0,34 promil alkole ceza yazılması?

[eserin34]

Öncelikle merhabalar ,

03,09,2012 tarihinde trafik tarafından alkol testine tabi tutuldum.0,34 promil alkol oranım vardı ve aracım(berlingo) Yük nakli - hususi Kamyonetti.
Trafik memuru ruhsatımda kamyonet yazdıgından dolayı trafık kanununun 48 / 5 maddesine göre suçlu buldu.Lakin alkol yasal sınırın altında seyir etmekteydim.
Gayrettepe trafik şubede bu konu ile ilgili bilgi almaya gittiğimde şubat ayı danıştay kararı yönetmeliğine göre ruhsatta araç tipi kamyonet yazıyorsa şayet ticari / hususi kullanımına bakılmaksızın cezaya tabi oldugunu dile getirdiler.ceza karar tutanağımda 0,34 promil yazmakta ve 6 ay ehliyetime el konuldu .Bu yasal bir cezamıdır ?
Değil ise nasıl bir yol izlemeliyim ? 15 günlük itiraz süremi aşmak istemiyorum yardımcı olursanız sevinirim.......

Bir de böyle bir yazı buldum :

Kanunun 48’inci maddesinde belirtilen 3’üncü defa alkollü araç kullanma suçlarında trafik suç tutanağı veya eklerinde alkol oranının promil olarak açıkça gösterilmesi gerekir. Madde “Yönetmelik ile belirtilen miktarların üzerinde alkollü araç kullandığı tespit edilen sürücüler…” hakkında müeyyide öngördüğünden miktarın belirtilmesi gerekmektedir. Yönetmelik, 97/b-2 maddesinde: “Taksi, dolmuş, otomobil, minibüs, otobüs, kamyon, çekici gibi araçlarla kamu hizmetleri yük ve yolcu taşımacılığı yapan sürücüler ile resmî araç sürücüsü dışındaki diğer araçları alkollü içki almış olarak kullandığı tespit edilen sürücülerin kanlarındaki alkol miktarının 0.50 promilin üstünde olması…” durumlarında alkollü araç kullanma suçunu kabul etmiştir.Bu düzenlemeden dolayı da istisnaya giren,yani 0.50 promil kullanma hakkına sahip olan kişiler bakımından promil oranının suç tutanağında gösterilmesi gerekir.

Aracın ticari veya hususi olup olmadığı tespit edilip suç tutanağına yazılmalı

“Sanığın olay tarihinde kullandığı kamyonetin yük ve yolcu taşımacılığına mı yoksa hususi araç olarak mı kullanıldığı araştırılarak,hususi aracını alkollü olarak kullandığı sonucuna varılırsa,suçun oluşumu için alkol miktarının 0,50 promilin üstünde olması gerektiği cihetle,sanık hakkında düzenlenen...tarihli doktor raporundaki şahsın alkollü olduğu şeklindeki ibarenin kaç promil alkol oranını tekabül ettiği hususu tespit edildikten sonra hukuki durunun tayin ve takdiri gerekirken eksik soruşturmaya dayalı olarak yazılı şeklide hüküm tesisi” (7:CD; 18.9.2000/9874-11221)

Promil miktarı hususi araçlarda mutlaka yazılmalı.

“...alkol miktarını 50 promilin üstünde olması,şartı getirilmiş olup hususi aracı alkollü içki almış olarak kullanan sanığın....tarihli Adli Rapor içeriğine göre ağzının koktuğu,hastanede alkolmetre bulunmadığı için miktarın ölçülemediği şeklinde belirtildiğinden 2918 sayılı Kanunun 48/5 maddesindeki suçun unsurlarının gerçekleşmediği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi.” (7.CD;5.7. 1999/7223-8291)

“Sanığın hususi aracını alkollü olarak kullandığı belirtilmek suretiyle dava açıldığına göre,olay anındaki alkol miktarı yöntemince saptanarak,yönetmelikte belirtilen 50 promilin üzerinde olup olmadığı saptanmadan eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm tesisi.” (7.CD;29.1.1999/11385-182)

“Sanığın hususi aracını alkollü olarak kullandığı iddiasıyla hakkında dava açıldığına göre,suçun oluşumu için kandaki alkol miktarının 0,50 promilin üstünde olması gerektiği cihetle, dosyada sanığın alkollü olduğuna dair her hangi bir rapor bulunmaması nedenin olaya el koyan trafik zabıtasından sorulup varsa getirilerek incelenmesinden sonra karar verilmesi gerekirken...” (7CD,10.9.2002/9012-11321)

Aşırı derecede alkollü ibareli raporlarda bu beyanın tekabül ettiği promil oranı belirtilmeli.

