+ Konuyu Yanıtla
1 / 2 Sayfa 12 SonSon
1 den 10´e kadar toplam 11 ileti bulundu.
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Sep 2006
    Nerede
    Turkey.
    İletiler
    86
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Sakarya 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4'ncü tahliye kararı

    Sakarya 1nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4ncü tahliye kararını bu kez farklı bir gerekçe ile verdi. İşte mahkemenin kararı..

    SAKARYA 1NCİ AĞIR CEZA MAHKEMESİ TÜRKİYE'DE İLK KEZ KARŞILIKSIZ ÇEK VERMEK SUÇUNDAN HAPİS CEZASINA CARPTIRILAN BİNLERCE KİŞİYLE İLGİLİ OLARAK VERDİGİ TAHLİYE KARARLARINA DEVAM EDİYOR
    MAHKEME SAKARYA ASLİYE CEZA MAHKEMESİNİN KARŞILIKSIZ ÇEK VERMEK SUÇUNDAN VERDİGİ HAPİS CEZASINI KALDIRDI. BU SEFERDE FARKLI GEREKÇE İLE. İŞTE MAHKEMENİN 4 SAYFALIK GEREKÇELİ KARARI

    T.C.
    SAKARYA
    1. AĞIR CEZA MAHKEMESİ
    DEĞİŞİK İŞ KARAR
    DEĞİŞİK İŞ NO : 2009/247

    Hükümlü vekili tarafından Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.02.2009 tarih 2007/299-590 karar sayılı ek kararı ile sanık vekilinin talebinin reddine ve mahkemelerinin 2007/299 esas-2007/590 karar sayılı ilamının değiştirilmesine ve infazın durdurulmasına yer olmadığına ve infazın devamına dair kararına dosya içeriğine göre süresi içerisinde; müvekkilinin 3167 Sayılı Kanuna Muhalefet nedeni ile para cezasına mahkum edildiği ve para cezasının ödenmemesi nedeni ile hapse çevrildiği halen ceza evinde olduğu, 5275 Sayılı Yasanın 98. maddesi uyarınca yaptıkları başvurunun reddedildiği, bu kararın 5237 Sayılı TCK nun 5, 5252 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesi, 3167 Sayılı Yasanın 16. maddesi ayrıca TCK 20.43.52,53,60,61 maddelerinde yer alan düzenlemelere aykırı olduğu, 31.11.2008 tarihi itibari ile karşılıksız çek keşide etmek eyleminin suç olmaktan çıktığı, böylece suçta ve cezada kanunilik ilkesi uyarınca hükümlü hakkında verilen cezanın yasal dayanağının kalmadığı iddiası ile Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 04.02.2009 tarihinde infazın devamına ilişkin ek kararın itiraz incelemesi ile kaldırılmasını ve müvekkili hakkında tayin edilen cezanın bütün sonuçları ile ortadan kaldırılmasını ve tahliyesini istemiştir.
    İddia makamının mütalaası alındı, dosya incelendi
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Konu ile ilgili yasal durum incelendiğinde;
    1-3167 Sayılı Yasanın 16. maddesinde :
    (1) Üzerinde yazılı keşide tarihinden önce veya ibraz süresi içinde 4 üncü madde uyarınca ibraz edildiğinde, yeterli karşılığı bulunmaması nedeniyle kısmen de olsa ödenmeyen çeki keşide eden hesap sahipleri veya yetkili temsilcileri, kanunların ayrıca suç saydığı haller saklı kalmak üzere, çek bedeli tutarı kadar ağır para cezasıyla cezalandırılırlar. Ancak verilecek para cezası seksenmilyar liradan fazla olamaz. Bu miktar, 01/03/1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanununun ek 2 nci maddesine göre her yıl artırılır. Bu suçtan mükerrirlere, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir.
    2 – 5237 Sayılı TCK nun 2/1-3 madde ve fıkralarında ;
    (1) "Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz."
    (3) Kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz. Suç ve ceza içeren hükümler, kıyasa yol açacak biçimde geniş yorumlanamaz.
    3- 5237 Sayılı TCK nun 5/1 madde ve fıkralarında :
    "Bu Kanunun genel hükümleri, özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanır. "
    4-5237 Sayılı TCK nun 52/1-2-3 Madde ve fıkralarında;
    (1) Adlî para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.
    (2) En az yirmi ve en fazla yüz Türk Lirası olan bir gün karşılığı adlî para cezasının miktarı, kişinin ekonomik ve diğer şahsî hâlleri göz önünde bulundurularak takdir edilir.
    (3) Kararda, adlî para cezasının belirlenmesinde esas alınan tam gün sayısı ile bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ayrı ayrı gösterilir. "
    5-5252 Sayılı Yasanın 5349 Sayılı Yasanın 6. Maddesi ile değişik Geçici 1. Maddesinde:
    (1) Diğer kanunların, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun Birinci Kitabında yer alan düzenlemelere aykırı hükümleri, ilgili kanunlarda gerekli değişiklikler yapılıncaya ve en geç 31 Aralık 2008 tarihine kadar uygulanır.
    6-5275 Sayılı Yasanın 98/1-3 madde ve fıkrasında:
    (1) Mahkûmiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında duraksama olursa, cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilemeyeceği ileri sürülür ya da sonradan yürürlüğe giren kanun, hükümlünün lehinde olursa, duraksamanın giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi için hükmü veren mahkemeden karar istenir.
