İdare mahkemesinde kazandığım davayı 16.06.2009 tarihinde ben de dilekçe ile tebliğ ettim. İlgili idare Danıştay'a temyize gideceğini söyledi ve halen kararı uygulamadı. Ben de İdari Yargılama Usüllerine göre 30 günün dolmasını bekliyorum. Tebliğ tarihinden 30 gün sonrası 10 TL'lik maddi ve manevi tazminat davası açmayı düşünüyorum. Fakat sürenin dolduğu tarihlerde memleketimde olacağım. İdare mahkemesine tazminat davasını açmak için gelmek zoruna mıyım? Yoksa posta vs. yoluyla davayı açabilir miyim?
İlginize şimdiden çok teşekkür ederim. İyi çalışmalar diliyorum.
katipbey31-05-2008, 00:37:01
Merhaba Arkadaşlar, ben Asliye Hukuk Mahkemesinde zabıt katibi olarak çalışıyor iken yönetmeliğe aykırı bir şekilde bağlı bulunduğum komisyon, naklen başka bir mahkemeye atamamı yaptı, bu konuyla ilgili kartal asliye hukuk mahkemesinden 60 günlük süre dolmadan 59. günde İstanbul nöbetçi İdare mahkemesine gönderilmek üzere dava dilekçemi verdim, aradan 2 ay geçtikten sonra dava dilekçemin mahkemeye 63 günde ulaştığı nedeniyle Süre aşımından dolayı davamın Reddine karar verildiğini öğrendim, gerekçe olarak ta İstanbul da idare mahkemesinin olduğu ve davanın 60 günlük süre içerisinde kendilerine açılamamış olması gösterildi.
Çok saygı değer arkadaşlar Sorum şu:
Yukarda kısaca anlatmaya çalıştığım olaylardan dolayı çok mağdur oldum, İdare mahkemesinin kararını temyiz etmeyi düşünüyorum,
1-Temyiz ettiğim takdirde Danıştay mahkemenin kararını bozar mı?
2- Bununla ilgili elinde emsal olabilecek kararı olan var mı Var ise lütfen bana merhamet24@hotmail.com adresine e-posta olarak gönderebilir mi. Temyiz süremin dolmasına 6 gün kaldı.Yardımcı olursanız çok sevinirim.... Saygılar
Av.Fırat Bayındır31-05-2008, 12:44:01
Davayı açarken harcını da yatırdıysanız kanaatimce idare mahkemesinin kararı yanlıştır.Gerekçeyi tam yazarsanız daha sağlıklı yorumda bulunabiliriz.
Kantaroncu31-05-2008, 14:28:06
Dilekçelerin verileceği yerler
Madde 4
Dilekçeler ve savunmalar ile davalara ilişkin her türlü evrak, Danıştay veya ait olduğu mahkeme başkanlıklarına veya bunlara gönderilmek üzere idare veya vergi mahkemesi başkanlıklarına, idare veya vergi mahkemesi bulunmayan yerlerde asliye hukuk hakimliklerine veya yabancı memleketlerde Türk konsolosluklarına verilebilir.
"İdare ve vergi mahkemesi bulunmayan yerlerde" ibaresi nedeniyle karar haklı görülüyorsa da, aslında, bu düzenlemeye göre, dilekçeyi kabul eden Asliye Hukuk Mahkemesi'nin dilekçeyi kabul etmemesi gerekir.
Ayrıca İYUK 9 uncu maddeye göre, süre aşımı olmadığını düşünüyorum.
Av.Fırat Bayındır31-05-2008, 17:27:56
T.C.
