ATATÜRK tişörtü giydiren öğretmene maaş cesası

[monica]

ATATÜRK tişörtü giydiren öğretmene maaş cesası

Isparta'da öğrencilerine üzerinde ATATÜRK resmi olan tişört giydirdiği için hakkında sorusturma başlatılan beden eğitimi öğretmeni İ.Ö,maaş kesme cesasına çarptırıldı.
H.İ.Ö. hakkında,13 Mayıs'ta İzmir'de yapılan Cumhuriyet Mitingi'ne katıldığı ve 19 Mayıs törenlerinde öğrencilerine ön yüzüde Atatürk potresi,arka yüzünde Cumhuriyete Sahip Çık yazılı tişört giydirdiği gerekçesiyle sorusturma açılmıştı.
H.Ö.Ç.'e gönderilen ceze tebliğinde şu ifadeler kullanıldı:
Okul idaresinin haberi olmadan il dışına çıkarak,13 Mayıs 2007 Pazar günü İzmir'de yapılan Cumhuriyet mitinğine katıldığınız, okul idaresinin karşı çıkmasına ve yapılan uyarıyı hiçe sayarak, İzmir'den getirdiğiniz ön yüzünde Atatürk ,arka yüzünde Cumhuriyete sahip çık yazılı 12 tisörtten 11 tanesininin üzerindeki yazının kapatılarak, okulda yapılan 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarında spor kulübü ögrençilerini giydirdiğiniz sübut bulunmuştur (ortaya çıkmıştır)
Bu nedenle 675 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereğince tehviden1/30 oranında aylıktan kesme cesası ile tecziye edildiniz. (CEZALANDIRILDINIZ)

29/Kasım/2007 Vatan Mehmet Çınar

[monica]

Atatürk’e ve cumhuriyete sahip çıkan!

Atatürk’e “deccal” diyen tarikat şeyhini övmek için “sempozyum” düzenleyenlere soruşturma yok...
Bu “sempozyum”a sponsor olarak maddi destek veren kamu kuruluşu THY’nin yöneticilerine soruşturma yok...
Seviye tespit sınavında uzmanlık gerektiren dini içerikli sorular soran Kocaeli Milli Eğitim Müdürlüğü’ne soruşturma yok...
Ama...
Öğrencilerine ön yüzünde Atatürk resmi, arka yüzünde ’Cumhuriyete Sahip Çık’ yazılı tişört dağıtan öğretmene soruşturma da var, ceza da!
Bu devletin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, rejimi de “cumhuriyet” değil ya; bir öğretmenin işi, Atatürk ve cumhuriyet sevgisini öğrencilerine aşılamak olamaz...
Bu yüzden suçludur Isparta’daki bir okulda öğretmenlik yapan Halil İbrahim Özçimen...
Hele hele bir de İzmir’deki “Cumhuriyet Mitingi”ne katılmıştır ki, bu suçların en büyüğüdür!
Bu kararın altında imzası bulunan Isparta Milli Eğitim Müdürü’nü ve Isparta Valisi’ni bu kadar “hoşgörülü” olmamaya davet ediyorum.
Maaşının kesilmesi yetmez, asın gitsin beyler; neden besliyorsunuz bu cumhuriyet öğretmenini?

29/Kasım/2007 Vatan Musafa Mutlu

[Av.Dilek Kuzulu Yüksel]

Sayın Sezen, konular farklı olduğu ve birbirinden bağımsız olarak değerlendirilmesi gerektiği için iletilerinizi ayrı bir başlık altına taşıdım.

[Adıkutlu]

ATATÜRK tişörtü giydiren öğretmene maaş cesası

H.Ö.Ç.'e gönderilen ceze tebliğinde şu ifadeler kullanıldı:
Okul idaresinin haberi olmadan il dışına çıkarak,13 Mayıs 2007 Pazar günü İzmir'de yapılan Cumhuriyet mitinğine katıldığınız, okul idaresinin karşı çıkmasına ve yapılan uyarıyı hiçe sayarak, İzmir'den getirdiğiniz ön yüzünde Atatürk ,arka yüzünde Cumhuriyete sahip çık yazılı 12 tisörtten 11 tanesininin üzerindeki yazının kapatılarak, okulda yapılan 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarında spor kulübü ögrençilerini giydirdiğiniz sübut bulunmuştur (ortaya çıkmıştır)
Bu nedenle 675 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereğince tehviden1/30 oranında aylıktan kesme cesası ile tecziye edildiniz. (CEZALANDIRILDINIZ)

29/Kasım/2007 Vatan Mehmet Çınar

Bu olayda; Cumhuriyet' e sahip çıkmanın neredeyse suç olduğu bir dönemde ve suç unsuru olarak da (il sınırlarını izinsiz terk etme gibi bir suçlama işin göstermelik yönü) Atatürk baskılı tişört (yanlış hatırlamıyorsam, o tişörtte Bayrağımız da var) giymek olduğunu düşündüğümde, nereden nereye geldiğimizi ve nereye doğru gittiğimizin bir göstergesi...