    (3) Yukarıdaki fıkralar uyarınca yapılan başvurular cezanın infazını ertelemez. Ancak, mahkeme olayın özelliğine göre infazın ertelenmesine veya durdurulmasına karar verebilir.
    7- 5275 Sayılı Yasanın 101/1-3 Madde ve fıkrasında:
    (1) Cezanın infazı sırasında, 98 ilâ 100 üncü maddeler gereğince mahkemeden alınması gereken kararlar duruşma yapılmaksızın verilir. Karar verilmeden önce Cumhuriyet savcısı ve hükümlünün görüşlerini yazılı olarak bildirmeleri istenebilir.
    (3)Bölge adliye mahkemesi veya Yargıtaydan başka mahkemeler tarafından verilmiş olan bu kararlara karşı itiraz yoluna gidilebilir." hükümleri bulunmaktadır.
    Ayrıca TBMM tarafından 5728 Sayılı Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacı ile Çeşitli Kanunlar ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile düzenleme yapıldığı ve bu kanunun yürürlükte olduğu ancak yapılan bu düzenlemeler içerisinde 3167 Sayılı Yasanın 16. Maddesi ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı da ortadadır.
    Kararına itiraz edilen mahkemenin itiraz edilen kararında; 5252 Sayılı Kanunun geçici 1. Maddesinde 5560 Sayılı Kanunla yapılan değişiklik üzerine belirlenen 31.12.2008 gününe değin, diğer kanunların TCK nun birinci kitabında yer alan düzenlemelere aykırı hükümlerinin düzeltilmesinin öngörüldüğü halde bu kapsamdan olarak yasa koyucu tarafından 5728 Sayılı "Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacıyla Çeşitli Kanunlarda ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"u va'zettiği, dolayısıyla da uyumlaştırılması murat olunan diğer kanunların bu kapsamda yeniden düzenlenildiği., ancak bu çerçevede 3167 Sayılı Kanun hükümlerinin ayrık tutulduğu, bunun ise tamamen mevzuatın "Özel" niteliğinden kaynaklandığı, hal böyle olunca da Yargıtay Yüksek Dairesi'nin pek çok uygulamalarında da "özel yasa " niteliğinden dolayı pek çok uygulanabilir (önödeme-uzlaşma...gibi) hukuk müessesesinden ayrık değerlendirildiği nazara alındığında, ekonomik düzenin önemli bir ödeme aracı teşkil eden çeklerden dolayı tayin olunacak ceza hükmünde de "çek bedeli kadar adli para cezası" olmasında hukuken aykırı bir durum görülmediğinden" sanık vekilinin talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
    Yürürlükte olan yasal durum incelendiğinde; TCK nun 5/1 maddesinde bu kanunun genel hükümlerinin özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanacağı belirtilerek ceza hukukunda yeknesaklık sağlanmak istenmiştir.
    Bu amaçla 5252 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesine; diğer kanunların TCK nun birinci kitabında yer alan düzenlemesine aykırı hükümleri, ilgili kanunlarda gerekli değişiklikler yapılıncaya ve en geç 31.12.2008 tarihine kadar uygulanır hükmü konulmuş ve bu süre yeniden uzatılmamıştır.
    Yasa koyucu 5252 Sayılı Yasanın geçici 1. Madde hükmünü dikkate alarak " Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacı ile Çeşitli Kanunlarda ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" adı altında 580 maddeden oluşan 5728 Sayılı Yasayı çıkartmış ve bu yasa yürürlüğe girmiştir.
    Buradan da anlaşıldığı üzere yasa koyucunun amacı TCK nun genel hükümlerinin bütün özel yasalarda ve ceza hükmü içeren yasalarda uygulanmasını sağlamaktır.
    5237 Sayılı TCK nun 52. maddesi dikkate alındığında adli para cezasının tanımının yapıldığı görülmektedir. Buna göre adli para cezası , beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmadığı hallerde 730 günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması sureti ile hesaplanan meblağın hükümlü tarafından devlet hazinesine ödenmesinden ibarettir
    Bu maddenin 1. fıkrasında bulunan "kanunda aksine hüküm bulunmayan haller" tanımının adli para cezası gün sayısının bu genel düzenlemeye aykırı olarak 730 günün altında veya üstünde düzenlenecebileceği ve bu düzenlemenin de geçerli olduğu anlamındadır. Buradan da anlaşıldığı üzere TCK genel hükümlerinde gün adli para cezası sistemi benimsenmiştir.
    3167 Sayılı yasanın 16. maddesi değerlendirildiğinde; "..... çek bedeli tutarı kadar ağır para cezası (adli para cezası) ile cezalandırılırlar . Ancak verilecek para cezası 80 milyar liradan fazla olamaz. " hükmünün bulunduğu, bu düzenlemenin gün para cezası içermemesi nedeni ile TCK nun 52/1 maddesine uygun olmadığı ortadadır.
    Yasa koyucunun 5252 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesinde sözünü ettiği diğer kanunlar içerisinde 3167 Sayılı Yasanın da olduğu hususunda tereddüt yoktur. Buna göre 3167 Sayılı Yasada bulunan ve 5237 Sayılı TCK nun 1.Kitabında yer alan düzenlemelere aykırı hükümler 31.12.2008 tarihine kadar uygulanabilecektir. Bu düzenlemenin mevhumu muhalifinden 3167 Sayılı (özel) Kanunun TCK nun 1. kitabının 52. maddesinde düzenlenen gün para sistemine aykırı olan ceza kuralının 31.12.2008 tarihinden sonra uygulanmayacağı 5252 Sayıl Yasanın geçici 1. Maddesinin emredici hükmüdür. Kaldı ki yasa koyucu 5252 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesini dikkate alarak 5728 Sayılı Yasa ile özel yasalarda ayrıntılı düzenlemeler yapmasına rağmen 3167 Sayılı Yasada herhangi bir düzenleme yapmamıştır.