DANIŞTAY
4. DAİRE
E. 1999/5360
K. 2000/151
T. 24.1.2000
# VERGİ MAHKEMESİNE VERİLEN DAVA DİLEKÇELERİNDE SÜRE ( Ödeme Emri Tebliğ Tarihinden İtibaren Gerekli Yasal Sürenin Aşılması - Davanın Reddedilmesinin Hukuka Uygun Olduğu )
# SÜRE AŞIMI ( Vergi Dava Dilekçelerinde Süre Aşımı - Davanın Reddi - Asliye Hukuk Mahkemesine Verilen Dilekçe - Vergi Mahkemesi Kayıtlarına Girdiği Tarihin Esas Alınması Gerektiği - Vergi Mahkemesi Kayıtlarına Yasal Süreden Sonra Giren Dava Dilekçesi - Davanın Reddinin Hukuka Uygun Olduğu )
# VERGİ VE İDARE MAHKEMESİ OLAN YERLERDE VERGİ DAVA DİLEKÇESİNİN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE VERİLMESİ ( Dava Dilekçesinin Vergi Mahkemesi Kayıtlarına Yasal Sürede Girmiş Olması Gerektiği - Süre Aşımı Halinde Davanın Reddinin Hukuka Uygun Olduğu )
2577/m.7,15/1-b,4
6183/m.58,Mük.35
213/m.10
ÖZET : İdare veya vergi mahkemesi bulunan yerlerde asliye hukuk hakimliğine verilen dilekçeyle açılan davada dava süresinin tesbiti.
İstemin Özeti: ... Boya Kimya Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin ödenmeyen vergi borçları nedeniyle davacı adına 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10 uncu ve 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35 inci maddesine göre ödeme emirleri düzenlenip, tebliğ edilmiştir. İstanbul 9. Vergi Mahkemesini, 6.9.1999 günlü ve E: 1999/812, K: 1999/827 sayılı kararıyla; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7 nci maddesinde, dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay'da ve idare mahkemelerinde altmış, vergi mahkemelerinde otuz gün olduğunun belirtildiği, 6183 sayılı Kanun'un 58 nci maddesinde de, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödendiği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait dava işlerine bakan vergi mahkemesi nezdinde dava açılabileceği kuralının getirildiği, olayda, ödeme emirlerinin davacıya, 6.7.1999 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise, 23.7.1999 gününde mahkemelerinin kaydına geçen dilekçe ile açıldığının anlaşıldığı belirtilerek dava süreaşımı nedeniyle reddedilmiştir. Davacı ödeme emirlerinin 8.7.1999 tarihinde kendisine tebliğ edildiğini, 15.7.1999 tarihinde ... Asliye Hukuk Hakimliğine verilen dilekçeyle de dava açıldığını, dava dilekçesine ödeme emirlerinin tebliğ tarihi olarak yanlışlıkla, ödeme emirlerinin vergi dairesince postaya veriliş tarihinin yazıldığını, davanın süresinde olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti: Yasal dayanaktan oksun bulunan temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Danıştay Savcısı Anıl Genç'in Düşüncesi: Vergi mahkemesince, dava konusu ödeme emirlerinin davacıya 6.7.1999 tarihinde tebliğ edildiği kabul edilerek 23.7.1999 tarihinde açılan davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15/1-b maddesi uyarınca süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş ise de, dosyada mevcut tebliğ zarfı örneğinden 6.7.1999 tarihinin ödeme emirlerinin PTT ve veriliş tarihi olduğu, dava dilekçesine sehven bu tarihin tebliğ tarihi olarak yazıldığı görüldüğü gibi davanın 23.7.1999 tarihinde değil 15.7.1999 tarihinde asliye hukuk hakimliğine verilen dilekçe ile açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, tebliğ alındısı aslı getirtilerek gerçek tebliğ tarihinin tesbiti ve bu tarihe göre 15.7.1999 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunup bulunmadığı incelendikten sonra karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi Özlem Ulaş'ın Düşüncesi: 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 4 ncü maddesi ve 7 nci maddeleri uyarınca süresinde açılmayan davanın bu yönden reddine ilişkin mahkeme kararı sonucu itibarıyla yerinde olduğundan temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 4 ncü maddesinde, dilekçeler ve savunmalar ile davalara ilişkin her türlü evrakın, Danıştay veya ait olduğu mahkeme başkanlıklarına veya bunlara gönderilmek üzere idare veya vergi mahkemesi başkanlıklarına, idare veya vergi mahkemesi bulunmayan yerlerde asliye hukuk hakimliklerine veya yabancı memleketlerde Türk konsolosluklarına verilebileceği belirtilmiş olup, olayda maddede öngörülen koşullar gerçekleşmeksizin ... Asliye Hukuk Hakimliğine verilen dilekçeyle dava açılmıştır. Bu durumda yukarıda anılan kanun'un dava açma süresini düzenleyen 7 nci maddesinde öngörülen süreler içinde vergi mahkemesi kaydına giren dilekçeyle dava açılmış olmadığından davanın süre aşımı yönünden reddedilmesine ilişkin mahkeme kararı sonucu itibarıyla yerindedir.