“... günlü raporda sanığın aşırı derecede alkollü olduğunun bildirilmesi karşısında, bu ibarenin yasadaki alkol oranlarına tekabül ettiği miktar belirlenip sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi.” (7.CD,11.2.2000/15417-1619)


Bu konu hakkında görüşlerinizi rica ederim.

[Şenol Eker]

Ülkemizde ticari araç sürücüleri ve kamu hizmetinde çalışan sürücülerin alkollü olarak trafiğe çıkmaları tümüyle yasaklanmış, diğer sürücüler içinse yasal sınır olarak bir litre kanda yarım gram alkole eşit olan, 0.50 Promil belirlenmiştir.
Kaynak:http://www.trafik.gov.tr/trafik_guve...nligi_alk.aspx

Aracınızın "Hususi kamyonet" olduğunu neye dayanarak söylediniz?
Herhangi bir belgede böyle mi yazıyor?

[eserin34]

Aracınızın "Hususi kamyonet" olduğunu neye dayanarak söylediniz?
Herhangi bir belgede böyle mi yazıyor?

Evet Ruhsatımda yazmaktadır .

[Şenol Eker]

Alıntıladığım yazıda " ticari araç sürücüleri ve kamu hizmetinde çalışan sürücüler" diyor. Bir otomobil taksi olduğunda ticari olur, polis aracı olunca "kamu hizmetinde" olur. Bu cümle aracın kullanım amacından bahsediyor. Türünden değil. Dolayısı ile siz haklısınız gibi görünüyor.
Dolayısı ile aracınızın ticari araç olmadığını bu yüzden 0,5 promillik sınıra tabi olduğunuzu, dolayısı ile cezanın haksız olduğunu yazacağınız bir yazı ile itiraz vaktini geçirmeden itiraz etmeniz gerektiğini düşünüyorum.

[sevket_20]

kardeşim aynı durum benim başımada geldi ve ben ehliyetimi geri aldım idari para cezasınıda iptal ettirdim

Öncelikle merhabalar ,

03,09,2012 tarihinde trafik tarafından alkol testine tabi tutuldum.0,34 promil alkol oranım vardı ve aracım(berlingo) Yük nakli - hususi Kamyonetti.
Trafik memuru ruhsatımda kamyonet yazdıgından dolayı trafık kanununun 48 / 5 maddesine göre suçlu buldu.Lakin alkol yasal sınırın altında seyir etmekteydim.
Gayrettepe trafik şubede bu konu ile ilgili bilgi almaya gittiğimde şubat ayı danıştay kararı yönetmeliğine göre ruhsatta araç tipi kamyonet yazıyorsa şayet ticari / hususi kullanımına bakılmaksızın cezaya tabi oldugunu dile getirdiler.ceza karar tutanağımda 0,34 promil yazmakta ve 6 ay ehliyetime el konuldu .Bu yasal bir cezamıdır ?
Değil ise nasıl bir yol izlemeliyim ? 15 günlük itiraz süremi aşmak istemiyorum yardımcı olursanız sevinirim.......

Bir de böyle bir yazı buldum :

Kanunun 48’inci maddesinde belirtilen 3’üncü defa alkollü araç kullanma suçlarında trafik suç tutanağı veya eklerinde alkol oranının promil olarak açıkça gösterilmesi gerekir. Madde “Yönetmelik ile belirtilen miktarların üzerinde alkollü araç kullandığı tespit edilen sürücüler…” hakkında müeyyide öngördüğünden miktarın belirtilmesi gerekmektedir. Yönetmelik, 97/b-2 maddesinde: “Taksi, dolmuş, otomobil, minibüs, otobüs, kamyon, çekici gibi araçlarla kamu hizmetleri yük ve yolcu taşımacılığı yapan sürücüler ile resmî araç sürücüsü dışındaki diğer araçları alkollü içki almış olarak kullandığı tespit edilen sürücülerin kanlarındaki alkol miktarının 0.50 promilin üstünde olması…” durumlarında alkollü araç kullanma suçunu kabul etmiştir.Bu düzenlemeden dolayı da istisnaya giren,yani 0.50 promil kullanma hakkına sahip olan kişiler bakımından promil oranının suç tutanağında gösterilmesi gerekir.