    Ayrıca Adalet Bakanlığı'nın http://www.kgm.adalet.gov.tr/basbakanlik/cekkanunu.pdf adresinde bulunan ve Çek Kanunu Tasarısı Taslağı olarak Başbakanlığa gönderilen metnin 5/1 madde ve fıkrasında "Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanunî ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, binbeşyüz güne kadar adlî paracezasına hükmolunur. Ancak, hükmedilecek adlî para cezası, çek bedelinin karşılıksız kalan miktarından az olamaz." düzenlemesinin bulunduğu, bu düzenleme dikkate alındığında yasama organının büyük çoğunluğunu oluşturan yürütmeyi (hükümeti ) temsilen Adalet Bakanlığının da itirazı reddeden mahkeme ve red kararında belirtilen Yargıtay Dairesinin inancına aykırı olarak çek kanununda verilecek adli para cezasının gün para sistemine uygun olması gerektiğini öngördüğü, bu durum karşısında subjektif değerlendirme niteliğinde olan "çekin ekonomik düzenin önemli bir ödeme aracı teşkil etmesi" bu nedenle 3167 Sayılı Yasanın 16/1 maddesindeki düzenlemenin değiştirilmediği yani ayrık tutulduğu (temel düzenlemeden istisna edildiği) yönündeki değerlendirmenin mevcut yasal durum karşısında yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
    Yasa koyucunun atlama yaptığı, bir konuyu unuttuğu kabul edilemeyeceğine ve yukarıda da değinildiği gibi bu konuda değişiklik yapmak için Başbakanlığa kanun tasarısı taslağıda sevk edildiğine göre yürütmenin, (hükümetin ) ve yasa koyucunun (TBMM'nin) muradının 3167 Sayılı Yasanın 16/1 maddesi ile düzenlenen ceza kuralının ortadan kalkması ve yeni yasal düzenleme yapılana kadar bu ceza hükmünün uygulanamaz olmasını sağlamak olduğu kabul edilmelidir. Çünkü ceza kuralları uygulanmak amacı ile konulur. Uygulanamayan bir ceza kuralı kaldırılmış demektir. Uygulanamayacağı yasa ile düzenlenen, bu nedenle yasal olarak kaldırılma dışında yok hükmünde olan bir kurala göre ceza vermek gerek Anayasa'da yapılan temel haklar ile ilgili düzenlemelere, temel hak ve özgürlükleri içeren Uluslararası Sözleşme hükümlerine ve gerekse Türk Ceza Kanunun 2. maddesinde düzenlenen kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz, kanunlarda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz kuralına da aykırıdır.
    Bu yasal durum karşısında hükümlünün, 31.12.2008 tarihinden itibaren zımni olarak yürürlükten kaldırılan ve yerine yeni hüküm konulmaması nedeni ile cezasız bırakılan karşılıksız çek keşide etmek eyleminden dolayı cezalandırıldığı, hükümlü müdafiinin yaptığı itirazın hukuka uygun olmayan mülahazalarla red edildiği, itirazın yasal ve yerinde olduğu anlaşılmakla, 5275 Sayılı Yasanın 101/3 madde ve fıkrasının verdiği yetkiye dayanarak ve hükümlünün telafisi mümkün olmayan zararlara uğramasını engellemek amacı ile 5275 Sayılı Yasanın 98/1-3 maddesi gereğince mahkumiyet hükmünün yorumunda ve çektirilecek cezanın hesabında açıklanan nedenlerle duraksama olduğundan 3167 Sayılı Yasada yeni bir düzenleme yapılana ya da 3167 Sayılı Yasanın 16/1 maddesinin açıkça yürürlükten kaldırılması anına kadar infazın ertelenmesine, yasa koyucunun yeni bir düzenleme yapması halinde hükümlünün durumunun yeniden mahkemesince ele alınarak değerlendirilmesi için itirazın kabülü ile hükümlüye Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.07.2007 tarih ve 2007/299 esas 2007/590 karar sayılı ilamı ile verilen adli para cezasının infazının durdurulmasına karar vermek gerekmiştir.
    H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1-Hükümlü Hasan Sülhi Seyalıoğlu müdafiinin yapmış olduğu İTİRAZIN KABÜLÜNE,
    2-Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.02.2009 tarih ve 2007/299 esas 2007/590 karar sayılı EK KARARININ KALDIRILMASINA
    3-Sanık hakkında Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.07.2007 tarih ve 2007/299 esas 2007/590 karar sayılı ilamı ile verilen 26000TL adli para cezasının İNFAZININ DURDURULMASINA,
    4-Kararın bir örneğinin gereğinin yerine getirilmesi için Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
    Dosyanın Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesine iadesine,
    Karardan bir örneğin hükümlü vekiline TEBLİĞİNE ,
    Dair; 5275 Sayılı Yasanın 101/3 ve CMK nun 271/4 madde ve fıkrası gereğince incelenen dosya üzerinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi..16.03.2009.

