Sayın meslektaşlarım benim müvekkilim 10.03.2005 tarihinde Cezayir ülkesinde iş kazası geçirdi. Şimdi olaya ilişkin açıklamalara geçeyim.
1-2003 yılında Türkiyede kurulu Atlas Yapı San.A.Ş diye bir şirket Cezayir ülkesinde iş almak için anılan ülke hukukuna göre Atlas Genie Civil SPA ünvanlı bir şirket kurar. Atlas Genie Civil SPA adlı şirketin hisselerinin %94'ü Türkiyede kurulu Atlas A.Ş'ye aittir. %5 ise Atlas A.Ş'nin ortak ve çalışanlarına aittir. sadece %1'i Tunuslu bir kişiye aittir.
2-Anılan şirket 2003 yılı ağustos ayında Cezayir ülkesinde 2.000 sosyal konut ihalesini alır.
3-Eylül 2003 tarihinde Atlas SPA Atlas A.Ş'ye alınan 200 konutun malzemeli ve işçilikli olarak yapımını taşeron olarak verir.
4-Atlas A.Ş bu nedenle Türkiyede iş kurumuna başvurarak Cezayir ülkesinde 200 konut yapım işini aldığını ve Türkiyeden Cezayire işçi götürmek istediğini söyler. Kurum Ocak 2005 tarihine kadar kendilerine 300 işçi götürmek için izin verir. Atlas A.Ş bunun üzerine Ankara Sigorta İl Müdürlüğüne başvurarak Cezayir ülkesinde bulunan işyeri için sicil dosyası açar. Atlas A.Ş bu prosedürle ilk olarak 75 işçiyi İşkurda sözleşmelerini de imzalayarak Cezayir ülkesine götürür. Giden işçiler cezayir ülkesinde 200 konut 1800 konut ayrımı olmadan tüm şantiyenin altyapısını kurmaya başlarlar. Zaten 200 konutun taşeronluğunun Türkiyedeki şirkete verilmesi de formel bir iştir.
5-Mart 2004 tarihinde Atlas A.Ş Ankara Sigorta il Müdürlüğüne dilekçe vererek cezayirdeki işlerine son verdiklerini Atlas SPA ile aralarındaki sözleşmeyi karşılıklı olarak feshettiklerini belirtir. Ancak Atlas A.Ş Nisan 2004-aralık 2004 tarihleri arasında Hürriyet gazetesi insan kaynakları sayfasına ilan vererek Cezayir ülkesindeki şantiyeleri için eleman ilanları verir.
6-Müvekkilim Nisan 2004 tarihinde Atlas A.Ş tarafından işe alınmak istenir. Cezayir ülkesine gitmesi için Atlas A.Ş tarafından masrafları ödenerek Cezayir ülkesinin Ankara büyükelçiliğinden bir aylık tursit vizesi alınır. Müvekkilime sağlanan uçak biletiyle müvekkilim Cezayir ülkesine gönderilir.
7-Cezayir ülkesinde müvekkilim Atlas Genie Civil SPA'da çalışır gösterilir.
8-Türkiyede kurulu Atlas A.Ş ile Cezayirde kurulu Atlas SPA'nın yönetim kurulu başkanları yönetim kurulu üyeleri genel müdürleri ortakları aynı kişilerdir. Atlas SPA'nın hisselerinin %94'ü direkt Atlas A.Ş'ye aittir.
9-Müvekkilim Cezayirde inşaat şantiyesinde çalışırken kasım 2004 tarihinde Atlas A.Ş'nin hesabından müvekkilimin babasının hesabına 16.405-USD banka kanalıyla transfer edilir. Bu şekilde Cezayirde görünürde Atlas Genie civil SPA'ya ait gözüken inşaat şantiyesinde çalışan bir çok işçinin hesabına bu şekilde para aktarılır.
10-Müvekkilim 10.03.2005 tarihinde inşaatta kullanılan iskeleden düşer ve yatalak duruma gelir.
11-Bu olaydan sonra Atlas A.Ş müvekkile sahip çıkmaz. Ve istiyorsa Cezayirde dava açabileceğini bu kazanın kendilerini ilgilendirmediğini ileri sürer. Tüm yargılama boyunca da husumet itirazında bulunurlar.
12-Bu arada Atlas A.Ş'nin resmi internet sitesinde müvekkilin iş kazası geçirdiği şantiye(2000 sosyal konut) işinin kendileri tarafından bitirildiği yayınlanır.
ŞİMDİ BENİM SORULARIM ŞUNLAR
1- İşveren vekili olarak A.Ş yönetim kurulu üyeleri ve yönetim kurulu başkanının sorumlu olması mümkünmü?
