+ Konuyu Yanıtla
7 / 8 Sayfa İlkİlk 12345678 SonSon
61 den 70´e kadar toplam 75 ileti bulundu.

Konu: 18 Mart

18 Mart Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #61
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    izmir
    İletiler
    2.371
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Re: 18 Mart

    18 MART 1915 ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ VE ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ


    Bugün Cumhuriyetimizin kurucusu, Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal ATATÜRK’e içte ve dışta her gün hakaret edilmektedir. Devleti idare edenlerden ise en ufak bir kınama gelmemektedir. Ne yazık ki ülke her geçen gün biraz daha karanlığa sürüklenmektedir. ATATÜRK’ün Meclisinde ve O’nun sayesinde vekil (!) olarak yer bulabilenlerin önderliğinde, binlerce Mehmetçiğin ve onbinlerce vatandaşımızın katili olan, dünyanın kabul ettiği bir terörist başına meydanlarda özgürce methiyeler düzülmekte, af istenmektedir. Ve bu sözde vekiller yine meydanlarda halka Kürtçe hitap ederek hem dil birliğini hem de vatandaşlık bağını bozmaya çalışmaktadır. Nereden çıktığı ve kimlerin tezgâhladığı belli olan bir kardeş kavgası, Çanakkale’de koyun koyuna yatan şehitlerin torunlarını birbirine düşürmekte, yönetim ise hayata geçirmeye çalıştığı ve ne olduğu anlaşılmayan “sözde açılımlarla” bu tezgâh karşısında aciz kalmaktadır.

    Anayasa’nın ilk üç maddesinin değiştirilmesi için planlar yapılmakta, Merkez Bankası, Vakıfbank, SPK VE BDDK’ın İstanbul’a taşınması ile Başkent Ankara sessiz bir Anadolu kasabası haline getirilmeye çalışılmaktadır. Kürtçe’ye vize verilerek Dil birliği ortadan kaldırılmakta, Türkiye Cumhuriyeti iki resmi dilli bir ülke konumuna düşürülmektedir. Hatta FIFA’nın bir yıllığında, Türkiye Cumhuriyeti’nin dili Türkçe ve Kürtçe olarak yer almaktadır. Osmanlıcılık hortlatılmaya çalışılmakta, Eğitimde Birlik Yasası İmam Hatip Liseleri ve katsayı oyunlarıyla delinmekte, devrimler yok sayılmaktadır.

    Güdümlü ve aciz dış politikalar nedeniyle, Türkiye’nin temiz ve gururlu alnına, 20 ülke tarafından “soykırımcı ” damgası yapıştırılmakta, buna karşılık hiç bir şart öne sürülmeksizin ABD baskısıyla uzatılan bir “Gül dalı” aracılığıyla Ermenistan ile bir protokol imzalanmaktadır. Ülkede işsizlik yüzde 20’ lere dayanmışken 100 bin Ermeni işçi kaçak olarak çalışmakta, yönetim ise buna göz yummaktadır.

    Burada saymakla bitmeyecek pek çok olumsuzluk nedeniyle Türkiye’nin üzerinden gitmeyen kara bulutların altında kutlamaya çalıştığımız Çanakkale Deniz Zaferi’nde toprağa gömülen binlerce şehidimize ve hâlâ her gün en az bir şehit verdiğimiz bu topraklara layık mıyız? Bunu sorgulamanın zamanı gelmedi mi?

    Tarihin kirletilmesine, yalanlarla doldurulmasına daha ne kadar göz yumacağız?

    Bu şehitler boşuna mı öldüler? Bu devrimler boşuna mı yapıldı? Mustafa Kemal Atatürk bize böyle bir ülke mi emanet etti?

    Hani ; …Birinci vazifen Türk İstiklâlini, Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir” diyerek bu vatanı emanet ettiği Ey Türk Gençliği nerededir?

    ***

    Çanakkale savaşları tarihin en büyük savaşlarından ve de zaferlerinden birisidir. Doğru anlamak ve doğru okumak gerekmektedir. Bugünlerde yakın tarihimize bir kez daha göz atmak ve bu vatanın hangi şartlarda, nasıl kurtarıldığını ve bizlere emanet edildiğini iyi anlamak gerekmektedir. Yoksa yol bitmek üzeredir…

    “Türklerin vatan sevgisiyle dolu olan göğüsleri lanetli ihtiraslara karşı daima demirden bir duvar gibi yükselecektir.” Mustafa Kemal ATATÜRK.

