Satın Aldığım Aracıma Yalan Beyanla Çalıntı İhbarı Yapıldı

[Ferhat12]

Öncelikle merhaba,

Öncelikle belirtmek isterim ki olay savcılığa yansıdığından bu konuda yazmam yanlış olacaksa lütfen beni uyarınız.

Durumumu kısaca özetlemek isterim.
30.09.2011 tarihinde galeriden senet karşılığında bir araç aldım. 2000 tl peşinat(aynı zamanda kapora yerine) verdim ve geri kalan 7000 tl yi aylık 700 lira taksite bağladım. Ufak esnaf olmam dolayısıyla taksitleri düzenli düzensiz aksatılmadan bitirdim. Ancak bazı durumlardan dolayı aracın ruhsatını 6-7 aydır üzerime alamadım.

Son zamanlarda galerici (ruhsat sahibinin vekaleten aracını verdiği kişi) aracı üzerime almam konusunda ısrar etti. Sözlü olarak gün belirledik. Ancak o gün gelmeden 1 gün önce ruhsat sahibi, yalan beyanla, aracın çalındığını polise birdi.

Çalıntı ihbarı şu şekildeydi; "... aracımı şu saate şu sokakta bıraktım, anahtarları üzerindeydi, geldiğimde araç yerinde yoktu..."

Ve bizzat bize(dükkanımıza) gelerek, araç için çalıntı ihbarı verdiğini, ihbarnameyi göstererek bildirdi.
Bize söylediğine göre niyeti aracı alıp, kuytu bir yerde bırakmak ve bulduk diye tekrar polise haber vermekti!

Biz aracı o gün teslim etmedik. Ertesi gün, bir kaç kişiye danıştık ve polise başvurmadan 1 gün daha bekleyelim dedik. Ve akşam üstü araç dükkanımınız önünde polis tarafından bulundu.

Bu arada araç 30.11.2011 tarihinden bu yana bizdedir.Ticari araç olmasından dolayı her gün aynı yerlere aynı saatte gittiğimiz bellidir.
Karakolda, Aracın sahte beyan ve yalan ihbarla verildiği de karşı tarafca ifade edildi.(arkadaş şu kadar para cezası var bunun ben öderim diyor...)

Biz ruhsat sahibiyle ilk kez karşılaştık, bizim muhattabımız galericidir. hal böyleyken, ruhsat sahibiyle karşı karşıya kalmak zorunda kaldık ve hırsızlık zanlısı olarak ifademizi verdik.

Bizim açımızdan tek sorun ruhsatı epey bir zaman üzerimize almamamızdır.Ki bunu da sözlü olarak muhattabımız galericiye bildirmiştik.

İlk soru olarak bu sorunun bizim için cezai bir hükmü var mıdır? onu öğrenmek istiyorum.

ikinci soru olarak ruhsat sahibinin okuma yazması yoktur. İfadesini bile yanındaki şahıslar okumuş, imzala derseler imzalamış imzalama derslere imzalamamıştır.
Ki ifade sonunda mağdur durumundaki şikayetçinin ifadesi, şüpheli olarak tekrar alınmış ve ifade tarafınca imzalanmamıştır. Ruhsat sahibinin bu durumun olay hakkındaki etkisini öğrenmek istiyorum.


Karşı tarafın yapmak istediği 'polise başvurduk aracı verin bulundu süsü verelim' muhabbeti de tarafımızda ses kaydına alınmıştır.

Karakolda laf lafı açtı kendi içimizde konuşurken, aracın tanıdık noter vasıtası ile kimlik bilgilerine dayanılarak vekalet alındığı, ve bu vekaletle aracın gayri resmi birden fazla el değiştirdiğini duyduk.Son olarak bizim galerici elindeki vekaletle aracı bize sattı. Biz ödememizi yaptık ancak geçte olsa üzerimize halen ruhsatı almadık.

Karakol yanlış yazmak istemem ama savcıyla görüşüp "yediemin" olarak aracı bize teslim edecekti. Ancak karşı tarafın aşırı itirazı üzerine aracı karakolda bıraktı. Karşı taraf aracı istiyordu.

Aracın 3 adet vergi ile 1 trafik borcu bulunmaktadır. Aracı aldıgımız tarihten itibaren 380 lira filan bize 550 lira filan onların oluyordu.. Onlarda tüm borcu bize yıkmak istemektedirler..

Olay pazartesi savcılıkta tekrar değerlendirilecektir. Bizim elimizde sadece galeriden aldığımız satış sözleşmesi, kopya nushası vardır. ve Noter onaysızdır.

