55 promil ile ehlietim alındı dava açtım iddiama karşılık yapılan savunmaya karşılık savunma yazmak için bilgi topluyorum
Değerli hukuki net üyeleri
23.12.2010 tarihinde saat 01:10 sularında Adapazarında Dagdibi mevkiinde Arkadaşıma yaptığım ziyaretten kalkıp vedalaşarak arabama bindim.Gece boyunca sadece yemek eşliğinde 2 kadeh bira içtim.Hatta son kadehin yarısını kalktığımda yudumlayarak vedalaşıp arabama bindim.aracıma binip yolaçıktım ve 1,5 km sonra Emniyet Yetkililerin çevirmesine göre durdum. Emniyetteki arkadaş alkolmetreye üflememi istedi. Bende içtiğim alkolün zaten sadece tadımlık olması düşüncesi ile alkolmetre cihazına üfledim. üfleme sonrasında 55 promil alkol ile sonuçlandı.Ehliyeimin alınacağı söylendi.Bende buna itiraz ettim.Buna istinaden hastaneye gidilerek orada alkolmetre ile tekrar bir kontrole tabi tutuldum. Ben hernekadar kan tahlilinin yapılmasını istesemde yapılmayarak alkolmetre ile ölçüm sonrası 43 promillik bir değer ile ehliyetim alındı.Buna sebep olarak aradan geçen sürenin 43 dakika oldugu ve promil değerinin düşmesinin normal oldugu söylendi.Sonuç olarak ehliyetim 2 yıl boyunca iptal edildi.hazırlanan tutanağıda ordaki acil servisi daha fazla meşgul etmemek için birazda emniyet yetkililerinin ısrarı üzerine imzaladım.Bu duruma istinaden Sakarya valiliğine İtiraz davası açtım.Sebep olarakta itirazım sonrası hastaneye gidilmesine rağmen tekrar alkolmetre ile ölçüm yapılmasının doğru olmadığını ve bu yöntemin doğru bilgilere dayanmadığını , kan tahlilinin yapılması gerektiği konusun iddia ederek “Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma" konulu suçun ispatını gerçek bilgilere dayanmadığını belirttim.İdda sonrasında Sakarya valiliği tarafından yapılan savunma dilekçesinde cihazların kalibrasyon ayarlarını düzenli olarak yapıldığı kan tahlilinin Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 13.11.2008 tarih ve YD.İtiraz no 2008/1008 sayılı kararında itiraz hallerinde kan aldırmak sureti ile alkol tespitinin yaplabileceği veya en yakın sağlık kuruluşunda alkol tespitinin beliritlerek itiraz hallerinde sadece kandan ölçüm yapılması yönünüdeki kararın yürütmesini durdurduğu kararını öngörerek savunmasını yapmıştır.
benim bu konuya ilişkin olarak polisin alkolmetreye üfleme yapmadan önce alkol alındı ise nekadar sürenin geçtiğini sorması gerekmiyormu? aldığım bilgilere göre alkolmetre cihazının gerçek verileri yansıtması için alkol alındıktan en az 20 dk sonra kontrol yapıması gerekiyormuş bu durum doğrumudur. yada böyle bir yöntem ile kontrol yapılıyor ise bu durumu netleştiren bir maddenin olması gerekmiyormu?
bunun yanı sıra kokuya duyarlı çeşili formüller ile çalışan bir makina kişinin trafiğe çıkabilmesini belirleyen bu yöntem nekadar doğrudur?
Bu durumda benim en kısa süre içerisinde yapılan savunmaya cevap vermem istenmektedir.konu ile bilgisi olan arkadaşların yazmasını rica ediyorum.
Cevap: 55 promil ile ehlietim alındı dava açtım iddia ma karşılık yapılan savunmaya karşılık savunma yazmak için bilgi topluyorum
T.C. Danistay
8.Dairesi
Esas: 2004/3669
Karar: 2005/96
Karar Tarihi: 12.01.2005
ÖZET: Karayolları Trafik Yönetmeliği'nin 97. maddesine göre, kanlarındaki alkol miktarı 0,50 promilin üstünde olan araç sürücüleri araç kullanamazlar. Alkol miktari cihazi le ölçülür. İtiraz halinde kandaki alkol miktarının tespiti için tahlil yapılır. Olayda, kişinin alkollü olduğunun trafik kontrolü sırasında saptanmasından sonra, bu ölçüme yapılan itiraz üzerine Adli Tıp Kurumu'nda yapılacak tahlile kadarki sürede kandaki alkol oranının azalması doğaldır.
