Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
İçtihat
» Emlak komisyoncusu (Tellallık)
Ekleyen Kaval | Tarih 2-10-2005 | Kat. İçtihat | Not
 
13. HUKUK DAİRESİ E. 2002/884 K. 2002/3981 T. 11.4.2002
Davacının, taşınmazı dava dışı tellalın adını belirterek gösterdiği ve dava dışı tellal adına aracılık yaptığı anlaşılmıştır. Tellallık sözleşmelerinin belli, muayyen ve açık olması gerekir. Tellalların kendi aralarında yaptıkları düzenlemelere dayalı olarak, ayrı ayrı tellallık ücreti almaları adil değildir. Davacının, davalı ve eşi ile mal sahibini doğrudan karşılaştırılıp bedelde mutabakatı sağlayarak satımı gerçekleştirdiği de iddia ve ispat edilemediğinden, davacının tellallık ücreti talep etmesi hatalıdır.

 
 
» Emlak komisyoncusu (Tellallık)
Ekleyen Kaval | Tarih 2-10-2005 | Kat. İçtihat | Not
 
13. HUKUK DAİRESİ E. 1995/2971 K. 1995/5228 T. 29.5.1995
Tellal yaptığı hazırlık veya icra eylediği tavassut akdin icrasına müncer olduğu takdirde ücrete müstahak olur. Her ne kadar davalı ile satıcı satıştan vazgeçmişler ise de sözleşmede belirtilen kararlaştırma cezai şart niteliğindedir ve hukuken geçerlidir. Burada kararlaştırılan cezai şart, tellallık sözleşmesinin bir yaptırımı niteliğinde olup onun yazgısına tabidir. Bu sözleşme de yazılı şekilde düzenlendiği için geçerlidir ve tarafları bağlar.
 
 
» Emlak komisyoncusu (Tellallık)
Ekleyen Kaval | Tarih 2-10-2005 | Kat. İçtihat | Not
 
13. HUKUK DAİRESİ E. 1996/7500 K. 1996/8048 T. 1.10.1996
Tellallık sözleşmelerinde esas aktin yapılmasından vazgeçen tarafın; diğer tarafın ödemekle yükümlü olduğu tellallık ücretini de ödemeyi kabul etmesini yasaklayan bir hüküm yasalarımızda yer almadığı gibi, serbest iradeye dayalı böyle bir kararlaştırmanın mücerret yasanın ruhuna aykırılığından da söz edilemez.
 
 
» Kredi kartı ve Tüketici yasası ilişkisi
Ekleyen Kaval | Tarih 2-10-2005 | Kat. İçtihat | Not
 
YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2004/1725 K. 2004/7369 T. 29.3.2004
4077/m.23 4822/m.Geç.1

ÖZET : Alacaklı bankaya süresinde başvuran borçlunun henüz hakkında icra takibi başlamadığından bu hesaplamanın yanlışlığı hususundaki iddiasını 4077 Sayılı Kanunun 23.maddesine göre tüketici mahkemesine yapması gerekir. İcra takibine başlandıktan sonra ise icra müdürlüğüne başvurarak 4822 Sayılı Yasaya göre hesap yapılıp, takibin durdurulmasını isteyebilir.
 
 
» Kredi kartı ve Tüketici yasası ilişkisi
Ekleyen Kaval | Tarih 2-10-2005 | Kat. İçtihat | Not
 
HUKUK GENEL KURULU E. 2004/19-218 K. 2004/221 T. 14.4.2004
4077/m.10/A 818/m.110, 483 1086/m.7, 571
ÖZET :Davacılar vekili; Davalı banka tarafından, dava dışı Orhan S'a kredi kartı verilmesi sırasında 17.02.1998 tarihli sözleşmede kefil olarak müvekkillerinin imzasının bulunduğunu; kefalet limiti belirli olmadığından Borçlar Kanunu'nun 483 ve devamı maddeleri uyarınca kefalet sözleşmesinin geçerli olmadığını, ancak Bankanın geçersiz sözleşmeye dayanarak müvekkilleri aleyhine icra takibine giriştiğini ileri sürerek davalı Bankaya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık; davaya bakmakla Asliye Hukuk yada Tüketici Mahkemesinin mi görevli olduğu noktasındadır. Mevcut banka kayıtlarından ve icra dosyasından borçlu-kart hamilinin bankomat/kredi kartı hesabından kredi kartı ile para çektiği ve davalı bankanın "Kredili Bankomat Kart Sözleşmesinden doğan borcun" ödenmemesi nedeniyle kart hamili borçlu ve kefili olan davacılar aleyhine icra takibine girişmesi üzerine bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, görülmekte olan davaya konu uyuşmazlığın, banka kredi kartı borcundan kaynaklandığı, dolayısıyla, tüketici mahkemesinin görev alanı içerisinde olduğu kuşkusuzdur. Diğer taraftan, görev kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkeme görevli olup olmadığını yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetir ve görevli olmadığı kanısına varırsa kendiliğinden görevsizlik kararı vermesi gerekir. Görev konusunda taraflar için kazanılmış hak doğmaz ve yeni bir kanunla kabul edilen görev kuralları, geçmişe de etkilidir. Bu nedenle hükmü görev yönünden bozan yerel mahkeme kararı isabetli olup yerel mahkemece uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
 
 
» Kredi kartı ve Tüketici yasası ilişkisi
Ekleyen Kaval | Tarih 2-10-2005 | Kat. İçtihat | Not
 
