Boşanma davası - Nafaka ve tazminat istemi - Az kusurlu tarafın kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilmesi gereği
Ekleyen: Av.dilek Kuzulu Yüksel | Tarih: 12-06-2007 | Kategori:
İçtihat | Okunma : 2517 | Not:
T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/3655
Karar: 2004/4549
Karar Tarihi: 08.04.2004
(4721 S. K. m. 174) (818 S. K. m. 42, 43, 44, 49)
Taraflar aras
ındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm boşanma, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Boşanmaya neden olan olaylarda eşini döven davalı koca tam kusurludur.
a-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz yada daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranlarında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (MK.Md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.
b-Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. 4 BK. 42,43,44,49) dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.
3-Davalı kocanın harcı verilerek açılmış bir karşı davası bulunmadığı halde davaya devamla yazılı şekilde davalının karşı davasının kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün 2/a-b ve 3. bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının 1.bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Koray
’a yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna, temyiz peşin harcının yatıran Dilek’e geri verilmesine, oybirliği ile karar verildi. 08.04.2004