Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
Zamanaşımına Uğrayan Bono • Yazılı Delil Başlangıcı • Zamanaşımına Uğrayan Bonoda Tanık Deliline Dayanma • Tarafarın Kanıt Yükümü* (TTK m. 661)
Ekleyen: Av.tayfun Eyilik | Tarih: 15-07-2010 | Kategori: İçtihat | Okunma : 2619 | Not:
Av.tayfun Eyilik

Hakkımdaki bilgilere http://www.tayfuneyilik.av.tr sitesinden ulaşabilirsiniz


Profil >
YARGITAY HKUK GENEL KURULU
E: 2008/3-159 K: 2008/158 T: 20.02.2008
Zamanaşımına Uğrayan Bono • Yazılı Delil Başlangıcı • Zamanaşımına Uğrayan Bonoda Tanık Deliline Dayanma • Tarafarın Kanıt Yükümü* (TTK m. 661)
Özet: Ticaret Kanünu hükümleri bakmından zamanaşımına uğrayan bono, temel
borç ilişkisi yönünden yazılı delil Başlangıcı niteliğinde olup, temel borç ilişkisinin varlığı
tanık delili ile kanıtlanabilir. Bu konuda ispat yükümlülüğü davacıya düşer. Davacı taraf
temel borç ilişkisini kanıtlamiş ise, davacı taraf borcu ödemiş olduğunu ispatlamakla yükümlüdür.
Tarafar arasındaki "İtirazın İptali" davasından dolayı yapılan yargı-
lama sonunda; Yerköy Sulh Hkuk Mahkemesince davanın kabulüne dair
verilen 24.08.2006 gün ve 180-305 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili
tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3. Hkuk Dairesinin 21.11.2006 gün
ve 2006/14874-15767 sayılı ilamı ile;
(...Davacı dilekçesinde, davalı ile aralarında araç alım-satımından
kaynaklanan bir alışveriş nedeni ile senet düzenlendiğini, ancak senedin
zamanaşımına uğraması nedeni ile davalı aleyhine adi takip yaptıklarını,
davalının da bu takibe itirazda bulunduğunu beyan ederek, itirazın iptali
ile %40 inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı savunmasında, davacıdan araç satın almadığını, kaldı ki araç
satış işlemlerinin noterde yapılması gerektiğini ifade etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
MK m. 6 gereği "kural olarak herkes iddiasını ispat etmekle mükelleftir"
tarafar arasındaki senet zamanaşımına uğradığı için, artık tarafar
arasındaki temel hkuki ilişkiye inilmesi gerekecektir.
Davalı taraf, davacıyla aralarındaki hkuki ilişkiyi (davacıdan araç
satın aldığını) inkar ettiğine göre ispat yükü davacıya aittir. Davacı davalı-
ya araç sattığını ve dava konusu alacağında bu satıştan kaynaklandığını
ispat etmekle yükümlüdür. Her ne kadar yargılama sırasında dinlenilen
davacı tanıkları tarafar arasında araba alım satımı yapıldığına ilişkin beyanda
bulunmuşlarsa da miktar itibariyle olayda tanık dinlenemeyeceği
Yargıtay Kararları 403
___________________________________________________
(*) Gönderen: Ali GÜNEREN, Yargıtay 21. Hkuk Dairesi Başkanı
ve davacının da dilekçesinde yemin deliline dayandığının anlaşılması karşı
sında davacı tarafa yemin teklif etme hakkının bulunduğu hatırlatılarak,
yaptırılacak yeminin sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanlı
ş gerekçeler ile davanın kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekillde hüküm tesisi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine
geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki
kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HKUK GENEL KURULU KARARI
Hkuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde
temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereğ
i görüşüldü:
Dava zamanaşımına uğramiş bonoya dayalı olarak genel haciz yoluyla
