Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
Bono, hukuksal niteliğince sebebini içermeyen bir borç ikrarı senedidir
Ekleyen: Av.feyz Pazarbaşı | Tarih: 31-01-2007 | Kategori: İçtihat | Okunma : 3536 | Not:
Av.feyz Pazarbaşı

Hakkımdaki açıklamalara www.pazarbasi.av.tr adresinden ulaşabilirsiniz.


Profil >

T.C.   YARGITAY
15.HUKUK DAİRESİ

Esas               Karar
-------               --------
2004/1555    2004/2360

YARGITAY   İLAMI

Mahkemesi   :E 2.Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi      :8.5.2003
Numarası    :2002/736-2003/203
Davacı      :S.S.G Konut Yapı Koop.
Davalı      :Mahmut
 Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz  dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

             K A R A R
 Dava, İcra ve İflas Yasasının 72.maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup; icra takip alacaklısı ve senet lehtarı Mahmut tarafından davacı Kooperatif hakkında E 2.İcra Müdürlüğü'nün 2001/862 takip sayılı icra dosyası üzerinden kambiyo senedine özgü takip yoluyla başlatılan icra takibine dayanak alınan 31.01.2001 ve 28.02.2001 vadeli, her biri (6.000.000.000) TL tutarlı ve davacı Kooperatif tarafından keşide olunan ve Türk Ticaret Kanununun 688.maddesinde öngörülen zorunlu unsurları içerdiğinden hukuksal niteliğince "bono" sayılan iki adet bonodan ötürü keşideci borçlu Kooperatifin davalı Mahmut'a  borçlu olmadığının tesbiti istemine ilişkindir.
 Bono, hukuksal niteliğince sebebini içermeyen bir borç ikrarı senedidir. 12.4.1933 gün ve 30/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre; soyut borç ikrarını içeren senedin bedelsizliğini ileri süren taraf, önce bu senedin belli bir sebebi olduğunu, sonra da bu sebebin gerçekleşmediğini yasal ve yazılı ispat etmek durumundadır. Böyle bir delille iddiasını kanıtlayamayan senet borçlusunun, delil olarak dayanmışsa ancak karşı tarafa bir yemin teklif etmeye hakkı vardır(HUMK.md.344).
 Somut olayda, bonolarda düzenleme sebepleri gösterilmemiştir. Ancak, davalı vekili, 31.12.2002 günlü cevap dilekçesinde; bu bonoların, yanlar arasındaki E 1.Noterliğince doğrudan düzenlenen 21.5.1996 gün ve 5655 yevmiye numaralı Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi gereğince sözleşmede yazılı arsa karşılığında, davacı Kooperatifin yüklenici olarak müvekkiline yapıp teslim etmeyi yüklendiği bir adet dairenin verilmemesinin teminatı olarak düzenlenmiş  olduğunu  açıklamış; davacı vekili de, 08.05.2003 tarihli
dilekçesinde bonoların belirtilen "Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi"ne bedel olarak verildiğini bildirmiştir. Saptanan durum bu olunca da, bedeli uyuşmazlık konusu olan bonoların belli bir sebeple düzenlenmiş  olduğu ve bu sebebin yanlar arasındaki sözleşme ile davacı yüklenicinin arsa sahibi davacıya karşı yüklendiği ediminin ifa edilmemesinin teminatı olduğu ortaya çıkmaktadır. O halde, bonoların kısmen ya da tamamen bedelsiz kalıp kalmadıklarının tesbiti, yanlar arasındaki Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi hükümlerine göre yapılabilir.
 Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi Borçlar Yasasının 355.maddesinde tanımlanan ve karşılıklı haklar ve borçlar içeren iki taraflı sözleşmelerden olan eser sözleşmesinin bir türüdür. Karşılıklı borçları içeren bir sözleşmenin yerine getirilmesini isteyen  tarafın, sözleşmenin kurallarına veya niteliğine göre bir süreden yararlanma hakkı olmadıkça, kendi borcunu ifa etmiş veya ifasını önermiş olması gerekir(B.K.md.81). Yanlar arasındaki sözleşmede arsa sahibi davalının edimini öncelikle ifa etmesini gerektiren bir hüküm yer almamaktadır. Başka bir anlatımla, inşaat yapılacak arsanın davacı kooperatife, onun yüklendiği ediminin ifasından önce, tapuda davalı tarafından kayden temlik edilmesini, yüklenici Kooperatif isteyemez. Aksine sözleşmede hüküm bulunmadığından, Borçlar Yasasının 364/1.maddesi gereğince, işin bedeli olan arsanın tapuda kayden Kooperatife temliki arsa sahibine karşı ediminin ifasından, yani dairesinin sözleşme ve yasada öngörülen koşullara uygun olarak inşa edilip, tesliminden sonra istenebilir. Ancak, yüklenicinin öncelikli edimini ifa edebilmesi için de, sözleşme konusu arsanın sözleşmenin tarafı olan arsa sahiplerince yükleniciye teslimi gerekmektedir.
 Mahkemece, yukarıda açıklanan hukuksal esaslar çerçevesinde ve yanlar arasındaki sözleşme hükümleri gözetilerek araştırma ve soruşturma yapılması, Borçlar Yasasının 106.maddesi hükmünde öngörülen seçimlik haklardan olan aynen ifa istemi yerine aynen ifa yerine geçen olumlu zararının ödetilmesi amacıyla bono bedellerinin tahsilinin istenip istenmediğinin öncelikle belirlenmesi; bu hakkının davalı tarafından kullanılmış olduğunun saptanması durumunda da koşullarının oluşup oluşmadığı ve dolayısıyla bonoların kısmen ya da tamamen bedelli olup olmadığı sonucuna göre hüküm verilmesi gerekirken, noksan araştırma ve soruşturma sonucu yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamış ve hükmün bozulması gerekmiştir.

 SONUÇ; Yukarıda açıklanan sebeplerle, temyiz itirazlarının kabulüne ve hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 27.4.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
  

Forum