SONUÇ : Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddine, 24.1.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Av.Fırat Bayındır31-05-2008, 17:36:46
T.C.
DANIŞTAY
6. DAİRE
E. 1995/1774
K. 1995/3152
T. 19.9.1995
# İDARİ YARGIDA DAVA AÇILMASI ( Büyükşehir Belediyesi Sınırlarındaki İlçenin Asliye Hukuk Mahkemesi Kanalıyla İdari Yargıda Dava Açılabilir Olması )
# SÜREAŞIMI ( İdare Mahkemesince Temyiz İsteminin Süreaşımı Nedeniyle Reddedilmesinin Hukuka Aykırı Olması )
# ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNDE İDARİ YARGI DAVASININ AÇILMASI ( Büyükşehir Belediyesi Sınırlarındaki İlçenin Asliye Hukuk Mahkemesi Kanalıyla İdari Yargıda Dava Açılabilir Olması )
2577/m.4
ÖZET : İzmir 3. İdare Mahkemesi'ne gönderilmek üzere, temyiz dilekçesinin bağımsız bir ilçe olan ve ayrı bir asliye hukuk mahkemesi yargı çerçevesi niteliğinde bulunan Karşıyaka Asliye Hukuk Mahkemesi Hakimliği'ne verilmesinin 2577 sayılı yasanın 4 üncü maddesine aykırı oyduğunu kabul etmeye olanak yoktur.u nedenle bakılan uyuşmazlıkta, temyiz dilekçesinin, İzmir 3. İdare Mahkemesine gönderilmek üzere müstakil bir ilçe olan ve ayrı bir asliye hukuk mahkemesi yargı çevresi niteliğinde bulunan Karşıyaka Asliye Hukuk Hakimliği'ne verilmesinin 2577 sayılı Kanunun 4'üncü maddesine aykırı olduğunu kabul etmeye olanak bulunmamaktadır. 26.1.1994 günü tebliğ edilen İzmir 3. İdare Mahkemesinin 21.12.1994 günlü, E: 1993/1181, K: 1994/1228 sayılı kararın temyizine ilişkin 27.2.1995 günlü dilekçe ile Karşıyaka Asliye Hukuk Mahkemesi kanalıyla talep edilen temyiz istemi süresinde olduğundan, idare mahkemesince temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
İstemin Özeti: İzmir 3. İdare Mahkemesinin 20.3.1995 günlü, E: 1995/1181, K: 1994/1228, T.No: 1995/72 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmiştir.
Savunmanın Özeti: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi Selçuk Topal'ın Düşüncesi: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 4'üncü maddesinde dava ve davayla ilgili her türlü dilekçelerin İdare veya Vergi Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk Hakimliklerine verilebileceği hükmü yer almaktadır.
Bu hüküm karşısında, temyiz dilekçesinin müstakil bir ilçe olan Karşıyaka Asliye Hukuk Hakimliğine verilmesine kanuna aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle İdare Mahkemesince temyiz dilekçesinin mahkeme kayıtlarına intikal ettiği tarih esas alınarak temyiz isteminin süreaşımı yönünden reddedilmesinde isabet görülmediğinden, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı Aynur Şahinok'un Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
KARAR : İzmir, Urla, 19 D III-b 19 D III-c pafta, 1280 ada, 2 sayılı parselin ucuz konut yapımı amacıyla kamulaştırılmasına ilişkin 25.11.1992 günlü, 789 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen İzmir 3. İdare Mahkemesinin 21.12.1994 günlü, E: 1993/1181, K: 1994/1228 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istemiyle yapılan başvuru üzerine İdare Mahkemesince, mahkeme kararının davacıya 26.1.1995 gününde tebliğ edildiği, her ne kadar temyiz dilekçesi mahkemeye gönderilmek üzere Karşıyaka Asliye Hukuk Mahkemesine 27.2.1995 gününde verilmiş ise de, idare mahkemesi bulunan İzmir ilinde dilekçelerin yalnızca İdare Mahkemesine verilebileceği, temyiz dilekçesinin yasal temyiz süresi geçtikten sonra 16.3.1995 tarihinde idari mahkemesinde kayda geçtiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle temyiz isteminin süreaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2577 sayılı Yasanın 4. maddesinde: ""Dilekçeler ve savunmalar ile davalara ilişkin her türlü evrak, Danıştay veya ait olduğu mahkeme başkanlıklarına idare veya vergi mahkemesi bulunmayan yerlerde asliye hukuk hakimliklerine veya yabancı memleketlerde Türk konsolosluklarına verilebilir. Hükmü yer almaktadır.
