Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
İsim düzeltme
Ekleyen: Kaval | Tarih: 3-10-2005 | Kategori: İçtihat | Okunma : 2017 | Not:
Kaval




Profil >
YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ E. 1991/10368 K. 1991/11484 T. 4.10.1991

1587/m.46/2
743/m.26
ÖZET : 1587 sayılı Nüfus Kanununun 46/2. maddesinde yaş, ad, soyadı, diğer kayıt düzeltme davalarının ilgilinin oturduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesinde, C. Savcısı ve Nüfus Müdürü veya Nüfus Memuru huzuru ile görülüp karara bağlanacağı hüküm altına alınmıştır. Bu hüküm yargılayacak kurulun oluşumu ile ilgilidir. C. Savcısı ve Nüfus Müdürü veya memuru huzuru olmaksızın yargılamanın yapılamayacağını öngörmektedir.

DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan soyadı tashihi davasına dair karar C. Savcısı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, nüfusta soyadı değiştirilmesine ilişkindir. Mahkeme davayı kabul etmiş, hükmü C. Savcısı temyiz etmiştir.
Davacı, Özdemir olan soyadının Keskin olarak değiştirilmesini istemiş, mahkeme nüfus müdürü veya memuru ve C. Savcısını iştirak ettirmeksizin düzeltmeye karar vermiş ve C. Savcısının temyiz istemini de davada taraf bulunmaması, temyiz yetkisi olmaması nedeniyle reddetmiş, bu red kararı da yine aynı makam tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1587 sayılı Nüfus Kanununun 46/2. maddesinde yaş, ad, soyadı, diğer kayıt düzeltme davalarının ilgilinin oturduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesinde C. Savcısı ve Nüfus Müdürü veya Nüfus Memuru huzuruyla görülüp karara bağlanacağı hüküm altına alınmıştır. Bu hüküm yargılayacak kurulun oluşumu ile ilgilidir. C. Savcısı ve Nüfus Müdürü veya memuru huzuru olmaksızın yargılamanın yapılamayacağını öngörmektedir. Eski deyimle C. Savcısı ve Nüfus Müdürü veya memuru mahkemenin ve yargılamanın rüknü durumundadır. Kuşkusuz bu hüküm kamu düzeni düşüncesiyle getirilmiş bir hükümdür.
Gerçekten kişinin şahsı ahvalini ilgilendiren bu konular toplumun dirlik ve düzeni ile ilgilidir.
MK.nun 26. maddesinde muhik sebepler halinde ismin düzeltilmesine imkan tanıyan hükmünün de esas itibariyle bu dirlik düzenin içinde düşünmek gerektiği gibi neticede de nüfustaki mevcut kaydın düzeltilmesi sonucunu doğuracağı yönünden de 46. maddenin kapsamı içinde kaldığını düşünmek icabeder. Nitekim aynı maddenin 3. ve 4. fıkralarında da ad, soyadı değiştirilmesinden bahsedilmiş ve ayrıca son fıkrada yaş, ad, soyadını değiştirenlerin askerlik ödevliliği içerisinde yapılan düzeltmelerin nüfus idarelerince 15 gün içerisinde askerlik şubelerine bildirileceği emredilmiştir. Maddenin 2 ve 3. fıkralarında yaş, ad, soyadı değiştirilmelerinden söz edilirken bunların da mahkeme kararı ile yapılacağı vurgulanmış, maddenin 1. fıkrasında sözü edilen yargılama sisteminde bir ayrıcalık ve değişiklik öngörülmemiştir.
Nitekim, HGK.’da 16.12.1983 gün, 1983/601-1340 sayılı kararında aynı görüşü benimseyerek yerel mahkemenin aksi doğrultudaki kararını bozmuştur.
Bu nedenlerle, yerel mahkemenin C. Savcısının temyiz etmeye yetkili bulunmadığı gerekçesiyle isteğin reddine ilişkin 22.5.1991 tarih ve 1991/107-44 sayılı kararının kaldırılarak yine aynı mahkemenin esasa ilişkin 10.5.1991 tarih, 1991/107-44 sayılı kararının yukarıda yazılı sebeplerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün ( BOZULMASINA ), 4.10.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.