    Alıntıdır: http://www.medyabar.com/haber/8033/c...ede-cikti.aspx



    Hukuki NET Güncel Haber

    Sakarya 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4'ncü tahliye kararı konulu yargıtay kararı ara
    Sakarya 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4'ncü tahliye kararı konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Sep 2006
    Nerede
    Turkey.
    İletiler
    86
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Sakarya 1nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4ncü tahliye kararı

    Bursa'da bir iş adamı, ödemeyediği çek yüzünden intihar etti


    Bursa'nın merkez Nilüfer ilçesinde, ısı sistemleri pazarlayan bir şirketin sahibi, ödeyemediği çek nedeniyle hakkında hapis kararı alınmasının ardından intihar etti.

    Alınan bilgiye göre, Beşevler Mahallesi Konak Caddesi'nde, ısı sistemleri üzerine faaliyet gösteren bir şirketin sahibi olan Akan Düzgünoğlu (34), iş yerinin depo kısmında boynuna bağladığı bir kabloyla yaşamına son verdi.

    İş yerinde çalışan Rahmi Feremuzar tarafından bulunan Düzgünoğlu'nun cesedi, güvenlik güçlerinin incelemesinin ardından asılı olduğu yerden indirildi.

    Akan Düzgünoğlu'nun ölüm haberini alarak iş yerine gelen annesi Hayati Düzgünoğlu, fenalık geçirdi ve yakınları ile polisler tarafından sakinleştirilmeye çalışıldı.

    Düzgünoğlu'nun cesedini bulan Feremuzar, AA muhabirine, patronunun piyasaya yaklaşık 300 bin TL'nin üzerinde borcu bulunduğunu, bu nedenle de uzun süredir maddi sıkıntı içinde olduğunu söyledi.

    Akan Düzgünoğlu'nun son olarak 1200 TL tutarındaki çeki ödeyemediğini ve bu yüzden hakkında hapis kararı çıkarıldığını belirten Rahmi Feremuzar, ''Hapis kararı onu çok etkiledi. Kendisini dün hiç görmedim. Ailesi de polise kayıp başvurusunda bulunmuştu. Bugün depoya baktığımda cesediyle karşılaştım'' dedi.