Dava ve temyiz dilekçelerinin kural olarak ait oldukları mahkeme başkanlıklarına verilmesi gerekmekte ise de; sözü edilen yasa hükmüyle kanun koyucunun idare ve vergi mahkemelerinin ülkenin birçok yerinde bulunmaması durumunu gözönünde tutarak ve ilgilileri bu yönden kolaylık sağlayarak gereksiz harcamalardan kurtarmak amacıyla dilekçelerin, savunmaların ve davalara ilişkin her türlü belgenin diğer yanında asliye hukuk hakimliklerine de verilebileceği öngörülmüştür.
Dosyanın incelenmesinden, temyiz dilekçesinin İzmir 3. İdare Mahkemesine gönderilmek üzere 27.2.1995 tarihinde Karşıyaka Asliye Hukuk Hakimliğine verildiği ve bu dilekçenin 16.3.1995 tarihinde idare mahkemesi kayıtlarına geçtiği anlaşılmaktadır.
Bu nedenle bakılan uyuşmazlıkta, temyiz dilekçesinin, İzmir 3. İdare Mahkemesine gönderilmek üzere müstakil bir ilçe olan ve ayrı bir asliye hukuk mahkemesi yargı çevresi niteliğinde bulunan Karşıyaka Asliye Hukuk Hakimliği'ne verilmesinin 2577 sayılı Kanunun 4'üncü maddesine aykırı olduğunu kabul etmeye olanak bulunmamaktadır. 26.1.1994 günü tebliğ edilen İzmir 3. İdare Mahkemesinin 21.12.1994 günlü, E: 1993/1181, K: 1994/1228 sayılı kararın temyizine ilişkin 27.2.1995 günlü dilekçe ile Karşıyaka Asliye Hukuk Mahkemesi kanalıyla talep edilen temyiz istemi süresinde olduğundan, idare mahkemesince temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle İzmir 3. İdare Mahkemesinin 20.3.1995 günlü, E: 1993/1181, K: 1994/1228, T.No: 1995/72 sayılı kararının BOZULMASINA, 252.400. TL. karar harcı ile fazladan yatırılan 188.500. TL. harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 19.9.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.
katipbey31-05-2008, 18:44:01
Sayın Av. Fırat Bayındır ve Kantaroncu arkadaşım ilginize teşekkür ederim, Davayı açarken harıcıda aynı gün yani 59. günde yatırdım, bir miktar eksigi varmıs posta gideri seklinde daha sonra tebligat gönderilerek 30 gün icinde ödemem istendi, ben de 8 gün içinde eksik kalan posta giderini yatırdım, Fakat aradan 2 ay geçtikten sonra Davanın reddedilğine dair karar geldi.
Ben kartal Adliyesinde görev yapıyordum İdare Mahkemesi ise Yenibosnada; Anadoludaki bazı illerin arasındaki uzaklıktan dahada uzak.
Arkadaşlar hiçmi umut yok.......!!!!
sakar31-05-2008, 19:34:10
Başlığına cevap veren arkadaşlar umutlu olmanız için gerekli mahkeme kararlarını bile eklemişler.Siz de; "Hiç mi umut yok" diyorsunuz..
İyi günler...
katipbey01-06-2008, 18:22:52
Arkadaşlar Av. Fırat beyin yapıştırmış olduğu 2. karar da "İzmir 3. İdare Mahkemesine gönderilmek üzere müstakil bir ilçe olan ve ayrı bir asliye hukuk mahkemesi yargı çevresi niteliğinde bulunan Karşıyaka Asliye Hukuk Hakimliği'ne verilmesinin 2577 sayılı Kanunun 4'üncü maddesine aykırı olduğunu kabul etmeye olanak bulunmamaktadır" diye bir cümle geçiyor. İzmir ve Karşıyaka ilçesinin mesafe olarak durumunu tam bilmiyorum, benim dava dilemçemi vermiş Oluduğum KARTAL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNİN de kendine ait yargı çevresi var, kaldıki yargı çevresi istanbulun bazı semtlerinide içinde barındırıyor bu anlamda temyize göndermemi tavsiye edermisiniz... Yada yukardaki kararı benmi yanlıs anlıyorum....
