Dükkan Devri

[hazelnil]

Bir kuaför dükkanı devri söz konusu. Ancak resmi şekil gerekiyor mu bilmiyorum ama sadece yazılı şekilde, devreden/devralan arasında yapıldı. Sözleşmede, "13.07.2007de bu sözleşme yapılmıştır,bu tarihten itibaren dükkana ait tüm hak ve borçlar alıcı x'e aittir" deniyor,ama hem bedelin ifası,hem de dükkanın vergi levhası, ruhsat,yazarkasa kaydı gibi tüm işlemlerin "25.08.2007"de teati edileceği kararlaştırılıyor. Sözleşmede adres ve hangi yer mahkemesine tabi olunacağı yazılmadan "TC mahkemelerine gidilebilecektir." yazılmış,telefon numaraları,isimler ve adres var. Sözleşmeyi düzenleyen bir üçüncü kişi, ama devralanın sözlerini aynen aktarıyor ve onun da "şahit" başlığında imzası var...Bu sözleşme geçerli midir,hangi kanunlarda buna ilişkin çözüm bulabilirim ve 25 Ağustosa kadar dükkan üzerinde kim hak iddia edebilir, açma-kapama saatlerini kim belirler ve anahtar kimde kalır? (Not: Şu anda iki taraf da dükkanda çalışıyor)... Acil öğrenmem gerekiyor,yardımcı olursanız sevinirim.

[xxcool]

Sözleşmenin noter onaylı olmasına gerek yok taraflar arasında yazılı bir devir sözleşmesi de geçerli olacaktır.Eğer sözleşmeyi taratıp buraya koyarsanız geçerliliği ile ilgili bilgi verebilirim.Çünkü sormuş oldugunuz diğer soruların cevabı tamamen buna bağlı olarak değişecektir.

"13.07.2007de bu sözleşme yapılmıştır,bu tarihten itibaren dükkana ait tüm hak ve borçlar alıcı x'e aittir" devir sözleşmesi ile beraber tüm hak ve borclar devralana geçer fakat 13.07.2007 tarihinden önce muaccel olan borçlar için devralan devredenle beraber müteselsilen sorumlu olacaktır.Yani hem eski hem de yeni sahibinden isteyebilir borcunu.Borcu ödeyen taraf diğer tarafa rucu edebilir yani ödediği kısmı isteyebilir.Müeccel olan yani henüz vadesi gelmemiş borçlar için ise sadece devralanın sorumlulugu yoluna gidilebilecektir.İş kanunu hükümlerine göre işletmede çalışanların sözleşmeleri aynen devam edecek ancak devralan iş sahibi veya işçinin işin teknolojik ve ekonomik boyutu dikkate alındığında haklı bir fesih sebebi var ise bildirimsiz fesih yoluna gidebilecektir.İşçilerin ücretleri hususunda ise devreden devralanla birlikte 1 yıl süreyle müteselsilen sorumlu kalmaya devam edecektir.

Anladığım kadaryla sözleşmeyi devralanın vekili düzenliyor ve şahit olarak da devralan yazılıyor.Bu durum kanuna aykırı bile olsa bu sözleşmenin geçerliliğine değil o kişinin şahit olarak dinlenip dinlenemeyeceğine dair usulü bir işlemdir.Dolayısıyla sözleşmenin geçerliliği konusunda bir etkide bulunmayacaktır.

25 Ağustosa kadar dükkan üzerinde kim hak iddia edebilir, açma-kapama saatlerini kim belirler ve anahtar kimde kalır? demişsiniz.Görünen kısmıyla sözleşme geçerli olduğu için dükkanın maliki devralan kişidir ve iş yerinin işleyişine ilişkin düzenlemeleri de o yapacaktır.Artık devreden kişinin dükkan üzerinde her hangi bir hak ve yetkisi kalmamıstır.Hele ki malik devralan oldugu için anahtar tabiki devralanda olacaktır.Şu durumda devreden kişi devralanın iş yerinde çalışan bir işçi konumundadır.Aralarında yazılı bir iş sözleşmesi yapılmasına gerek yoktur şartlar ve durum onun işçi olduğu yönünde kanaat uyandırmaktadır.

Dediğim gibi sözleşmenin fotokopisini koyasanız yardımcı olurum ama bu şekilde söylediklerim sadece yorumdan ibaret kalıyor.Bu arada ben hukuk son sınıf öğrencisiyim bir avukattan yardım almanız da en doğru çözümdür.Benim yazılarım sadece size bir kanaat oluştursun.Saygılar.

[hazelnil]

-SÖZLEŞME- 13.07.2007
İŞYERİ DEVİR SÖZLEŞMESİDİR.
1.Ben S olarak, "..." adresindeki, "x kuaför ve güzellik salonu",adıma kayıtlı olan işyerimi devrediyorum. Bu tarihten önceki doğacak borçlar bana aittir. Bu tarihten sonraki doğacak bütün borçlar alıcı A'ya aittir. Her iki taraf anlaşarak kabul etti. Bedel miktarı altıbin yenitürklirasi(6000ytl) dır. Bu fiyat karşılığında alıcı A'dan, sekizinci ayın 25'ine(25.08.2007) tarihli senet alınmıştır. Bu tarihte ödeme yapıldığı takdirde,resmi belgelerle devredilecektir.
İşbu sözleşmeye her iki taraftan biri cayar ya da taahhüdü yerine getirmezse, bin yenitürklirası(1000ytl), karşı tarafa ödeyecektir. Dükkanda demirbaş olarak;beş koltuk, beş tezgah,dört fön makinesi,bir strelize makinesi,bir ağda makinesi,bir sedye,dört adet tekli, iki adet çiftli koltuk,bir şofben,bir telefon, bir yıkama koltuğu vardır.
--------------------------------------------------------------------------
Alıcı(telefon no,isim,imza), Satıcı(devreden)(telefon no,isim,imza), Şahit(telefon no,isim,imza)

[hazelnil]

Sözleşmenin tam metni bu,şahit,devralanın temsilcisi değil,hatta devredenin yakını ama,devralanın sözlerini aynen yazmış,isimleri de o yazmış,sadece imzaları taraflar atmış. Cayma şartının kısmen geçersiz olduğunu biliyorum. Bir de bu sözleşmenin fotokopisiyle hak iddia edilebilir mi peki(devralanda sadece sözleşme fotokopisi var çünkü)? Not: Yanında 6000 ytl için verilen senet(bono) var,alıcının 2imzası ile birlikte doldurulmuş,pul yok. Tarayıcı olmadığından bu şekilde tam metni yazdım. Özellikle devredenin fesih isteği, anahtarı alma isteği gibi taleplerine cevap verebilmek kesin imkansız mı?

[hazelnil]

Sözleşme metnine bakarak,değişmiş şekilde şu soruyu sormak istiyorum(cevap alabilirsem çok sevinirim): Alıcı A,söz konusu sözleşmenin fotokopisiyle dava açtığını söylüyor,bu mümkün mü ve ne iddiasında(iddialarında bulunabilir), şu anda S'nin sadece dükkan adresi biliniyor,bu nedenle S,tebligatı dükkanında beklemek zorunda mıdır(dükkanı kapatamaz mı bir süre,adli tatil olmasının da önemi yok mudur) ve eğer gerçekten dava açılmışsa davalı durumunda olacak S hangi iddialarda bulunabilir?