    Ceset, Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılan incelemenin ardından otopsi yapılmak üzere Bursa Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

    Kaynak:http://www.bursahakimiyet.com.tr/Hab...id=9110&ypid=1

  4. #3
    Kayıt Tarihi
    Sep 2006
    Nerede
    Turkey.
    İletiler
    86
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Sakarya 1nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4ncü tahliye kararı

    Sayın hukukçular yukarıda iki iletim var bir şey öğrenmek istiyorum .Bursadaki olayda rahmetli olan kişi Sakaryada ikamet etseydi yaşarmıydı acaba?Sakaryada tahliye Bursada..!!

    Saygılarımla

  5. #4
    Kayıt Tarihi
    Mar 2009
    İletiler
    54
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Sakarya 1nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4ncü tahliye kararı

    Sakaryada olsaydı yaşardı.

  6. #5
    Kayıt Tarihi
    Mar 2009
    İletiler
    54
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Sakarya 1nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4ncü tahliye kararı

    Bu sorunuza hiç bir Avukat cevap vermez

  7. #6
    Kayıt Tarihi
    Mar 2009
    İletiler
    5
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Sakarya 1nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4ncü tahliye kararı

    bencede hiçbir avukat cevap vermez ama yine aklı salim hakimler bu tür kararlar alacaktır....

  8. #7
    Kayıt Tarihi
    Sep 2006
    Nerede
    Turkey.
    İletiler
    86
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Sakarya 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4'ncü tahliye kararı

    İşverenler de isyan ediyor!

    Bir okurumdan mektup aldım. Kendisi bir işveren. Orta ve küçük ölçekli bir işveren. Mağdur...

    Alacaklarını alamıyor, ödemesi gerekenleri ödemiyor. Onun durumunda “borçlu” ama siyasetçilerimizin iddia ettiğinin aksine “namusuyla” borçlu, binlerce insanımız var...

    Zor durumda. Haykırıyor. Haklı olduğu yüzlerce nokta var.

    Bakalım ne diyor sevgili okurum;

    “...Sn.Bulut, yüksek tahsilli, kriz kurbanı müflis bir tüccarım. Lütfen haberlerde işsizler kadar bir nebzede işverenlerin durumuna değinilsin, sanki bizim durumumuz işçilerden iyi mi? Neticede vasıflı bir ücretli ekonomi biraz toparlanınca tekrar işini bulur ve normal yaşamına döner. Biz tüccarlar ne yapacağız, nasıl tekrar ayağa kalkacağız düşünen var mı? Yılların birikimi bütün varlığımız, kredibilitemiz, aile düzenimiz herşeyimiz gitti. Siz bankacılık sektörünü bilen insansınız soruyorum size, bu ülkede ticari siciliniz bozulursa bunu düzeltmeniz kaç yıl sürer?

    Yani bir tüccar, yukarıda saydığım telafisi hemen hemen imkansız çok büyük bedeller ödemektedir. Bunlar yetmezmiş gibi birde aleyhimize açılmış karşılıksız çek davalarından hapis cezalarıyla karşı karşıyayız. Geçen gün Bursa’da 34 yaşında gencecik bir tüccar, karşılıksız çekine hapis cezası çıkmasından dolayı kendini astı, intiharlara bakın hepsi tüccar, çünkü onlarda kayıplar korkunç boyutlarda, İşçilerden çok farklı... Bu nasıl bir adalet ki; krizden dolayı batmış vatandaşlarını bir de borcundan dolayı içeri tıkıyor...

    Sayın Bulut, mevcut çek yasasındaki cezai yaptırımların 31.12.12008 tarihine kadar yeni Türk Ceza Kanunu ile uyumlu hale getirilmediği için 01.01.2009 tarihinden itibaren artık uygulanamaz olduğu ve yeni yasa çıkıncaya kadar bu davalara ve devam eden mahkumiyetlere beraat kararı verilmesi gerektiği üst düzey bir çok hukukçumuz tarafından söylenmektedir. Bunların başında Meclis Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya ve özelliklede İ.Ü.Hukuk Fakültesi Dekanı Adem Sözüer gelmektedir...