    18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Zaferimizin 95.yıl dönümü kutlu olsun!

    Şehitlerimizin, Atatürk ve silah arkadaşlarının ruhları şad, mekânları Cennet olsun!

    Tülay Hergünlü
    Yzının Tamamı:http://www.ilk-kursun.com/2010/03/18...nu/#more-34762



    Hukuki NET Güncel Haber

    18 Mart konulu yargıtay kararı ara
    18 Mart konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #62
    Kayıt Tarihi
    Jul 2001
    İletiler
    5.751
    Blog yazıları
    1
    Dilekçeler Sözleşmeler
    17
    Dosya Yükleme
    53

    Tanımlı 18 Mart Çanakkale Zaferi

    18 Mart Çanakkale zaferi hiç kolay kazanılmadı. O zaferi ölümsüz kılmak yine ulusumuzun elinde.
    Bakın atalarınız ne yapmış? Nasıl yaşamışlar, nasıl savaşmışlar ve nasıl ölmüşler.
    Ceddiniz modern TÜRKİYE CUMHURİYETİ'nin temellerini attı. Onlar DÖNMEYİ hiç düşünmediler, ölüme gittiler.
    Şimdi atalarınızın yaptığını bozmak isteyenler olabilir.
    Peki ya siz? Dönecek misiniz? Yoksa atanızın kanı ile imzaladığı sosyal anlaşmaya sadık mı kalacaksınız?


    Hukuki Net - Hukuk Arama Motoru - İyi günler Türkiye, her nerede uyuyor veya uyutuluyorsan!

  4. #63
    Kayıt Tarihi
    Dec 2006
    Nerede
    Turkiye
    İletiler
    1.350
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: 18 Mart Çanakkale Zaferi

    Mehmet Akif'in penceresinden:



    Saygıyla anıyoruz, Ruhları şad olsun.

  5. #64
    Kayıt Tarihi
    Jul 2001
    İletiler
    5.751
    Blog yazıları
    1
    Dilekçeler Sözleşmeler
    17
    Dosya Yükleme
    53

    Tanımlı Cevap: 18 Mart Çanakkale Zaferi

    Bu bireysel yazım buraya ve bu siteye hiç yakışmayacak. Ama asıl yakışmayan yazımın kendisi değil, bunları yazdıranlar... Ancak söylemeden edemeyeceğim. Umarım okuyanların canı az da olsa yanar.

    Bugün sitemizi 40 binden fazla kişi gezdi, yüzlerce ileti eklendi, hukuki sorunlara egoistçe çözümler istendi, yanıtlar yazıldı. Ama 18 Mart Çanakkale zaferi için ben dahil toplam 3 kişi yazı yazdı. Oysa anasayfamızda dahi günün önemine istinaden bir video konulmuş, günün önemi vurgulanmaya çalışılmıştı.

    Peki siz kimsiniz? Ne atanızı ne de geleceğinizi düşünmeyen, sorumsuz, egoist (sadece ben diyen), dedesine, onun dedesine, hadi onları bıraktım babalarınıza ve annelerinize ve onların yaptıklarına dahi saygı duymayan bir toplumsunuz. Bu halinizle geçmişinizden ders almadığınız gibi geleceğiniz hakkında hiçbir fikriniz olmasa gerek. İnsanları diğer varlıklardan ayıran özellikleri yitirtilmiş bir toplum olarak kendinizden utanmalısınız. Sizlerin kira, kredi, kedi vs. problemleriniz gelip geçici konular iken sadece 3 kişinin duyarlılık göstermesi utanç vericidir.
    Atalarınızın kemiklerini, benim de vicdanımı sızlattınız. Acıdım zavallı hallerinize, geçmişine bile sahip çıkamayan aciz halkım.

    Dileyen beni bu sözlerimden dolayı mahkemeye verebilir. Mahkemeye çıkar hesabını veririm. Ama siz bu aymazlığının hesabını tarihe, atalarınıza ve en önemlisi çocuklarınıza nasıl verirsiniz onu düşünün!
    Gerçek bir TC. vatandaşı olarak saygı duymuyorum artık sizlere. Oysa onlar siz torunları için şehit olmuşlardı !
    Hukuki Net - Hukuk Arama Motoru - İyi günler Türkiye, her nerede uyuyor veya uyutuluyorsan!

