Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
Sanığın Usulsüz Tebligattan Haberdar Olduğuna Dair Hiçbir Bilgi Ve Belgenin Dosya Kapsamında Yer Almaması Karşısında Yazılı Emir Talebinin Reddi Gereği
Ekleyen: Av.tayfun Eyilik | Tarih: 16-03-2007 | Kategori: İçtihat | Okunma : 2937 | Not:
Av.tayfun Eyilik

Hakkımdaki bilgilere http://www.tayfuneyilik.av.tr sitesinden ulaşabilirsiniz


Profil >
    

YARGITAY  10. CEZA DAİRESİ

E. 2004/13110 K. 2004/10310 T. 13.10.2004

CEZA KARARNAMESİNİN TEBLİĞİ ( Sanığın Usulsüz Tebligattan Haberdar Olduğuna Dair Hiçbir Bilgi Ve Belgenin Dosya Kapsamında Yer Almaması Karşısında Yazılı Emir Talebinin Reddi Gereği )

• USULSÜZ TEBLİGAT ( Sanığın Haberdar Olduğuna Dair Hiçbir Bilgi Ve Belgenin Dosya Kapsamında Yer Almaması Karşısında Yazılı Emir Talebinin Reddi Gereği )

• YAZILI EMİR TALEBİ ( Sanığın Usulsüz Tebligattan Haberdar Olduğuna Dair Hiçbir Bilgi Ve Belgenin Dosya Kapsamında Yer Almaması Karşısında Reddi Gereği - Süresinde Yapılmış Bir Temyiz İsteği Olduğunun Kabulü Gereği )

1412/m.343

7201/m.21

Tebligat Tüzüğü m.28

ÖZET : Ceza kararnamesinin sanığa tebliğine ilişkin tebligat evrakından, Tüzüğün 28. maddesine uygun olarak adreste bulunmama nedeninin araştırılarak, imza ile tevsik edilmediği ve 2 örnek numaralı ihbarnamenin sanığın kapısına yapıştırılmadığının anlaşılması ve sanık vekilinin yazılı emir isteğini içerir dilekçesini sunduğu tarihe kadar, sanığın usulsüz tebligattan haberdar olduğuna dair hiçbir bilgi ve belgenin de dosya kapsamında yer almaması karşısında, sanık vekilinin dilekçesinin yazılı emir talebi olarak değil, süresinde yapılmış bir temyiz isteği nitelinde olduğunun kabulünde yasal zorunluluk bulunduğundan, henüz kesinleşmeyip, temyiz aşamasında olan hükme yönelik yazılı emir talebinin CMUK.nun 343. maddesi uyarınca reddi gerekir.

DAVA : 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanuna muhalefet suçundan sanık Muhammet Zeki Bölen'in anılan Kanunun 13/1, TCK.nun 119. maddeleri uyarınca 186.498.936 TL. ağır para cezası ile cezalandırılmasına dair ÜSKÜDAR 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 14.06.2001 gün ve 2001/969-955 sayılı ceza kararnamesine itirazın reddine ilişkin ÜSKÜDAR 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 30.10.2001 gün, 2001/157 müt sayılı kararını müteakip, sanığın aynı eylem nedeniyle tekrar cezalandırılmasına ilişkin, ÜSKÜDAR 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 28.12.2001 gün ve 2001/2043-1985 sayılı ceza kararnamesini kapsayan dosya incelendi:

Sanığın Türkiye İş Bankası Çarşı/Üsküdar şubesi nezdinde bulunan hesabında keşide ettiği çekin karşılıksız çıkması nedeniyle, anılan bankanın ihtarına rağmen, elinde mevcut diğer çek karnelerini iade etmemek şeklinde belirlenen eyleminin tek suç oluşturacağı, sanığın ÜSKÜDAR 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 14.06.2001 gün ve 2001/969-955 sayılı ceza kararnamesi ile cezalandırılmış olması sebebiyle, aynı nedenle açılan diğer davanın CMUK.nun 253/3. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden bahisle;

CMUK.nun 343. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğün ifadeli 27.05.2004 gün ve 24052 sayılı yazılı emirlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 18.06.2004 gün ve YE. 109515 sayılı tebliğnamesi ile Daireye gönderilmekle incelendi ve aşağıdaki karar tespit edildi:

KARAR : CMUK.nun 343. maddesi uyarınca yazılı emir yoluna başvurulabilmesi için, hükmün sanığa usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi ve Yargıtay'ca incelenmeksizin kesinleşmesi gerekmektedir.

Dosya kapsamına göre; yazılı emir talebine konu, Üsküdar 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 28.12.2001 gün ve 2001/2043 esas, 2001/1985 karar sayılı ceza kararnamesine ilişkin ilamın "adres kapılı olduğundan, komşusuna haber verilerek, muhtara ihbarın bırakıldığı" meşruhatı ile tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.

Tebligat Kanunu'nun 21 ve Tebligat Tüzüğü'nün 28. maddesi uyarınca, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiç biri gösterilen adreste bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel, komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu veya meclis üyeleri, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp altını imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazarak imzalaması ve yaptığı bu araştırma sonucunda muhatap ve onun tebligat yapılabilecek kimselerin o adreste bulundukları halde tebliğin yapılacağı sırada orada mevcut değillerse, Tüzüğün 30. maddesi uyarınca, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar ve ihtiyar heyeti veya meclis azasından birine veyahut zabıta amir veya memuruna imza mukabilinde teslim etmesi ve Tüzüğe ekli 2 örnek numaralı ihbarnameyi muhatabın kapısına yapıştırarak, durumu en yakın komşusundan birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirmesi gerekir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih tebligat tarihidir.

SONUÇ : Belirtilen ceza kararnamesinin sanığa tebliğine ilişkin tebligat evrakından, Tüzüğün 28. maddesine uygun olarak adreste bulunmama nedeninin araştırılarak, imza ile tevsik edilmediği ve 2 örnek numaralı ihbarnamenin sanığın kapısına yapıştırılmadığının anlaşılması ve sanık vekilinin yazılı emir isteğini içerir dilekçesini sunduğu tarihe kadar, sanığın usulsüz tebligattan haberdar olduğuna dair hiçbir bilgi ve belgenin de dosya kapsamında yer almaması karşısında, sanık vekilinin yazılı emir talebini ilişkin dilekçesini sunmuş olduğu tarihte, usulsüz olan tebligattan sanığın haberdar olduğunun ve böylelikle bu tebligatın geçerlilik kazandığının, bu durumda da sanık vekilinin dilekçesinin yazılı emir talebi olarak değil, süresinde yapılmış bir temyiz isteği nitelinde olduğunun kabulünde yasal zorunluluk bulunduğundan, henüz kesinleşmeyip, temyiz aşamasında olan hükme yönelik yazılı emir talebinin CMUK.nun 343. maddesi uyarınca REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı makamına TEVDİİNE, 13.10.2004 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

yarx

Forum