C. Bilgilendirilme (Habere Ulaşma) Hakkı
2.
Komisyon Karar ve Raporları
Habere ulaşmaya getirilen sınırlamalarla ilgili olarak,
Komisyon, 1997 Mart ayında, başvuranlar (bir gazeteci, bir üretim
şirketi, bir gazeteciler birliği ve bir televizyon kanalı) tarafından
gerçekleştirilen bir ceza davasıyla ilgili bir röportajda, comptemt
of court’a (mahkeme kararına uyma yükümlülüğüne) ilişkin 1981
tarihli İngiliz Kanunu çerçevesinde getirilen sınırlamalara konusundaki
iki başvuruyu inceledi. Komisyon bu iki başvurunun 10. madde açısından
kabul edilemez olduğunu beyan etti.
Komisyon’a göre, 10. maddenin 1. paragrafı, herşeyden
once haber kaynaklarına ulaşmayı esas almışsa da, bir gazetecinin bir
mahkeme nezdinde tanınma belgesi almasının bazı koşullara bağlanması,
tek başına haber alma ve verme hakkına müdahale oluşturmaz.
Divan’ın bilgilendirilme alanındaki içtihatını
geliştirerek, Komisyon, 1996 Mayıs ayında, 10. maddenin, bir resmi makam
tarafından kamu yararı olan bir sorun konusunda özel bir biçimde
bilgilendirilme hakkını güvence altına almadığına karar verdi (bu
davada, Avrupa Birliğine Avusturya ve Finlandiya’nın alınması hakkında
bilgilendirme konusu söz konusu idi).
Komisyon, 1997 Nisan ayında, bir şirketin, mali
kurumlara bilgi (istihbarat hizmeti) pazarlamak amacıyla kredi isteminde
bulunma ihtimali olan kişiler hakkında bilgi toplamak (istihbarat
hizmeti) için adli arşivleri incelemeye yönelik izin talebinin
reddedilmesine ilişkin başvurunun kabul edilemez olduğunu beyan etti.
Komisyona göre :
Sözleşmenin 10. maddesi, herhangi bir kişi veya şirkete (...),
başkasının malvarlığının durumu hakkında bilgilerin bulunduğu arşivlere
ulaşma konusunda ne mutlak bir hak tanır, ne de, resmi makamların
istemde bulunan herhangi bir kimseye bir başkasının malvarlığının durumu
hakkında bilgi verme yükümlülüğü bulunmaktadır.
Daha geniş bir kapsamda, özellikle yayınlara veya kitle
iletişim araçlarına ulaşma konusundaki sınırlama veya yasaklamalarla
karşılaşan hükümlüler tarafından, Komisyona, çok sayıda başvuru yapıldı.
Komisyon, çoğu zaman, bu tür sınırlamaların, yasaya uygun şekilde
hürriyetten yoksun bırakmanın «ayrılmaz sınırlandırılmalarını
» oluşturduğuna ve bu nedenle Sözleşmeye aykırı
olmadıklarına karar verdi.
|