Alıntı:
mehmet emin sezen rumuzlu üyeden alıntı
ATATÜRK tişörtü giydiren öğretmene maaş cesası
Isparta'da öğrencilerine üzerinde ATATÜRK resmi olan tişört giydirdiği için hakkında sorusturma başlatılan beden eğitimi öğretmeni İ.Ö,maaş kesme cesasına çarptırıldı.
H.İ.Ö. hakkında,13 Mayıs'ta İzmir'de yapılan Cumhuriyet Mitingi'ne katıldığı ve 19 Mayıs törenlerinde öğrencilerine ön yüzüde Atatürk potresi,arka yüzünde Cumhuriyete Sahip Çık yazılı tişört giydirdiği gerekçesiyle sorusturma açılmıştı.
H.Ö.Ç.'e gönderilen ceze tebliğinde şu ifadeler kullanıldı:
Okul idaresinin haberi olmadan il dışına çıkarak,13 Mayıs 2007 Pazar günü İzmir'de yapılan Cumhuriyet mitinğine katıldığınız, okul idaresinin karşı çıkmasına ve yapılan uyarıyı hiçe sayarak, İzmir'den getirdiğiniz ön yüzünde Atatürk ,arka yüzünde Cumhuriyete sahip çık yazılı 12 tisörtten 11 tanesininin üzerindeki yazının kapatılarak, okulda yapılan 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarında spor kulübü ögrençilerini giydirdiğiniz sübut bulunmuştur (ortaya çıkmıştır)
Bu nedenle 675 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereğince tehviden1/30 oranında aylıktan kesme cesası ile tecziye edildiniz. (CEZALANDIRILDINIZ)
29/Kasım/2007 Vatan Mehmet Çınar
Anayasanın 12.maddesi gereği “Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir.Temel hak ve hürriyetler, kişinin topluma, ailesine ve diğer kişilere karşı ödev ve sorumluluklarını da ihtiva eder..
Anayasanın 23.maddesi gereği “Herkes, …..seyahat hürriyetine sahiptir.
Anayasanın 25.maddesi gereği “Herkes ,düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir.Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse,…… düşünce kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz.
Anayasanın 34.maddesi gereği;”Herkes …önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir…Bu hak ancak anayasada tek tek belirlenmiş nedenlerle ve kanunla sınırlandırılabilir…
İlgili yazıda bahsedilen haber ve içeriği şayet doğru ise ;
Cumhuriyet Mitingine katılan öğretmenin bu eylemiyle; Anayasanın 12.maddesinde sözü edilen “topluma,ailesine ve diğer kişilere karşı ödev ve sorumluluğu içinde temel hak ve hürriyetini Anayasanın 34.maddesine gereğince kullanmayı amaçlayarak toplantı ve gösteri yürüyüşüne katıldığının kabul edilebileceği,
Öğretmen hakkında tesis edilen disiplin cezasının gerekçesinde yukarıda sözü edilen Cumhuriyet mitingine katılma eylemine değinilmiş olmakla aynı zamanda öğretmenin Anayasanın 25.maddesi ile koruma altına alınan düşünce ve kanaat hürriyetini açıklama ,kullanma eyleminden ötürü bir kimsenin düşünce ve kanaatleri sebebiyle “kınanamayacağı ve suçlanamayacağı ” anayasal hükmüne rağmen anılan cezayla bir nevi bu amir hükme aykırı tutum sergiler nitelikte bir kanaat oluşmasına sebebiyet verildiği,
Söz edilen öğretmenin Hafta sonu tatili olan Pazar günü bağlı olduğu idarece önceden göreviyle ilgili görevlendirilmemiş olması halinde şehir dışına çıkma tercihini kullanmasıyla Anayasanın 23.maddesinde ifade edilen seyahat özgürlüğünü kullandığından söz edilebileceği,her ne kadar ilgili öğretmen önceden şayet izin almamış ise bu eylemiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 125/C- g bendi gereğince” İkamet ettiği ilin hudutlarını izinsiz terk etmek “hükmünü ihlal niteliğinde kabul edilebilse bile alt kanunlarda hak ve hürriyetler belirlenirken ya da sınırlandırılırken her zaman temel hak ve hürriyetlerin kaynağı olan anayasal hükümlerin esas alınması gerektiği,belirleme ve sınırlandırmaların anayasal hükümlerin lafzına ve ruhuna uygun ve de hakların özüne dokunulmaksızın,uygulamada bunların kullanımını güçleştirmeyecek,yetkili merci ya da kişilerce de hakkın sınırlandırılması esnasında yetkilerini kötüye kullanmalarını önleyecek tarzda düzenlemeler içermesi gerektiği,
657 sayılı yasanın 125/C-g bendi gereğince verilen cezanın belirtilen nedenlerle İdari Yargıda dava konusu yapılması halinde cezaya dayanak ilgili maddenin Anayasa aykırılığı Anayasa mahkemesinde iddia ve dava konusu yapılabileceği en azından 657 sayılı yasanın ilgili maddesinin ne derecede Anayasanın temel hükümlerine uygun olduğunun davada tartışma konusu yapılması ve değerlendirilmesi gerektiği inancındayım.
Olayın diğer boyutu değerlendirildiğinde;Bir tarafta Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor BAYRAMI ilan edilmiş bir günde günün anlam ve önemine de ters düşmeyen tam tersine kutlamanın anlam ve önemini de pekiştirebilecek tarzda ön yüzünde Atatürk arka yüzünde Cumhuriyete sahip çık yazılı tişört öte tarafta “tek tip kıyafet” giyme zorunluluğuna ilişkin bir düzenleme ve bu düzeni sağlamaya yönelik bir emir…
Bir taraf günün anlam ve önemine uygun duygu ve düşünceleri doğrultusunda hareket ederken bayramın var oluş esasına ters düşmeyen hareketle usulü çiğnemekte diğer taraf düzene karşı gelmeyi görev bilinciyle bu yönüyle usule uygun cezalandırmakta…İşin içinden çıkmak hakikaten zor olsa da
SONUÇ OLARAK ;OLAYDAKİ HAKLARIN,ÖZGÜRLÜKLERİN VE YETKİLERİN KULLANILMASINDA TARAFLARIN DÜRÜSTLÜK KURALLARINA UYGUN HAREKET EDİP ETMEDİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE TAKDİRİNİN BÜYÜK ÖNEM TAŞIDIĞI KANAATİNDEYİM..