Hukukçu değilim, Ceza hukukundan da anlamam. Ancak bence isnat edilen suç, başlı başına kendisi bir suç. Hemde devlete ve Anayasaya karşı işlenmiş ... Yapılan işlemin idari bir işlem olduğunu biliyorum. Ancak isnat edilen suç, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak insan haysiyetini ve onurunu kırıcı niteliktedir. Yanılıyormuyum?
Ben o öğretmenin yerinde olsam ilgililer hakkında Cumhuriyet Savcısına suç duyurusunda bulunurum.

[Erdoğan Kırcalı]

Bulunduğumuz dönem itibariyle çok hassas bir konu ancak olaya salt Atatürk düşmanlığı yapılıyor gözüyle bakmanın da yanlış olduğunu düşünüyorum.
Verilen ceza nedeninin Atatürk resimli tişortu giydirmekten değil idarenin kararına aykırı davranmaktan olduğu belirtilmiş.Okul idaresi ortak bir kıyafet belirlemiş ise buna karşı çıkılmasının yolu doğrudan eylem değildir.
Haberde Atatürk ile ilgili hassasiyet kaşınmaya çalışılmış gibi görüyorum.

saygılar

[Adıkutlu]

Bulunduğumuz dönem itibariyle çok hassas bir konu ancak olaya salt atatürk düşmanlığı yapılıyor gözüyle bakmanın da yanlış olduğunu düşünüyorum.
Verilen ceza nedeninin Atatürk resimli tişortu giydirmekten değil idarenin kararına aykırı davranmaktan olduğu belirtilmiş.Okul idaresi ortak bir kıyafet belirlemiş ise buna karşı çıkılmasının yolu doğrudan eylem değildir.
Haberde Atatürk ile ilgili hassasiyet kaşınmaya çalışılmış gibi görüyorum.

saygılar

Sayın Ekircali ; Tamam, varsayalım haberi yapan gazeteci olayı biraz abartmış olsun. Bizlerde okuduklarımızın etkisinde kalarak haksız yere tepki vermiş olalım. Buraya kadar olanı anlarım. Ancak kesilen fatura ortada... Sizce, öğrencilere giydirilen tişörtle; öğrenci, öğretmen, okul ve Milli eğitim ne gibi bir zarar görmüş olabilir?
Burada iyi niyet söz konusu olsaydı, kişi şifaen uyarılır, gerekirse bir uyarı verilir (bir disiplinsizlik varsa) ve olay orada kapanırdı. Acaba idarecilerimiz, devrim kanunlarına ve yasalara aykırı giyinen bazı öğrenci, öğretmen ve memurlar için de aynı uygulamayı yapıyor mu? Yapıyorsa mesele yok. Ancak siz de biliyorsunuz ki hayır... Hatta, yasaları uygulamak isteyenlerin gereği yapılıyor. Unutmamak lazım ki, Hukuk herzaman ve herkese lazım.

Saygılarımla.

[Erdoğan Kırcalı]

Sn.adıkutlu;haklısınız.Ben az önceki yazdıklarımda sadece,verilen cezanın nedeninin Atatürk resimli tişört giymek değil,okul idaresinin belirlediğinden farklı bir kıyafet giydirilmesi olduğunu unutmamak gerektiğini belirtmek istedim.

[Av.Dilek Kuzulu Yüksel]

Okul idaresinin haberi olmadan il dışına çıkarak,13 Mayıs 2007 Pazar günü İzmir'de yapılan Cumhuriyet mitinğine katıldığınız, okul idaresinin karşı çıkmasına ve yapılan uyarıyı hiçe sayarak, İzmir'den getirdiğiniz ön yüzünde Atatürk ,arka yüzünde Cumhuriyete sahip çık yazılı 12 tisörtten 11 tanesininin üzerindeki yazının kapatılarak, okulda yapılan 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarında spor kulübü ögrençilerini giydirdiğiniz sübut bulunmuştur (ortaya çıkmıştır)
Bu nedenle 675 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereğince tehviden1/30 oranında aylıktan kesme cesası ile tecziye edildiniz. (CEZALANDIRILDINIZ)

Eğer gerçekten öğretmene tebliğ edilen yazı bu şekildeyse, cezanın siyasi olduğu ayan beyan ortadadır. "Okul yönetiminin kararına aykırı davranmak" ibaresi kanımca yeterli olmalıydı. Üzerine basa basa Atatürk resimli tişörtler öne sürülüyorsa, İzmir'den getirtildiğine kadar ayrıntıya yer veriliyorsa, burada cezaya konu olayın ne olduğu sorunu ortaya çıkar.