(2918 S. K. m. 48/5)
Karşı Taraf: Ankara Valiliği
İstemin Özeti: Davacının sürücü belgesinin geçici olarak altı ay süreyle geri alınması ve 265.300.000 TL para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada; dosyanın incelenmesinden, 21.10.2003 tarihinde saat 02.30'da yapılan trafik denetiminde alkolmetre cihazı ile yapılan ölçümde davacının 2,30 promil alkollü olarak araç kullandığının tespit edilmesi üzerine dava konusu işlemin tesis edildiği, davacının alkol ölçümüne itirazı üzerine Adli Tıp Kurumu Ankara Gurup Başkanlığı'nca saat 04.00'da alınan kan örneği üzerinde yapılan analiz sonucunda davacının 0,25 promil alkollü olduğunun belirlendiğinin anlaşıldığı, alkollü araç kullanım sebebiyle uygulanan müeyyidelerin iptali istemiyle açılan davalarda yapılan araştırma ve inceleme sonucu ibraz edilen Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı'nın 06.07.2001 gün ve 1262 sayılı yazısında, alkollü araç kullanan sürücülerin kandaki alkol düzeyinin olaydan 2,5 - 3 saat sonra ölçülmesi halinde, bilimsel olarak saatte 10-22 mg düzeyinde düşebileceği belirtildiğinden, olayda, davacıdan 1 saat 30 dakika sonra alınan kan örneğindeki alkol miktarına yukarıda aktarılan oranın azamisi uygulandığında dahi, davacının kanındaki alkol oranının olay saatinde 0,58 promile ulaşabileceği göz önüne alındığında dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddeden Ankara 6. İdare Mahkemesi'nin 25.03.2004 gün ve E. 2003/2042, K. 2004/385 sayılı kararının Adli Tıp Kurumu'nda yapılan kan tahlili sonucunda kandaki alkol oranının 0,25 promil çıktığı, bu nedenle işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülerek, 2577 sayılı Yasa'nın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi'nin Düşüncesi: Davacının ehliyetinin altı ay süreyle geri alınması ve 265.300.000 TL para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada; 21.10.2003 tarihinde saat 02.30'da yapılan kontrolde 2,30 promil alkollü olduğu gözlenen davacıya, itiraz üzerine saat 04.00'da Adli Tabiplikçe verilen raporda kanındaki alkol düzeyinin 0,25 promil olduğu ve bunun da Karayolları Trafik Yönetmeliği'nde öngörülen sınırın altında olması sebebiyle oluşturulan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından dava konusu işlemin iptali gerekirken, davayı reddeden idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı'nın Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir. Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Türk Milleti adına;
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesi'nce işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık; 21.10.2003 tarihinde yapılan denetimde davacının 2,30 promil alkollü olduğunun tespit edilmesi üzerine sürücü belgesinin altı ay süreyle geri alınması ve 265.300.000 TL para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemden doğmuştur.
2918 sayılı Yasa'nın 48. maddesinin 5. fıkrasında, uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olanlar ile alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu, uyuşturucu veya keyif verici maddelerin cinsleri ile alkollü içkilerin etkili dereceleri ve kandaki miktarlarını tespit amacıyla trafik zabıtasınca teknik cihazlar kullanılacağı, tespit usulleri ve muayene şartlarının Sağlık Bakanlığı'nın görüşüne uygun olarak hazırlanacak yönetmelikle düzenleneceği, yönetmelik ile belirlenen miktarların üzerinde alkollü araç kullandığı tespit edilen sürücülerin suçun işlendiği tarihten itibaren geriye doğru beş yıl içinde birinci defada sürücü belgesinin altı ay süreyle geri alınarak haklarında 265.300.000 TL para cezası uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
18.07.1997 gün ve 23053 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Karayolları Trafik Yönetmeliği'nin 97. maddesinde de, uyuşturucu, uyutucu ve keyif verici gibi özelliklere sahip doğal ve sentetik psikotrop maddeleri almış olanlar ile alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayollarında araç sürmelerinin yasak olduğu hükme bağlanmış, maddenin devamında; taksi veya dolmuş otomobil, minibüs, otobüs, kamyon, çekici gibi araçlarla kamu hizmeti, yük ve yolcu taşımacılığı yapan sürücüler ile resmi araç sürücülerinin, alkollü içki almış olarak bu araçları süremeyecekleri, alkollü içki almış olarak araç kullandığı tespit edilen