Merhaba

Kendi üzerime bir şahıs işletmesi açılışı yaptım. Resmi olarak işletme benim adıma. Başka biri ile aramızda özel bir sözleşme yaparak bu işletmeye gayri resmi ortaklık anlaşması yaptık.
İşletmenin kuruluş şartlarından biri, devletin ilgili kurumuna belli bir miktar (örneğin: 20.000 TL.) işletme ruhsatı bedeli yatırılması gerekiyordu. Bu tutarı, gayri resmi ortaklık yaptığım kişi verdi ve yatırdım. Aramızda yaptığımız gayri resmi sözleşme gereği devlet kurumuna yapılan bu ödemenin yarısını, işletmeden kazanacağımız paradan tüm giderler düştükten sonra aydan aya gayri resmi ortaklık yaptığım kişiye tarafımdan ödenecekti.

İlgili devlet kurumuna yatırdığımız ruhsat tutarının, işletme devam ettiği sürece orada kalacağını, işletmeyi bir gün kapatırsak geri alabileceğimizi sanıyorduk. Yani bir nev-i teminat gibi.

Fakat süreç içinde gayri resmi ortaklık yaptığım kişi işlerimizle hiç ilgilenmedi. İnsani ve ticari anlamda etik olmayan tutum ve davranışlarını görmeye başladım. Kendi akrabaları ve tanıdıkların ban bana anlattıkları üzere, bu kişinin düzgün biri olmadığını 5-6 ay sonra anladım. Duyduklarım, gözlemlerimi de destekler nitelikte olduğundan yollarımızı ayırdık.

İşletmenin kapanışını verdik. Bu süre içinde işletme üzerinden herhangi bir resmi kazancımız olmadı.
İşletmenin açılması için devletin ilgili kurumuna verdiğimiz parayı geri alıp, gayri resmi ortalık yaptığım kişiye geri vermek istedim. Bu parayı alana kadar gayri resmi ortaklık yaptığım kişiye şartlı bir senet imzalayarak verdim. Senedin arkasına şun ibare yazıldı;

"ilgili devlet kurumundan, işletmenin açılışı için verilen para, iade edileceği tarihte, alacaklı (gayri resmi ortak) adına banka hesabına yatırılacaktır."

İşletmenin kapanışını verince, devletin ilgili kurumuna yatırmış olduğumuz parayı almak için talepte bulundum. Fakat bu paranın iade edilmediğini, işletmenin ruhsat bedeli olarak alındığını söylediler. Her ikimiz de bu paranın iade edilemeyeceğini ilgili devlet kurumundan aldığımız yanıt ile öğrendik.

Senedin arkasında şart yazılmasına ve şartın gerçekleşmemesine rağmen, alacaklı (gayri resmi ortak) senedi takibe vermiş. Tarafıma gelen tebligatla öğrendim.

5 gün içinde, ayrıntılı 9-10 sayfa gerekçeli itiraz yazsısı yazarak vergi dairesine itirazda bulundum. Vergi dairesi de ilgili icra dairesine itiraz dilekçemi elektronik ortamda hemen iletti. Posta veya kargo ile dilekçemi ilgili icra dairesine ayrıca göndermemi istediler. İtirazı yaptığım gün Cuma günü idi. Sonraki 2 gün hafta sonu olacağından Pazartesi kargo ile göndermemin bir mahsuru olup-olmayacağını sordum. "İtirazınız tarafımızca zaten ilgili icra dairesine iletildi. Hafta içi her hangi bir gün de gönderseniz olur." dediler. Ben de sonraki Pazartesi yada Salı günü PTT aracılığı ile dilekçemi ilgili icra dairesine gönderdim.

Bir avukatı arayarak bu durumu özetle anlattım, Bana verdiği cevap şöyle oldu;
"Şartlı bir senedi, şartın oluşmasını beklemeden icraya veremez. Eğer vermiş ise kendi aleyhine ciddi bir suç işlemiş demektir."

Biraz uzun oldu sanırım ama önemli bölümlerini anlatabilmem için ancak bu kadar özetleyebildim.

Sormak istediğim şu;
Bu senet bu şekilde icra takibine verilebilir mi?
Eğer verilemezse, icraya veren kişi aleyhine nasıl bir yasal yaptırımı olur?
Bu durumda benim nasıl bir yasal hakkım olur?
Bununla ilgili usulsüz bir işlem yaptığı için dava açabilir miyim?

Şimdiden ilginiz için teşekkür ederim.