15 mart 2007 tarihinde bir trafik kazası yaptım ve arabamda ciddi maddi hasar meydana geldi. Arabada olan 3 kişiden 2 sinde boyun kırılması var yani yaralanmada söz konusu. Araç kendi aracım fakat süren bir arkadaşımdı, ben de sağ taraftaydım.
Kasko şirketi olayın alkoden kaynaklandığını ve ödeme yapamayacaklarını söyledi.
Bu konuda bugün okuduğum bir yazıda, böyle bir durumda kasko şirketine karşı dava açılabileceği ve sürücünün kazayı alkolün etkisiyle değil karşı tarafın hatası sonucunda yaptığını anlatan bir yazı kafamda soru işareti bıraktı.
Sormak İstediklerim
1. Karşı dava açma hakkım bulunuyormu
2. aradan 2 ay geçmesi dava açmama engel olurmu
3. böyle bir dava açarsam kazanma şansım olurmu?
Çünkü gerçektende olay sırasında sürücü alkollüydü fakat karşı taraftan hatalı sollama yapan aracı görünce arabayı yoldan dışarıya çıkarmak istedi. Sonucundada kaza yaptık.
Bu Konuda beni bilgilendirirseniz minnettar olurum
saygılar.
S. BEKTAŞ
Hukuki NET Güncel Haber
Konu Sbektas tarafından (06-05-2007 Saat 23:28:20 ) de değiştirilmiştir.
Sebep: .
15 mart 2007 tarihinde bir trafik kazası yaptım ve arabamda ciddi maddi hasar meydana geldi. Arabada olan 3 kişiden 2 sinde boyun kırılması var yani yaralanmada söz konusu. Araç kendi aracım fakat süren bir arkadaşımdı, ben de sağ taraftaydım.
Kasko şirketi olayın alkoden kaynaklandığını ve ödeme yapamayacaklarını söyledi.
Bu konuda bugün okuduğum bir yazıda, böyle bir durumda kasko şirketine karşı dava açılabileceği ve sürücünün kazayı alkolün etkisiyle değil karşı tarafın hatası sonucunda yaptığını anlatan bir yazı kafamda soru işareti bıraktı.
Sormak İstediklerim
1. Karşı dava açma hakkım bulunuyormu
2. aradan 2 ay geçmesi dava açmama engel olurmu
3. böyle bir dava açarsam kazanma şansım olurmu?
Çünkü gerçektende olay sırasında sürücü alkollüydü fakat karşı taraftan hatalı sollama yapan aracı görünce arabayı yoldan dışarıya çıkarmak istedi. Sonucundada kaza yaptık.
Bu Konuda beni bilgilendirirseniz minnettar olurum
saygılar.
S. BEKTAŞ
Sayın Bektaş,
Kasko şirketi ödeme yapmam diyemez. Kural olarak sigortacı her hal ve şart altında (alkollü, sürücü belgesiz vb. halleri dahil) ödemeyi yapacaktır ancak tazminatın azaltılması ya da kaldırılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücü edecektir. Bir başka ifade ile araçlardaki hasarı ve tedavi giderlerini önce ödeyecek, sonra TAMAMINI sigorta ettirene rücu edecek yani kendisinden geri alacaktır. Burada araç sahibi ve sigorta ettiren olarak sigortanın muhatabı sizsiniz. Sigorta şirketleri bunu bildikleri için aracı kullanan kişiye gitmezler. Peki niçin tamamını sizden geri alacak dedim açıklayayım; sigorta hukukunda sigortalıya başlıca şu nedenlerle rücu edilir, alkollü araç kullanımı, sürücü belgesiz araç kullanımı, kasıt, ağır kusur. Yargıtay bir anlamda ağır kusur kavramını kabul etmemektedir yani %100 kusurlu dahi olunsa sigortanın rücu hakkını kabul etmemektedir. Ancak sürücünün alkollü olması nedeniyle ödenen tüm tazminat sizden geri alınacaktır. Tabii ki sizin aracı kullanan kişiye rücu hakkınız da vardır. Yani alkollü olarak aracı kullanması nedeniyle size verdiği zararı siz de ondan talep edebilirsiniz.
