Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
Elbirliği Mülkiyetin Paylı Mülkiyete Dönüştürülmesi • Mirasçıların Hakları
Ekleyen: Av.tayfun Eyilik | Tarih: 19-08-2010 | Kategori: İçtihat | Okunma : 2992 | Not:
Av.tayfun Eyilik

Hakkımdaki bilgilere http://www.tayfuneyilik.av.tr sitesinden ulaşabilirsiniz


Profil >
YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ
E: 2008/842 K: 2008/3731 T: 27.03.2008
Elbirliği Mülkiyetin Paylı Mülkiyete Dönüştürülmesi • Mirasçıların Hakları
(TMK m. 644)
Özet: Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesini talep edebilme olana-
ğı yalnız mirasçılara tanınmiştir. Bu hususa ilişkin iddia ve itirazlar davanın her aşaması
nda ileri sürülebilir.
Dava Medeni Kanunun 644. maddesi uyarınca elbirliği halindeki mülkiyetin paylı mülkiyete dönüştürülmeis istemine ilişkindir. Mahkemece iki adet taşınmazdaki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan Abdil, Hapuş, Ayşe tarafı
ndan temyiz edilmiştir. TMK’nın 644. maddesine göre mirasçı elbirliği mülkiyetinin paylı
mülkiyete dönüştürülmesini isteyebilir. Dava konusu T. Köyü 38 ve 40 parsellerin 80/1440 payı Gülsüm adına kayıtlı olup, hükme esas alınan Gülsüm'ün mirasçılarını belirleyen Serili Sulh Hukuk Mahkemesinin 1991/292-304 sayı 21.5.1991 tarihli mirasçılık belgesinde davacı Mustafa,
Gülsüm evladı olarak mirasçıdır. Ne var ki temyiz edenlerin temyiz dilekçelerine ekledikleri Serik Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/503 Esas 2007/540 Karar sayılı 8.6.2007 tarihli nüfus kaydının düzeltmesine dair kararda davacı Mustafa'nın annesinin Gülsüm olmayıp Ayşe'den doğ-
ma olduğu ve anne adının bu şekillde düzeltilmesine karar verildiği anlaşı lmaktadır. Dava hakkına ilişkin olan bu husus her aşamada ileri sürülebilir. Bu nedenle kararın kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılarak, davacı Mustafa'nın tapu paydaşı Gülsüm'ün mirasçısı sıfatıyla dava hakkı
olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de Medeni Kanunun 644. maddesi uyarınca mahkemece davalılara gönderilecek çağrıda belirleyeceği süre içinde varsa itirazlarını bildirmelerine dair ihtaratta bulunması gerekir. Mahkemece davahlarca gönderilen davetiyelerde ihtarat bulunmadığının gözetilmemesi de doğru
değildir. Hüküm bu nedenlerle de bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA…
478 İSTANBUL BAROSU DERGİSİ • Cilt: 83 • Sayı: 1 • Yıl 2009

Forum