Müvekkil şirket özel hastanesinde kullanmak üzere santral sistemi ve başka marka, (gelen ararmalara cevap verecek aramaları operatörlere yönlendirecek) "sesli yanıt sistemi" satın almıştır. Ancak sesli yanıt sistemi ile satral birbiriyle uyumlu çalışmamıştır. Arayan hastaları, "sesli yanıt sistemi" 45 dakika hatta bekletiyor daha sonra hattan atıyormuş,boş operatörlere aktarma yapamamış. Şirket daha sonra santral sistemi ile aynı marka sesli yanıt sistemi satın almış ancak onla ilgili de sorun yaşamış. 2 ay boyunca hastalardan santralle ilgili şikayet gelmiş,hastalar hastaneye ulaşamamış ve randevu alamamıştır. Bunun için ilk sesli yanıt sistemini satan firmaya tüketici mahkemesinde madde 4 e göre (ayıplı mal) ürünü geri alması için dava açacağım ve genel mahkemede tazminat davası (birlikte diğer firmaya karşı genel mahkemede tazminat davası.) Bu konuda fikri olan arkadaşların bilgileri için şimdiden teşekkür ederim.
Sayın Av.Kevser Sezer,
Müvekkili olduğunuz şirket yasal anlamda tüketici sayılmayacağından davayı Tüketici Mahkemesine değil genel mahkemelerden görevli olana açmalısınız.
Saygılarımla..
.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2000/19-1255
K. 2000/1249
T. 11.10.2000
• KAMYONETİN YENİSİ İLE DEĞİŞTİRİLMESİ ( Tüketicinin Bir Mal Veya Hizmeti Özel Amaçlarla Satın Alarak Nihai Olarak Kullanan Gerçek Veya Tüzel Kişi Olarak Tanıtılması )
• TÜKETİCİ ( Kanunda Bir Mal Veya Hizmeti Özel Amaçlarla Satın Alarak Nihai Olarak Kullanan Gerçek Veya Tüzel Kişi Olarak Tanıtılması )
• MALIN YENİSİ İLE DEĞİŞTİRİLMESİ ( Gerçek Veya Tüzel Kişinin Bir Malı Özel Amaçlarla Alıp Satın Alıp Kullanması Durumunda )
• 4077 SAYILI KANUNDAN YARARLANMA ( Gerçek Veya Tüzel Kişi Tüketicinin Bir Malı Özel Amaçlarla Satın Alarak Nihai Olarak Kullanması Durumunda Faydalanma )
• TÜKETİCİ VASFI ( Tüketici Sayılacak Kişinin Mal Yada Hizmeti Ticari Faaliyeti Dışında Özel Kullanım Yada Tüketimi İçin Talep Etmesinin Gerekmesi )
• NİHAİ YARARLANMA ( Mal Yada Hizmetin Bizzat Kendi Kullanımı Yada Yararlanmasının Talep Edilmesi )
• TİCARİ OLMAYAN AMAÇ ( Kişinin Ticareti veya Mesleği ile İlgili Olmayan Amaç )
• BASİRETLİ İŞ ADAMI GİBİ DAVRANMA ( Tacirin Ticari İşletmesiyle İlgili Tüm Faaliyetlerinde Basiretli Bir İş Adamı Gibi Davranmasının Gerekmesi )
• TACİRİN BASİRETLİ İŞ ADAMI GİBİ DAVRANMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ ( Tacirlerin Tüketiciler İçin Düzenlenen Yasa Hükümleri Kapsamına Alınamaması )
• 4077 SAYILI YASANIN UYGULAMA ALANI ( Özel Amaçlı Satın Almalar İçin Uygulanması-Ticari İşler İçin Uygulanamaması )
2709/m.172
4077/m.3/f
6762/m.14,18,20,21,25
Roma Sözleşmesi/m.5/1
ÖZET : 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3/F maddesinde tüketici, bir mal veya hizmeti özel amaçlarla satın alarak nihai olarak kullanan veya tüketen gerçek veya tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Somut olaya konu aracın davacı şirketin ticari işletmesiyle ilgili iş de kullanıldığı ve bu amaçla alınmış olduğu hususları tartışmasızdır. Bu durumda 4077 sayılı Yasanın tüketiciler için benimsediği hükümler somut olayda uygulanamaz.
