Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
Emre itaatsizlikte ısrar suçu - Suçun unsurları
Ekleyen: Av.dilek Kuzulu Yüksel | Tarih: 5-02-2007 | Kategori: İçtihat | Okunma : 7642 | Not:
Av.dilek Kuzulu Yüksel




Profil >
    

T.C. Askeri Yargıtay

1.Dairesi

Esas: 2004/1035

Karar: 2004/1033

Karar Tarihi: 20.10.2004

(1632 S. K. m. 87)

Askeri mahkemece, sanığın 18.2.2004 tarihinde emre itaatsizlikle ısrar suçunu işlediği kabul edilerek, eylemine uyan ASCK'nın 87/1 (emrin yerine getirilmesini söz veya fiil ile açıkça reddedenler cümlesi), TCK'nın 59/2'nci maddeleri uyarınca sonuç olarak iki ay on beş gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir.

Sanık, suç tarihinde kendisine önce nöbet yazıldığı, daha sonra denetleme nedeniyle 11.15-13.15 nöbetinin Er C.A.'ya verildiğini, kendisi denetlemeye alındığı için 17.15-19.15 nöbetine de bu durum nedeniyle gitmediğini ileri sürerek hükmü temyiz etmiştir.

Tebliğnamede, hükmün suç vasfında yanılgı nedeniyle bozulması yolunda görüş bildirilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden; sanığın 18.2.2004 günü 11.15-13.15, 17.15-19.15 saatleri arasında arşiv nöbetçisi olduğu; aynı gün yapılan denetleme nedeniyle, komutanlık nöbet değişini emri nedeniyle 11.15-13.15 nöbetinin P.Er C.A. tarafından tutulduğu, denetlemenin aynı gün saat 16.00'da sona erdiği, sanığın 17.15-19.15 saatleri arasındaki nöbetini tutması gerektiği hâlde nöbete gelmemesi nedeniyle, aynı gün birlikte görevli Er İşlem Kısım Astsubayı P.Bçvş.B.E. tarafından P.Er C.A.'nin sanığı iki kez nöbete çağırdığı, sanığın ilkinde denetlemeye çıkanların nöbet tutmayacaklarını söyleyerek, ikincisinde ise, nöbete gelmeyeceğini belirterek nöbete gelmediği, böylece emre itaatsizlikte ısrar suçunu işlediği kabul edilerek hakkında mahkûmiyet hükmü tesis edildiği anlaşılmaktadır.

Olay günü saat 16.00'da denetleme sona ermesine rağmen, sanığın iki kez de çağrıldığı hâlde 17.15-19.15 saatleri arasındaki nöbetini tutmamak suretiyle emre itaatsizlikte ısrar suçunu işlediği, dosya kapsamından anlaşılmış bulunmaktadır.

Suçun sübutu konusunda bir duraksama bulunmamakla birlikte eylemin, suçun ağırlaştırılmış hâlini oluşturduğunun kabulünde isabet bulunmamaktadır. Zira ASCK'nın 87/1 'inci maddesinin ikinci cümlesinde düzenlenen, "Emrin yerine getirilmesini söz veya fiili ile açıkça reddetmek suretiyle "ya da" emir tekrar edildiği hâlde emri yerine getirmemek suretiyle" işlenen emre itaatsizlikte ısrar suçunun söz konusu olabilmesi için, emrin verilmesi üzerine, emrin muhatabının amire karşı söz veya fiili ile emri yerine getirmeyeceğini açıkça söylemesi ya da emir tekrar edildiği hâlde, emrin gereğinin yerine getirilmemesi gerekmektedir. ASCK'nın 87/1 inci madde 2'nci cümlesinde emre itaatsizlikte ısrar suçunun vasıflı hali söz konusudur. Dolayısıyla bu suçun basit hâline göre koşulları ve neticesi farklılık arz etmektedir.

Sanığa nöbet görevine ilişkin olarak bölük komutanı tanıtından emir verilmekte, uygulayıcıları tarafından da emrin icra edilip edilmediği takıp edilmektedir. Dolayısıyla ancak bölük komutanı veya uygulayıcıları taralından emrin yapılmasının tekrarı yolunda bir emir verilmesine rağmen bunun yerine getirilmemesi hâlinde anılan suçun mevsuf hâli söz konusu olabilecektir

Dava konusu olayda, nöbet görevinin yerine getirilmesi konusunda bir sorumluluk ve yetkisi olmayan Er İşlem Kısım Astsubayı tarafından, sanığın bir er vasıtasıyla nöbete davet edilmesi üzerine, ilkinde "denetlemeye çıkanlar nöbet tutmayacaklar", ikincisinde "nöbete gelmiyorum" şeklindeki sözleri, kendisini nöbete çağıran ere karşı sarf etmiş olmasında ASCK'nın 87/1'inci madde 2'nci cümlesi unsurları bulunmadığından ASCK'nın 87/1'inci madde l' inci cümlesi uygulanmak sureliyle hüküm kurulması gerekir iken, 2'nci Cümlesi uygulanmak suretiyle hüküm kurulması nedeniyle, hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Forum