Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
Taşıyıcı Sorumluluğu • Eşyada Ziya Ve Hasar Sorumluluğu • Gecikmeli Yapılan Taşıma Sorumluluğu
Ekleyen: Av.tayfun Eyilik | Tarih: 17-11-2008 | Kategori: İçtihat | Okunma : 5043 | Not:
Av.tayfun Eyilik

Hakkımdaki bilgilere http://www.tayfuneyilik.av.tr sitesinden ulaşabilirsiniz


Profil >
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU
E: 2007/11-307 K: 2007/292 T: 23.05.2007
Ticaret Hukuku • Taşıyıcı Sorumluluğu  • Eşyada Ziya Ve Hasar Sorumluluğu •  Gecikmeli Yapılan Taşıma Sorumluluğu*
(TTK m. 779 ve 780)
Özet: Taşınan eşyada ziya ve hasar
oluşmasından doğan sorumluluk ile taşımanı
n geç yapılmasından kaynaklanan sorumluluk
birbirinden farklı kavramlar olup, bu
sorumluluklar yasanın ayrı maddelerinde
hüküm altına alınmıştır.
Bu nedenle kargo şirketinin geç taşımadan
sorumluluğu TTK 779 ve 780. Maddeleri
çerçevesinde değerlendirilmelidir.
Taraşar arasındaki "Tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama
sonunda; Elazığ Sulh Hukuk Mahkemesi’nce davanın kısmen kabulüne
dair verilen 05.05.2005 gün ve 2005/144 E. 2005/970 K. sayılı kararın incelenmesi
davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk
Dairesinin 10.07.2006 gün ve 2005/8110 E. 2006/819 K. sayılı ilamı ile;
(...Davacı vekili, müvekkilinin özel üniversitenin 1. sınıfında iken devlet
üniversitesinin 2. sınıfına yatay geçiş başvuru belgelerini tamamlayarak
davalı kargo şirketine 03.09.2004 günü teslim ettiğini, 3 gün yerine 25
gün sonra teslim edilmesi nedeniyle, başvuru süresi geçirildiğinden yatay
geçişin gerçekleşmediğini, belgeler süresinde yetişseydi 1. sırada kabul
edilecek olduğunu, ertesi yıl bu hakkı kazanıp kazanamayacağının belli olmadığı
nı, 3 yıl daha özel üniversiteye 12.690 USD ödeme yapması gerekeceğ
ini ileri sürerek, şimdilik bir yıllık ücretin bir kısm olan 1.612 YTL tazminatı
n tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmeye ve TTK’nın 786. maddesine göre, davacının
gönderinin mahiyetini bildirmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamına ve toplanan kanıtlara göre, davacının
gönderi içeriğini TTK’nın 786/2. maddesi uyarınca bildirmesi gerektiği, zararı
n gelecekteki masraşara göre değil, taşınan eşyanın muhtevasına göre
tayin olunacağına ilişkin sözleşmede hüküm bulunduğu, şart ve ihtimallere
bağlı zararların istenemeyeceği, sözleşmede taşıma süresi yok ise de
2510 İSTANBUL BAROSU DERGİSİ • Cilt: 82 • Sayı: 5 • Yıl 2008
___________________________________________________
(*) Gönderen: Av. Talih UYAR
halin icabına uygun sürede taşıma yapmayan davalının kısmen kusurlu
olduğu, sözleşmeye göre, zararın, taşıma ücreti ile sınırlı olacağı, buna göre
davalının 3.42 YTL ödemesi gerektiği gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulüne
karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, geç taşıma nedeniyle doğduğu iddia edilen zararın tazmini istemine
ilişkindir.
Mahkemece, davanın, TTK’nın geç taşımaya ilişkin 780/1. maddesi
hükmü çerçevesinde ele alınması, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken,
aynı Kanun'un hasar ve ziya ilişkin 786/2’ne maddesine ve aynı Kanun'un
taşıyıcının sorumluluğunun kaldırılmasına yada haŞşetilmesine
ilişkin şartların hükümsüzlüğünü öngören 766. maddesi hükmüne aykırı
olarak düzenlenmiş bir bölüm sözleşme hükümlerine dayalı olarak uyuşmazlığı
n ele alınması sonucu yazılı gerekçelerle davacınır tazminat isteminin
kısmen kabulü eksik incelemeye dayalı olup, hükmün davacı yararına
bozulması gerekmiştir.
2- Bozma neden ve şekline göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazları
nın incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
3- Hüküm tarihinde yürürlükte olan Tarife'nin 12. maddesi uyarınca,
mahkemece, 175.000.000 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken,
anılan madde hükmünde yazılı sınırın altında vekalet ücretine hükmedilmesi,
kabul şekli bakımından da doğru olmamıştır...) gerekçesiyle bozularak
dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda,
mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde
temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereğ
i görüşüldü:
Dava, geç taşıma nedeniyle doğduğu iddia edilen zararın tazmini istemine
ilişkindir.