diğer araç sürücülerinden kanlarındaki alkol miktarı 0,50 promilin üstünde olanların araç kullanamayacakları, alkollü içki almış sürücülerin ve kanlarındaki alkol miktarının cihazla ölçüleceği, cihazla yapılan tespite sürücünün itiraz etmesi halinde, kanındaki alkol miktarının belirlenmesi için, bu konuda eğitilmiş ve kan almaya yetkili kılınmış personel tarafından kanı alınarak, tahlil için polis kriminal laboratuarına gönderileceği, polis kriminal laboratuarlarında tahlilin mümkün olmaması halinde, sürücü kandaki alkol miktarının tespiti için adli tıp merkezlerine ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı tahlil yapılabilecek teknik ve tıbbi imkanlara sahip olan en yakın sağlık kuruluşlarına gönderileceği, kandaki alkol miktarının teknik cihazla ve kan alınarak laboratuarda tespit imkanlarının bulunmadığı hallerde, alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sürücülerin en yakın resmi sağlık kuruluşuna sevk edilerek, bu kurum hekimi tarafından rutin alkol muayenesinden geçirileceği belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, 21.10.2003 tarihinde saat 02.30'da yapılan trafik kontrolü sırasında alkolmetre cihazı ile yapılan ölçüm sonucunda davacının 2,30 promil alkollü olduğunun tespit edilmesi üzerine dava konusu işlemin tesis edildiği, davacının alkol ölçümüne itirazı üzerine gönderildiği Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı'nca saat 04.00'da davacıdan alınan kan örneği üzerinde yapılan tahlil sonucunda kanındaki alkol oranının 0,25 promil olduğunun belirlendiği anlaşılmıştır.
İdare Mahkemesi'nce, davacının alkollü olarak tespit edildiği saatle Adli Tıp Kurumu'nca kanındaki alkol oranının tespit edildiği saat arasındaki zaman diliminde davacının kanındaki alkol oranının düşebileceği miktar hesaplanarak, olay saatinde de kanındaki alkol oranının yönetmelik maddesinde belirtilen orandan yüksek olabileceği nedeniyle davanın reddine karar verilmişse de, yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, alkol düzeyinin belirlenmesinde, kandaki alkol oranının esas alınması gerekir.
Kişinin alkollü olduğunun trafik kontrolü sırasında saptanmasından sonra, bu ölçüme yapılan itiraz üzerine Adli Tıp Kurumu'nda yapılacak tahlile kadar ki sürede kandaki alkol oranının azalması doğaldır. Ancak, olayda, bu zaman diliminin yaklaşık 1,5 saat olduğu göz önüne alındığında, bu süre içerisinde kandaki alkol oranını 2,30 promilden 0,25 promile düşmesi olanaklı görülmemektedir.
Bu durumda, yukarıda anılan yönetmelik maddesine uygun olarak yapılmış tespitle, davacının kanındaki alkol oranının, yönetmelikte öngörülen sınırın altında kaldığı anlaşıldığından, davacı adına tesis edilen işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Ankara 6. İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere adı geçen Mahkeme'ye gönderilmesine 12.01.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.
Konu Trf.Bilirkişi EmrahÖztürk tarafından (21-01-2011 Saat 00:12:38 ) de değiştirilmiştir.
Cevap: 55 promil ile ehlietim alındı dava açtım iddia ma karşılık yapılan savunmaya karşılık savunma yazmak için bilgi topluyorum
Sayın Üye;
Yukarıdaki Danıştay kararına ek olarak belirtmek istediğim bazı husular bulunmakta.Alkol içecekler haricinde bazı meyvelerde'de ( örneğin portakal,elma gibi ) bulunmaktadır.Fakat bunları yediğiniz için alkolmetrede 0.50 promilin üzerinde bir sonuç çıkacak diye bir kesinlik yoktur,çıkmayacak diyede bir kesinlik yoktur.
Kişinin bünyesi alkole duyarsız ise ( alışkın değil ise )1 bira,1 kadeh rakı,1 kadeh şarap gibi içecekler ile alkolmetrede 0.50 promil üzeri çıkabilir.Örneğin kişinin içtiği sigara dolayısı ile bile alkolmetrede 0.50 promil üzerinde çıkabilir.Bunun sebebi cihazların hassas olmasıdır.
Kişinin bünyesi alkole duyarlı ise ( alışkın ise ) 1 bira,1 kadeh rakı,1 kadeh şarap gibi içecekler ile alkolmetrede 0.50 promil üzeri çıkmayabilir.
Bu gibi durumlarda memurdan müsade isteyerek ve durumu belirterek ( örneğin bol meyve yedik portakal elma gibi onun üzerinede 1-2 paket sigara içtim müsade ederseniz bir suyla ağızımı çalkalayayım şeklinde ) müsade istenirse görevli memurların anlayış göstereceği kanısındayım.En azından bu konuda böyle bir yola başvurulmasını birinci elden trafik şube amiri olan eğitmenden tarafımıza verilen tavsiye bu yönde...
