Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
Şikayet davası - Takip konusu bonoda çift imza bulunması - Çift imzanın sahibi kişinin şikayetçi şirketin münferit temsilcisi olması - İmzalardan bir tanesinin şahıs adına diğerinin de şirket adına atıldığının kabulü gereği
Ekleyen: Av.dilek Kuzulu Yüksel | Tarih: 21-01-2008 | Kategori: İçtihat | Okunma : 3882 | Not:
Av.dilek Kuzulu Yüksel




Profil >
    

T.C. YARGITAY

12.Hukuk Dairesi

Esas: 2006/13207

Karar: 2006/15854

Karar Tarihi: 17.07.2006

(6762 S. K. m. 322, 688) (YHGK 28.02.1996 T. 1995/12-993 E. 1996/96 K.)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: 1- Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,

2- Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;

TTK.nun 322. maddesi hükmüne göre şirket adına imza yetkisi olanlar şirket ünvanını eklemeye mecburdurlar. Takip dayanağı bonoda şirketin ünvanı yazılı olup, bonoyu imzaladığı kabul edilen Muhittin Koçyiğit'in bononun düzenlendiği tarihte temsile yetkili bulunduğu imza sirkülerinde anlaşılmaktadır. Şirket sözleşmesindeki şirketi yetkilisinin şirket kaşesi altında senet imzalayabileceğine ilişkin hükmü TTK.nun anılan maddesine aykırı olduğu gibi, kaşe tabirinin <ticari ünvan> olarak anlaşılması da gerekir. (HGK.nun 28.02.1996 tarih ve 1995/12-993 E. - 1996/96 K.) Yine TTK.nun 688/7. maddesi gereğince takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını taşıması için <senedi tanzim edenin imzasını> ihtiva etmesi zorunludur. Anılan maddede sorumluluk için sadece imzadan söz edilmiş pul üzerinde ve açıkta birden fazla imzanın bulunması koşul olarak kabul edilmemiştir.

O halde, yukarıdaki yasal açıklamalar karşısında takip konusu bonoda çift imzası bulunan Muhittin Koçyiğit'in keşide tarihinde, şikayetçi şirketin münferit temsilcisi de olduğu nazara alındığından, imzalardan bir tanesinin kendi şahsı adına diğerinin de şirket adına attığının kabulü ile şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, aksi gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.

Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda 2 nolu bentte yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 17.07.2006 gününde oybirliği ile karar verildi. 

Forum