Diğer taraftan Trafik Kazası Tespit Tutanaklarına göre hakim bir karar verecektir. Dava açma konusundan bahsetmişsiniz kazaya karışan diğer aracın da kusurlu olması durumunda ancak bir sonuç elde edebileceğinizi düşünüyorum. Bu arada hatırlatayım; olay yerinde keşif isteme hakkınız var. Aracı kullanan arkadaşınız hakkında da bilinçli taksirle adam yaralamadan 5237/89 gereği ceza davası açılacaktır. Yani bu oldukça uzun ve can sıkıcı bir süreç geçireceğiniz anlamına geliyor ne yazık ki.. Size tavsiyem sigorta alanında uzmanlaşmış bir meslektaşımızdan profesyonel anlamda yardım almanızdır.Geçmiş olsun. Saygılarımla.
Devrim Sinan KARAVELİOĞLU
Konu Devrim Sinan Karavelioğlu tarafından (07-05-2007 Saat 00:15:49 ) de değiştirilmiştir.
Sayın Karavelioğlu, ben bir içtihatta alkollü olsa da sigortanın hasarı ödemek zorunda kaldığını görmüştüm. Bulabilirsem ekleyeceğim. Sizin fikriniz nedir?
Saygılarımla.
Sayın pazarbaşı;
bahsettiğiniz konu doktrindede kabul görmüştür sadece yargıtay içtihatlarında değil.
Kandaki alkol miktarı güvenli sürüşü etkilemiş ve kazaya neden olmuş ise sigorta ödeme yapmamaktadır.
örneklemek gerekirse kırmızı ışıkta karşıdan karşıya gecen bır yaya yüzde yüz kusurludur ve bu yaya çarpan aracın sürücüsü alkollü olsa dahi sorumluluktan kurtulacaktır.
Yukarıda da belirttiğim gibi sigortacı her hal ve şart altında tazminatı ödemekle yükümlü ancak buradaki oluşa göre (alkollü sürüş) ödediği miktarı rücu davası ile geri alacağını düşünüyorum.
Sayın Tekay,
Her ne kadar yasada "...güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş.." ibaresi var ise de uygulamada kanındaki alkol oranı .50 promil sınırını aşan sürücünün GÜVENLİ SÜRME YETENEĞİNİ KAYBETTİĞİ KABUL EDİLMEKTEDİR. Peki bu doğru mudur? Bence doğru değildir. Madem yasada böyle bir hüküm vardır. Alkollü olarak kazaya neden olan sürücünün gerçekten GÜVENLİ SÜRÜŞ YETENEĞİNİ KAYBEDİP KAYBETMEDİĞİ ARAŞTIRILMADAN hüküm verilmemelidir. Ya da yasadaki bu ibare kaldırılmalıdır diye düşünüyorum.Saygılarımla.
Devrim Sinan KARAVELİOĞLU
Konu Devrim Sinan Karavelioğlu tarafından (07-05-2007 Saat 23:13:45 ) de değiştirilmiştir.
Sayın pazarbaşı;
bahsettiğiniz konu doktrindede kabul görmüştür sadece yargıtay içtihatlarında değil.
Kandaki alkol miktarı güvenli sürüşü etkilemiş ve kazaya neden olmuş ise sigorta ödeme yapmamaktadır.
örneklemek gerekirse kırmızı ışıkta karşıdan karşıya gecen bır yaya yüzde yüz kusurludur ve bu yaya çarpan aracın sürücüsü alkollü olsa dahi sorumluluktan kurtulacaktır.
Sayın Tekay,
Bu verdiğiniz örneğe katılmıyorum, biliyorsunuz hukukumuza son dönemde giren olası kasıt ve bilinçli taksir kavramları var bu bağlamda verdiğiniz örnekle neredeyse bire bir uyuşan bir kazada Yargıtay yerel mahkemenin kararının olası kasıt kapsamında değerlendirilmesi gerekirken bilinçli taksir kapsamında değerlendirilmesinden bahisle sanık aleyhine bozuyor. Karar 2006 ya da 2007 tarihli olacak, yani yeni. Yargıtay karalarını tararken gözüme ilişmişti. Bulabilirsem buraya aktarırım. Saygılarımla,
Devrim Sinan KARAVELİOĞLU
Not: anlatımınızda durumu etkileyecek şekilde bir bozukluk var. Yaya mı sorumluluktan kurtulacak, alkollü sürücü mü bu pek net değil. Ben yorumumu alkollü sürücü sorumluluktan kurtulacak sekilde anladım ve ona göre yaptım.
