8.6.1949 günlü, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu'nun 104. maddesinin "askeri mahkemelerce verilecek kararlar" yönünden "...(e)..." ibaresinin Anayasa'ya aykırı olmadığına dair Anayasa Mahkemesi'nin 29.05.2008 tarihli 2005⁄83 Esas, 2008⁄110 Karar no'lu kararı.
Ekleyen Av.feyz Pazarbaşı | Tarih 16-11-2008 | Kat. İçtihat | Not
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2007/10889 E.,2008/2010 K. sayılı kararı:
Yargıtay 18.HD. İçtihatı özeti: 926 sayılı kanunun 112. maddesinin iptalinden sonra yapılan değişiklikte askeri personele yapılan öğretim, eğitim ve yetiştirme masraflarının, yükümlülük sürelerinin eksik kalan kısmı ile orantılı olarak kanuni faizi ile birlikte tazminat olarak ödeyecekleri belirtilmiş, miktarın güncelleştirilip günün para değerine uyarlanacağına dair bir hükme yer verilmemiştir. Yükümlülük sürelerinin hesabında, hizmetten sayılmayan firar, izin tecavüzü, açıkta, tutuklulukta, hapiste geçen süreler dikkate alınmaz.
Ekleyen Av.tayfun Eyilik | Tarih 13-03-2007 | Kat. İçtihat | Not
YARGITAY 18. HUKUK DAİRESİ
E: 2005/7250 K: 2005/9167 T: 18.10.2005
Zorunlu Hizmetten Doğan Borç • Borcun Ayrintili Olarak Açiklanmasi Faiz •Alacağinin Borçludan Tahsil Edilmesi Yöntemi • Kefilin Sorumluluğu
Özet: Zorunlu hizmet nedeniyle tahakkuk eden borcun hangi giderlerden oluştuğunu belirtmeyen ve sadece toplam gider tutarını içeren çizelgeye dayanılarak borcun ödenmesine yönelik hüküm kurulamaz.
Taahhüt belgesinde sarf giderlerinin sarf tarihinden itibaren işleyecek faizi de kabul edildiğine göre, bu faizin asıl alacaktan ayrı olarak hesaplanarak ve faizsiz olarak mahkeme kararına yazılması gerekir.
Kefilin üstlendiği borç miktarı aşılarak, kefil aleyhine hüküm kurulması da isabetsizdir.
Ekleyen Av.dilek Kuzulu Yüksel | Tarih 17-02-2007 | Kat. İçtihat | Not
ÖZET: Bakaya suçu, son yoklamasını yaptırdığı hâlde, celp için istenildiği sırada gelmemek veya gelip de askerlik yapacakları kıt' alara girmeksizin yollardan savuşmak tarzında olmak üzere iki biçimde izlenebilmektedir. Uygulamada birinci tip bakayaya “celp bakayası”, ikinci tip bakayaya ise “Sevk bakayası” ya da “geç iltihak suretiyle bakaya” denilmektedir.
Ekleyen Av.dilek Kuzulu Yüksel | Tarih 17-02-2007 | Kat. İçtihat | Not
ÖZET: Firarda iken babas ının telkin ve ısrarlarına karşı koyamayarak onun refakatinde birliğine katılıp bir saat sonra tekrar kaçan sanığın kıt'asına katılma ve askerlik hizmetine devan etme yönünde serbest bir iradesi bulunmadığından, eylemleri iki ayrı firar suçunu değil tek bir firar suçunu oluşturur.
Ekleyen Av.dilek Kuzulu Yüksel | Tarih 5-02-2007 | Kat. İçtihat | Not
San ığın sağlık mazeretini belgelemek için ibraz ettiği sağlık raporunun protokol defterine kayıtlı olmaması ve sanığın istirahat önerilen tarihlerde çalışmış olması, hâkimin raporun sıhhati konusunda kuşku duymasını gerektirecek makul sebepler olmakla birlikle, her türlü araştırmaya rağmen bu şüphe yenilemiyorsa, ceza hukukunun genel prensibi uyarınca şüpheden sanık yararlandırılmalıdır. Bu itibarla; sanığın sevk tarihinde rahatsız olduğuna ilişkin savunmasının aksi ispatlanamadığından, şüphe sanığın lehine yorumlanarak, geçerli bir mazeretinin bulunduğunun kabulüyle oluşmayan bakaya suçundan sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekir.
Ekleyen Av.dilek Kuzulu Yüksel | Tarih 5-02-2007 | Kat. İçtihat | Not
ASCK'n ın 87/l' inci maddecinin ikinci cümlesinde düzenlenen, “emrin yerine getirilmesini söz veya fiili ile açıkça reddetmek suretiyle” ya da "emir tekrar edildiği halde emri yerine getirmemek suretiyle" işlenen emre itaatsizlikte ısrar suçunun söz konusu olabilmesi için, emrin verilmesi üzerine, emrin muhatabının amire karşı söz veya fiili ile emri yerine getirmeyeceğini açıkça söylemesi, ya da emir tekrar edildiği hâlde, emrin gereğinin yerine getirilmemesi gerekmektedir.
Ekleyen Av.dilek Kuzulu Yüksel | Tarih 6-02-2007 | Kat. İçtihat | Not
Yoklu ğunda verilen mahkûmiyet hükmünün, yurt dışında bulunduğu ve yurt dışındaki adresinden ayrıldığı anlaşılan sanığa, Tebligat Kanunu hükümlerine göre uygun şekilde ilânen tebligat yapılmaksızın; kardeşine yapılan tebligatın geçerli sayılarak, sanık müdafiin süresinde yapmış olduğu temyiz isteminin, reddine karar verilmesi yasaya aykırıdır.
|