Boşanmanın reddi ve 3 yıllık bekleme süresi

[acer]

boşanma davam yerel mahkemece ve temyiz tarafından reddedildi..nedenlerini tartışmak artık gereksiz..en önemli neden eşimin boşanmak istemeyişi, benimde delillerimin yetersiz kalışı..2 senedir zaten ayrı yaşıyoruz..benim öğrenmek istediğim, bu 3 yıllık süre zarfında hayatıma bir başkası girerse, 3 yılın sonunda boşanma talebim etkilenirmi?

[avukathuseyin]

MERHABA

mk166- Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.

Sürenin bitiminde boşanma davası acar ve bosanırsınız. Ancak bu gecen sürede taraflar halen evli sayıldıkları için evlilikten kaynaklı yükümlülükleri vardır. Hayatınıza ücüncü bir kişi girer ve bunu eşiniz isapalarsa maddi tazmanat isteyebilir.

[TARR]

Hayatınıza ücüncü bir kişi girer ve bunu eşiniz isapalarsa maddi tazmanat isteyebilir.

Sn. Av. Hüseyin Bey,

Yukarıdaki alıntıya ilişkin sormak istediğim şudur:

Mademki boşanma davası açılmış o halde ayrı yaşama hakkı da elde edilmişolmakta; bu durumda 3.kişiyi yaşamına alan eş (Maddi tazminat talep edilen eş) maddi tazminat davası açılması durumunda, 3 yılı beklemeksizin evlilik birliğinin temelden sarsıldığı savıyla yeni bir dava açabilir mi?

Saygılarımla

[avukathuseyin]

Şayet ücüncü sahsı hayatını alan eş için diyorsanız açamaz. Kimse kendi hatasına dayanarak hak elde edemez. Kusursuz eş ise hem boşanma yı isteyebilir hemde tazminat isteyebilir.

[Av.Dilek Kuzulu Yüksel]

Bosanma davasi reddedilen taraf 3 yil içinde ''ayni sebeple'' bosanma davasi acamaz. Bu süre zarfinda baska bir sebeple bosanma davasi açilabilir ya da anlasmali bosanma yapilabilir.

Hayatina 3. kisi giren taraf, bu sebeple bir dava açarsa kaybedecegi kuvvetle muhtemeldir. Ancak karsi taraf daha kusurlu bir davranista bulunursa reddedilen davanin konusu ile ayni olmamak kaydiyla 3 yillik süre zarfinda bosanma davasi açabilir.

Saygilar...

[acer]

Sayin avukat huseyin ve sayin Dilek Kuzulu; cevaplariniz için teşekkürler..ve sayin TARR size de teşekkürler..hepiniz benim için karanlık olan pek çok şeyi aydınlattınız..avukatim ne yazıkki bu konulari atlamiştı..
sayın Dilek Kuzulu, anlaşmalı davadan kastınız, iki tarafında boşanmak istiyoruz demesi mi?
saygılar...

[avukathuseyin]

Rica ederim

Anlaşmalı boşanmadan kasıt maddi sartlar ve boşanma konusunda tarafların anlaşmasıdır.

[TARR]

Sayın Avukat Hüseyin Bey ve Sayın Avukat Dilek Kuzulu Yüksel,

Sayın Acer'in yazdıkları ile benim konumum birebir olmasa da örtüşmekte. Şöyle ki; 2003 yılı başlarında şiddetli geçimsizlik nedeniyle evi terkettim. 2004 senesinde boşanma konulu dava açtım, ilk duruşmada eşim de ayrılmayı kabullendi. Beni tanıyan bir tanığın usulen dinlenen ifadesi üzerine hakim tarafından boşanmaya karar verildi. Eşim de tanığın anlattıklarına itiraz etmemiş. Daha sonrasında eşim tarafından temyiz edilen dosyam Yargıtay tarafından bozuldu. Tekrar görülen duruşmada avukatım mahkemeye şahitleri ve diğer delilleri sunmasına karşın ilk duruşmada boşanmamıza karar veren aynı hakim ne tanıkları dinlemiş ne de diğer yazılı kanıtları dikkate almayarak vicdani kanaatinin oluşmadığı nedeniyle (tanıkları dinlemeden nasıl vicdani kararın oluşmuş olduğunu henüz anlayabilmiş değilim) davamı reddetmiştir. Karar düzeltme istemim de reddedilerek mahkemenin kararı Yargıtay tarafından onanmış bulunmaktadır. (2005 Eylül tarihi itibariyle)

Çocuğumuz bulunmamakta ve eşim yüksek gelirli olarak Kamu'da görevlidir.