  6. #65
    Kayıt Tarihi
    Apr 2008
    İletiler
    1.468
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: 18 Mart

    ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE

    Şu Boğaz Harbi Nedir? Var mı ki dünyada eşi?

    En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,

    -Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya

    Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya,

    Ne hayasızca tahaşşüd ki ufuklar kapalı!

    Nerde-gösterdiği vahşetle “bu: bir Avrupalı”

    Dedirir-yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi

    Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yahut kafesi!

    Eski Dünya, Yeni Dünya bütün akvam-ı beşer

    Kaynıyor kum gibi, Mahşer mi, hakikat mahşer.

    Yedi iklimi cihanın duruyor karşında,

    Osrtralya’yla beraber bakıyorsun ; Kanada!

    Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk.

    Sade bir hadise var ortada : Vahşetler denk.

    Kimi Hindu, kimi Yamyam, kimi bilmem ne bela...

    Hani tauna da zuldür bu rezil istila...

    Ah o yirminci asır yok mu, o mahluk-i asil,

    Ne kadar gözdesi mevcut ise hakkiyle sefil,

    Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına;

    Döktü karnındaki esrarı hayasızcasına,

    Maske yırtılmasa hala bize affetti o yüz ...

    Medeniyet denilen kahbe, hakikat yüzsüz.

    Sonra mel’undaki tahribe müvekkel esbab,

    Öyle müthiş ki: Eder her biri bir mülkü harab.

    Öteden saikalar parçalıyor afakı;

    Beriden zelzeleler kaldırıyor a’makı;

    Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;

    Sönüyor göğsünün üstünde o aslan neferin.

    Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,

    Atılan her lağımın yaktığı: Yüzlerce adam.

    Ölüm indirmede gökler, ölü püskürtme de yer

    O ne müthiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...

    Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,

    Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak.

    Saçıyor zırha bürünmüş de namerd eller,

    Yıldırım yaylımı tufanlar, alevden seller.

    Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,

    Sürü halinde gezerken sayısız tayyare.

    Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...

    Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!

    Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;

    Alınır kal’a mı göğsündeki kat kat iman?

    Hangi kuvvet onu, başa, edecek kahrına ram?

    Çünkü te’sis-i ilahi o metin istihkam.

    Sarılır, indirilir mevki’-i müstahkemler,

    Beşerin azmini tevkif edemez sun’-i beşer;

    Bir göğüslerse Huda’nın edebi serhaddi;

    “O benim sun’-i bediim, onu çiğnetme” dedi.

    Asım’ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:

    İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.

    Şüheda gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...

    O, rüku olmasa, dünyaya eğilmez başlar,

    Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,

    Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!

    Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!

    Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.

    Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhid’i...

    Bedr’in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi.

    Sana dar gelmeyecek makber’i kimler kazsın?

    “Gömelim gel seni tarihe” desem, sığmazsın.

    Herc ü merc ettiğin edvara da yetmez o kitab...

    Seni ancak ebediyetler eder istiab.

    “Bu, taşındır” diyerek Ka’be’yi diksem başına;

    Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;

    Sonra gök kubbeyi alsam da, rida namıyle;

    Kanayan lahdine çeksem bütün ecramıyle;

    Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan;

    Yedi kandilli Süreyya’yı uzatsan oradan;

    Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına;

    Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına,

    Türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem;

    Gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem;

    Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...

    Yine bir şey yapabildim diyemem hatırına.

    Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,

    Şarkın en sevgili sultanını Salahaddin’i,

    Kılıç Arslan gibi iclaline ettin hayran...

    Sen ki, İslam’ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,

    O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;

    Sen ki, ruhunla beraber gezer ecramı adın;

    Sen ki, a’sara gömülsen taşacaksın... Heyhat,

    Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat...

    Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber,

    Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.