Davacı vekili; özel bir üniversitenin birinci sınıfını başarıyla bitiren
müvekkilinin, Devlet üniversitesinin ikinci sınıfına yatay geçiş için başvuru
belgelerini tamamlayarak davalı kargo şirketinin Elazığ şubesine
03.09.2004 tarihinde teslim ettiğini; davalının başvuru belgelerini 3 gün
yerine 25 gün sonra teslim etmesi nedeniyle, başvuru süresi geçirilmiş olduğ
undan, müvekkilinin devlet üniversitesinde ikinci sınıfa yatay geçiş
talebinin kabul edilmediğini; belgeler süresinde teslim edilseydi, müvekkilinin
ikinci sınıfa yatay geçiş müracaatının birinci sırada kabul edilece-
ğini; parasız devlet üniversitesine yatay geçiş hakkını davalı taşıma şirketinin
kusuru nedeniyle kaybeden müvekkilinin yeniden aynı başarıy gös-
Yargıtay Kararları 2511
tererek ertesi yıl yatay geçiş hakkını kazanıp kazanmayacağının şüpheli
olduğunu; özel üniversiteye 4230 USD ödemek zorunda olan müvekkilinin,
davalının kusuru nedeniyle üç yıllık öğrenim gideri tutarı olan 12690
USD zarara uğradığını; ancak müvekkilinin gelecek yıl tekrar parasız bir
devlet okuluna geçiş yapma imkanı halen bulunduğundan, fazlaya ilişkin
hakları saklı kalmak koşuluyla bir yıllık ücretin bir kısmını talep ettiklerini
ileri sürerek, 1.612,00 YTL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek
reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep
ve dava etmiştir.
Davalı A. Kargo Yurtiçi ve Yurtdışı Taşımacılık AŞ vekili; sözleşme gereğ
ince davacının göndereceği kargonun mahiyetini bildirme yükümlülü-
ğünü yerine getirmediğini, bu nedenle müvekkilinin TTK’n 786. maddesine
göre sorumluluğunun bulunmadığını, bir an için kargonun süresinde
iletilmediği kabul edilse dahi, davacının özel üniversiteye ödemesi gereken
üç yıllık eğitim masraşarını müvekkilinden talep edemeyeceğini savunarak,
davanın reddine karar verilmesi gerektiğini cevaben bildirmiştir.
Mahkemenin; "davacının TTK’nın 786/2. maddesi uyarınca gönderi
içeriğini bildirmesi gerektiği halde, bu gereği yerine getirmediği; sözleşmede
zararın, gelecekteki masraşara göre değil, taşınar eşyanın muhtevası-
na göre tayin olunacağına dair hüküm bulunduğundan, şart ve ihtimallere
bağlı zararın dava konusu yapılamayacağı; sözleşmede taşımanın kaç
günde yapılacağı kararlaştırılmamış ise de, halin icabına uygun sürede taşı
ma yapmayan davalının kısmen kusurlu bulunduğu; bu itibarla tazminat
miktarının, taşıma ücreti ile sınırlı olduğunun anlaşıldığı" gerekçesiyle "davanı
n kısmen kabulü ile, 3.42 YTL nin davalıdan tahsiline" dair verdiği karar,
Özel Daire'ce yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş; Yerel Mahkemece
önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu’ndaki görüşmeler sırasında, dava dilekçesinde
1.612,00 YTL tazminatın davalıdan tahsili talep edilmiş olmasına karşın,
davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş olmas nedeniyle, müddeabihin
miktarına göre davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi
gerektiği yolunda görüş bildirilmiş ise de; davacı vekilinin, "müvekkilinin
gelecek yıl tekrar başarılı olma ve parasız bir devlet okuluna geçiş
yapma imkanının halen bulunduğunu" bildirerek, "1 yıllık ücretin bir kısmı
nı talep ettiklerini" belirtmesi ve saklı tutulan miktarın da bu yöne ilişkin
olması karşısında, dava konusu edilen miktarın, 5.000,00 TL’yi geçmemesi
nedeniyle davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesi’ne
ait olması nedeniyle, çoğunlukça bu görüş benimsenmemiş ve işin esası
incelenmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; özel üniversitede okuyan davacının
birinci sınıfı bitirdikten sonra, devlet üniversitesi olan Harran Üniversitesi
Fen-Edebiyat Fakültesi ikinci sınıfına yatay geçiş yapmak amacıyla ta-
2512 İSTANBUL BAROSU DERGİSİ • Cilt: 82 • Sayı: 5 • Yıl 2008
mamladığı belgelere ilişkin gönderiyi, davalı Şirketin Elazığ Şubesine
3.9.2004 tarihinde teslim ettiği; gönderinin, 6.9.2004 başvuru tarihinden
sonra, 28.9.2004 tarihinde Harran Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’ne
ulaştırılmış olması nedeniyle davacının yatay geçiş başvurusunun
kabul edilmediği; fatura arkasında yazılı sözleşmede taşıma süresinin kararlaştı
rılmadığı ve gönderi içeriği gönderen tarafından kanıtlanamadığı
takdirde tazminat miktarının taşıma ücretiyle sınırlı olduğunun belirtildiğ
i anlaşılmaktadır.