Yaşımız 23-24. Sizden durumu değerlendirmenizi varsa yardımlarınızı rica ediyorum. Yarın pazar. Baroya gitmeyi planlıyoruz avukatla görüşmek için ancak hafta sonu nedeniyle avukat bulurmuyuz endişemiz var. Maddi gücümüz olmadıgından devletten avukat talep etmeyi planlıyoruz.

Sanırım bu doğru karardır?
Yada nasıl bir yol izlememiz gerektiğini belirtirseniz çok sevinirim.

Araç ticari olduğundan şuan araçsız kaldık ve mal dağıtmada zorluk çekiyoruz. Dışarıdan araç kiralıyoruz. bu iş uzarsa biz küçük esnaf için mali yönden kötü olur. Bu durumda karşı dava açsak, hem adımızı temize çıkarmak hemde maddi zararımızı karşılamak için, kazanabilirmiyiz.


Saygılarımla.

[Ferhat12]

Araç ruhsatıyla beraber, aracı aldığımız tarihten itibaren bizdedir. Yeri geldi trafik cezası geldi ödedik. Yeri geldi araba bağlandı.. Vekaletci galeri ile arabayı cıkarttık.

Çalıntı ihbarını her türlü, kanıtıyla lehimize ispatlayabiliriz. O konuda sıkıntı yok.

Biz ruhsat sahibiyle karakolda anlaşmaya çalıştık, dedik ki aracı aldığımız tarihten itibaren gelen borçlar bizim. Öncesi sizin. Bu şekilde ruhsatı üstümüze alabiliriz.

Ancak ruhsat sahibi, biz aracı zamanında temiz kağıdıyla beraber vekalet vererek sattığını söylüyor ve hiç bir ödeme kabul etmiyor.

O konuda haklı, bizim zaten muhattabımız galericidir ve onunla görüşmemiz gerekiyor.. bu şekilde galericide sanırım ödeme yanlısı değil eski borçları.
Bizim bu defa galeriye suç duyurusunda bulunmamız bizi ne derece başarıya götürür merak ediyorum.

Bu arada galericiye araç için verilen vekaletnameninde süresi bitmiş. (Sanırım bu şu aşamada bizi bağlamıyor?)

Bizim muhattabımız galericiyken, ruhsat sahibide , vekalet verdiği kişiyi es geçmesi ve direk bizi muhattap almasınıda olayda bir kasıt var şüphesi uyandırdı bende.

Ruhsat sahibi Adıyaman'da okuma yazma bilmeyen birisi. Bunu yönlendirenler vasıtasıyla olaylar gelişmiş. Araç el değiştirmiş ve araç sahibinin son durumdan bi haberdi.
En son evine toplam 1000 liraya kadar ceza makbuzu gelince, adam istanbula geliyor ve çalıntı ihbarı yapıyor..

Ayrıca doğru biliyorsam galerici ve ruhsat sahibi arasında ki ilişki amca yeğen gibi bir akrabalık ilişkiside var.


Bizim direk polise başvurmamamız da ki niyette, ne de olsa aracı bir iki güne alacağız iş uzamasın, tatsızlık cıkmasın, bizden yana karşı atak olarak algılamasınlar diyeydi.
Ancak bundan sonra hakkımız elverdiği mütdetce, hakkımızı aramaya koyulacağız. Araçın piyasa değeride 4-5 bin lira gibi bir değerdir. Hani..

saygılarımla yardımlarınızı bekliyorum.
şimdiden teşekkür ederim.

[Engin Ünalmış]

Anladığım kadarıyla yasalara ve işleyişlere yabancı genç bir arkadaşsınız.Kendi pencerenizden olayı anlatmış ve kendinizce bir hukuk mücadelesine girişmeyi düşünüyorsunuz lakin emin olun bir çok şey kafanızda planladığınız gibi gitmeyebilir.Öncelikle karşı tarafın konuşmalarını kaydettiğinizi söylüyorsunuz ki bu TCK'ya göre suçtur.Kişilerden habersiz gizli yapılan ses kayıtları delil olarak değerlendirilmeyeceği gibi ayrı bir ceza davasına da konu olur.Ayrıca bu araç resmen başkasının üzerine ki siz bu durumda karşı taraf bir yerde uzlaşmak durumundasınız.Yasaların ön gördüğü şekilde hareket etmeyip(ruhsatı üzerine almak gibi) başkasına ait bir aracı başkasına sürekli borç gelirken kullanıp sonra oluşan sıkıntılarda yasalara sarılarak her şeyin lehinize gelişeceği bir durum beklemek zaten gerçekçi değil.Karşı tarafın asılsız ihbar yaptığı ispatlanırsa ayrıca ona kamu davası açılır ama bu durum sizin başkasının aracını kullandığınız durumunu değiştirmez. Ben karşı tarafla anlaşmaya çalışırdım ancak suçlu çıkabileceğiniz uzun davalar arabanın kime teslim edileceğinin yılan hikayesine döndüğü belkide yılları bulan zamanlar ve bu sırada maddi ve manevi yıpranmaları göze alıyorsanız mahkemeler herkese açıktır.Ancak nerden girdik bu işlere demeniz kuvvetle muhtemel.Bilginize.