    MEHMET AKİF ERSOY

  7. #66
    Kayıt Tarihi
    Dec 2006
    Nerede
    Turkiye
    İletiler
    1.350
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: 18 Mart



    Andre Lemoİne’nİn Bİr Anısı

    18 Martta batan Fransız gemisinden 20 kişilik bir denizci sahile çıkmaya muvaffak olurlar. Ama karaya ayak bastıkları anda Türk askerlerini de karşılarında bulurlar. Bu olayı Andre Lemoine şöyle anlatıyor:

    “Sahile çıktığımız zaman bitkindik. Bir taraftan üzerimizden akıp giden mermiler, diğer yandan mayınlar… Korkulmayacak gibi değildi.. Üstelik şimdi kızgın düşmanla karşılaşmıştık… Bizi aldılar, ilerideki tepenin hemen arındaki bir kulübeye götürdüler. İçlerinde subay yoktu… Üzerimizdeki ıslak elbiseleri çıkardık. Bize kaputlarını verdiler. Sobanın başında ısındık. Az bir zaman sonra ekmek ve azık getirdiler. Kendilerinin tayınları olduğu belliydi. Karşılıklı yedik bunları.. Çorba ikram ettiler.. Düşman değil müşfik kurtarıcılar gibi davranıyorlardı. Az sonra genç bir teğmen geldi. Güzel Fransızca konuşuyordu.
    “Sizin için savaş bitti. Artık düşman değilsiniz. Biz zengin değiliz. Erlerim sizi ancak bu kadar ağırlayabilmişler dedi.

    Daha sonra bizi aldılar ve Tekirdağ’a götürdüler.

    Bunu hiç unutamam!

  8. #67
    Kayıt Tarihi
    Apr 2003
    Nerede
    İstanbul
    İletiler
    12.252
    Dilekçeler Sözleşmeler
    3
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: 18 Mart

    Bize bu cennet vatanı armağan eden atalarımızı saygıyla, sevgiyle ve rahmetle anıyoruz, Allah nur içinde yatırsın, onlarla gurur duyuyoruz.

  9. #68
    Kayıt Tarihi
    Dec 2007
    Nerede
    İstanbul
    İletiler
    4.403
    Blog yazıları
    3
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: 18 Mart


  10. #69
    Kayıt Tarihi
    Dec 2007
    Nerede
    İstanbul
    İletiler
    4.403
    Blog yazıları
    3
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: 18 Mart

    BASIN AÇIKLAMASI - 18 MART ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ VE ŞEHİTLER HAFTASI



    1.Dünya Savaşı'nın gerçek nedeninin doğal kaynaklar bakımından zengin, stratejik açıdan önemli Osmanlı coğrafyasının emperyalistler arasında barış ortamında paylaşılamaması olduğu hususunda tarihçiler hemfikirdirler.

    Batının borç tuzağına düşürülmüş, emperyalizme yarı bağımlı hale gelmiş Osmanlının terekesini paylaşmak için sabırsızlanan İngiltere, Fransa, Çarlık Rusya'sının başı çektiği bağlaşıklarla, Almanya'nın başını çektiği ittifak güçlerinin kapışması için beklenen kıvılcım 1914 sonlarında çakıldı.

    Savaşın başında Almanya karşısında zorlanan Çarlık Rusya'sına Kara Avrupa'sından yardım ulaştırılması imkânsızdı. Türk Boğazları olarak anılan Çanakkale ve İstanbul Boğazlarının bağlaşıklarca ele geçirilmesi birkaç yönden önemliydi.

    Türk savunmasının çökertilerek Çanakkale'nin aşılıp İstanbul'un işgali ile Osmanlı saf dışı kalacak, erzak, mühimmat, lojistik desteği ulaşan Rusya cephesi çökmeyecekti. Kolay bir zaferle başkent İstanbul'a kurumla girmeyi hayal eden bağlaşık donanmasına Mehmetçik 18 Mart 1915'te acı bir sürpriz hazırlamıştı.

    Kibirli bağlaşık donanması 18 Mart'ta Çanakkale'yi geçemedi. Boğazın soğuk suları yüzen zırhlıların bazılarına mezar oldu. Bazı zırhlılar ise aldıkları hasarla savaş dışı kaldı. Balkan bozgunu utancını atmaya, milletine zafer borcunu canı pahasına ödemeye ant içen Mehmetler yapacağını yapmış, unutamayacakları bir ders vermişti bağlaşıklara.

    18 Mart 1915, bağlaşıklara Çanakkale'nin denizden geçilemeyeceğini çok ağır bir bedelle öğretmişti. Bir ayı aşkın hazırlık sonrası Gelibolu yarımadasını, Türk siperlerini işgalle, kara savunmasını yararak İstanbul'a ulaşmayı denediler.