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık; taraşar arasındaki
çekişmenin, Türk Ticaret Kanunu’nun geç taşımaya ilişkin 780/1.
maddesi hükmü çerçevesinde mi, yoksa aynı Kanun'un hasar ve ziya ilişkin
786/2. maddesi ile, sözleşme hükümleri çerçevesinde mi ele alınarak
çözümlenmesi gerektiği; bu bağlamda davalı Şirketin, gecikmeden doğan
zarar ve ziyandan mı yoksa salt taşıma ücretinden mi sorumlu tutulması
gerektiği noktasında toplanmaktadır.
Öncelikle belirtilmelidir ki; Türk Ticaret Kanunu'nun, "Mesuliyetin
kaldırılmasına veya haŞşetilmesine ait şartların hükümsüzlüğü" başlığı-
nı taşıyan 766. maddesinde, "Taşıma akdinde kanunun taşıyıcıya ve hususiyle
faaliyetleri devletin iznine bağlı taşıma işletmelerine yüklediği mesuliyetlerin
önceden haŞşetilmesi veya kaldırılması neticesini doğuran
bütün kayıt ve şartlar hükümsüzdür" denilmek suretiyle, sözleşmede taşı
yıcının sorumluluğunun kaldırılması veya haŞşetilmesi yasaklanmıştır.
Anılan madde, sorumluluğun kaldırılması ve haŞşetilmesi bakımından
buyurucu bir hükümdür. Dolayısıyla, taşıma sözleşmesinde aksine
öngörülen bir şart, taraşar yönünden geçersizdir.
O halde, somut olayda, davacının davalı Şirketten aldığı fatura arkası
nda yazılı, "…tazminat miktarının, herhalükarda taşıma ücretiyle sınırlı
olduğuna…" ilişkin kaydın hükümsüz olduğu her türlü duraksamadan
uzaktır.
Bu noktada doğru bir sonuca varılabilmesi için, somut olaya hangi
hukuk kuralının uygulanacağının tesbiti önemlidir.
Türk Ticaret Kanunu'nun "Ziya ve hasarlardan dolayı mesuliyet" ana
başlığı altında düzenlenen 781. maddesinde, taşıyıcının, eşyanın kendisine
teslim edildiği tarihten gönderilene teslim olunduğu tarihe kadar geçen
süre içinde uğradığı ziyan ve hasardan sorumlu olacağı öngörülmüş;
786. maddesinin birinci fıkrasında, nitelik ve değerleri beyan edilmeksizin
taşıyıcıya teslim olunan eşyanın ziyamdan doğacak tazminatın her
olayda halin gereğine göre tayin olunacağı hükme bağlanmış; direnme
kararında sözü edilen, aynı 786. maddenin ikinci fıkrasında ise, taşıyıcı-
nın, kendisine teslim olunurken beyan edilmemiş olan kıymetli eşya, para,
kıymetli evrak ve diğer vesikaların hasar ve ziyaından sorumlu bulunmadığı
belirtilmiştir.
Yargıtay Kararları 2513
Maddede sözü edilen kıymetli eşya olarak vazo, tablo, antika eşya, altı
n, gümüş, mücevher ve benzeri eşyalar ile kıymetli evrak olarak pay senetleri,
tahvil, hazine bonoları, poliçe, bono, çek, pul vesaire olup, diğer
vesikalar ile de; harita, plan, krokilerin anlaşılması gerektiği kuşkusuzdur
(Dr. Sabih Arkan, Karada Yapılan Eşya Taşımalarında Taşıyıcının Sorumluluğu, Ankara,
1982, s: 129 vd).
Görüldüğü gibi, Türk Ticaret Kanunu’nun 781 ve devamı maddelerinde
öngörülen tazminat, taşımaya ilişkin ziya ve hasarla ilgili olup; taşı
yıcının sorumluluğunun kaldırılmasına ilişkin 786. maddenin ikinci
fıkrası, az yukarıda açıklanan nitelikteki yükün cins, özellik ve değerinin
bildirilmemesi halinde uygulanacaktır.
Taraşar arasındaki uyuşmazlık, taşınan eşyada ziya ve hasarın oluşması
ndan kaynaklanmamaktadır. Davacı taşıtan, hasar ve ziyaın dışında,
taşımanın geç yapılmasından dolayı uğradığı zararın tazminini talep
ettiğine göre; uyuşmazlığın, ziya ve hasara ilişkin 786. maddenin ikinci
fıkrası kapsamında ele alınarak çözümlenmesi olanaklı değildir.
