2. Kez Ad Değişikliği Problemi (biri reşit değilken)

[zaynex]

Adım 12 yaşındayken babam tarafından yazım yanlışının düzeltilmesi gerekçesiyle dava açılıp adım "ilgiç" iken "bilgiç" yapılmıştır.

28 yaşında reşit bir kişi olarak: Gebze Asliye Hukuk Mahkemesine aşağıdakine benzer bir taleple dava açtım :

"Şu an 28 yaşındayım ve "bilgiç" isminin benim kullanmaktan sıkıntı duyduğum çevremin de söylemekte ve anlamlandırmakta zorlandığı bir isim olması dolayısıyla ismimin "kemal bilgiç" olarak değiştirilmesi"

Mahkemede hakim beni haklı bularak ismimin kemal bilgiç olarak düzeltilmesi kararını verdi.


Fakat nüfüs müdürlüğü geriye dönük yaptığı sorgusunda benim ismimin 1992 yılında ilgiç iken bilgiç olduğunu farketmiş ve

nüfus kanunu madde 36-b ye göre 2. kez aynı konuda düzeltme yapılamayacağı gerekçesiyle kararı temyiz etmiştir. Yargıtay da temyiz gerekçesini haklı bularak isim degişikliği kararını bozmuştur.

Sonra tekrar asliye hukuk mahkemesi hakimi de kararında düzeltmeye gitmiş ve yargıtayın kararını uygulamıştır. Yani ilk karar bozulmuştur.

İlk değişiklik ben reşit değilken (12 yaşındayken) yapılmış konusu yazım yanlışı bulunan isimde bir harf düzeltme işlemidir.

Benim reşit olarak yapılmasını istediğim değişiklik ise kişilik haklarımı zedeleyen adımın degiştirilmesi ve yeni bir isim eklenmesi davasıdır.

Ayrıca ben reşit değilken velayeten benim adıma açılmış ve hakimin de kararında belirtiği gibi beni zor durumda bırakacak bir ismin bana konulmasının önü açılmıştır.

Kişiler hukuku ve nufus kanunu göz önüne alındığında temyiz yolu açık olan son karar hakkında siz saygıdeğer hukukçularımızdan yorumlarınızı bekliyorum.

[İsim Tashihcisi]

Sorununuz benimkine çok benzer. Benim ilk isim değişikliğim de bir harf hatasının düzeltilmesiydi (reşit değilken); ancak sizden farklı olarak ikinci bir isim eklemek değil kullanmadığım ikinci ismimi sildirmek istiyorum.

https://www.hukuki.net/forum/showthread.php?t=48355

Görünüşe göre siz bana verilen cevabın bir aşama sonrasına geçmişsiniz.

[zaynex]

Evet sizin probleminiz de benzer gerçekten bu konuda nedense bize bir yol gösteren yok malesef.

Ben şunu anlamamaktayım, günümüzde her işlem nerdeyse tc kimlik no kullanılarak yapılmakta ayrıca aynı isimden örneğin "hasan kaya" veya "fatma demir" isminde türkiyede binlerce insan olduğu ve bunların birbiriyle karışmadığı düşünülürse,

aslında gerçekten isminden dolayı rahatsız olan her reşit insanın bir kez ismini değiştirebilmesi sağlanmalıdır yasalarla bu dünyanın her hukukunda meşru bir haktır.

Ama ben değiştiremiyorum ismimi sırf bu 36-b kanun maddesi geniş kapsamda bağlayıcı bir ifade içerdiği ve reşitlik kavramını gözardı ettiği için.

Aslında 36-b kanunu çıkış sebebi kişilerin kafalarına estiği gibi ismini değiştirememesidir. Ama bence bu kişilerin reşit olması gerekmektedir çünkü isim hakkı kişinin kendine yapışık bir haktır. Eğer velayeten değişiklik yapılmış ise bu değişikliğin reşitken tekrar kişinin ismini değiştirmesine engel olmaması gerekir.