    Bazı Hakimlerimiz bu davalara “İNFAZIN DURDURULMASI” veya “BERAAT” yönünde kararlar verirken, bazı hakimlerimiz “tersi yönde karar vermektedirler”! Acaba diyorum, bunu düşündüğüm için bile utanıyorum ama diyorum; “AVUKAT VE BANKA LOBİLERİNİN” baskısıyla mı “HAPİS” cezaları devam etmektedir! Çünkü yeni düzenleme ile avukatların ekmeği kesilecek ve bankaların batık kredilerle lgili yaptırımları azalacak! Örneğin, bir adliyede 3.ve 11.Asliye Ceza mahkemeleri çek davaları ile ilgili “BERAAT” kararı verirken, aynı binadaki diğer mahkemeler “HAPİS” cezası vermektedir. Bir başka olay da başka bir ilde başka bir Adliyede yaşanmaktadır, Asliye Ceza Mahkemelerinin daha önce vermiş olduğu hapis cezalarına mahkum avukatlarının yaptığı “Tahliye” itirazları reddedilmekte olup, aynı bina içindeki üst mahkeme olan 1. Ağır Ceza Mahkemesi bu defa itirazların kendilerine yapılması durumunda bu Asliye Ceza Mahkemelerinin kararlarının hatalı olduğu gerekçesiyle bu cezalara “TAHLİYE” kararı vermektedir. Bu emsal kararlar 4 tane olup, sonuncusunu ek’te gönderiyorum...

    Sayın Bulut soruyorum; insan özgürlüğünün kısıtlanması ile ilgili böyle bir çifte standart başka hangi ülkede vardır? Hangi ülkede Bankacılık lobileri bu kadar güçlüdür!!

    Sevgili dostlar, Adem Sözüer bu işi en iyi bilen isimlerden biri ve yaptığı açıklamalar sonrası gazetelere yansıyan haberi de aynen aktarıyorum; “...Hukukçu Prof. Dr. Adem Sözüer, yaptığı açıklamada yürürlükte olan TCK’nın cezaların niteliği ve ceza sorumluluğuna ilişkin kurallarla, 3167 sayılı Çek Kanunu’nda yer alan kuralların birbirine uymadığını söyledi. TCK’ya atıfta bulunarak ceza verilmesini düzenleyen kanunların, TCK’nın ilgili maddelerine uyumlu hale getirilmesi için 31 Aralık 2008 tarihine kadar süre bulunduğunu söyleyen Sözüer, ‘Çek Kanunu’nda ilgili değişiklik yapılmadı. 31 Aralık 2008’den itibaren TCK’nın genel kuralları Çek Kanunu’nun cezalarına ilişkin kuralları ortadan kaldırmış oluyor dedi...”

    Sonuç: Maalesef bu ülkede “Bankacılık” lobileri çok güçlü ve ne tür bir düzenleme yapılırsa yapılsın; Türkiye’de sistem hep vatandaşın aleyhine işliyor!

    Son söz: “Ben güçsüzün, fakirin, ezilmişin yanındayım” diyen Sayın Başbakan Erdoğan’a sesleniyorum; gelin “Mortgage” yasasını düzelterek başlayın ve vatandaşın aleyhine “güçlünün” leyhine olan bütün düzenlemeleri değiştirin! Samimiyseniz bunu yapın! Her gün bankalara “posta” koyup, bütün düzenlemeleri “vatandaşı ezmelerine” yönelik şekilde yürürlükte turarsanız, samimiyetinizden şüphe ederim!

    http://haber.gazetevatan.com/haberde...ryid=4&wid=150

  9. #8
    Kayıt Tarihi
    Sep 2006
    Nerede
    Turkey.
    İletiler
    86
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Sakarya 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4'ncü tahliye kararı

    1* 3167 sayılı çek kanunu 31.12.2007 de son bulmuş ve 31.12.2008 tarihine kadar uzatılmıştır.Yani 31.12.2008 tarihinden sonra yürürlüğünü yitirmiştir.Bunu biz söylemiyoruz yasalar söylüyor. 5237 sayılı TCK nın 1. kitabında yer alan düzenlemelere aykırı hükümler 31.12.2008 kadar uygulanabilinecektir. yani 01.01.2009 tarihinden sonra uygulanamaz.

    2* Yasa koyucu 5728 sayılı yasa ile özel yasalarda yaparak yürürlüğe koymasına rağmen bu yasada düzenleme yapmamıştır. bu zannedilmesin unutulmuştur.Sadece hükümetin bilerek uzatmadığı bankalar ve sermaye sahipleri ile karşı karşıya gelmemek için yargıtayın üzerine attığı bir husustur.Kısaca kaldırılan yasa uygulanamaz eğer o ülkede hukuk kuralları geçerli ise aksi halde hukuktan sözedilemez.Uygulanırsa hak arama nerede yapılır siz karar verin.