    25 Nisan 1915'te birkaç noktadan karaya çıkarma yapan İngiliz, Fransız, Anzak Birlikleri Türk savunması karşısında dar bir kıyı şeridine sıkışıp kaldı. Kara Savaşlarının başladığı ilk gün, yani 25 Nisan yetenekli genç bir Türk kurmayı da kamuoyuna adını ilk kez duyurma fırsatı buldu.

    19.Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal Bey, olağanüstü sezgisi ve üstün komuta yeteneği ile Gelibolu'nun ilk günden düşmesini önledi. O emrindeki Mehmetlere taarruzu değil, ölmeyi emreden liderdi. Mehmetler hayatlarını feda edecekler, ama ülkeyi kurtaracaklardı! İngilizler O'na kaderin adamı dediler.

    Çanakkale kara savaşları 1915 yılı sonlarına kadar sürdü. Denizden yol bulamayınca karayı deneyen emperyalistlere kalan tek yol vardı: İşgale son vererek Gelibolu'yu boşatmak, Çanakkale'yi terk etmek. Geldikleri gibi gösterişle değil, hırsız sessizliğiyle, utançla, karanlık, puslu, göz gözü görmez bir gecede terk edip, geldikleri gibi gittiler.

    Çanakkale'de ortaya çıkan kaderin adamı bir ülkenin kaderinin değişebileceğini gerçekten ispat etti. Çanakkale'nin Türk kamuoyuna hediye ettiği Mustafa Kemal ülkesinin kurtuluş önderi, devrimlerin öncüsü Atatürk oldu.

    95 yıl sonra ülke savunmasıyla büyük zaferin yaratıcılarını, Çanakkale destanının kahramanlarını saygıyla, minnetle anıyoruz. Kahramanlar şehit olup ölürken ülkelerine can verirler.

    İstanbul Barosu olarak Çanakkale Deniz Zaferi ve Şehitler haftasında, can verenlerin mirasının korunmasında, özgür vatan, özgür ulus için Çanakkale duyarlılığının sürmesi gerektiğini bir kez daha vurgulamak istiyoruz.

    İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI

  11. #70
    Kayıt Tarihi
    Dec 2007
    Nerede
    İstanbul
    İletiler
    4.403
    Blog yazıları
    3
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: 18 Mart

    18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ VE ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ...



    Cumhurbaşkanı Vekili ve TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin :"Dünya tarihinin akışını değiştiren Çanakkale Zaferi, milletimizin bağımsızlığı uğruna inanç, kahramanlık ve esaretle şahlanışının simgesi olmuştur."

    Cumhurbaşkanı Vekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mehmet Ali Şahin, "18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü" nedeniyle bir mesaj yayımladı.

    Meclis Başkanı Şahin'in mesajı şöyle:

    "Dünya tarihinin akışını değiştiren Çanakkale Zaferi, milletimizin bağımsızlığı uğruna inanç, kahramanlık ve cesaretle şahlanışının simgesi olmuştur.

    Çanakkale Zaferi, milletimizin zor koşullar altında, teknoloji ve silah olarak kendinden kat kat üstün düşman kuvvetlerine karşı yazdığı büyük bir direniş destanıdır.

    Tarihimizin en şerefli sayfalarını oluşturan bu destanın altında milletine bağlılık, özgürlük tutkusu, vatan aşkı ve büyük millet olmanın şuuru yatmaktadır.

    Bu zaferin simgelerinden Seyit Onbaşı başta olmak üzere tüm kahramanlar, vatan topraklarının çiğnenmemesi için gösterdikleri insanüstü çaba ve fedakarlıklarla, milletimizin hafızasındaki müstesna yerlerini almıştır.

    Milletimizi, yediden yetmişe tek vücut haline getirten bu onurlu mücadele için cefakar anaların gönderdiği elleri kınalı yavrular, yüreklerindeki vatan sevgisiyle cephelere koşmuş, gül bahçesine girercesine aziz canlarını feda etmişlerdir.

    Milletimizi tarih sahnesinden silmek isteyen düşmana karşı bağımsızlığımızın korunması için Çanakkale'de kendilerini feda eden 250 binin üzerindeki şehidimiz, vatan şairi Mehmet Akif'in dediği gibi, tarihe sığmayacak kahramanlardır.