Bir şekilde bu kanunun yanlış uygulandığı ya da mağduriyete yol açtığı açık dolayısıyla ya iptali ya da başka bir çözüm gerekli. Anayasa mahkemesine mi gitmeli, avrupa insan haklarına mı gitmeli yani ne nasıl yapılmalı bunu da ancak hukuk adamlarımız bilir.

kanunun eksikliğini gözler önüne sermek için şöyle bir örnek vermek istiyorum:

Benim adım "hasan" olsun. Babam 12 yaşındayken çok etkilendiği örneğin dönemin başbakanının adı olan "ercüment" ismini bana vermiş olsun. Ama aradan 4 yıl geçince bu ercüment denen başbakanın ülkeyi resmen sattığı ve bağımsızlığını tehlikeye soktuğu ortaya çıkmış olsun. Ercüment adı nerdeyse şerefsiz haysiyetsiz gibi gelmeye başlasın insanların kulağına. Bu noktadan sonra ben bu ismi bu kanuna göre değiştirememekteyim.

Yani adı uzun olduğu için "abdurrahman" ken babası tarafından 80 öncesinde "APO" (abdullah öcalan diye biri henüz ortaya çıkmamışken)yapılan birinin bir daha adını değiştirememesi gibi. Bu yasaya göre adamın adı kaldı "APO" ne kötü bişey ya bu mu adalet.

Hukukçularımızdan cevap bekliyorum,
lütfen yardımcı olun.


Saygılarımla.

[admin]

Nüfus Hizmetleri kanunu :

Nüfus davaları:
MADDE 36- (1) Mahkeme kararı ile yapılan kayıt düzeltmelerinde aşağıdaki usûllere uyulur:
a) Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır. Kayıt düzeltme davaları Cumhuriyet savcısı ve nüfus müdürü veya görevlendireceği nüfus memuru huzuru ile görülür ve karara bağlanır.
b) Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir. Ad değişikliği halinde, nüfus müdürlüğü bu kişinin çocuklarının baba veya ana adına ilişkin kaydı, soyadı değişikliğinde ise eş ve ergin olmayan çocukların soyadını da düzeltir.
c) Tespit davaları, kaydın iptali veya düzeltilmesi için açılacak davalara karine teşkil eder.
(2) Kişilerin başkasına ait kaydı kullandıklarına ilişkin başvurular Bakanlıkça incelenip sonuçlandırılır.
https://www.hukuki.net/hukuk/index.php?article=156

Nüfus hizmetleri kanunu madde 36/1-b gereğince nüfus kaydının düzeltilmesi hakkındaki DAVA yalnızca BİR kere açılır. Oysa yanlış anlamadıysam veliniz dava açmamış. Nüfus hizmetleri kanunu düzeltmenin bir kere değil, davanın bir kere açılmasından bahsediyor. Ancak babanız dava açarak isminizi düzelttiyse bu durumda 36/b gereğince tekrar dava açamazsınız.
Fakat bu durumda, reşit olan bir kişinin uzun süredir maruf adını kullanmasına engel işbu madde kanımca da hukuka uygun değil. Çünkü 12 yaşında bir çocuğun adını seçme hakkı mevcut olmadığı gibi kendisine nasıl sesleniliyorsa onu bildiğini farzetmek gerekir.

Not: Hiç kimsenin yanıt verme zorunluluğu olmadığını tekraren hatırlatırım. Özel ve kişisel hukuki sorunlarınız için avukatınıza danışmanız gerektiği site kurallarında açıkça yazılıdır.

[zaynex]

Öncelikle ilginiz için teşekkür ederim,

benim adımda ilk değişiklik, babam tarafından 1587 Sayılı Nüfus Kanununun (birden fazla dava açılabilmesine izin veren eski kanun) yürürlükte olduğu dönemde dava açılarak (konusu harf hatası yazım yanlışı yani bilgiç iken ilgiç yazılmış şeklinde) yapılmıştır.

Şimdi bu ilk değişikliğin eski kanunun yürürlükte olduğu dönemde yapılmış olması

konusunun isim degişikliği değil isimde harf düzeltme olması

ve ben reşit değilken babam tarafından açılan bir dava olması gerekçelerini öne sürerek tekrar temyize gitsem

acaba bu gerekçeler hukuki anlamda davayı benim kazanmamı sağlar mı?

Diyelim ki yine kaybettim davayı bundan sonra ne yapılmalı tek çözüm avrupa insan hakları mahkemesi midir?

Teşekkürler.