[Ferhat12]

Başkasının aracını kullanıyoruz derken,

Ruhsat sahibi, vekaletle aracı galeriye satmış, bizde galeriden aracı satın aldık.. Satın aldık derken, sözleşme yaptık, senetlerimizi ödedik, araç 1 yıldır bizde.. Tek noksan nokta, ruhsatını üzerimize almamış olmamız.. (senedimiz bitmeden ruhsatı üzerimize vermediler, senetler bitti, 5 ay oldu bu sefer bazı sıkıntılardan dolayı biz alamadık ruhsatı üzerimize)

ruhsatı üzerimize almamanın ne suşu vardır bilemiyorum?

Ses kaydına gelirsek..
Karşı taraf, bizi ihbar edip, polisten önce dükkanımıza geliyor, usulsüz işler yapmamızı söylüyor...
Hal böyleyken biz konuşmanın yaarısından itibaren ses kaydına başlıyoruz.
baktık ki, bunların niyeti kötü ve kanunen usulsüz bizi suçluyorlar vs.. kanıt olabilir diye düşündük.

Bilginiz için teşekkür ederim.

[Ferhat12]

Merhaba,

En son, karakoldan aldığımız bilgi şu yöndeydi..
" Yalan beyandan kendilerine işlem yapılmak üzere savcılığa gönderilecekti bizim ifadeler/dosyalar/olay/konu her neyse.."

Biz savcıyla görüşmelimiyiz diye karakola danıştığımızda;
"Dosyanın savcılığa gönderildiğini ve bizim savcılıktan haber beklememiz gerektiğini söylediler."

Bizde savcılıktan haber bekliyorduk ki; 'Bizim araba karakolda park halindeydi..' Baktık araç yerinde yok.

Karakola danıştık, bizim araç savcılık kararıyla ruhsat sahibine verilmiş. Ve bizim hiç bir haberimiz yok. Aracın yerinde olmadığını görmesek hala haberimiz olmayacaktı.

Sizce bu durumun izahı nasıldır?
Bizim böyle bir durumda haber alma hakkımız yokmuydu?
Biz aracın parasını galeriye ödedik. Ruhsat sahibi calıntı ilanı verdi ve araç haberimiz olmadan elimizden alındı.

Bu arada karakol yalan beyandan karşı tarafa suç duyurusunda bulunduğunu söylemişti.
Biz e- devletten baktık. Adımıza açılmış veya muhadili olduğumuz dava da yokmuş.
Karşı tarafın yalan beyandan suçlu bulunması halinde biz davaya muhadil olurmuyuz?

Savcıyla görüşmemiz olayı lehimize cevirebilirmi?
Aynınlatırsanız beni çok sevinirim.
Işığınız sönmesin.

[Ferhat12]

güncel lüften.

- - - Updated - - -

güncel lüften.

[hsnyvz16]

bende ona benzer bi durum var arkadaslar yardım edermisiniz
aracımı on gün önce birine verdim takas yaptık karsı tarafda aracını verdi ancak motor bitikmiş 8000 tl masraf dediler satışları yapılmamışdı daha ben karsı tarafa aracımı geri istediğimi söyledim fakat vermem diyo karsı şahsın aracını gidip verdim şuan arabam da yok yakalama verbilirmiyim ne yapmalıyım sizce

- - - Updated - - -

bende ona benzer bi durum var arkadaslar yardım edermisiniz
aracımı on gün önce birine verdim takas yaptık karsı tarafda aracını verdi ancak motor bitikmiş 8000 tl masraf dediler satışları yapılmamışdı daha ben karsı tarafa aracımı geri istediğimi söyledim fakat vermem diyo karsı şahsın aracını gidip verdim şuan arabam da yok yakalama verbilirmiyim ne yapmalıyım sizce..