Cinsel ilişki ve tehdit

[celikhan]

Merhabalar,

Bir arkadaşım kız arkadaşı ile yaklaşık olarak iki sene önce cinsel birliktelik yaşamışlar bir takım problemler nedeniyle ayrılmışlar ve kız arkadaşı ayrılıktan 10 gün sonra suç teşkil eden bir takım davranışlar da bulunmuş, "ya bana 10 bin tl verirsin yada seni tecavüz ettin diye şikayet ederim hapislerde sürünürsün demiş." ve sms ile tehdit etmiş 1 gün sonra kimliği belirsiz iki kişi tarafından arkadaşım darp edilmiş "darp raporu, tehdit sms ve kamera görüntüleri mevcut." ve kız savcılığa suç duyurusunda bulunmuş bunuda sms olarak seni mahkemeye verdim sürün bana tecavüz ettin şeklinde sms göndermiş. Olaylar 1 hafta önce "seni çok seviyorum, sensiz yaşamak istemiyorum" şeklinde arkadaşıma mesaj göndermiş.

Benim anladığım kadarıyla ve arkadaşımın ağzın dan dinlediğim kadarıyla bunlar yaklaşık 2 senedir sevgililermiş sonra ayrılmışlar kız bakireydim zorla ilişkiye girdin benimle diyormuş ve aileleri de konuşmuş fakat sonuca varılmamış, arkadaşım karşı taraftan şikayetci darp ve tehdit içerikli sms den dolayı.

Avukattan destek alıyor fakat fikir amaçlı forumu yazmak istedim sizce akıbet ne olur.

Teşekkürler.

[Ekrem Sencer]

Soruda anlattığınız iddiaya göre burada TCK.nın 107. maddesinde zikredilen ''Şantaj'' suçu ile birlikte ''İftira'' suçunun kanuni unsurları itibariyle soruşturma makamınca değerlendirileceğini sanıyorum. Zira, anlattıklarınızdan hareketle, ''kişinin hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından bahisle başkasını zorlamak'' (Asliye Ceza Davaları-Yargıtay Savcısı Muzaffer Hatipoğlu-Yargıtay Savcısı Ali Parlar-Ankara-2008-sf: 226) şeklinde kaynaklarda ifade edilen şantaj suçunun kanuni unsurlarından bahsedilebilir. Bundan başka şayet kanuni mercilere şikayet konusu yapılan iddia ve olayın gerçekle alakasının olmadığı yapılan soruşturma sonucunda anlaşılması halinde, iddia sahibi hakkında ayrıca ''iftira'' suçundan da soruşturma başlatılabileceğini düşünüyorum. Bu suç ise TCK.nın 267. maddesinde tanımlanmıştır. Konu ile ilgili bölümleri şöyledir:

''(1) Yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği hâlde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idarî bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Fiilin maddî eser ve delillerini uydurarak iftirada bulunulması hâlinde, ceza yarı oranında artırılır.

(3) Yüklenen fiili işlemediğinden dolayı hakkında beraat kararı veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş mağdurun aleyhine olarak bu fiil nedeniyle gözaltına alma ve tutuklama dışında başka bir koruma tedbiri uygulanmışsa, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(4) Yüklenen fiili işlemediğinden dolayı hakkında beraat kararı veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş olan mağdurun bu fiil nedeniyle gözaltına alınması veya tutuklanması hâlinde; iftira eden, ayrıca kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin hükümlere göre dolaylı fail olarak sorumlu tutulur.

(5) Mağdurun ağırlaştırılmış müebbet hapis veya müebbet hapis cezasına mahkûmiyeti hâlinde, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis cezasına; süreli hapis cezasına mahkûmiyeti hâlinde, mahkûm olunan cezanın üçte ikisi kadar hapis cezasına hükmolunur.

(6) Mağdurun mahkûm olduğu hapis cezasının infazına başlanmış ise, beşinci fıkraya göre verilecek ceza yarısı kadar artırılır.

(7) İftira sonucunda mağdur hakkında hapis cezası dışında adlî veya idarî bir yaptırım uygulanmışsa; iftira eden kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(8) İftira suçundan dolayı dava zamanaşımı, mağdurun fiili işlemediğinin sabit olduğu tarihten başlar. ''

[celikhan]

Sayın, Ekrem Sencer öncelikle çok açıklayıcı bir cevap vermişsiniz. Teşekkür ederim.

Kız kendini tamamen mağdur gibi gösteriyor fakat sms kayıtlarına bakıldığı zaman nasıl bir oyun çevirdiği anlaşılıyor, amacı çıkar sağlamak arkadaşımın anlatımı bu doğrultuda soruşturma aşamasında doğru, yanlış ortaya çıkacaktır tabi.

[özlem04]

Soruda anlattığınız iddiaya göre burada TCK.nın 107. maddesinde zikredilen ''Şantaj'' suçu ile birlikte ''İftira'' suçunun kanuni unsurları itibariyle soruşturma makamınca değerlendirileceğini sanıyorum. Zira, anlattıklarınızdan hareketle, ''kişinin hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından bahisle başkasını zorlamak'' (Asliye Ceza Davaları-Yargıtay Savcısı Muzaffer Hatipoğlu-Yargıtay Savcısı Ali Parlar-Ankara-2008-sf: 226) şeklinde kaynaklarda ifade edilen şantaj suçunun kanuni unsurlarından bahsedilebilir. Bundan başka şayet kanuni mercilere şikayet konusu yapılan iddia ve olayın gerçekle alakasının olmadığı yapılan soruşturma sonucunda anlaşılması halinde, iddia sahibi hakkında ayrıca ''iftira'' suçundan da soruşturma başlatılabileceğini düşünüyorum. Bu suç ise TCK.nın 267. maddesinde tanımlanmıştır. Konu ile ilgili bölümleri şöyledir:

''(1) Yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği hâlde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idarî bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Fiilin maddî eser ve delillerini uydurarak iftirada bulunulması hâlinde, ceza yarı oranında artırılır.

(3) Yüklenen fiili işlemediğinden dolayı hakkında beraat kararı veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş mağdurun aleyhine olarak bu fiil nedeniyle gözaltına alma ve tutuklama dışında başka bir koruma tedbiri uygulanmışsa, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(4) Yüklenen fiili işlemediğinden dolayı hakkında beraat kararı veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş olan mağdurun bu fiil nedeniyle gözaltına alınması veya tutuklanması hâlinde; iftira eden, ayrıca kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin hükümlere göre dolaylı fail olarak sorumlu tutulur.

(5) Mağdurun ağırlaştırılmış müebbet hapis veya müebbet hapis cezasına mahkûmiyeti hâlinde, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis cezasına; süreli hapis cezasına mahkûmiyeti hâlinde, mahkûm olunan cezanın üçte ikisi kadar hapis cezasına hükmolunur.

(6) Mağdurun mahkûm olduğu hapis cezasının infazına başlanmış ise, beşinci fıkraya göre verilecek ceza yarısı kadar artırılır.

(7) İftira sonucunda mağdur hakkında hapis cezası dışında adlî veya idarî bir yaptırım uygulanmışsa; iftira eden kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(8) İftira suçundan dolayı dava zamanaşımı, mağdurun fiili işlemediğinin sabit olduğu tarihten başlar. ''

mrb çok önemli bir sorum var kendimle ilgili ama yeni üye olduğum için nasıl soracağımı bilmiyorum yardımcı olurmusunuz?