Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
Kambiyo Hukuku • Çekte Zamanasımının Kesilmesi • Dava Açılması
Ekleyen: Av.tayfun Eyilik | Tarih: 16-06-2011 | Kategori: İçtihat | Okunma : 1449 | Not:
Av.tayfun Eyilik

Hakkımdaki bilgilere http://www.tayfuneyilik.av.tr sitesinden ulaşabilirsiniz


Profil >
YARGITAY 12. HUKUK DAiRESi
E: 2009/21237 K: 2010/2515 T: 09.02.2010
Kambiyo Hukuku • Çekte Zamanasımının Kesilmesi • Dava Açılması
(2004 SK m.33/a, 71, 366; 6762 SK m.662, 663, 726, 730, 730/18)
Özet: Takip konusu çekle ilgili olarak dava
açılmış olmasıyla zamanaşimı kesilecektir. Bu
davanın kim tarafından açılacağı konusunda
bir açıklık yoktur. Bu nedenle borçlunun alacaklı
aleyhine açacağı menfi tespit davasıyla
da zamanaşimının kesileceği kabul edilmelidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun görüşü
de aynı doğrultudadır.
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde
temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili
dosya mahallinden Daireye gönderilmış olmakla okundu ve gereği
görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından borçlular hakkında çeke dayalı olarak kambiyo
senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden
sonra oluşan zamanaşimı nedeniyle borçlular vekili tarafından iiK’in 71
ve 33-a maddeleri uyarınca icra Mahkemesinden icranın geri bırakılmasına
karar verilmesinin istendiği anlaşılmaktadır.
Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde çek olduğunda olaya
TTK’nın 726 ve 730. maddesi göndermesi ile 662 ve 663. maddelerinin
uygulanması gerekir. Borçlar Kanunu’nun 133. maddesine nazaran daha
özel nitelikte bulunan ve TTK’nın 730/18. maddesi gereğince çekler
hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 662. maddesi zamanaflı-
mının hangi sebeplerle kesileceğini sınırlı bir şekilde açıklamıştır. Bu
sebeplerden biri de dava açılmasıdır. Anılan maddede mücerret dava
açılmasında söz edilmekte olup, bu davanın kimin tarafından açılacak bir
dava olduğu hususunda bir açıklık bulunmamaktadır. Ancak borçlu
tarafından açılacak davada alacaklı durumundaki davalının itirazını defi
yolu ile ileri sürdüğü cihetle borçlu tarafından alacaklı aleyhine açılan
menfi tespit davasında da bu nedenle zamanaflımını kesmesi gerekir.
Nitekim Yargıtay HGK’nın 20.01.1996 tarih 1996/12-654 esas 1996/805
karar sayılı kararı ile de aynı ilke kabul edilmiştir.
Yargıtay Kararları 3363
Somut olayda alacaklı vekili tarafından temyiz dilekçesinde borçluların
fiişli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne 2008/399 esas sayılı menfi tespit
davası ve Kadıköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne 2007/793 esas sayılı çek
iptali davası açtıkları ileri sürüldüğüne göre mahkemece duruşma açılarak,
anılan dava dosyaları getirtilip incelendikten sonra oluşacak sonuca göre
bir karar verilmesi gerekirken, evrak üzerinde ve eksik inceleme ile yazılı
şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile
mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle iiK’in 366. ve HUMK’un 428.
maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 09.02.2010 gününde oybirliğiyle karar
verildi.

Forum