Cezaya konu olay, okul idaresine karşı çıkmak, okul idaresinin kararlarına aykırı davranmak mıdır, yoksa Atatürk resimli tişörtler giydirmek midir?.. Aynı soruyu miting için de sorabiliriz. Cezaya konu olay öğretmenin izinsiz şehir dışına çıkması mıdır, yoksa Cumhuriyet Mitingi'ne katılması mıdır?..

[monica]

Kara çarşaflı eğitim!

Bazı bürokratların Atatürkçü aydınları sindirme operasyonunun son örneği Ispartalı öğretmenin başına gelenlerdi. Dün onun öyküsünü yazdıktan sonra, Nazilli Halk Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı, 30 yıllık öğretmen Ahmet Dal’dan bir elektronik posta iletisi aldım. Bu iletiyi yayınlamak için izin istedim kendisinden. Verdiği yanıt, “Gerekirse bedel de öderim. Adımı açıklamanızda, hiçbir sakınca yok” oldu... İşte Ahmet öğretmenin anlattıkları:

“Kurumumda kara çarşaflı öğrencilerin derse girdiğini görünce öğretmene, ‘Bu kılık kıyafetle nasıl derse alıyorsun?’ diye sordum. Bana okul müdürünün izin verdiğini söyledi. Konuyu Haziran 2007’deki Öğretmenler Kurulu’na getirdim. Ama konuşmalarımı tutanaklara geçirtmediler. Ardından tüm görev ve yetkilerimi elimden alarak beni pasifize ettiler. İşin acı tarafı hiçbir öğretmen bu konuda konuşmuyor.”


***
Bakalım Nazilli Milli Eğitim Müdürü ne yapacak? Cesur, Atatürkçü öğretmen Ahmet Dal hakkında mı, yoksa kara çarşafa izin veren öğretmenler hakkında mı soruşturma başlatacak?

30/Kasım/2007 Vatan. Mustafa Mutlu

[Av.Mehmet Nedim Yaz]

ATATÜRK tişörtü giydiren öğretmene maaş cesası

Isparta'da öğrencilerine üzerinde ATATÜRK resmi olan tişört giydirdiği için hakkında sorusturma başlatılan beden eğitimi öğretmeni İ.Ö,maaş kesme cesasına çarptırıldı.
H.İ.Ö. hakkında,13 Mayıs'ta İzmir'de yapılan Cumhuriyet Mitingi'ne katıldığı ve 19 Mayıs törenlerinde öğrencilerine ön yüzüde Atatürk potresi,arka yüzünde Cumhuriyete Sahip Çık yazılı tişört giydirdiği gerekçesiyle sorusturma açılmıştı.
H.Ö.Ç.'e gönderilen ceze tebliğinde şu ifadeler kullanıldı:
Okul idaresinin haberi olmadan il dışına çıkarak,13 Mayıs 2007 Pazar günü İzmir'de yapılan Cumhuriyet mitinğine katıldığınız, okul idaresinin karşı çıkmasına ve yapılan uyarıyı hiçe sayarak, İzmir'den getirdiğiniz ön yüzünde Atatürk ,arka yüzünde Cumhuriyete sahip çık yazılı 12 tisörtten 11 tanesininin üzerindeki yazının kapatılarak, okulda yapılan 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarında spor kulübü ögrençilerini giydirdiğiniz sübut bulunmuştur (ortaya çıkmıştır)
Bu nedenle 675 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereğince tehviden1/30 oranında aylıktan kesme cesası ile tecziye edildiniz. (CEZALANDIRILDINIZ)