    Üzerinde özgürce yaşadığımız vatan topraklarını canları pahasına bizlere bırakan onur abidelerimiz şehitlerimizle ne kadar övünsek ve gurur duysak azdır.

    Milli Mücadelemizin Önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurmay Yarbay olarak katıldığı Çanakkale Savaşı'nda ortaya koyduğu üstün beceriler, askeri dehasının ve liderlik yeteneklerinin görülmesini sağlamıştır.

    'Çanakkale Geçilmez' sözü, mücadeleci yönümüzün, özgürlük tutkumuzun, vatan ve bayrağı asla çiğnetmeyeceğimizin bir ifadesi olmuştur.

    Çanakkale' de gösterilen büyük kahramanlık, direniş, vatan sevgisi, birlik ve beraberlik İstiklal Mücadelemizin de ilham kaynağı olmuş, Kurtuluş Savaşımıza büyük güç katmıştır.

    Çanakkale Zaferiyle bağımsızlık inancı ve azmini dünyaya gösteren milletimiz, ardından İstiklal Mücadelesi için kenetlenerek esarete karşı eşsiz bir direniş sergilemiştir.

    Millet olarak böylesi büyük bir tarihi zaferin onurunu ve gururunu daima yaşıyoruz.

    Çanakkale Savaşı'ndaki vatanseverlik, bağımsızlık tutkusu, birlik ve beraberlik ruhu bize daima güç vermekte, yol göstermektedir.

    Bizleri büyük bir millet yapan Çanakkale ruhunu koruduğumuz sürece aşamayacağımız engel, çözemeyeceğimiz sorun yoktur.

    Ülkemiz, böylesi büyük tarihi başarılardan aldığı ilhamla, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği muasır medeniyet düzeyinin üzerine çıkma hedefini gerçekleştirecektir.

    Bizim için tarihi değeri çok büyük olan bugünde, insanüstü bir güçle Çanakkale'de destan yazan, vatanseverliğin ve milletine bağlılığın derin örneklerini sunan tüm şehit ve gazilerimizi saygı ve rahmetle anıyor, milletimizin zafer heyecanını yürekten paylaşıyorum."

    TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BASIN AÇIKLAMALARI

+ Konuyu Yanıtla
7 / 8 Sayfa İlkİlk 12345678 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

18 mart çanakkale zaferi

https:www.hukuki.netshowthread.php3686-18-Mart

Forum

Benzer Konular :

  1. 8 Mart
    8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN Av.GÜNEŞ
    Yazan: Av.Ali Güneş Forum: Yaşam - Sohbet - Forum Oyunları
    Yanıt: 18
    Son İleti: 09-03-2011, 21:33:30
  2. Mart 1989
    On sekiz imde kaybettim babamı; ondan iyi arkadaşım henüz olmadı. Hadi gidin artık düğüne geç kalıyorsunuz, diyen sesi hala kulağımda; kendisinin...
    Yazan: Çalışkan,Ataman Forum: Kültür - Sanat - Edebiyat
    Yanıt: 0
    Son İleti: 25-06-2010, 02:23:47
  3. 14 Mart Tıp Bayramı
    "Tıbhane-i Amire ve Cerrahhane-i Amire” adlı tıp okulunun açılış tarihi olan 14 Mart 1827, ülkemizde modern tıp eğitiminin başlangıcı olarak kabul...
    Yazan: Mehtap Deniz Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 7
    Son İleti: 14-03-2010, 18:45:13
  4. 18 Mart - Çanakkale
    Bu Gün 18 Mart Bilmem Ki Bu Günün, Belki De Ekraninizin Başinda Bu Yaziyi Bu Siteyi Okuma Olasiliğinin Sifir Olmasini Ortadan Kaldiran Gün...
    Yazan: Av.Fırat Bayındır Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 9
    Son İleti: 18-03-2009, 00:38:26
  5. 16 Mart 1978
    Bir ölü yatıyor Vurdular Kurşun yarası Kızıl bir karanfil açmış alnında İstanbul'da Beyazıt meydanında. Bir ölü yatacak Toprağa şıp şıp...
    Yazan: Av.Fırat Bayındır Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 2
    Son İleti: 16-03-2007, 23:44:29

İlgili Hukuk terimleri

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.