Aracın ticari veya hususi olup olmadığı tespit edilip suç tutanağına yazılmalı

“Sanığın olay tarihinde kullandığı kamyonetin yük ve yolcu taşımacılığına mı yoksa hususi araç olarak mı kullanıldığı araştırılarak,hususi aracını alkollü olarak kullandığı sonucuna varılırsa,suçun oluşumu için alkol miktarının 0,50 promilin üstünde olması gerektiği cihetle,sanık hakkında düzenlenen...tarihli doktor raporundaki şahsın alkollü olduğu şeklindeki ibarenin kaç promil alkol oranını tekabül ettiği hususu tespit edildikten sonra hukuki durunun tayin ve takdiri gerekirken eksik soruşturmaya dayalı olarak yazılı şeklide hüküm tesisi” (7:CD; 18.9.2000/9874-11221)

Promil miktarı hususi araçlarda mutlaka yazılmalı.

“...alkol miktarını 50 promilin üstünde olması,şartı getirilmiş olup hususi aracı alkollü içki almış olarak kullanan sanığın....tarihli Adli Rapor içeriğine göre ağzının koktuğu,hastanede alkolmetre bulunmadığı için miktarın ölçülemediği şeklinde belirtildiğinden 2918 sayılı Kanunun 48/5 maddesindeki suçun unsurlarının gerçekleşmediği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi.” (7.CD;5.7. 1999/7223-8291)

“Sanığın hususi aracını alkollü olarak kullandığı belirtilmek suretiyle dava açıldığına göre,olay anındaki alkol miktarı yöntemince saptanarak,yönetmelikte belirtilen 50 promilin üzerinde olup olmadığı saptanmadan eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm tesisi.” (7.CD;29.1.1999/11385-182)

“Sanığın hususi aracını alkollü olarak kullandığı iddiasıyla hakkında dava açıldığına göre,suçun oluşumu için kandaki alkol miktarının 0,50 promilin üstünde olması gerektiği cihetle, dosyada sanığın alkollü olduğuna dair her hangi bir rapor bulunmaması nedenin olaya el koyan trafik zabıtasından sorulup varsa getirilerek incelenmesinden sonra karar verilmesi gerekirken...” (7CD,10.9.2002/9012-11321)

Aşırı derecede alkollü ibareli raporlarda bu beyanın tekabül ettiği promil oranı belirtilmeli.

“... günlü raporda sanığın aşırı derecede alkollü olduğunun bildirilmesi karşısında, bu ibarenin yasadaki alkol oranlarına tekabül ettiği miktar belirlenip sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi.” (7.CD,11.2.2000/15417-1619)


Bu konu hakkında görüşlerinizi rica ederim.

[Devrim Sinan Karavelioğlu]

Karayolları Trafik Yönetmeliği, Madde 97/b-1


Taksi veya dolmuş otomobil, minibüs, otobüs, kamyon, çekici gibi araçlarla kamu hizmeti, yük ve yolcu taşımacılığı yapan sürücüler ile resmi araç sürücüleri alkollü içki kullanmış olarak bu araçları süremezler.

YORUM:

1- Hukukta yasalar ruhlarıyla anlam ifade ederler. Bu nedenle öncelikle yönetmeliğin 97. maddesindeki yukarıdaki hükmün ruhuna bakmak gerekir. Peki yasanın ruhuna bakmak ne demektir? Öncelikle bunu kavramak gerekir. Bunu kavramak için ise kanun koyucunun neden bir kısım sürücülere kanlarında 0,50 promile kadar alkol taşırken yasal olarak karayollarında araç sürme izni verirken diğer bir grup sürücüye bu hakkı vermemesinin arkasındaki nedeni anlamak gerekir. Bunun arkasındaki mantık nedir? Buna bakmak gerekir.

2- Ticari maksatlı yük ve yolcu taşımayan otomobil motosiklet ve benzeri araç sürücüleri alkollü olarak araç kullanmadaki riskten yalnızca kendilerinin, yakınlarının can ve mal varlığı etkilenebileceği düşünülürken bunun dışında kalanlar, yani ticari maksatlı yük ve yolcu taşıyanların alkollü araç kullanmasındaki riskten, taşıdıkları yolcuların yani üçüncü şahısların can güvenliği ve mal emniyetinin etkilenebiliceği düşünülmüştür.

3- Peki bu düşünce tamamen doğru mudur? Kanımızca kısmen doğrudur. Çünkü, çoğu durumda kanlarında 0,50 promile kadar alkol ile karayolunda araç sürmesine izin verilen özel araç sürücüleri de sadece kendi can ve mal varlıklarını değil, diğer üçüncü şahısların da can ve mal emniyetini risk altına atmaktadırlar. Peki çözüm nedir? Yönetmelikte yapılacak bir değişiklik ile trafikte alkol tüm sürücüler için topyekün mü yasaklanmalıdır?

4- Her ne kadar bu, kesin bir çözüm gibi görünse de bazı sakıncaları da birlikte getireceği açıktır. Böyle bir durumun insanların anayasal haklarına doğrudan müdahale olduğu yönünde bir düşünce ortaya atılırsa bunun tartışılması gerekecektir. Örneğin ailesi ile birlikte kendi özel aracı ile Boğaz’da bir balık lokantasında balık yerken yanında da bir bardak bira içmek isteyen vatandaşa “eğer bir bardak bile bira içeceksen kendi özel aracınla gidemezsin, taksi tut” demek ne derece doğru olacaktır? Bu tartışılmalıdır.

5- Öte yandan 2918 s. Karayolları Trafik Kanunu’na bağlı olan Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 97. maddesindeki bu hükmün hatalı yorumlanması ile çıkarılan genelgelerle verilen emirler doğrultusunda yapılan pekçok idari işlem sonucu sürücü belgeleri haksız yere geri alınan ve ceza uygulanan kişilere ait şikayetlere Internet ortamında sıkça rastlamaktayız.

6- Peki bu 97. maddedeki hükme göre yapılan uygulama nasıl olmalıdır? Taksi, dolmuş, minibüs dolmuş, belediye otobüsü, halk otobüsleri gibi kamu hizmeti yapanlar, yük taşıyan çekici ve kamyonlar, diğer ticari maksatlarla yük ve yolcu taşıyan araç sürücüleri ile resmi araç sürücüleri bu madde kapsamında değerlendirilerek işlem yapılmalıdır. Burada bu tür araç sürücülerinin bu araçları kullanırken görevde olup olmamasına bakılmamalıdır. Örneğin bir taksi sürücüsü, aracının içinde yolcu olmadığı halde seyir halinde iken yapılan bir uygulama esnasında alkollü olduğu tespit edilirse bu madde hükmüne göre cezai işlem uygulanmalıdır. Bunun tersi düşünce uygulamada pek çok karışıklığa neden olabilecektir.

7- Ancak öyle uygulamalar duyuyoruz ki; bunlara şaşırmamak ve üzülmemek elde değil. Örneğin hususi kullanım amaçlı olan bir Doblo, Fiorino, Partner, Kangoo ve benzeri araç sürücüsüne sırf tescil ve trafik belgesinde “kamyonet” (yönetmelikte yapılan son değişiklik ile camlı ve koltuklu olanlar “panelvan” sınıfına alındı) yazıyor diye bu madde hükmüne göre değerlendirilerek 0.50 promil altında sürücünün sürücü belgesi geri alınıyor ve cezai işlem uygulanıyor. Bu büyük bir hatadır ve idari yargı yerleri ile Danıştay’dan geri dönecektir, dönmelidir de. Bununla birlikte bazı kişilerin Danıştay’ın bu tür idari işlemleri hukuka uygun bulduğu yönünde söylemleri var. Ancak benim elime şu ana kadar Danıştay’ın bu tür bir kararı geçmedi. Her kim ne söylerse söylesin bu tür bir uygulama herşeyden önce yukarıdaki yönetmelik maddesine aykırıdır. Ayrıca yukarıda birinci maddede açıklanan yasanın ruhuna da aykırıdır.