Cihazların kalibrasyonu konusu ise oldukça hassas çünkü siz cihaza üfledikten sonra artık o an ve o gece veya gündüz için durumun geri dönüşü mümkün olmamaktadır.
Çünkü cihazlar kalibre edilirken alkollü ve alkolsüz olarak nasıl tepki vereceğinin ölçümü hassasiyetle yapılmakta,cihazlardaki bilgiler görevli ekibin cihazı sistemi bağlaması sonucu tek merkezde toplanmaktadır.Kalibre sırasında ise gün ve saat memurlar tarafından not alınmakta cihazın sistemi bağlandığı zaman bu gün ve saatte cihaz kalibrasyon yapılmış şeklinde ilgili konunun karşısına not düşülmektedir.
Genel olarak toparlayacak olursak olayın tekniği açısından yasal sınır olan 0.50'i bir puan yani 0.51 olarak geçmiş iseniz cezai işlem söz konusudur.Elbetteki buna yasal olarak itirazınız söz konusudur.Çünkü idarenin yapmış olduğu her uygulama yargı denetimine açıktır.Siz yoldaki trafik çevirmesinden bile rahatsız olur iseniz ( örneğin memurun kaba davranışı mevcut ise,sözleri rahatsız edici ise ve artık son aşamada sarkıntılık ve hakaret söz konusu ise ) bu konuyu yargıya taşıyabilirsiniz.
Fakat itirazınızın sonucu hukuki olarak ne olur ne olmaz örnek yargı kararlarıyla fikir sahibi olabilirsiniz.
Konu Trf.Bilirkişi EmrahÖztürk tarafından (21-01-2011 Saat 05:04:28 ) de değiştirilmiştir.
Cevap: 55 promil ile ehlietim alındı dava açtım iddiama karşılık yapılan savunmaya karşılık savunma yazmak için bilgi topluyorum
cevabınız için teşekkür ederim.
1-yediğimiz meyve ve salata veya içtiğimiz sigara gibi nedenlerden alkolmetrenin yanlış değer gösterme riskinden dolayı emniyet yetkililerinin ağzını su ile çalkalama yada bir süre bekleme gibi uyarılarda bulunmaları konusunda bir zorumluluk varmıdır?
2-itiraz sonrasında adli tıpta tekrar alkolmatre ile kontrolün yapılması doğrumudur?neden kan tahlili yapılarak kesin sonuca ulaşılmıyor?
Cevap: 55 promil ile ehlietim alındı dava açtım iddiama karşılık yapılan savunmaya karşılık savunma yazmak için bilgi topluyorum
mexefe rumuzlu üyeden alıntı
cevabınız için teşekkür ederim.
1-yediğimiz meyve ve salata veya içtiğimiz sigara gibi nedenlerden alkolmetrenin yanlış değer gösterme riskinden dolayı emniyet yetkililerinin ağzını su ile çalkalama yada bir süre bekleme gibi uyarılarda bulunmaları konusunda bir zorumluluk varmıdır?
Kanunda öyle bir zorunluluk yok.Cihazın yanlışta olsa sonuç vermesi görevliler açısından yeterli.Yani onları bu konuda bağlayan bir durum söz konusu değil.En fazla o an için alkolmetre arızalı olma durumundan kişiyi en yakında devlet hastanesine götürerek orada bulunan alkolmetre ile ölçüm yapılır.
mexefe rumuzlu üyeden alıntı
2-itiraz sonrasında adli tıpta tekrar alkolmatre ile kontrolün yapılması doğrumudur?neden kan tahlili yapılarak kesin sonuca ulaşılmıyor?
teşekkürler...
Siz görevli memura itiraz ettiğiniz için oda sonuçları karşılaştırmak amacı ile tekrar adli tıptaki alkolmetre ile aradaki geçen zamanda düşebilecek promil seviyesini hesaplayarak ölçüm yapıp sonucu değerlendirmesi normal bir uygulama biçimi.Fakat burada önemli olan memurun aradaki geçen zaman zarfındaki hesaplamayı yönetmeliğe uyugn yapıp yapmadığı ! Yani
Dosyanın incelenmesinden, 21.10.2003 tarihinde saat 02.30'da yapılan trafik kontrolü sırasında alkolmetre cihazı ile yapılan ölçüm sonucunda davacının 2,30 promil alkollü olduğunun tespit edilmesi üzerine dava konusu işlemin tesis edildiği, davacının alkol ölçümüne itirazı üzerine gönderildiği Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı'nca saat 04.00'da davacıdan alınan kan örneği üzerinde yapılan tahlil sonucunda kanındaki alkol oranının 0,25 promil olduğunun belirlendiği anlaşılmıştır.