yapılan icra takibinde itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı Süleyman, davalı ile aralarında yaptıkları araç satım sözleşmesi
nedeniyle davalının kendisine senet verdiğini ancak süresinde ödemediğ
ini, bu nedenle zamanaşımına uğramiş bonoya dayalı olarak genel
haciz yoluyla icra takibi yaptığını ancak davalının haksız şekillde borca
itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava
etmiştir.
Davalı Yakup davayı kabul etmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Yerel Mahkeme "Zamanaşımına uğramiş bono yazılı delil Başlangıcı
sayılır. Bononun dayandığı alt ilişkinin varlığı tanık dahil her türlü delille
kanıtlanabilir. Davacı dinlettiği tanıkları aracılığı ile davalı ile arasındaki
alt ilişkiyi yani araç alım satımını ve bononun bu nedenle alındığını ispatlamı
ştır. Davalı vekiline delil ibrazı için süre verilmiş ve davalı vekili yalnızca
tanık deliline başvurarak mahkemede bu tanıkları, tarafar arasında bononun
verilmesine esas alım satımın olmadığını ispatlamak için dinletmek
istediğini beyan etmiş, menŞ bir durumun ispatı mümkün olmadığından,
davalının tanık dinletme talebi reddedilmiş, davanın kabulüne karar vermek
gerekmiştir." gerekçesi ile davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin
kaldığı yerden devamına karar vermiş; davalı vekilinin temyizi üzerine
hüküm Özel Dairece yukarıdaki gerekçe ile bozulmuş; Yerel Mahkeme
önceki kararında direnmiştir.
Türk Ticaret Kanünu'nun 661. maddesi uyarınca zamanaşımına uğramiş bir bonoda yazılı alacak, temel ilişkiye dayanılmak suretiyle talep
edilebilir. O ilişkiden doğan bir alacağın bulunduğu ve alacak miktarını
kanıtlama yükümlülüğü de davacı tarafa aittir. Hkuk Genel Kurulunun
4.4.2007 gün ve 2007/13-153 E.,2007/183 sayılı kararında da benimsendiği
404 İSTANBUL BAROSU DERGİSİ • Cilt: 83 • Sayı: 1 • Yıl 2009
gibi "Zamanaşımına uğrayan ve imzası inkar edilmeyen bono, temel borç
ilişkisi bakımından yazılı delil Başlangıcı niteliğindedir."
Hkuk Usulü Muhakemeleri Kanünu'nun 292. maddesine göre, senetle
ispatı gereken bir konuda yazılı delil Başlangıcı mevcut ise, tanık
dinlenmesi mümkündür.
Görülmekte olan davada, davacı zamanaşımına uğrayan bonoya dayalı
olarak davalı ve kardeşi hakkında genel haciz yoluyla icra takibi yapmı
ş ancak davalının itirazı üzerine takip durmuştur.
Bu durumda davacı taraf, aralarındaki temel ilişkinin varlığını kanıtlamakla
yükümlüdür. Belirtildiği üzere, takip dayanağı zamanaşımına
uğramiş bono, temel ilişki yönünden yazılı delil Başlangıcı niteliğinde
olup davacı tarafın buna dayalı olarak tanık dinletme hakkı bulunmaktadır.
Davacı dinletmiş olduğu tanıklar ile tarafar arasındaki temel ilişkinin
varlığını ve senedin bu, nedenle verilmiş olduğunu kanıtlamiştir.
O halde artık; senet üzerinde yazılı bedeli ödediğini ispat etmesi gereken
davalıdır.
Davalı dava konusu alacak miktarını tanıkla ispat edemeyeceği gibi
bu konuda tanıkta dinletemez. Davalı vekili başka delilde göstermemiştir.
Ayrıca, yemin deliline de dayanmamiştır. Açıklanan nedenlerle senet
üzerindeki bedeli ödediğini ispat edememiştir.
Direnme kararı bu sebeplerle doğru olup onanması gerekir.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararı
nın yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, aşağıda dökümü yazı
lı 86,00 YTL harcın temyiz edenden alınmasına 20.02.2008 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay Kararları 405

Forum