Konu Devrim Sinan Karavelioğlu tarafından (08-05-2007 Saat 15:09:20 ) de değiştirilmiştir.
Örnek şu şekilde kurulursa daha doğru olacaktır kanaatindeyim ve Yargıtay görüşü de bu yöndedir.
"Alkollü sürücünün kullandığı ve kırmızı ışıkta bekleyen araca bir başka araç arkadan gelip çarptı."
Burada alkollü sürücünün alkollü olması nedeniyle güvenli sürüş yeteneğini kaybettiğinden yola çıkılarak bir değerlendirme yapılması mümkün olmadığı gibi, eğer çarpılan araç sürücüsü alkollü olmasaydı dahi bu kazanın oluşumunda bir kusuru olduğuna hükmedilemez.
Bu durumda kasko şirketi, olayın gelişiminde alkollü olmasının veya olmamasının herhangi bir etkisi olmayan sürücüye, sırf alkollü olduğu gerekçesi ile ödeme yapmaktan imtina edemez.
• KASKO SİGORTA SÖZLEŞMESİ: Kaza Sonucu Oluşan Hasarın Sırf Davacının Alkollü Olması Nedeniyle Oluşması Durumunda Hasarın Teminat Dışında Kalması
• 0.50 PROMİLİN ÜSTÜNDE ALKOLLÜ ARAÇ KULLANMAK: Kaskonun Hasar Bedelini Ödememesinin Kazanın Sırf Alkolün Etkisi Altında Oluşması Durumunda Mümkün Olması
• HASAR: Kaskonun Hasar Bedelini Ödememesinin Kazanın Sırf Alkolün Etkisi Altında Oluşması Durumunda Mümkün Olması
• POLİÇE TEMİNATI: Kazanın Alkolün Etkisi Altında Oluşması Durumunda Oluşan Hasarın Teminat Dışında Kaldığının Kabulü
ÖZET : Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili yönetmelikte 0.50 promilin üstünde alkollü olanların araç kullanmaları yasaklanmış olup, davacının kaza sırasında 0.75 promil oranında alkollü olduğu anlaşılmıştır. Ancak Dairemizin yerleşmiş uygulamasına göre, hasarın sırf alkollü içkinin tesiri altında meydana gelmesi halinin teminat dışı bırakılacağı benimsenmiştir. Bilirkişilerce yapılan incelemede; olayın oluş şekline göre davacının alkol almış olmasının olaya hiçbir etkisinin olmadığı, alkol almamış bir kişinin dahi aynı şekilde bu trafik olayına karışacağı, olay ve hasarın sırf alkolün etkisi altında meydana gelmediği saptanmış bulunmasına göre, hasarın poliçe teminatı kapsamı içerisinde olacağı kabul edilip davacıya ait araçta meydana gelen hasar bedeli saptanıp sonucuna göre, karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Şişli 5.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 6.11.1997 tarih ve 242-1289 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin maliki bulunduğu aracın davalı sigorta şirketine kasko poliçesi ile sigortalandığını, sigorta süresi içerisinde hasarlanan aracın, sigorta bedeli istendiğini, müvekkilinin aracı kullandığı sırada alkollü olmasından bahisle davalı sigortaca sigorta bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, hasar bedeli olan 333.960.530 TL'nın 13.5.1997 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kaza sırasında 0.75 promil oranında alkollü olduğunun saptandığını, taraflar arasındaki poliçe uyarınca, taşıtın Karayolları Trafik Kanunu uyarınca, yasaklanan miktardan fazla içki almış kişiler tarafından kullanılması sırasında meydana gelen zararların teminat dışında kaldığının kararlaştırıldığını, ilgili Kanun'un 48.maddesinde yasak sınırının 0.50 promil olduğunu, dolayısıyla hasarın teminat dışı kaldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, taraflar arasında düzenlenen Kasko Sigortası Genel Şartları A.5.5 maddesinde "taşıtın, uyuşturucu maddeler veya Karayolları Trafik Kanunu'nca yasaklanan miktardan fazla içki almış kişiler tarafından kullanılması sırasında meydana gelen zararların teminat dışında kaldığının belirtildiği, yaptırılan bilirkişi incelemesinde, davacının kusursuz olduğu belirtilmiş ise de; kaza sırasında davacının almış olduğu alkol oranının %0.75 promil olduğu ve sözleşmede belirtilen miktarın üzerinde bulunduğu, bu nedenle davacının tazminata hak kazanamayacağının anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.