2-Ben benzer dosyalarla ilgili olan avukat arkadaşların vakıf oldukları hususları paylaşmalarını,
3-Yurtdışında meydana gelen iş kazası kazalarıyla alakalı olarak yargıtay içtihadı yerel mahkeme kararı bilirkişi raporu olan arkadaşların bu bilgileri paylaşmalarını ve husumet itirazı ile ilgili tüm görüşlerini paylaşmalarını bekliyorum saygılarımla.
Değerli meslektaşım;
Öncelikle şunu belirteyim ki, işveren vekillerine veya şirket oratklarının şahsına husumet yöneltemezsiniz.
Anlattığınız olayda husumetin Atlas A.Ş.'ye yöneltilmesi gerekir ve sizin için bu şirketi muhatap almak da işlerinizi kolaylaştırır. Yurt dışı şirketle uğraşmak ve sonuca ulaşmak zordur. Karşı taraf husumet itirazında bulunsa da sizin elinizde güçlü deliller ver. Müvekkilinixzin babasına aktarılan paranın bu şirket hesabından yapılması, konutları kendilerinin yaptıklarına dair internet istelerindeki beyanları önemli delillerdir. Bu argümanları iyi vurgulayın ve bu şekilde husumet itirazlarını aşacağınızı tahmin ediyorum. Kolay gelsin, selamlar.
Sayın bilgili bir ortak aynı zamanda cezayirde kurulu şirketin müdürü ise fiilen Cezayirde iş kazasının meydana geldiği işle ilgileniyor olmasına rağmen, iş kazasının meydana gelmesine neden olan iskeledeki sorun kendisine aktarılmasına rağmen sorun gidermemişse hukuken sorumlu olurmu olmazmı?
İş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle iş mahkemelerinde açılacak maddi/manevi tazminat davalarının tarafları, ilgili işçi ve ilgili işverendir (ve varsa ayrıca taşeron firmadır). Çünkü iş sözleşmesi işçi ile işveren arasındadır. Aralarında iş sözleşmesi olmayan kişilere husumet yöneltilemez. İş sözleşmesi şirket ortağı ile değil, şirketledir. Şirket ortağının bahsettiğiniz kusuru, aslında şirketin kusurudur ve davanızda şirketin kusur oranı belirlenirken dikkate alınmalıdır, ama tabi siz bunu vurgularsanız iyi olur ve gözden kaçmamış olur. Selamlar.
Sayın Bilgili bu durum karşısında benim olayımda işveren vekili olarak kimse sorumlu olmayacakmı. Benim elimde sırf Ltd.Şti. Müdürü olduğu için iş kazasından kaynaklı tazminat davasında Ltd. Şti. ile birlikte müştereken ve mütesselsilen sorumluluğuna karar verilen yargıtaydan onanmış karar var. Ayrıca şantiye şefi direkt işveren vekili olarak sorumlu değilmi. Sorumlu ise şantiye şefinin sorumluluğundan onu direkt çalıştıran sorumlu değilmi.
Aslında uygulamada sorun 506 sayılı Kanun'da yer alan işveren vekili tanımı ile 4857 sayılı Kanun'da yer alan işveren vekili tanımının uyumsuzluğundan çıkıyor. 4857 sayılı yasadaki işveren vekili tanımı çok geniş bir işçi grubunu kapsıyor. 506 sayılı Yasa'daki tanım ise, 4857/18. maddesi son fıkrasında yer alan iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayan , işletmenin tamamını yöneten , işe alma işten çıkarma yetkisine sahip işveren vekillerini tanımlıyor.
Bu noktada Sn. Bilgili'ye katılıyorum. Siz maddi manevi tazminat davasında husumeti ancak işverene yöneltebilirsiniz, zira sizin olayınızda belirtilen Şantiye Şefi 4857 sayılı Kanun'a göre işveren vekili iken 506 sayılı Kanun'a göre işveren vekili değildir, bu nedenle husumeti ona ve olayda direkt kusuru olmayan Ltd. Şti. Müdürü'ne yöneltemeyeceğinizi düşünüyorum. 506 sayılı Kanun'da belirtilen işveren vekili'ne (sizin örneğinizde Ltd. Şti. Md.) husumet yöneltebilmeniz için olayda kişisel olarak direkt kusuru bulunması gerekmektedir. Örnek kazada , emniyet kemeri olmamasına rağmen , bunu bile bile işçiyi iskeleye çıkması konusunda bu kişi talimat vermiş olsaydı, bu mümkündü, zira 506'da belirtilen işveren vekili mali yükümlülüklerden işveren gibi sorumludur.Bu durum 818/386. maddeye de uygundur.
Ancak Asliye Ceza'da açılan davalarda olayda şahsi kusurlu görülen kişiler ayrıca yargılanırlar, ancak bu işin Ceza Hukuku tarafı...