Kantaroncu01-06-2008, 20:28:36
Temyize başvurmanızı ve başvuru dilekçenizde, dava konusu işlem hakkında YD talep etmenizi tavsiye ederim...
------------------
Yukarıdakiler, bulunduğunuz "Hukuki net" sitesinden aktarılmıştır.
İyi günler...
Sitede konu ile ilgili arama yapmama rağmen bu bilgilere ulaşamamıştım. Sayın "sakar" ilginiz için çok teşekkür ederim.
İlgili davayı Tekirdağ İdare Mahkemesine gönderilmek üzere Konya-Seydişehir Asliye Hukuk Mahkemesinden açacağım. Fakat affınıza sığınarak bir şey daha sormak istiyorum. Sembolik olarak 10 TL'lik tazminat davası açacağım için bunun maddi, manevi veya maddi ve manevi tazminat taleplerinden hangisinin olması daha uygun olur. Bu konuda yanlış karşılanacak bir iş yapmak istemiyorum.
idare mahkemelerin kararları uygulanmaması veya davalının keyfi işleminden mağdur olmuş davacılar istediği kadar davalı idareden tazminat talep edemez mi?
10 tl lik tazminat bir anlamı olduğunu düşünmüyorum.
Şu anda davalı idareyle inatlaşma durumundadız. Onun için sembolik bi tazminat davası olacak aslında. Ondan dolayı 10 TL düşünüyorum. İyi günler diliyorum.
Sanırım tazminat davalarında kaybetme durumunda karşı tarafa talep ettiğiniz tazminatın % bilmemkaçını ödemek zorunda kalıyorsunuz. Bence dava açmadan bu konuyu iyi araştır.
Bende Tekirdağ İdare Mahkemesinde ödenmeyen ders ücretimle ilgili bir dava açmıştım ama malesef kaybettim. Sen hangi kurumda görev yapıyorsun?
arkadaşımın abisi bir iş kazası sonucu hayatını kaybetti 2001 yılında açılan tazminat davası halen daha sürüyorr ne yapmam gerektiğini bilmiyorum sizce bu kadar uzun süre sürmesi normal mi ve yatta avukatları oyalıyor muu lütfen yardım.
Bu forum İDARE hukuku ile alakalı konuları cevaplıyor. Senin sorunun daha çok adli yargı ile alakalı. o yüzden sen sorunu "Bireysel İş Hukuku - Toplu İş Hukuku - Sosyal Güvenlik Hukuku - İnsan Kaynakları" forumuna sorsan daha çabuk cevap alırsın
Merhaba.
Eşim işten çıkarıldı yanlız iş veren diyorki ben çıkarmadım kendisi çıktı diyor.
Eşimi işten çıkarmadan 1 hafta önce etrafındakilere falan çıkaracağını söylemiş eşimde bunu öğrrendiğinde madem çıkaracaksınız ben çıkıyorum demiş iş verende muhasebecinin yanına göndermiş.
Muhasebeci eşime tüm haklarımdan feragat ediçyorum gibi bi dilekçe vermiş eşim imzalamamış ben çıkmadım çıkarıldım demiş.
biz işverene ihtarname çektik kıdem ve ihbar tazminatımı talep ediyorum diye. Muhasebeci çağırmış eşimi ve iş veren bi maaş vereyim bu iş bitsin diye söylüyo demiş eşim kabul etmemiş.
Şimdi tazminat davasını nasıl açmalıyız ve kazanabilme ihtimalimiz nedir?
bide iş veren beni madur etti diye karşı dava açacakmış ne olur bu iş?
Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
hazine arsasını işgal eden ve bazı birimlerin market cafe vs işyeri açma ve çalışma ruhsatı olmayan bir şirketi ilgili kurumlara şikayet ettim. fakat...
ben bi kurumda devlet memuru olarak çalışmaktayım kurumumuzda çalışan bi memur arkadaşa 3 gün göreve gelmeme ve görevini yapmama yüzünden soruşturma...
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Clicking Here TLO lookup
02-05-2025, 13:42:01 in Askerlik Hukuku