARINI ÖRTMELERİ NORMALDİR diyebilmektedir.
Bütün bunlar paranın gücünün dini inançları esir aldığının çok somut örnekleridir. Dinin ve inançların ahlaksızca bu şekilde sömürülmesi yalnızca emperyalist/kapitalist dünya görüşünün gereğidir ve maalesef karşı konulma anlamında yapılabilecek pek fazla bir şey de yoktur. O nedenle kendi adıma söylemek gerekirse, böylesi bir dünyada bir fert olarak yer almak istemediğim için inançlarımdan vazgeçmiş durumdayım ve kendimi de hiçbir biçimde manevi bir boşluk içinde hissetmiyorum. Ben artık böyle mutluyum. Kim bilir belki de Yecuc Mecuc benim.
Sayın milo;
Şu ne olduğu belli olmayan yecüc mecüc meselesini de "liboşlara" bağlama kıvraklığını gösterdiğiniz için sizi tebrik edereim. Yecüc mecüc de sakın liboşlar, 2. cumhuriyetçiler vs. olmasın? Sizin bu zekanıza hayranım. Selam.
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
íàğêîëîãè÷åñêàÿ êëèíèêà ãîğîä www.narkologicheskaya-klinika-11.ru/ . - - - Güncellendi - - - àíîíèìíàÿ íàğêîëîãèÿ...
Tck 245/1 Ceza siniri hakkinda