Sayın GÜR olayımızda kişisel kusurda var. Müvekkilin iskeleyi dengede tutan trifonun bozuk olması nedeniyle yan yatması nedeniyle iskeleden düşüp ölmüştür. Bu iskele ve bunun gibi diğer iskelelerin sorunlu oldukları iş kazalarına yol açabilecekleri işyerinde çalışan taşeron ve işçiler tarafından önce şantiye şefine sonra genel müdür yardımcısına sonra genel müdüre daha sonra şirketin yönetim kurulu başkanına bizzat aktarılmış ancak buna rağmen gerekli tedbirler alınmadığı için iş kazası meydana gelmiştir. Şimdi bu durumda sırasıyla
1-Şantiye şefi
2-Genel Müdür yardımcısı
3-Genel Müdür
4-Yönetim kurulu başkanının kişisel kusurları dolayısıyla (Tazmini)hukuksal sorumlulukları varmıdır yok mudur.
Bu durum açıkça ispatlanabilir ise, Şantiye Şefi değil de (506 sayılı Kanun'a göre işveren vekili değildir) diğerlerine (özellikle Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanı'na) husumet yöneltilebilir gibi bir sonuç çıkıyor. Ayrıca Şantiye Şefi ve diğerleri ceza davası sonucu şahsen suçlu görülürse, işverenin ödeyeceği tazminatı bu çalışanına rücu etme hakkı da bulunmaktadır diye düşünüyorum.
xxxxŞirketinde Otomasyon elemanı olarak çalışmaktaydım.İşe başlamış olduğum tarihten itibaren iş arkadaşlarıyla olan uyumsuzlukları hastalar tarafından tarafımıza ve hasta hakları birimine yapılan şikayetler hastaları yanlış yönlendirme çalıştığı birimlerdeki doktorları tarafından yapılan şikayetler göz önünde bulundurularak hastanemizin çalışma sistemine uyum sağlayamadığı ve zarar verdiği ğerekçesiyle iş akdinin sona erdirilmesi uyğun ğörülmüştür.Böyle bir tutanak mesai bitiminde benim elime Güvenlik Müdürü tarafından tutanak elime verilmiştir.İşten çıkartıldınız denildi.Buğüne kadar hiç bir savunmam alınmamışır.Güvenlik müdürü bana ğerekirse senin dosyana 20 tane şikayet yazdırırım ve 20 tane savunma yazar dosyana bırakırım kendisi inat edip imzalamadı derim.HİÇ birşekilde isbat edemezsin dedi.Benim Çalıştığım Otomasyon şirketi beni atmadıkarını söylüyorlar.Seni başhekim çıkışını imzalarsa ben o zaman imzalarım.Başhekim imzalamazsa işine ğidip çalışa bilirsin dedi.Bana acil cevap yazarmısınız ne yapa bilirim
Sayın mustafaaladag;
Neden şirketi değil de kişileri muhatap almak istediğinizi anlayamadım. Davayı kazandığınız zaman o şirketten tahsilat yapılamayacağını mı düşünüyorsunuz? Ekonomik durumu mu bozuk? Şahıslardan tahsilat yapmak daha mı kolay diye düşünüyorsunuz?
Önceki görüşümü tekrarlıyorum; iş kazası sonucunda açılan maddi/manevi tazminat davaları bu kazaya sebebiyet veren çalışanlara karşı değil (ya da şirket ortaklarına değil), işverene (yani şirkete) karşı açılır. Kişilere açarsanız dava husumetten reddedilir. Siz şirketten tahsilatınızı yaptıktan sonra şirket buna sebep olan çalışanına rücu edebilir,ama bu rücu konusu onların sorunu, sizi ilgilendirmez.
Bu durum aynen, idari davalarda idareye karşı açılan davalarda olduğu gibidir. Bir devlet görevlisinin size zarar vermesi halinde o görevliye değil, o görevlinin bağlı olduğu devlet kuruluşuna karşı idare mahkemesinde dava açılır. Sonuçta idare zararı tazmin edip ilgili görevliye rücu eder. Örneğin, bir asker diğer bir askeri öldürmüşse davayı öldürene karşı değil, Milli Savunma Bakanlığı'na açmanız gerekir. Böyle bir olayda öldüren askere karşı dava açılamyacağı gibi, Milli Savunma Bakanına karşı da açamazsınız.
Konunun işveren vekili veya şirket ortağı ile bir ilgisi yoktur. Onların cezai sorumlukları varsa o husus ceza mahkemsinde görülür ki, onların ceza almaları hukuk davasının tarafı olmalarını gerektirmez.
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
go to this web-site
17-06-2025, 15:32:57 in Kredi Kartları ve Bankacılık Hukuku