Hemen ifade etmek gerekir ki; geç taşıma nedeniyle taşıyıcının sorumluluğ
u, Türk Ticaret Kanunu'nun 779 ve 780. maddelerinde düzenlenmiştir.
Bilindiği üzere Türk Ticaret Kanunu’nun 779. maddesi; taşıma süresinin
sözleşme ile taraşarca tayin edilebileceğini, sözleşmede bu yolda
hüküm bulunmayan hallerde sürenin ticari teamüle göre tespit edilmesi
gerektiğini, böyle bir teamülün bulunmadığı durumlarda ise, halin icabı-
na göre, uygun görülen bir süre içinde taşımanın yapılması gerektiğini
hükme bağlayarak; taşıma süresini taşıyıcının keyŞ davranışına bırakmamı
ş ve taşıma işinin ticari hayatın gerektirdiği sürat ve uygun bir süre
içinde yapılmasını öngörmüş bulunmaktadır.
Bu maddeyi izleyen 780/1. maddesinde ise, anılan maddeye yollama
yapılarak gecikme halinde taşıma ücretinin oranlama yolu ile indirileceği
hükme bağlandıktan sonra, sözleşme ile saptanan sürenin iki mislini
aşan bir gecikme halinde ise, taşıma ücretinin tamamı düşmekle beraber,
taşıyıcının bu yüzden doğan zarar ve ziyandan sorumlu tutulması gerektiğ
i benimsenmiştir.
Burada; somut olayda olduğu gibi, taşıma süresi sözleşmede gösterilmemiş
ise; taşıtanın gecikmeden doğan zarar ve ziyanını anılan madde
çerçevesinde isteyip isteyemeyeceği belirlenmelidir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 780/1. maddesinin lafzi yorumu ile, taşı-
ma süresinin sözleşme ile tayin edilmediği hallerde taşımanın geç yapılması
ndan kaynaklanan zararın, az yukarıda açıklanan 781. maddeye
hasredilerek, sadece zarar ve ziyan halinde tazminat istenebileceği, bunun
dışında oluşan zararların istenemeyeceği sonucuna varılması genel
sorumluluk ilkeleri ile bağdaşmamaktadır.
2514 İSTANBUL BAROSU DERGİSİ • Cilt: 82 • Sayı: 5 • Yıl 2008
Türk Ticaret Kanunu’nun 1. maddesine göre, bu Kanun, Medeni Kanunun
bir cüzüdür. Ayrıca Borçlar Kanunu’nun 544. maddesinde, Borçlar
Kanunu’nun, Medeni Kanunun tamamlayıcısı olduğu açıklanmıştır.
Kısaca, herkesin kusurlu davranışı ile diğer tarafa verdiği zararı karşı
lamakla yükümlü olduğu, Ticaret Kanunu’nun ayrılmaz bir parçası
olan Medeni ve Borçlar Kanunu’nun genel ilkeleri icabındandır.
O halde, TTK’nın 780/1. maddesinin de kanun vaazı'nın gerçek amacı
na uygun olarak yorumlanması gerektiğinin kabulü borçlar hukukunun
yukarda açıklanan ana ilkesi ve hak ve nesafet kuralları gereğidir.
Nitekim, doktrinde de anılan maddenin bu şekilde yorumlanması gerektiğ
i kabul edilmiştir. (Dr. Sabih Arkan, Eşya Taşımacılığı Sempozyumu, Ankara-1984,
s: 121, dipnot 78)
Sonuç itibariyle, sözleşmede süre gösterilmemiş olsa bile, taşımanın
geç yapılması nedeniyle oluşan zararın tazminine yönelik uyuşmazlıkları
n, Türk Ticaret Kanunu’nun 780/1. maddesi çerçevesinde çözümlenmesi
gerekir.
Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, aynı yöne işaret eden ve Hukuk
Genel Kurulu’nda benimsenen Özel Daire Bozma kararına uyularak, davanı
n, geç taşımaya ilişkin Türk Ticaret Kanununun 780/1. maddesi
hükmü çerçevesinde ele alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken;
aynı Kanunun hasar ve ziya ilişkin 786/2. maddesine ve sözleşmede
öngörülen geçersiz hükümlere dayal olarak, yanılgılı gerekçeyle verilen
davanın kısmen kabulüne dair önceki kararda direnilmesi usul ve
yasaya aykırıdır. Direnme kararı bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararı
nın yukarıda ve Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden
dolayı HUMK'un 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde
temyiz peşin harcının geri verilmesine, 23.05.2007 gününde oybirliği ile
karar verildi.
Yargıtay Kararları 2515

Forum