DAVA : Taraflar arasındaki "kamyonetin yeni ile değiştirilmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Eskişehir Asliye 3. Hukuk Mahkemesince Tüketici Mahkemesi sıfatıyla davanın kabulüne dair verilen 09/07/1999 gün ve 1998/1670 E- 1999/493 K. sayılı kararın incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 21/02/2000 gün ve 1999/6737-2000/1218 sayılı ilamı ile; ( ...Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan Ormancı Otomotiv Ltd. Şti'den aldığı kamyonetin arızalı çıktığını, arızanın giderilmesi için davalı Karsan A.Ş.'ne başvurduğunu bu davalının aracın arızalı olduğunu kabul edip teslim aldığını müvekkiline araba kiraladığını bilahare davalı şirket aracın tamir edildiğini bildirmiş ise de arızaların giderilmediğinin anlaşıldığını, arızaların hatalı üretimden kaynaklandığının belirlendiğini, müvekkilinin başvurusu üzerine Eskişehir İli Tüketici Hakem Heyetinin aracın değiştirilmesine karar verdiğini buna rağmen davalıların aracı değiştirmediklerini belirterek davalılardan alınan Peujoet marka aracın yenisi ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Karsan Pazarlama A.Ş. vekili, davacıya satılan araçtaki arızaların yapılan kilometre ve katettiği yol ile kullanmadan kaynaklanmasına rağmen müvekkilince arızaların giderildiğini olayda Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun uygulanmasını ve aracın yenisi ile değiştirilmesini gerektirir bir durum olmadığını davacının asıl amacının aldığı bu kamyoneti binek tipi araç ile değiştirmeye yönelik olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı Orman Otomotiv Ltd. Şti. vekili, dava konusu aracın asıl satıcısının müvekkili şirket olmadığını bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, öte yandan davacı iddialarının Tüketiciyi Koruma Yasasının hükümlerine girmediğini, aracın bakım ve tamirinin diğer davalı şirketçe yapılmış olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, olayda tarafların tacir olduğu ve aracın da davacı şirketin ticari işinde kullanılmış olması nedeniyle Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun hükümlerinin uygulanamayacağı savunmasının yerinde olmadığı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu ile davacının aldığı araçtaki arızaların giderilememiş olduğunun anlaşıldığı gerekçeleri ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3/F maddesinde tüketici, bir mal veya hizmeti özel amaçlarla satın alarak nihai olarak kullanan veya tüketen gerçek veya tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Somut olaya konu aracın davacı şirketin ticari işletmesiyle ilgili iş de kullanıldığı ve bu amaçla alınmış olduğu hususları tartışmasızdır. Bu durumda 4077 sayılı Yasa'nın tüketiciler için benimsediği hükümlerin somut olayda uygulanamayacağı gözetilmeden davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılıp yazılı şekilde sonuçlandırılması isabetli değildir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve direnme kararının verildiği tarih itibariyle HUMK. 2494 sayılı Yasa ile değişik 438/II. fıkrası hükmü gereğince duruşma isteğinin reddine karar verilip dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Yanlar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde, tarafların sıfatı itibariyle 4077 sayılı yasanın uygulanmasının gerekip gerekmediği ve Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakıp bakamayacağı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Modern çağın ihtiyaçlarından doğan, sosyal devlet ilkesinin hukuk düzenine yansımasını gösteren, kendine özgü bir sözleşme tipi olan tüketici sözleşmeleri Almanya, İsviçre, Fransa ve Belçika gibi ülkelerde genel kanunlarda yapılan değişikliklerle düzenlendiği halde Türkiye'de Anayasamızın emri gereği ( Anayasa md. 172 ) 08/03/1995 tarihinde çıkarılan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki özel Kanunla düzenlenmiştir.