İdare Mahkemesi'nce, davacının alkollü olarak tespit edildiği saatle Adli Tıp Kurumu'nca kanındaki alkol oranının tespit edildiği saat arasındaki zaman diliminde davacının kanındaki alkol oranının düşebileceği miktar hesaplanarak, olay saatinde de kanındaki alkol oranının yönetmelik maddesinde belirtilen orandan yüksek olabileceği nedeniyle davanın reddine karar verilmişse de, yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, alkol düzeyinin belirlenmesinde, kandaki alkol oranının esas alınması gerekir.
Kişinin alkollü olduğunun trafik kontrolü sırasında saptanmasından sonra, bu ölçüme yapılan itiraz üzerine Adli Tıp Kurumu'nda yapılacak tahlile kadar ki sürede kandaki alkol oranının azalması doğaldır. Ancak, olayda, bu zaman diliminin yaklaşık 1,5 saat olduğu göz önüne alındığında, bu süre içerisinde kandaki alkol oranını 2,30 promilden 0,25 promile düşmesi olanaklı görülmemektedir.
Bu durumda, yukarıda anılan yönetmelik maddesine uygun olarak yapılmış tespitle, davacının kanındaki alkol oranının, yönetmelikte öngörülen sınırın altında kaldığı anlaşıldığından, davacı adına tesis edilen işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Yaptığınız itiraz sözlüde olsa kanunen geçerliliği mevcut.Fakat orada görevli memurun insiyatifi söz konusu olabiliyor çoğu zaman.Bu durumdan mağdur olan bir avukatın ( cihyazın yanlış sonuç vermesi durumundan ) devlet hastanesinde kan tahlili yapılmasını istemesine karşılık memurlar kan tahlili yaptırmamış.Sonuç olarak ehliyetine el konulan avukat olayı yargıya taşımış,mahkeme memurların kan tahlili yaptırması gerektiğini cihazın yanlış sonuç verecebileceğini,kan testinin ise yanlış sonuç vermediğini ( çünkü promil alkolün ağırlığı, kanın ise hacmi dikkate alınarak orantı kurulmasından sonra ortaya çıkan sonuç olduğu için;Örneğin 0.50 promil 100 mililitre kanda 50 miligram alkol bulunduğunu gösterir ve buradan gidilerek, 50:100=0.50 promil kabul edilir ) karara bağlamış cezayı iptal ederek avukatın ehliyetinin geri verilmesi ve cezanın iptali konusunda hüküm kurmuştu.Örnek olayı kabataslak böyle hatırlıyorum.İçtihat programından bir araştırıp buraya ilgili olayı eklemeye çalışacağım.
Sorunuzun cevabı ise kan tahlili yapılarak kesin sonuca ulaşılabiliyor olacaktır.
Konu Trf.Bilirkişi EmrahÖztürk tarafından (24-01-2011 Saat 03:34:40 ) de değiştirilmiştir.
Cevap: 55 promil ile ehlietim alındı dava açtım iddiama karşılık yapılan savunmaya karşılık savunma yazmak için bilgi topluyorum
cevabınızdan dolayı tekrar teşekkür ederim.
bu bilgiler ışığında savunmamı hazırlayarak bu hafta içerisinde sunacağım.izlemem gereken yol hakkında önerileriniz olursa sevinirim.
bu durum aynı zamanda iş durumumuda olumsuz yönde etkiledi.bu olumsuzluğu hazırlayacağım savunmamda belirtmemin sizce yararı olurmu?
Cevap: 55 promil ile ehlietim alındı dava açtım iddiama karşılık yapılan savunmaya karşılık savunma yazmak için bilgi topluyorum
açmış olduğum itiraz davası ile ilgili olarak idari mahkeme temyiz yolu açık olmak sureti ile davamı reddetti. şimd izlememem gereken yol ne olmalı? hangi mahkemeye temyiz için nasıl başvuruda bulunsam daha doğru olacaktır? beni bu konuda aydınlatırsanız sevinirim.
teşekkürler...
İşyerimizde çalışan bir personelin İş Kanunu Madde 25 II/b nedeniyle Savunmasını istedik.. Savunmasını teslim etmesi gereken gün sabah vizite alarak...
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Clicking Here TLO lookup
02-05-2025, 13:42:01 in Askerlik Hukuku