29/Kasım/2007 Vatan Mehmet Çınar

Anayasanın 12.maddesi gereği “Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir.Temel hak ve hürriyetler, kişinin topluma, ailesine ve diğer kişilere karşı ödev ve sorumluluklarını da ihtiva eder..
Anayasanın 23.maddesi gereği “Herkes, …..seyahat hürriyetine sahiptir.
Anayasanın 25.maddesi gereği “Herkes ,düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir.Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse,…… düşünce kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz.
Anayasanın 34.maddesi gereği;”Herkes …önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir…Bu hak ancak anayasada tek tek belirlenmiş nedenlerle ve kanunla sınırlandırılabilir…

İlgili yazıda bahsedilen haber ve içeriği şayet doğru ise ;
Cumhuriyet Mitingine katılan öğretmenin bu eylemiyle; Anayasanın 12.maddesinde sözü edilen “topluma,ailesine ve diğer kişilere karşı ödev ve sorumluluğu içinde temel hak ve hürriyetini Anayasanın 34.maddesine gereğince kullanmayı amaçlayarak toplantı ve gösteri yürüyüşüne katıldığının kabul edilebileceği,
Öğretmen hakkında tesis edilen disiplin cezasının gerekçesinde yukarıda sözü edilen Cumhuriyet mitingine katılma eylemine değinilmiş olmakla aynı zamanda öğretmenin Anayasanın 25.maddesi ile koruma altına alınan düşünce ve kanaat hürriyetini açıklama ,kullanma eyleminden ötürü bir kimsenin düşünce ve kanaatleri sebebiyle “kınanamayacağı ve suçlanamayacağı ” anayasal hükmüne rağmen anılan cezayla bir nevi bu amir hükme aykırı tutum sergiler nitelikte bir kanaat oluşmasına sebebiyet verildiği,
Söz edilen öğretmenin Hafta sonu tatili olan Pazar günü bağlı olduğu idarece önceden göreviyle ilgili görevlendirilmemiş olması halinde şehir dışına çıkma tercihini kullanmasıyla Anayasanın 23.maddesinde ifade edilen seyahat özgürlüğünü kullandığından söz edilebileceği,her ne kadar ilgili öğretmen önceden şayet izin almamış ise bu eylemiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 125/C- g bendi gereğince” İkamet ettiği ilin hudutlarını izinsiz terk etmek “hükmünü ihlal niteliğinde kabul edilebilse bile alt kanunlarda hak ve hürriyetler belirlenirken ya da sınırlandırılırken her zaman temel hak ve hürriyetlerin kaynağı olan anayasal hükümlerin esas alınması gerektiği,belirleme ve sınırlandırmaların anayasal hükümlerin lafzına ve ruhuna uygun ve de hakların özüne dokunulmaksızın,uygulamada bunların kullanımını güçleştirmeyecek,yetkili merci ya da kişilerce de hakkın sınırlandırılması esnasında yetkilerini kötüye kullanmalarını önleyecek tarzda düzenlemeler içermesi gerektiği,
657 sayılı yasanın 125/C-g bendi gereğince verilen cezanın belirtilen nedenlerle İdari Yargıda dava konusu yapılması halinde cezaya dayanak ilgili maddenin Anayasa aykırılığı Anayasa mahkemesinde iddia ve dava konusu yapılabileceği en azından 657 sayılı yasanın ilgili maddesinin ne derecede Anayasanın temel hükümlerine uygun olduğunun davada tartışma konusu yapılması ve değerlendirilmesi gerektiği inancındayım.
Olayın diğer boyutu değerlendirildiğinde;Bir tarafta Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor BAYRAMI ilan edilmiş bir günde günün anlam ve önemine de ters düşmeyen tam tersine kutlamanın anlam ve önemini de pekiştirebilecek tarzda ön yüzünde Atatürk arka yüzünde Cumhuriyete sahip çık yazılı tişört öte tarafta “tek tip kıyafet” giyme zorunluluğuna ilişkin bir düzenleme ve bu düzeni sağlamaya yönelik bir emir…
Bir taraf günün anlam ve önemine uygun duygu ve düşünceleri doğrultusunda hareket ederken bayramın var oluş esasına ters düşmeyen hareketle usulü çiğnemekte diğer taraf düzene karşı gelmeyi görev bilinciyle bu yönüyle usule uygun cezalandırmakta…İşin içinden çıkmak hakikaten zor olsa da
SONUÇ OLARAK ;OLAYDAKİ HAKLARIN,ÖZGÜRLÜKLERİN VE YETKİLERİN KULLANILMASINDA TARAFLARIN DÜRÜSTLÜK KURALLARINA UYGUN HAREKET EDİP ETMEDİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE TAKDİRİNİN BÜYÜK ÖNEM TAŞIDIĞI KANAATİNDEYİM..