Yaklaşık 2,5 yıldır eşimle ayrı yaşamaktayım.

Her ne kadar aynı evi paylaşmasak da yaşamımda 3.kişi yer almakta ve bu durum da yasal eşim tarafından bilinmektedir.

Sayın Avukat Hüseyin Bey'in daha önce yanıtlamış olduğu iletilerden anladığım kadarı ile [u]boşanma konulu dava açılması ile birlikte taraflar ayrı yaşama hakkını da elde etmiş olmaktadır.</u>. Ayrıca, boşanma konulu davanın reddi ile başlayan 3 yıllık bekleme süresi içinde taraflar yasal olarak evli sayıldıkları için evlilikten kaynaklı karşılıklı yükümlülüklerinin de devam etmiş olduğu yine eski iletilerden anlaşılmaktadır.

Sayın Avukat Hüseyin Bey ve Sayın Avukat Dilek Yüksel Kuzulu,

Benim konumum itibariyle (çocuğumuzun olmaması ve eşimin yüksek gelirli bir işi olması), bu noktada sormak istediklerim şunlardır:

1) Ayrı yaşamakla birlikte evli olma durumundan kaynaklı karşılıklı (benim eşime; eşimin bana) yükümlülüklerimiz nedir?

2) Yaşamıma 3. kişi almamın yasal anlamı ne demektir? (Sınırları nedir?)İsbatı nasıl yapılabilir? ---- Yani aynı evi paşlaşmıyor olmak tek başına yaşama 3. kişiyi almama anlamına mı gelmekte?

Saygılarımla,

[Av.Dilek Kuzulu Yüksel]

1. Evli oldugunuz sürece evlilik birliginin getirdigi akliniza gelebilecek tüm yükümlülükler devam etmektedir. Bu yükümlülükleri yerine getirmek mecburiyetinde degilsiniz, ancak yapacaginiz her türlü kusurlu davranis aleyhinize sonuç dogurabilir.

2. Esinizle ayni evi paylasmamaniz tek basina 3. kisi ile iliskiniz oldugu anlamina gelmez. Elbette bunun siniri da yoktur. Bu durumun ispat edilmesi gerekmektedir. ispat açisindan tanik beyanlari son derece önemlidir.

Saygilar...

[TARR]

1. Evli oldugunuz sürece evlilik birliginin getirdigi akliniza gelebilecek tüm yükümlülükler devam etmektedir. Bu yükümlülükleri yerine getirmek mecburiyetinde degilsiniz, ancak yapacaginiz her türlü kusurlu davranis aleyhinize sonuç dogurabilir.

Sayın Yüksel,

Yazımı okuyup yanıtladığınız için teşekkür ederim.

Vermiş olduğunuz yanıtı anlayamadım. "Yükümlülükleri yerine getirmek mecburiyetinde değilsiniz." demişsiniz. Kişi, yükümlü bulunduğu hal ve davranışlardan sorumlu ise bu da mecburiyet anlamı taşımaz mı, ya da tam tersini düşünürsek; mecbur olmadığı durumlardan nasıl bir yükümlülük yüklenmiş olur, onu da anlayamadım.

Benim aklıma gelebilecek bir yükümlülük (?) görecelidir. Yani benim aklıma gelen başkasının gelmeyebilir yada tam tersi. Açıkcası aklıma hiçbir yükümlülüğüm gelmiyor, nedeni ise çocuk olmaması ve de eşimin de gelir sahibi olması. Eğer tek bir örnek verebilirseniz yükümlülüğüm anlamında, sanırım konuyu kavramamda yardımcı olur.

Ev paylaşımı konusu ise sanırım yanlış anlaşılmış. Ben aynı evi paylaşmıyor da olsak demekle, yaşamımdaki 3. kişiyi kastetmiştim.
Yani yaşamımda yer alan 3.kişi var ve ben onunla aynı evi paylaşmıyorum şu an. Bu durum yasal eşim tarafından açılacak olası bir maddi tazminat konulu dava için ne derece etkilidir.

Saygılarımla,