HUKUK GENEL KURULU E. 2004/19-134 K. 2004/134 T. 3.3.2004eme )
4822/m.Geç.1 4077/m.10/A,23
ÖZET :4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanuna 4822 Sayılı Kanunla eklenen 10/A maddesinde, kredi kartı ile mal ve hizmet alımı sonucu nakdi krediye dönüşen veya kredi kartı ile nakit çekim suretiyle kullanılan kredilerin tüketici kredisi hükümlerine tabi olduğu, aynı yasayla değişik 23. maddede ise; bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıklara TÜKETİCİ MAHKEMELERİNDE bakılacağı hükme bağlanmıştır. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında kendiliğinden ( re'sen ) dikkate alınması gerekir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan görev konusunda taraflar için usuli kazanılmış hak doğmaz. Bu nedenle sonradan çıkan bir kanunla kabul edilen görev kuralı geçmişse etkili bir biçimde uygulanır ve davanın açıldığı andaki kurallara göre görevli olan mahkeme yeni bir kanunla görevsiz hale gelmişse görevsizlik kararı verilmesi zorunludur.

 
 
» Kredi kartı ve Tüketici yasası ilişkisi
Ekleyen Kaval | Tarih 2-10-2005 | Kat. İçtihat | Not
 
13. HUKUK DAİRESİ E. 2004/12253 K. 2004/14567 T. 15.10.2004
818/m. 484 4077/m. 23/2
ÖZET : 1- Kefaletin geçerli olabilmesi için sözleşmenin yazılı şekilde yapılması ve kefilin sorumlu olacağı muayyen miktarın ( limitin ) gösterilmesi zorunludur. Aksi halde sözleşme geçersizdir. Alacaklının kefalet limiti gösterilmeyen sözleşmeye dayanarak kefilden talepte bulunması mümkün değildir.
2- Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 23/2 maddesi gereğince Tüketici Mahkemeleri nezdinde tüketiciler tarafından açılacak davalar her türlü resim ve harçtan muaf olmasına karşı davalı tüketiciden harç alınmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

 
 
» Kredi kartı temerrüt durumu
Ekleyen Kaval | Tarih 2-10-2005 | Kat. İçtihat | Not
 
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2002/12-111 K. 2002/182 T. 13.3.2002
6762/m.8 2004/m.68
ÖZET : Banka kredi sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklarda alacaklı kredi alacağı için hesabın işlediği süreçte hesabın kat edilip usulunce tebliğ edildiği tarihe kadar olan dönem içinde Türk Ticaret Kanununun 8. maddesi ve sözleşme hükümlerine göre hesaplanacak faizin fer'ileri ile birlikte tahsilini talep etmesi mümkündür. Talep edilecek olan bu faiz "Akdi faiz" olarak nitelendirilmektedir.
 
 
» Kredi kartı temerrüt durumu
Ekleyen Kaval | Tarih 2-10-2005 | Kat. İçtihat | Not
 
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2002/19-266 K. 2002/264 T. 10.4.2002
2004/m.67 818/m.19,20
ÖZET : Bankalar tarafından normları önceden hazırlanıp kredi taleplisinin kabulü sonucu birlikte imzalanmak suretiyle akdedilen kredi sözleşmelerindeki hükümler kanunun tayin ettiği sınırlar içinde olmak koşulu ile tarafları bağlayıcı kabul edilir.
Temerrüt faizi en basit tanımlamasıyla para borcunu ödemede geciken borçlunun gecikme müddeti için alacaklıya ödemesi gereken faizi ifade eder. En önemli unsuru temerrüt olgusunun varlığıdır. Akdi faiz ise borcun kaynağına göre yapılan ayrım içerisinde yer alır ve genel ifadeyle taraflar arasında miktarı kararlaştırılan ve borcun doğduğu tarihten itibaren işlemeye başlayan faizdir. Bu faiz türünün kaynağı akit diğer söyleyişle sözleşme olup, hakkın kötüye kullanılmaması kaydıyla serbestçe kararlaştırılabilir.
Yanlar arasındaki kredi sözleşmesine bağlı olarak hesabın katı, sözleşmenin feshi anlamındadır. Ne var ki kat ihtarının borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği dosya kapsamı ile sabit olduğuna göre taraflar arasındaki sözleşmenin takip tarihine kadar ayakta olduğunun kabulü gerekir. Bunun sonucu olarak da alacaklı bankanın hesabın kat tarihinden takip tarihine kadarki dönem için akdi faiz talep etme olanağı bulunmaktadır. Yine takip talebinde istenen faizin direnim ( temerrüt )faizi olarak adlandırılması tek başına kat ihtarının tebliğ edilmemesi nedeniyle kat işleminden ancak takip ile haberdar olan borçludan aradaki dönem için akdi faiz istenmesine engel teşkil etmemelidir.

 
 
» Kredi kartı temerrüt durumu
Ekleyen Kaval | Tarih 2-10-2005 | Kat. İçtihat | Not
 
YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ E. 2004/12680 K. 2004/14196 T. 11.10.2004
4822/m.Geç.1 818/m. 84
ÖZET : Davacının hamili bulunduğu iki adet kredi kartı borcunun hesap kat tarihinde 2.035.366.762 TL. olduğu hesap kat ihtarının davacıya 15.1.2003 tarihinde tebliğ edilip 24 saat süre verildiğine göre borçlunun 17.1.2003 tarihinde temerrüde düştüğü dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.

 
 
Sayfa: İlk<<  « Önceki  44 45 46 47 48 49 50  Sonraki »  >>Son
Sırala: Seçim: