+ Konuyu Yanıtla
1 / 2 Sayfa 12 SonSon
1 den 10´e kadar toplam 11 ileti bulundu.

Konu: Osmanlı Fıkraları

Osmanlı Fıkraları Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Oct 2003
    Nerede
    Hatay, Türkiye.
    İletiler
    3.380
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Osmanlı Fıkraları

    Çok soğuk bir kış günü padişah, tebdil-i kıyafet gezmeye karar vermiş.
    Yanına Başvezirini alıp yola çıkmış. Bir dere kenarında çalışan yaşlı bir
    adam görmüşler. Adam elindeki derileri suya sokup, döverek tabaklıyormuş.

    Padişah, ihtiyarı selamlamış:
    "Selamunaleykum ey pir'i fani..."
    "Aleykumselam ey serdar'i cihan..."

    Padişah sormuş:
    "Altılarda ne yaptın?"
    "Altıya altı katmayınca, otuz ikiye yetmiyor..."

    Padişah gene sormuş:
    "Geceleri kalkmadın mı?"
    "Kalktık... Lakin, ellere yaradı..."

    Padişah gülmüş:
    "Bir kaz göndersem yolar mısın?"
    "Hem de ciyaklatmadan..."

    Padişahla Başvezir adamın yanından ayrılıp yola koyulmuşlar. Padişah
    Başvezire dönmüş:
    "Ne konuştuğumuzu anladın mı?"
    "Hayır padişahım..."

    Padişah sinirlenmiş:
    "Bu akşama kadar ne konuştuğumuzu anlamazsan kelleni alırım."

    Korkuya kapılan başvezir, padişahı saraya bıraktıktan sonra telaşla dere
    kenarına dönmüş. Bakmış adam hala orada çalışıyor.
    "Ne konuştunuz siz padişahla..."

    Adam, başveziri şöyle bir süzmüş:
    "Kusura bakma. Bedava söyleyemem. Ver bir yüz altın söyleyeyim."

    Başvezir, yüz altın vermiş.
    "Sen padişahı, serdar-ı cihan, diye selamladın. Nereden anladın padişah
    olduğunu."
    "Ben dericiyim. Onun sırtındaki kürkü padişahtan başkası giyemezdi."
    Vezir kafasını kaşımış.

    "Peki, altılara altı katmayınca, otuz ikiye yetmiyor ne demek?..."
    Adam, bu soruya cevap vermek için de bir yüz altın daha almış.
    "Padişah, altı aylık yaz döneminde çalışmadın mı ki, kış günü
    çalışıyorsun, diye sordu. Ben de, yalnızca altı ay yaz değil, altı ay da
    kış çalışmazsak, yemek bulamıyoruz dedim."

    Vezir bir soru daha sormuş...
    "Geceleri kalkmadın mı ne demek?"

    Adam bir yüz altın daha almış.

    "Çocukların yok mu diye sordu. Var, ama hepsi kız. Evlendiler, başkasına
    yaradılar, dedim..."

    Vezir gene kafasını sallamış.
    "Bir de kaz gönderirsem dedi, o ne demek..."

    Adam gülmüş.
    "Onu da sen bul..."



    Hukuki NET Güncel Haber

    Osmanlı Fıkraları konulu yargıtay kararı ara
    Osmanlı Fıkraları konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    İstanbul, Türkiye.
    İletiler
    3.492
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    ANDREA DORİA ::..

    Osmanlı donanmasıyla Venedik donanması arasında savaş çıkmış. Venedik donanmasının komutanı Andrea Doria imiş. Gözcü Osmanlı donanmasının yaklaştığını fark edince hemen Andrea Doria'ya haber vermiş:
    -Osmanlı yaklaşıyoor.
    Andrea Doria sormuş:
    -Kaç gemi var?
    Gözcü:
    -10-20 kadar.
    Komutan hemen emir erini çağırmış:
    Oğlum bana hemen kırmızı gömleğimi getir.
    Emir eri şaşırmış:
    -Niçin komutanım?
    Andrea Doria:
    -Savasırken yaralanacağız. Kan izi belli olmasın ve de askerlerin cesareti kırılmasın diye...Bu arada gözcüden yine ses gelmiş:
    Efendim 50 kadar oldular.
    Andrea Doria heyecanlanmış ve emir erine tekrar seslenmiş:
    -Gömleği boşver. Sen bana kahverengi pantolonumu getir.
    Sadece ben. Kalbimi duyuyor ve insanları tanıyorum. Gördüklerimden hiçbiri gibi yaratılmamışım; yaşayanlardan hiçbiri gibi yaratılmış olmadığıma inanmak cüretini gösteriyorum. Öteki insanlardan daha iyi değilsem bile, hiç olmazsa başkayım. J.J.Rousseau

  4. #3
    Kayıt Tarihi
    Oct 2003
    Nerede
    Hatay, Türkiye.
    İletiler
    3.380
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Efendim, bir zamanlar bir padişahın çok sevdiği bir eşeği varmış. Padişah eşeğini öylesine çok severmiş ki; bu eşeğin, cahil kalmasına bir türlü rıza gösteremezmiş. Sonunda eşeğine kim okuma yazma öğretirse, onu servete boğacağını ilan etmiş. Fakat eğer bu konuda gönüllü olanlar, eşeğe okuma yazma öğretemezlerse, boyunlarını vurduracağını eklemekten de geri kalmamış.
    Bu işe birtakım hevesliler çıkmış; fakat eşek bu, okuma yazma öğrenir mi? Tabii sonunda, bu heveslilerin kelleleri gitmiş.
    Derken bir gün, gerçekten ülkenin en fukara adamlarından biri, padişahın huzuruna çıkmış ve eşeğe okuma yazma öğretebileceğini söylemiş. "Fakat padişahım" demiş, "İnsanların okuma yazma öğrenmeleri bile yıllar sürüyor. Sizin eşeğin okuma yazma öğrenmesi için, en az 10 yıl gerekir. Eğer ben 10 yılda eşeğinize okuma yazma öğretemezsem, boynumun vurulmasına razıyım."
    Teklif padişahın hoşuna gitmiş. "Git, karını al da gel" demiş. "Size sarayımda bir daire vereceğim ve eşeğimi de oraya getirteceğim. Derslere hemen başlayın."
    Adamcağız sevinçle evine gitmiş ve "Toparlan Hanım" demiş. "Saraya gidiyoruz."
    "Neden gidiyoruz?" diye sorunca kadıncağız, padişahla olan konuşmasını anlatmış.
    Kadın, "Efendi sen delirdin mi?" demiş. "Baksana kaç kişi bu uğurda canından oldu. Eşek okuma yazma öğrenebilir mi?"
    Adam gülmüş. "Hanım" demiş, "Yaşadığımız sefaleti görüyorsun. Ne ocak yanıyor, ne tencere kaynıyor. Sarayda ekmek elden su gölden yaşayacağız. Önümüzde 10 yıl var. Bu 10 yıl içinde, ya eşek ölür, ya padişah ölür, ya da ben ölürüm. Hadi lâfı bırak da toparlan, saraya gidiyoruz..."

  5. #4
    Kayıt Tarihi
    Jun 2006
    Nerede
    Turkey.
    İletiler
    1
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Yapacağı seferleri kimseye söylememesi ile ünlü "YAVUZ" padişahımız Selim hana bir gün veziri gelerek yakın tarihte herhangi bir seferin olup olmayacağı hususunda bir tio almak ister.

    Selim han vezirin kulağına fısıldayarak der ki.

    "Sen sır saklamasını bilir misin?"

    Bir cevabın geleği umuduna kapılan vezir.

    "Bilirim efendim" der.

    Bunun üzerine padişah cevabı yapıştırır.

    "Ben de bilirim..."

  6. #5
    Kayıt Tarihi
    Oct 2003
    Nerede
    Hatay, Türkiye.
    İletiler
    3.380
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Kuran çarpsın

    Abartıcı bir kişi olarak tanınan hattat İzzet Efendi bir dostuna:
    - Dün gece sabaha kadar oturdum, bir Kur#8217;an yazıp bitirdim, demiş.
    Az sonra dostu söze girmiş :
    - Geçen Ramazan#8217;da Kandilli#8217;ye, bir iftar yemeğine gidiyordum. Boğaziçi#8217;nde öyle bir fırtına çıktı ki... Dalgalar bindiğim kayığı sahildeki minarelerin şerefelerine kadar çıkardı. Kayık dalgalar arasında sallanırken iftar oldu, toplar atıldı. Ben de sigaramı kandillerden yakıp orucumu bozdum.
    Mustafa İzzet Efendi bağırmış:
    -Yalan !..
    -Yalansa, senin dün gece yazdığın Kur#8217;an-ı Kerim çarpsın

  7. #6
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    *Vaktiyle çok küfürbaz bir adam yaşarmış. Zamanla kendine
    yakıştırılan küfürbazlık şöhretine tahammül edemez olmuş. Soluğu bir
    tekkede almış ve durumu tekkenin şeyhine anlatıp sırf bu huyundan
    vazgeçmek için dervişliğe soyunmaya geldiğini söylemiş. Şeyh efendi bakmış, adamın niyeti halis, geri çevirmek olmaz, matbahtan bir avuç bakla tanesi getirtmiş. Bunlara okuyup üfledikten sonra yeni dervişe dönüp tembih etmiş:

    *-Şimdi bu bakla tanelerini al. Birini dilinin altına, diğerlerini
    cebine koy. Konuşmak istediğin vakit bakla diline takılacak, sende küfür
    etmeme isteğini hatırlayıp o an da söyleyeceğin küfürden geçeceksin. Bakla ağzında ıslanıp da erimeye başlayacak olursa cebinden yeni bir baklayı dilinin altına yerleştirirsin. *

    *Adamcık şeyhinin dediği gibi tekkede kalıp kendini kontrol etmeye
    başlar. Bu arada şeyh efendi de bir yere gidince onu yanından ayırmamaktadır. Yağmurlu bir günde şeyh ile derviş bir sokaktan geçerlerken bir evin penceresi hızla açılır ve gençten bir kız çocuğu başını uzatarak, *

    *- Şeyh efendi, biraz durur musun? Deyip pencereyi kapatır. Şeyh efendi
    söyleneni yapar, illa yağmur sicim gibi yağmaktadır. Sığınacak bir
    saçak altı da yoktur. Üstelik niçin durdurulduğunu henüz bilmemektedir ve kız da pencereden kaybolmuştur. Bir ara evin kapısına varıp kızın ne
    istediğini sormak geçer içinden ve tam kapıya yöneleceği sırada kız tekrar pencerede görünür ve, *

    *- Şeyh efendi, der, birkaç dakika daha bekleseniz...*

    *Şeyh içinden "lahavle" çekse de denileni yapmamak tarikat adabına
    mugayir olduğundan biraz daha beklemeyi göze alır. O sıra da küfürbaz derviş kendi kendine söylenmeye başlamıştır. Yağmurun şiddeti gittikçe artmakta, bizimkiler de iliklerine kadar ıslanmaktadırlar. Nihayet pencere üçüncü kez açılır ve kız seslenir: *

    *- Gidebilirsiniz artık!.. *

    *Şeyh efendi merak eder ve sorar:*

    *- İyi de evladım bir şey yok ise bizi niçin beklettin? *

    *- Efendim, der kız, elbette bir şey var, sizi sebepsiz
    bekletmiş değiliz. Tavuklarımızı kuluçkaya yatırıyorduk. Yumurtaları tavuğun altına koyarken bir kavuklunun tepesine bakılırsa piliçler de tepeli olur, horoz çıkarmış. Annem sizi geçerken gördü de yumurtaları kuluçkaya koydu. *

    *Münasebetsizliğin bu derecesi üzerine şeyh efendi, *
    *- Ulan derviş, der, çıkar ağzından baklayı!.*

  8. #7
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Osmanlıca Bilgisayar Terimleri

    görev çubugu: degnek-ül vazife
    çift tiklama: tikirt-ül tekerrür
    administrator: sahip-ul edevat
    flash disk: edevat-ül yumusak
    hard disk: edevat-ül civanmert
    anti spyware : müdafa-ül hafiye
    mouse: zindik faresi
    klavye: taht-ul hurufat
    power supply: kuvvet macunu
    my documents: sanduka- i evrak
    internet: allame-i ulul arz
    google: kasif-ul ali
    google earth: seyr-ül arz, kesif-ul arz
    denetim masası: sehpa-i saltanat
    cd- rom: pervane-ül hâfiza
    ekran: perde-ül temasa
    kasa: kaide
    enter: duhul
    virus: deyyus
    antivirüs: akinci
    msn : elçi
    hacker: deyyus-ül-ekber
    hata raporu: malumat-ül kabahat
    mail server: divan-ül mektubat
    messenger: havadisçi
    chat : muhabbet ül zabıy
    ctrl alt del : zeamet-i has timar

  9. #8
    Kayıt Tarihi
    Mar 2005
    Nerede
    New Zealand.
    İletiler
    153
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Aşağıdaki şiir, edebiyat tarihimizin saygın şahsiyetlerinden Sümbülzade
    Vehbi Efendi'nin müstesna bir eseridir. Şiirin hikayesi ise şöyle: Bir gün
    padişah Vehbi Efendi'yi yanına çağırır ve: "Bana öyle bir şiir yaz ki bir
    mısrasını okuyunca içimden seni öldürmek, bir sonrakini okuyunca ise
    ödüllendirmek gelsin" der. Ve işte sonuç aşağıda:

    Azm-u hamam edelim, sürtüştürem ben sana,
    Kese ile sabunu, rahat etsin cism-u can.
    * * *
    Lal-u şarap içurem ve ıslatıp geçirem,
    Parmağına yüzüğü, hatem-i zer drahsan.
    * * *
    Eğil eğil sokayım, iki tutam az mıdır?
    Lale ile sümbülü kakülüne nevcivan.
    * * *
    Diz çökerek önüne ılık ılık akıtam,
    Bir gümüş ibrik ile destine ab-ı revan.
    * * *
    Salınarak giderken arkandan ben sokayım,
    Ard eteğin beline, olmasın çamur aman.
    * * *
    Kulaklarından tutam, dibine kadar sokam,
    Sahtiyenden çizmeyi, olasın yola revan.
    * * *
    Öyle bir sokayım ki, kalmasın dışarıda hiç,
    Düşmanın bağrına, hançerimi nagehan.
    * * *
    Eğer arzu edersen, ben ağzına vereyim,
    Yeter ki sen kulundan lokum iste her zaman.
    * * *
    Herkese vermektesin, bir de bana versene,
    Avuç avuç altını, olsun kulun şaduman.
    * * *
    Sen her zaman gelesin, ben Vehbi'ye veresin,
    Esselamun aleyküm ve aleykümesselam.

  10. #9
    Kayıt Tarihi
    Dec 2006
    Nerede
    Turkiye.
    İletiler
    2.302
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Osmanlı fıkraları

    Ancak Ondan Anlar

    II. Abdülhamit zamanında Enderun'da Tıfli lakabı ile meşhur bir zat vardı. Bir gece körkütük sarhoş olmuş ve Karacaahmet mezarlığına giderek, ölen arkadaşının başında nara atarak kahkalarla gülmeye başlamıştı. Ancak bölgenin güvenliğinden sorumlu subaşı kendisini yakalayıp karakola götürür ve

    Komiser Tıfli'yi şöyle bir süzdükten sonra sorar:
    “Gece yarısı mezarlıkta ne işin vardı?"
    ”Arkadaşıma üç ihlas, bir fatiha okuyordum, komiserim” dedi.
    Bu duruma öfkelenen komiser:
    “Ulan, atarak ve kahkahayla fatiha okunduğu nerde görülmiştür?" deyince Tıfli şu cevabı verdi:
    “Komiserim sen bilemezsin, orada yatan ancak bundan anlar.”

  11. #10
    Kayıt Tarihi
    Dec 2006
    Nerede
    Turkiye.
    İletiler
    2.302
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Smile Re: Osmanlı fıkraları

    Öküz

    Çevresindekilerce gizliden gizliye "Öküz" olarak adlandırılmış olan Mehmet Paşa'nın komuta ettiği ve İran'a karşı düzenlenen bir seferde, ordu komuta heyeti kışlak çadırında toplanmış taarruz planlarını gözden geçirirlerken, birliklerin iaşesi ve taşıma işleri icin getirilmiş öküzlerden biri çadırın aralığından kafasını uzatıp gözlerini Öküz Mehmet Paşa'ya dikmiş. Çevresindekiler gülmemek icin kendilerini zor tutmuşlar, biraz tebessüm ederlerken, ökuz gitmiş. Ancak bir süre sonra tekrar gelip, başını yine içeri uzatmış ve yine uzun uzun Öküz Mehmet Paşa'yı süzmüş. Bu sefer çevresindekiler artık kendilerini tutamayıp kahkahaları basmışlar. Herkes gülmekten kırılırken, Ökuz Mehmet Paşa,

    "Bu hayvan bana ne diyor biliyor musunuz?" diye sormuş.
    "'Hadi senin kim olduğunu anladım da, bu yanındaki eşekler neyin nesi?' diye soruyor."

+ Konuyu Yanıtla
1 / 2 Sayfa 12 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

osmanli fikralari

osmanlica fikralar

osmanlıca fıkralar

osmanlı fıkraları

osmanlida fikralar

osmanlı dönemi fıkraları

http:www.hukuki.netshowthread.php10626-Osmanli-Fikralari

osmanli fikrasi

osmanli fikrafikra osmanliosmanlica fikrao zamana kadan ya kral ölür ya eşşek ya benosmanlicafikralarpadisah fikralariosmanli padisahlari ile ilgili ilgili kisa yazi ve fikra https:www.hukuki.netshowthread.php10626-Osmanli-Fikralarieski donem fikralari osmanli devletinde fikralar zamaninda padisah vergi toplamisosmanlida meslek fikralariosmanli fikralarindanfikralarla osmanliosmanli doneminde vergilerle ilgili fikralarosmanli padisahiyla ile ilgili fikra osmanli padisahlari fikra
Forum

Benzer Konular :

  1. Temel fıkraları
    Temel ile Dursun bir gün parasüt tatbikatina katilmislar. Diger paraşütçüler gibi onlarinda uçaktan atlama siralari gelmis ve kendilerini bosluga...
    Yazan: sybexsec Forum: Mizah - Eğlence
    Yanıt: 41
    Son İleti: 21-01-2019, 13:39:33
  2. Deli Fıkraları
    İki deli hastahaneden kaçmak istiyormuş. Bir tanesi ötekine; 'dikiş iğnesinin arkasına saklanalım bizi bulamazlar'. demiş ve birlikte...
    Yazan: deniz02 Forum: Mizah - Eğlence
    Yanıt: 16
    Son İleti: 21-01-2019, 13:32:25
  3. Hayvan Fıkraları
    Karadenizli Yılanlar İki karadenizli yılan, karadeniz ormanlarında geziyorlarmış. Biri diğerine sormuş : - Ula piz zehirlu yılanmiyik da? -...
    Yazan: Av.Dilek Kuzulu Yüksel Forum: Mizah - Eğlence
    Yanıt: 38
    Son İleti: 08-02-2010, 21:12:44
  4. Avukat fıkraları
    BAĞIŞ Sehrin hayirsever vakiflarindan birindeki çalisanlar sehrin en basarili avukatindan henüz herhangi bir bagis almamis olduklarini fark ...
    Yazan: commodore1tr Forum: Mizah - Eğlence
    Yanıt: 2
    Son İleti: 16-02-2006, 15:34:37
  5. Avukat fıkraları - 2
    Mühendisin biri ölmüş ve büyük bir yanlışlık sonucunda cehenneme atılmış. Cehennemin konforundan hoşnut kalmayan mühendis bir takım iyileştirmeler...
    Yazan: commodore1tr Forum: Mizah - Eğlence
    Yanıt: 1
    Son İleti: 16-08-2004, 17:26:06

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.