8- Son olarak araçların tescil amacı dışında kullanılması durumunda alkol yönünden ne gibi işlem yapılması gerektiği konusuna değinmek isterim. Örneğin bir korsan taksi ile yolcu taşıyan ya da hususi kullanım amaçlı bir motosiklet ile kebap, köfte, pizza vs taşıyan bir sürücünün trafik uygulaması esnasında 0,50 promilin altında alkollü olduğu durumda ne işlem yapılmalıdır? Yukarıdaki madde hükmüne göre “alkol” konusunda bir işlem yapılamayacağı açıktır. Ancak yasanın ruhuna bakılırsa bunlara da bu madde gereğince işlem yapılıp yapılamayacağı tartışma götürebilir. Buradan da kanun koyucunun maddeyi koyarken her türlü durumu göz önüne almadığı sonucuna varsak pek yanlış olmayacaktır.

Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 97. maddesindeki yukarıdaki hükümle ilgili tamamen şahsi, hukuki yorumumdur. Kaynak gösterilmeden ayıntı yapılamaz.

Devrim Sinan KARAVELİOĞLU
Eğitimci - Hukukçu

[bolsevik]

sevket_20 rumuzlu üyenin görüşünü okuyunca inanın o kadar sevindim ki.

Özel bir bankada yönetici pozisyonunda görev yapmaktayım.İçmiş olduğum enerji içeceğine istinaden trafik ekipleri alkol almış muamelesi yaptılar.Kan tahlili istedim ,promil 0,17 olarak çıktı laboratuardaki şahıs bile enerji içeceği,greyfurt,portakal,sarmısağın bile kanda alkol promil oranı oluşturabileceğini belirtti.Aracım Ford Transit Connect ruhastında yük nakli/hususi yazmakta.
Aracımı ticari diye nitelendirerek ehliyetimi aldılar.Otokoç tan emsal teşkil etsin diye ruhsatında yük nakli/ticari yazan başka bir araç ruhsatını da ekleyerek Mersin 2.İdare mahkemesine dava açtım.aracımın ticari olmadığına dair yani aracımın ticari olması durumunda K2 belgesi çıkartmam gereğini anlattıysam da anlayış göstermediler.Aracım ticariyse K2 belgem yok kurallar çerçevesinde ona da ceza yazın dedim yazmadılar
Ayrıca suç ve cezada kanunilik prensibi gereği yasa ve yönetmelik son derece açık.Karayolları Trafik Kanunu madde 48 alkol yasağı koyuyor ama ayrıntıyı yönetmeliğe bırakıyor.
Yönetmeliğin 97 maddesi ise ticari araç-hususi araç ayrımı yapıyor. Hususi araçlar için 0,50 promil sınırını koyuyor ki bu konuda ihtilaf yok. Ticari araçlar içinse ; taksi veya dolmuş otomobil, minibüs, otobüs, kamyon, çekici gibi (dikkat edin "gibi" diyerek sınırlama getirmiyor) araçlarla
a-) kamu hizmeti yapan sürücüleri
b-) yük ve yolcu taşımacılığı yapan ticari araç sürücülerini
c-) resmi araç sürücülerini

promil limiti aramaksızın cezai işleme tabi tutuyor.

Polis memuru ceza uygulayabilir ama bu durumda ceza kanuni değil fiili olur.Yasa çok açık.

Ruhsatta “hususi” ibaresi bulunan bir araç ile fiilen yük-yolcu taşımıyorum kamu hizmeti yapmıyorsam kesilen ceza usul ve yasaya aykırı olduğu düşüncesiyle mahmeke kararı olumsuz çıkarsa ne yapmam gerekir?

Saygılarımla

[mehmetcecan]

Benimde dun basima geldi bu olay 22 promille sahsi aracimda kamyonet oldugu icin 6 ay el konuldu ehliyetime itiraz etmeyi deneyecegim bir sonuca ulasabilecegimi dusunen var mi aranizda