    Hukukçular gerçekten fikri irede ve hür düşüncelerine sahipse şunu çok iyi bilirler knunlarda"yazılı cezalardan başka bir ceza uygulanamaz hüküm olunamaz.

    3* Hükümet tarafından çıkarılan ve yasalaşan çeklerin vadeli hale getirilmesi ile çek nakit hükmünü yitirirek senet ve poliçe vasfı kazandırılmıştır.Bununla birlikte çekte hapis kararının otomatik olarak vasfını yitirdiği ortadadır.Bu bile başlı başına içerde yatan insanların özgürlüğüne kavuşmasını sağlar. tabiki hukuk kuralları işletilirse.

    4* 16.03.2009 da yargıtay 7, ceza dairesinin açıkladığı Marka kanununda bizim çek kanunu ile aynı içeriğe sahip olmasına rağmen neden bizim kanunun bekletildiği anlaşılamamaktadır. Demekki sahtecilik yapmak dürüst ticaret yapıpda borcunu ödeyemeyen esnafa yeğlenmektedir.Bu şekilde bakmamızı sağlayacaktır .

    Yukarıda örnek karararından anlayacağınız gibi arkadaş, ben elimi taşın altına koyamam bana dokunmayan yılan bin yaşasın konusu gerçekleşmektedir.Bunu yapanlar bağımsız türk mahkemeleri ve bağımsız yargıçlardır.

    Aslında bu konuya baktığımız zaman bu kararları çok görmemek lazım.Çünkü hukukun uygulamadığı imparatorluk yaratıldığı bu ülkede ekonomik kriz altında ezilen halkına ekmek bulamıyorsanız araba alın ben ötv sini düşürdüm diyen bir zihniyetin gerçekten hakkına hukukuna mı yoksa sermaye sahiplerine mi gururla anlattıkları neredeyse tek türk bankasının Atatürk 'ün kurduğu iş bankasının kaldığı bu ülkede , (haricinde bankası kalmayan) sanki bizim bankalarımızmış gibi bankaların lafından çıkmayan(yabancı sermaye)bir lale devrinden bahsediyoruz.Bizler üzülerek ülkenin nerelere gittiğini ve malesef çoktan sağlam temelleri atılarak kutuplaştığını gördükten sonra cezaevinden çıksak ne olurçıkmasak ne.Çünkü hayatta kaybedilmemesi gereken en önemli olgu olan ümidimizi yitirdik, güvenimizi kaybettik.Çünkü zor durumdaki esnafı hapse atan üstüne üstlük kendi yönettikleri ülkede kendilerinin uçan kuşa borçlu olduğu bir yönetim . Yine halkın yüzde 80 ninin boğazına kadar borca battığı bir ülkede borçluya bağırıp çağıranm bir yönetim anlayışından ne bekliyoruz ki

    ne yapacaklardı bizi asmadıklarına şükredelim.

    En son olarakta 20 ayır cezaevindeyim bunun 15 ayı kapalı cezaevinde geçti.Ben yaşananları kısaca özetlemekte istiyorum.Koğuşlar il cezaevlerinde 40 50 kişi değil yalan. koğuşlarda 100 120 kişi var.İş adamlarını içeri aldığınızda o ortamın kültür seviyesini yükselttiğinizimi düşünüyorsunuz. Arkadaş ben devletime vergimi öderken ssk primlerimi öderken bana plaketler yollayan siz. Doktoramı imzalayan siz. Peki soruyorum sayın yetkililer benim çocuklarım babasıyla nasıl gurur duyacaklar cezaevinde onların psikolojisini ben mi düzelteceğim. Benden aldıklarınızı nasıl geri ödeyeceksiniz.Buralarda hep iş adamları yada üniversite mezunları yok hırsızı, katili,gaspçısı,tecavüzcüsü, hepsi burada.Buradan çıktıktan sonra benim bu psikolojimi hanginiz düzelteceksiniz.



    AMA YİNEDE BİZİ ASMASIKLARINA DUA EDELİM VE BİZE ÖĞRETİLEN ŞÜKRETMEYE DEVAM EDELİM

    HAMDOLSUN!!


    Kaynak:Cezaevinden çek suçlusu

  10. #9
    Kayıt Tarihi
    Apr 2008
    İletiler
    3
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Sakarya 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4'ncü tahliye kararı

    Bu Yazimi Okuyan Herkese Sevgi Ve Saygilar ! Bir Arkdaşimin Karşiliksiz çekten Dolayi Hakkinda Hapis Karari çikti. Bende Bu Hukuk Sitelerinden Incelediğimde Yukarida Belirtilen Dava Yi Emsal Göstererek Bir üst Mahkeme Ye Dilekçe Ile Itirazda Bulundum ,bir Hafta Sonra üst Mahkeme Ceza Davasini Yerinde Bir Karar Olduğunu Itirazin Reddine Bir Karar Verdi!!!!!!!! Burada Hukuki Yönden Yapilacak Bir şey Kalmadiğindan ! Ya Para ödenecek Yada Hapis Cezasi Alacak.
    Bursa Mahkemelerinin Yukarida Belirtilen Ceza Davasi Bazi Illerde Düşürelebiliyorda Ayni Emsal Davalar Neden Ayni Kanunun Ek Maddeleri Uygulanmiyor Acaba, Bütün Dünyada Hukuk Böylemi Işliyor ! Düşünüyorum

  11. #10
    Kayıt Tarihi
    Feb 2008
    İletiler
    49
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Sakarya 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi karşılıksız çekte 4'ncü tahliye kararı

    Bu konuyla ilgili bütün avukat arkadaşlarımız derin bir sessizlik içinde.Belki bu yazdıklarımın sonucunda büyük bir tepki alacağım ama sorun değil! Biraz önce bir avukat arkadaşımla yaptığım görüşmede;''100 avukat varsa 90 tanesinin geçimini icra-çek vb. davalardan aldıkları ücretlerle gerçekleştirdiklerini,ülkenin şartları dolayısıyla tam bir avukatlık yapamadıklarını(bir nevi uzmanlaşma anlamında) ve dolayısıyla çekte verilen hapis cezalarının ellerinde koz olduğundan dolayı, hemen hemen hiçbir avukatın tersi bir karara sıcak bakmadığını belirtti.Bırakın bireysel olarak avukatları ,barolar dahi şu anda hukuk kuralları çiğnendiği halde sessiz kalmayı tercih ettiklerini,aslında bu konuda özellikle baroların seslerini çıkartmalarınin neticesinde yaptırım güçlerinin olacağınıda ekledi''Bilmem başka ne denebilir!

+ Konuyu Yanıtla
1 / 2 Sayfa 12 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

sakarya 1 nci agir ceza

Forum

Benzer Konular :

  1. ağır ceza mahkemesi temyiz kararı
    Merhaba bir konuda sizlerden yardım almak istiyorum. 7 yıl önce nitelikli cinsel istismardan yargılanan akrabam 11 ay tutuklu 6 yıl tutuksuz...
    Yazan: help45 Forum: Hukuki Görüş ve Yorum
    Yanıt: 0
    Son İleti: 09-02-2016, 14:23:17
  2. Kararı veren Asliye Ceza Mahkemesi Hem Ağır Ceza Mahkemesi yerine İTİRAZIN REDDİ kararı verebiliir mi?
    Ankara'nın bir ilçesindeki Asliye Ceza Mahkemesinin verdiği bir karardan bahsetmek istiyorum. Esasında iki ayrı iddianameyle biri Sulh Ceza'da...
    Yazan: Av.İlknur Sezgin Temel Forum: Ceza Hukuku
    Yanıt: 5
    Son İleti: 01-08-2010, 00:27:38
  3. Sakarya Ağır Ceza Mahkemesinin karşılıksız çek suçu için beraat kararı
    Sayın yargı üyeleri, Sakarya Ağır Ceza Mahkemesinin kararı aşağıdaki gibidir. Bu karar Asli Ceza mahkemelerin hiyararşi bakımından üstü olan bir...
    Yazan: ASENA08 Forum: Ceza Muhakemesi Hukuku
    Yanıt: 2
    Son İleti: 24-03-2009, 14:16:48
  4. Edirne Ağır Ceza Mahkemesi Üyesi ile Ağır Ceza Mahkemesi Savcısı birbirine girdi
    Edirne Ağır Ceza Mahkemesi Üyesi ile Ağır Ceza Mahkemesi Savcısı birbirine girdi. Adalet Bakanlığı konuya el koydu. Edirne Adliyesi'nde 2'nci...
    Yazan: Jilet Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 0
    Son İleti: 03-03-2008, 02:51:24
  5. Karşılıksız Çekte Ağır Para Cezasının Ödenmemesi
    merhaba, Karşılıksız çekle ilgili olarak kesinleşen bir mahkeme hükmü ile ağır para cezası verilmiş. Kişi bu para cezasını ödemezse ne gibi hukuki...
    Yazan: armina34 Forum: Ticaret Hukuku
    Yanıt: 2
    Son İleti: 18-08-2007, 22:52:39

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.