Hukukçulara beyin cimnastiği

[commodore1tr]

Buyurun size yaşanmış gerçek bir olay yorum ve fikirler daima değerlidir.
Yer istanbul un bir yeri bir maç sonu . Tuttuğu takımın yenmesine çok sevinen ve sevincini herkesle paylaşmak isteyen tam bir istanbul beyefendisi !!!!! belindeki tabancayla ateş açarak makul bir kutlama yapıyor. Bu arada 10 yaşındaki C.A hiç çıkılmaması gereken bir yer olan balkona nedense çıkıyor tamamen kendi hatası ile havada uçuşan kurşunlardan birisine nedense kafasını uzatıyor ve ölüyor. Hiç bir hatası olmayan istanbul beyefendisi bu hatalı kız yüzünden yargılanıyor. (biraz ipucu yargılama sultanahmet te )
Savcı ve hakimlerde bu istanbul beyefendisinin oldukça haklı olduğuna karar veriyor ki 'kazara ölüme sebebiyet vermekten' ceza veriliyor. Dava temyize gidiyor temyiz bozuyor....
BURADAN SONRASINI ÇOK DİKKATLİ OKUYUNUZ LÜTFEN
Malumlarınız dava bozulunca temayul olarak aynı hakim bakar. Burada da bu kural işliyor. Ancak ufak bir değişiklikle dava öncesi hakimle yasalarımıza çok uygun düşen bir şekilde fikir teatisi yapılıyor. Bu ölen C.A nın babası güzel yurdumun saygın işadamlarından A.Ç nın arkadaşı çıkıyor. ( BU A.Ç yi türkbank tan hatırlarsınız sesi KİMYA BOZAN bir şahsiyet ) Bu A.Ç nin bir adamı hakime 'siz kazara ölüm görmemişsiniz dava bu şekilde biterse yine sen ve ailen maçlardan sonra cama bile yaklaşma ' gibisinden son derece yumuşak bir fikir veriyor. Bu fikre körü körüne bağlanan hakimde iki celsede bu sefer davayı sonuçlandırabileceği en ağır şekilde sonuçlandırıyor.
bitti mi ? bitmediii...
Bu istanbul beyefendisi tam adliye çıkışında jandarma polis ve yüzlerce kişinin gözü önünde öldürülüyor. (Muhtemelen kazara ) ve hala bu olayın failleri ortada yok...
yorumlarınızı merakla bekliyorummm
saygı ve sevgiyle

bilmiyorum dediğim konu hakkında 2 saat eh bence dersem günlerce konuşurum

[Av.Fatih Karaca]

commodore1tr,
Anlattığınız olayın iki aşaması var. Bunlardan birincisi; bu gibi davalarda adaletin tecelli etmemesi.
Gerçekten de adam sevinç gösterisi yapacağım diye şehrin göbeğinde havaya ateş ediyor ve sebepsiz yere adam öldürüyor. Elbette bu fiilin karşılığı da TCK.nun 455 inci maddesindeki, "Tedbirsizlik veya dikkatsizlik veya meslek ve sanatta acemilik veya nizamat, ve evamir ve talimata riayetsizlik ile bir kimsenin ölümüne sebebiyet" vermek suçudur.
Bu fiile uyacak başka bir madde yok. Bence esasen İtalyanlardan aldığımız bu cecza kanunu belki avrupalılara uygun olabilir ama bizim milletimizin bünyesine uygun bir kanun değil. Çünkü avrupalılar böyle salakça ateş etmeyi sanırım akıllarının ucundan bile geçiremezler.
Gelelim ikinci aşamaya; tabi ki mahkemelerde hak adalet yerini bulmayınca insanlar bu hakkı ve adaleti ya kendileri sağlamaya çalışıyorlar ya da bunu sağlayabilecekleri birilerini buluyorlar. Netice olarak da insanların kimyasını bozan birileri çıkıp kendince adaleti sağlamaya çalışıyor.
Yani kısacası arz-talep meselesi. Talep olunca arz da kendiliğinden ortaya çıkıyor.
Bunun için öncelikle bir an evvel ceza kanunlarımızda gerekli değişiklikler yaparak bünyemize uygun hale getirmeliyiz. Daha sonra da, adaletin hızlı tecelli etmesi için gerekli tedbirleri almalıyız. Geciken adelet de ayrı bir adaletsizlikdir.
Saygılarımla.

DeFacto

[Aslı Güngör]

Aslen biz buna kısaca ilahi adalette diyebiliriz.. :p

Kazara olmuştur o ?? Eminim biri başka bir olay için sevinç gösterisinde bulunurken malum KADER KURBANI arkadaşımız başını kurşuna uzatmış ve o kurşunda orada arkadaşımızın canını alıvermiştir.. Olamaz mı ??? Bir İstanbul Beyefendisi kaza kurşununa kurban gidemezmi ?? Öyle bir kural varda bizmi bilmiyoruz

Bu olayın tek bir nedeni var ..İnsanların Hukukun Üstünlüğüne inancını yitirmesi ve artık kendiSİni Hukukçu'nun yerine koyarak kendiliğinden hak alma arayışına girişmesi.. Belli ki birileri ceza ne kadar ağır olursa olsun (!) yeterli görmemiş ve kıssassa kıssas demiş..

Malesef bende bu ülkede yaşayan bir hukukçu olarak özellikle kadınlara, çocuklara ve vücut bütünlüğüne karşı işlenen suçların yeterli olmadığı düşüncesindeyim.. Türkiyede hergün yüzlerce suç işleniyor. Özellikle izledikleri televizyon dizileri yüzünden silah kullanmayı, kan akıtmayı, can yakmayı "KAHRAMANLIK, ÜSTÜN YETENEK, BÜYÜK BECERİ, ADAMLIK GÖSTERGESİ" olarak kabul eden pek çok kişi işlediği suçun bilincinde bile olmuyor.. Ben toplum olarak televizyonlardaki şiddettin etkisinden yine televizyonda verilecek eğitimle kurtulabileceğimizi düşünmekteyim. Malum bu ülkede pek çok kişi için açıp kitap okumak, kanunları öğrenmek, büyük bir zahmettir. Kimse iki kanun maddesi öğrenmek için keyfini bozmaz.. Ama arada yayınlanan küçük televizyon bilgileriyle belki görsel olarak gördüğü için aklında bişeyler kalır.. Bir ikinci sorunda bu ülkede siyasetçilerin oy için zırt pırt af çıkarmasıdır ki bence bu tsunami yada deprem kadar büyük bir felakettir.. Henüz işlediği suçun cezasını çekmeyen bazı kendini bilmezler yeniden suç işlemekte ve bir sonraki aftan medet ummakta bir beis görmemektedir... Hukuk sadece hukukçuların işi değildir.. Siyasetçiler bu konuda üzerlerine düşen sorumluluğun ciddiyetinde olmalıdır..Yoksa, daha çoooooook istanbul beyefendileri birilerini kazara öldürür, birileri tarafından kazara öldürülür ..Yüce düşünür Cem Yılmaz'ın dediği ve aslında hepimizin dalga geçtiği gibi bu ülkede "EĞİTİM ŞART"

[fatih79]

Bu olaydan anladıklarım:

1- İlahi adalet gerçekten varmış. İnsanlar birbirine zulmeder ama kaderde her zaman adalet vardır. Özellikle de Türkiye'de ilahi adalet çok temenni edilir oldu.

2- Hakimler (ve savcılar) de yönlendirilip doğruyu görmeleri (!) sağlanabilirmiş.

3- Su testisi su yolunda kırılırmış. Silahı o kadar çok seversen ölümün de onun elinden olur.

4- Şu doyasıya sevinç yaşama işini de öğrenememişiz. Doğru kural: önce düşün, sonra yap. Bizdeki kural: durma, hemen yap. Sonra düşünüp pişman olman için çok zamanın olur.

[GILGAMEŞ]

HERKESE selam bende fikrimi söyleyebilirmiyim bilmem ama deniyecem
ne avkatım nede hukukçu ilkokul mezunu bir çobanım afınıza sı
ğınarak derimki aslında herşey normal allah kötülerin kötülükleri
n sonunu getirmesin yoksa güzelle çirkini nasıl keşf ederiz kötül
er dünyanın en gelişmiş toplumlarında da var ama örnek için m
alesef benim cenet ülkem TÜRKİYE de örnek için uzun uzun ara
mak lazım örnek göstermek için kötülere İYİ insanı öyle bir topl
umuzki 65 kadar her iple oynarız 70 de haca gideriz ne hikmets
e zenginlerimizde 70 e kadar yapar eder 71 birinde bir yerlere
mesafe azalınca hastahane postahane okul açar hayır kurumlar
na bağış fakır fukaranın karnını doyur vs.vs.uzar gider be kardeşim
siz bu ülkede genç ken hem kazanın hemde ülke insanına katkı
nız olsun ki kimse kimseye kin gütmesin almanyada patronumla

yemekteyiz günter bana ömer çaktırmadan yan masaya bak

dedi aynen uyguladım eski çalışma ve sosyal güvenlik bakanı norbet blu


m komşu masamız ben kim almanyada temizlik işçisi epey

bi düşündüm türkiyedekilerde emekl olunca

korumasız dolaşamıyorlar bakınız aradaki farka biri emekli

vatandaşından niye korkmuyor benim cenet ülkem be sen nelere kadirsin ?
hadi kolay gelsin hepimize
saygılar

[hsa_54]

ben bu sene hukuku kazandım bu olay benim de midemi bulandırdı.yani ben de mi öyle olacagım dedim kendi kendime ama hayır insallah adaletli davranırım iş hayatımda adaletli davranmayacaksam Allah hiç nasip etmesin diyorum

[32844]

1- Maçı kazanmanın sevinci ile kutlama yapılabilir mi? Evet yapılabilir. Bu kutlamalarda silah kullanılabilir mi? Evet, suç olmasına rağmen kullanılabilir. Bu silahla kutlama esnasında birini vurma ihtimali var mıdır? Evet vardır. Peki normal şartlarda birisinin vurulabilme ihtimalini herkes bilir mi? Evet bilir. Bana göre sanık akıl hastası değilse (ceza ehliyeti varsa), eyleminin neticesini öngörebilecek durumda olduğu için kasten adam öldürmekten hüküm giymelidir.

2- İşadamı A.Ç. hakime ince ayar verebilir mi? Hiç sanmıyorum. Olayın bu kısmının gerçek olma ihtimali yok denecek kadar az. Zira olay olmuş, soruşturma tamamlanmış, kamu davası açılmış, deliller toplanmış, hüküm verilmiş, temyiz edilmiş ve karar bozulmuş. A.Ç. nedense bu aşamada devreye gimiş. Şehir efsanesi diyebilirim. Büyük ihtimalle bozmaya istinaden ceza katmerlenmiştir.

3- Sanığın linç edilmiş olması ve faillerinin bulunmaması. Ne faili meşhurlar var adı faili meçhule çıkmış. Somut olayda tipik bir kamunun ihkak-ı hakkı durumu söz konusu. Bu eylemde ise sanıklar ayan beyan ortada. Zira, suçlu da olsa sanık (ve tabi ki tüm vatnadaşlar), Devletin korumasındadır. Yazıldığı gibi adliye önünde ve polis-jandarma önünde bu linç gerçekleşmişse; sonuçları linçten daha önemli diyebileceğim bir görevi ihmal ya da kötüye kullanma söz konusu. Zira bu ihmal olmazsa linç (ölüm) olayı vuku bulmazdı. Yaz ilgili kuruma müzekkere, olay günü görevli memurların listesini iste ve haklarında en azından görevi ihmalden kamu davası aç. Adliyenin ve polislerin önünde bir sanığın öldürülmesi ayıbından dolayı Devletimizin aldığı yara ancak böyle sarılabilir.

Gerek balkondaki çocuk, gerek İstanbul Beyfendisi, gerek linç eden gözüdönmüşler ve gerekse görevi ihmal eden memurlardan biri olma potansiyelimiz o kadar yüksek ki.

Kendinizi her an her yerde bulabilirsiniz. Örnek; Ergenekon Davası.

[yusuf21a]

commodore1tr
Anlattığınız bu olay hakkındaki düşüncelerim ;
Bence İstanbul Beyefendisi olan adam maç sevincini silahla havaya ateş saçarak kutlamamalı hele birde bu İstanbul gibi yoğun nufüslu bir il olunca
Bu olayda hem İstanbul Beyefendisinin hemde ölen C.A. nın hataları mevcuttur. İstanbul beyefendisinin hatası hiç olmayacak bir yerde belindeki silahı çıkarıp şehrin ortasında ateş açmaktır. Ölen C.A. nın hatası ise dışarıdan gelen silah seslerine rağmen balkona çıkıp kafasına sarkmasıdır. Bizim insanlarımızın başına ne geliyorsa meraktan gelir. Ölen C.A. balkona çıkıp dışarıya sarkıtmassa kendini hiç böyle bir şey olmaz.
Burda İstanbul beyefendisinin de çok büyük hataları mevcuttur.İnsan kendi keyfi için başkalarının hayatlarını tehlikeye atmamalarıdır. İstanbul beyefendisinin hak ettiği cezanın karşılığı da Av.Fırat beyin belirtiği gibi TCK.nun 455 inci maddesindeki, "Tedbirsizlik veya dikkatsizlik veya meslek ve sanatta aceleciilik veya nizamat, ve evamir ve talimata riayetsizlik ile bir kimsenin ölümüne sebebiyet" vermek suçudur. Bence İstanbul beyefendisinin hak ettiği ceza verilmelidir ki İstanbul beyefendisi adliye çıkışında ölüdürülüyor.Öldüren kişi veya kişilerin kendince adaletin yerine getirdiklerini sanıyorlar. Her ne kadar da kaza ile de olsa bir şahsın hayatını kaybetmesi ise konu adalet bunu cezasız bırakmamalıdır.