Merhabalar.
Yaklaşık 2 ay evvel Konya ilinde 2 kişinin planlayıp azmettirmesiyle bir tetikçiye her 2 bacağımdan vurduruldum.Belden aşağı sıkılan 6 adet kurşundan 1 tanesi sağ bacağımdan girip çıktı ,diğeri ise sol bacağıma girip uyluk kemiğimi kırdı ve içeride kaldı.Tetikçi ve yanında getirdiği 3 çakal o gece polisin olay yerine hemen ulaşmasıyla göz altına alındı ve sadece ateş eden şu an cezaevinde.Olay o gece 23.30 da oldu. Azmettirenler de oradaydı ve olay yerinden daha polis gelmeden sessizce kaçtılar. Bunların dışında hem benim hem de onların tanıdığı olan 5 kişi ( azmettirenlerin daha samimi tanıdıkları) olayı çok net gördü .Malesef azmettiren iki kişiden birisi bir bayan avukat , diğeri ise bir sağlık memuru. Ben ise kamuda doktor olarak çalışıyorum. O gece Konya'daki benim hastanede,tetikçi ve yanındaki 3 kişinin ve 2 özel güvenlik görevlisinin karakolda ifadeleri alındı. Azmettiren 2 kişi yaklaşık 10 gün faili firardılar 10 gün sonra tetikçi ve yanındakilerin ifadesiyle paralel ifade verdiler. Olayı çok net olmasa da kısım kısım görüntüleyen kamera kayıtları ve bayan avukatın telefonda birisine anlatırken kaydedilmiş olan 28 dakikalık çok net ve ayrıntılı bir itiraf ses kaydı var.Bahsi geçen bayan avukat benim eski ilişkimdir ve ilişkimize ait fotoğraf video vs de bulunuyor.
Olay gecesi helikopter ambulans ile Ankara'ya getirildim sol bacağıma 44 cm lik bir platin takıldı ve şu an zrounlu ihtiyaçlarımı giderebilcek kadar zar zor yürüyorum ,iyileşme sürecindeyim.Ben Ankara'da yaşıyorum ve Konya'dan uzak biriyim. 2 ayda hazırlanan iddianame tam bir fiyasko! Savcılık iddianamesine göre olay tamamen ben ve tetikçi arasında tartışma üzerine olmuş ve üstüne üstelik ben de olayda yargılanır hale gelmişim,azmettirenler hakkında kovuşturmaya gerek yoktur denilmiş.Avukatım soruşturma aşamasında kendisine verdiğim her nekadar delil sayılmasda ayrıntılı 28 dakikalık ses kaydını savcılığa sunmamış ,sanırım iddanamenin bu şekilde hazırlanabileceğini tahmin edemedi ses kaydını mahkeme aşamasında sunmayı düşünüyormuş. Olayı gören 5 kişiden birisi daha avukattır ve o esnada ben wc deydim deyip sustu ,1 kişi gördüklerini olduğu gibi anlattı ( fakat dallas gibi olan bu konuda doğru ifade veren bu kişi aynı konu ile ilgili beni bu olaydan 1 hafta evvel göğsümden ciddi bir şekilde bıçaklamıştı ve kendisinden davacı olmamıştım) bu vefa borcu üzerine gidip olayı anlattı ama sanırım savcının bir şüphesi oluşmuş aramızda bir pazarlık veya tehdit geçtiğini düşünmüş. Bu dorğu ifadeyi veren şahsın kız arkadaşı da olayın içine sürüklenmeye çalışıldı ve erkek arkadaşın adam gibi ifade versin yoksa seni şöyle böyle sıkıştırırız vs vs diye tehdit edildi ve savcılığa gidip tehdit aldığına dair ifade verdi. Şimdi Seydişehir ağır ceza mahkemesine iddaname için itirazda bulunulacak .Savcı olayı Konya asliye ceza mahkemelerinden birine sevk etmiş ( ağır ceza değil!) .Üzülerek söylüyorum ki tamamen şüphe doluyum ve bildiğim tek şey var haklıyım ve peşlerini bırakmıcam. Bu noktada sizlerden bana yasal prosedürü anlatmanızı değil ,azmettiriciliği kanıtlamam açısından tecrübelerinizi,püf noktalarını vs vs yi öğrenmek istiyorum. Kısacası akıl akıldan üstündür.
Saygılarımla