Roma Sözleşmesinin 5/1 hükmüne göre "Tüketicinin mesleki veya ticari bir faaliyetine dahil sayılmayacak bir amaçla bir menkul malın teslim edilmesine veya bir işin görülmesine ilişkin olan veya böyle bir muameleyi finanse etmeyi hedefleyen sözleşmeler tüketici sözleşmeleridir" diye tarif edilirken, 1993-1995 yıllarını kapsayan AT. Komisyonunun İkinci Eylem Planında" Tüketici, mal yada hizmet edimlerini mesleki amaçlar dışında kullanım amacıyla davranan, alım gücü az yada çok gerçek veya tüzel kişilerdir" diyerek tanımlanmıştır. İsviçre Devletler Özel Hukuku Kanunun 120 inci maddesinde de "Tüketicinin kendisinin yada ailesinin kullanımına ilişkin olmakla birlikte, onun mesleki yada ticari faaliyetleri ile ilişkili olmayan, olağan tüketime yönelik edimler hakkındaki sözleşmeler tüketici sözleşmeleridir" diyerek açık ve net bir tarif vermiştir. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunumuzun 3/f bendinde bu tanımlara uygun olarak "Tüketici, bir mal veya hizmeti özel amaçlarla satın alarak nihai olarak kullanan veya tüketen gerçek ve tüzel kişilerin tüketici sayıldığını belirterek AT. Komisyonunun tarifine uygun bir tarif vermiştir. ( Bak. Mukayeseli Hukuk Işığında Tüketiciyi Koruyan Geri Alma Hakkı Yard. Doç. Dr. Çağlar Özel- 1998 sh. 30 vd. )
Yukarıda tarifi verilen düzenlemelerden çıkan sonuca göre, tüketici sayılabilecek kişinin mal yada hizmeti ticari faaliyeti dışında özel kullanım ya da tüketimi için talep etmesi gerekir. Mal yada hizmetin bizzat kendi kullanımı yada yararlanmasının talep edilmesi "nihai yararlanmak" olarak anlaşılmalıdır. Tariflerde yazılı özel amaç, ticari olmayan amaçtan kastedilen ise, kişinin ticareti veya mesleği ile ilgili olmayan amaç olarak yorumlanmalıdır.
Diğer taraftan TTK.da tacir sıfatı, gerçek ve tüzel kişiler bakımından ayrı ayrı ele alınarak düzenlenmiştir. ( TTK. md. 14, 18 ). Buna göre "bir ticari işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına işleten kişiye tacir denir" denildikten sonra Eski Ticaret Kanununda tüzel kişi tacir olarak sadece ticaret şirketlerinden söz edilmişken, TTK.nun 18 inci maddesinde "ticaret şirketleri, amacına varmak için ticari işletme işleten dernekler ve kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümleri dairesinde yöneltilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere kamu tüzel kişileri tarafından kurulan teşekkül ve müesseselerin tacir sayılacağı hükme bağlanmıştır. Aynı maddenin 2 inci fıkrasında ( 18/11 ) sosyal düşüncelerle, kamu tüzel kişileri ile kamuya yararlı derneklerin, tüzel kişi olmalarına ve ticari işletme işletmelerine rağmen tacir sayılamayacakları açıklanmıştır. Bu durumda TTK. 18/1 maddesine göre tüm ticaret şirketlerinin tacir sıfatına sahip olduklarında kuşku duymamak gerekir.
Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak gerçek kişi olan bir tacir, yaptığı iş ve işlemin veya aldığı hizmetin ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya muamele fiil veya işleminin ticari sayılmasına halin icabı, müsait bulunmadığı takdirde, bu işlemlerden doğan borç adi, yani özel sayılacaktır. ( TTK. md. 21 ) Tüzel kişi tacirin barınma, gıda, giyinme ve aile gibi özel insani ihtiyaçları olmadığı için bunların hakiki şahıslar gibi adi borç ilişkileri alanı olmadığı kabul edilir. Hele somut olayda olduğu gibi ticaret şirketleri bir ticari işletme işletmiyor olsalar dahi TTK. 18/1 madde gereğince kanunen tacirdirler. Doğrudan ticari amaçla yada işletmenin iç ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla olup olmadığına bakılmaksızın bütün hukuki ilişkileri ticari faaliyet kapsamında olup özel hayatlarına ilişkin bir işlem söz konusu olamayacaktır. Tacir olmanın nimetine göre külfeti de mevcuttur. TTK. 20-25 inci maddelerinde tacir sıfatına bağlanan yerine göre "hak" yerine göre külfet" niteliği arz eden hukuki sonuçlar düzenlenmiştir. Bunların en önemlilerinden biri basiretli iş adamı gibi davranma zorunluluğudur ( TTK. 20/II ). Tacirin, ticari işletmesiyle ilgili tüm faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi davranması gerekir. Bu cümleden olarak ticari işletmesiyle ilgili sözleşmeleri yaparken ve bu sözleşmelerden doğan borçlarını yerine getirirken basiretli bir iş adamı gibi davranmak zorundadır. O nedenle tüketiciler için düzenlenen yasa hükümleri kapsamına alınmazlar. Somut olayda davacı Ltd. Şirketi, tüzel kişilik adına ticari işletmesinde kullanmak üzere ticari vasıfta kamyonet almıştır. Özel amaçlı satın almalar için uygulanan 4077 sayılı yasanın, davacı şirkete ait araç yönünden uygulanması söz konusu değildir. Bu itibarla, taraflar arasındaki, uyuşmazlığın çözümünde 4077 sayılı yasanın uygulanması söz konusu olmayacaktır. Mahkemece, ticari nitelik taşıyan uyuşmazlığın tüketici mahkemesi sıfatıyla incelemesi ve karara bağlanması yasaya aykırıdır. Tarafların tüzel kişi tacir bulunması nedeniyle bu davanın genel hükümlere göre açılmış bir dava olarak kabulü ile verilecek bir ara kararıyla davanın genel mahkemede açıldığının kabulü ile harcın tamamlattırılması ondan sonra tarafların iddia ve savunmalarının incelenmesi ve hasıl olacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekir. Belirtilen nedenlerle Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda açıklanan ve Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 11/10/2000 gününde oyçokluğu karar verildi.
Müvekkil şirket özel hastanesinde kullanmak üzere santral sistemi ve başka marka, (gelen ararmalara cevap verecek aramaları operatörlere yönlendirecek) "sesli yanıt sistemi" satın almıştır. Ancak sesli yanıt sistemi ile satral birbiriyle uyumlu çalışmamıştır. Arayan hastaları, "sesli yanıt sistemi" 45 dakika hatta bekletiyor daha sonra hattan atıyormuş,boş operatörlere aktarma yapamamış. Şirket daha sonra santral sistemi ile aynı marka sesli yanıt sistemi satın almış ancak onla ilgili de sorun yaşamış. 2 ay boyunca hastalardan santralle ilgili şikayet gelmiş,hastalar hastaneye ulaşamamış ve randevu alamamıştır. Bunun için ilk sesli yanıt sistemini satan firmaya tüketici mahkemesinde madde 4 e göre (ayıplı mal) ürünü geri alması için dava açacağım ve genel mahkemede tazminat davası (birlikte diğer firmaya karşı genel mahkemede tazminat davası.) Bu konuda fikri olan arkadaşların bilgileri için şimdiden teşekkür ederim.