Davalı vekili, davacının kaza sırasında poliçe genel şartlarının 5.5 maddesinde belirtilen alkol sınırının üzerinde alkol almış bulunduğunu bu nedenle hasarın teminat dışı kaldığını savunmuştur.
Taraflar arasında düzenlenen poliçe genel şartlarının 5.5. maddesi uyarınca, "taşıtın uyuşturucu maddeler veya Karayolları Trafik Kanunu'nca yasaklanan miktardan fazla içki almış kişiler tarafından kullanılmış olması sırasında meydana gelen hasarlar" kasko sigortası teminatı dışında kaldığı kabul edilmektedir.
Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili yönetmelikte 0.50 promilin üstünde olanların araç kullanmaları yasaklanmış olup, davacının kaza sırasında 0.75 promil oranında alkollü olduğu konusunda bir uyuşmazlık yoktur.
Ancak, Dairemiz'in yerleşmiş uygulamasına göre, hasarın sırf alkollü içkinin tesiri altında meydana gelmesi halinin teminat dışı bırakılacağı benimsenmiştir.
Somut olayda, uzman bilirkişilerce yapılan incelemede; olayın oluş şekline göre, davacının alkol almış olmasının olaya hiçbir etkisinin olmadığı, alkol almamış bir kişinin dahi aynı şekilde bu trafik olayına karışacağı, olay ve hasarın sırf alkolün etkisi altında meydana gelmediği saptanmış bulunmasına göre, hasarın poliçe teminatı kapsamı içerisinde olacağı kabul edilip davacıya ait araçta meydana gelen hasar bedeli saptanıp sonucuna göre, karar verilmek gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 2.3.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. yarx
Teşekkür ederim Sn. deniz02 Yargıtay ile aynı görüşteymişiz.
Burada alkollü sürücünün alkollü olması nedeniyle güvenli sürüş yeteneğini kaybettiğinden yola çıkılarak bir değerlendirme yapılması mümkün olmadığı gibi, eğer çarpılan araç sürücüsü alkollü olmasaydı dahi bu kazanın oluşumunda bir kusuru olduğuna hükmedilemez.
Bu durumda kasko şirketi, olayın gelişiminde alkollü olmasının veya olmamasının herhangi bir etkisi olmayan sürücüye, sırf alkollü olduğu gerekçesi ile ödeme yapmaktan imtina edemez.
Somut olayda, uzman bilirkişilerce yapılan incelemede; olayın oluş şekline göre, davacının alkol almış olmasının olaya hiçbir etkisinin olmadığı, alkol almamış bir kişinin dahi aynı şekilde bu trafik olayına karışacağı, olay ve hasarın sırf alkolün etkisi altında meydana gelmediği saptanmış bulunmasına göre, hasarın poliçe teminatı kapsamı içerisinde olacağı kabul edilip davacıya ait araçta meydana gelen hasar bedeli saptanıp sonucuna göre, karar verilmek gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
Ticari bir araca sahibim. Sahibi olduğum araçla, araç şoförü alkol alıp (139promil) kaza yapmış. Kasko şirketi araç masraflarını bize ödermi ? Kasko...
Alkollü sürücünün sebeb olduğu trafik kazasında alkol üreten ve satan firmalar da sorumlu tutulabilir mi? Bunlar aleyhine dava açılması mümkün müdür?...
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Clicking Here TLO lookup
02-05-2025, 13:42:01 in Askerlik Hukuku