sn. avukat aman boyle bir hata yapmayın sakın.. sn. hamadovun da belırttıgı gibi gorevlı mahkeme aslıye tic. mah.dir.. davanızı burada açmalı ve tüm taleplerinizi bu mahkemeye yoneltmelısınız.. saygılarımla
Müvekkil şirket özel hastanesinde kullanmak üzere santral sistemi ve başka marka, (gelen ararmalara cevap verecek aramaları operatörlere yönlendirecek) "sesli yanıt sistemi" satın almıştır. Ancak sesli yanıt sistemi ile satral birbiriyle uyumlu çalışmamıştır. Arayan hastaları, "sesli yanıt sistemi" 45 dakika hatta bekletiyor daha sonra hattan atıyormuş,boş operatörlere aktarma yapamamış. Şirket daha sonra santral sistemi ile aynı marka sesli yanıt sistemi satın almış ancak onla ilgili de sorun yaşamış. 2 ay boyunca hastalardan santralle ilgili şikayet gelmiş,hastalar hastaneye ulaşamamış ve randevu alamamıştır. Bunun için ilk sesli yanıt sistemini satan firmaya tüketici mahkemesinde madde 4 e göre (ayıplı mal) ürünü geri alması için dava açacağım ve genel mahkemede tazminat davası (birlikte diğer firmaya karşı genel mahkemede tazminat davası.) Bu konuda fikri olan arkadaşların bilgileri için şimdiden teşekkür ederim.
1. Her iki ürün de aynı firmadan mı satın alınmış?
2. Sesli yanıt sisteminin mevcut santral ile uyumu konusunda malın kullanım klavuzunda ve garanti belgesinde yer alan bilgiler önemlidir. Tabi bir de bu alışverişin nasıl yapıldığını da önemli. Satıcı size bu sistemin santral üzerinde sorunsuz çalışacağını taahhüt etti mi? Yada ürünün teknik özellikleri bunu doğruluyor mu?
3. Ürünle ilgili bahsettiğiniz arızalar doğrultusunda servis tarafından herhangi bir teknik tespit yapıldı mı? Durum rapor edildi mi? Ürün ayıplı bir ürün müdür?
4. Arıza ne zaman ortaya çıktı? 2 aydır sorunluydu diyorsunuz. Madem ilk alındığından beri böyle sorunlar vardı talebinizi ilk 30 gün içinde firmaya bildirdiniz mi? biliyorsunuz 30 günden sonra cihaz ancak servise gider ve tamir olur. Yani iade edemezsiniz.
Bence davanın seyrini etkileyecek faktörler bunlar...Yoksa tüketicinin beklentilerini karşılamayan mallar da ayıplı mal statüsündedir. Ama yukarıda saydığım istisnai durumlar da var tabi...
Konu hksvr tarafından (19-08-2008 Saat 14:28:10 ) de değiştirilmiştir.
Müvekkil şirket satın aldığı cihazı hastanesinde kullanmak amacıyla, tüketim amacıyla almış. Bu cihazı alıp satmıyor veya cihazın ticaretini yapmıyor. Şirketin faaliyet alanı sağlık sektörü, iletişim sektörü değil. Bulduğum bazı içtihatlere göre şirket tüzel kişi olarak tüketici konumunda. Ama Ticaret Kanunu'na göre yaptığı iş ticari iş bu nedenle ticaret mahkemeleri görevli size de katılıyorum. Teşekkürler
Konu Av.Kevser Sezer tarafından (20-08-2008 Saat 17:05:07 ) de değiştirilmiştir.
Müvekkil şirket satın aldığı cihazı hastanesinde kullanmak amacıyla, tüketim amacıyla almış. Bu cihazı alıp satmıyor veya cihazın ticaretini yapmıyor. Şirketin faaliyet alanı sağlık sektörü, iletişim sektörü değil. Bulduğum bazı içtihatlere göre şirket tüzel kişi olarak tüketici konumunda. Ama Ticaret Kanunu'na göre yaptığı iş ticari iş bu nedenle ticaret mahkemeleri görevli size de katılıyorum. Teşekkürler
Davaya hangi mahkemenin baktığından çok yukarıdaki iletimde belirttiğim detaylara dikkat etmenizi tavsiye ederim!
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Evlat edinilen çocukların eski...
04-05-2025, 20:37:53 in Aile Hukuku