5237 SAYILI TCK 243 .MADDESİNİN KISA BİR HUKUKİ DEĞERLENDİRMESİ


20.Yüzyılda Teknolojideki hızlı gelişmeler, 21.yüzyılda da artarak devam etmiş, İnsanların hayatına yepyeni imkanlar sağlamıştır. Özellikle Bilişim Teknolojisinin gelişimi ile İş ve Özel hayatta bir çok yenilikler insanların hayatını olumlu yönde etkilemişlerdir. Bilişim alanında ön plana çıkan ilerlemede hiç kuşkusuz Bilgisayarlardır. Bilgisayarların teknoloji olarak hızlı ilerlemesi iş hayatında yeni bir dönem açmıştır. Özellikle İnternet#8217;in dünyada gelişmesi, kullanıcılarının milyonlardan milyarlara ulaşması, iş yaşamını da olumlu etkilemiş ve İnternet artık sanal bir Ticarethane olarak görülmeye başlanmıştır. Hal böyle olunca da Birçok girişimci İnternet yolu ile Müşteri toplama yoluna gitmiş ve günümüzde kullanılan e-ticaret kavramının temelleri atılmıştır.

Günümüzde İnternet yolu ile binlerce firma Ulusal-Uluslar arası hizmet sunmaya başlamışlardır. İnternet yolu ile Ticaret öyle bir hal almıştır ki artık neredeyse internet sayesinde bulunamayacak hiçbir ürün kalmamıştır. Ancak her nimetin bir külfeti vardır prensibi gereği bu gelişiminde bir çok zararları sonradan ortaya çıkmıştır. Özellikle hukuk dışı işlemler ve kanunsuz sayılan bir çok durum bu yolla da hızlı bir şekilde yayılmıştır. İnternet dağıtımında aktif rol oynayan Server#8217;ların başka başka ülkelerde olması ve başka ülkelerin yasalarına tabi olması da bu yolla ortaya çıkan hukuk dışı oluşumları özendirmektedir.

Günümüze geldiğimizde İnternet yolu ile en çok gelir elde edilen ve yasal olmayan kazançlar film ve müzik grubundan oluşmaktadır. Bu kategoriye bilgisayar yazılımlarını da eklemek gerçeği görmek bakımından daha da etkili olacaktır. Özellikle Adult denilen Pornografik görüntü ve ses, yazı, resim sektörü de bu yolla en çok gelir getiren sektör olmuştur.

Bilişim Teknolojisindeki bu olumsuz gelişmeleri gören Bir çok ülke kendi mevzuatlarında değişiklikler yaparak bu olumsuzlukları gidermeye çalışmıştır. Türkiye de ise Eski Ceza Kanunumuzda sonradan eklenen Bilişim suçları ile bu durum önlenmek istenmiştir. Ancak çok iyi bir şekilde kaleme alınmadığı ve tanımlanmadığı için Bilişim suçları ile mücadele etkin olamamıştır. 5237 sayılı Yeni Ceza Kanunumuzda ise bu durum komisyon çalışmaları sırasında daha dikkatli incelenmeye çalışılmıştır. 5237 sayılı Yeni TCK da Bilişim Suçları 2.Kitap, 3.Kısım, 10.Bölüm başlığı altında düzenlenmiştir.

Bizim burada inceleyeceğimiz olan husus ise 5237 sayılı TCK#8217;nın 243. maddesidir. Söz konusu madde aşağıdadır.

TCK Madde 243 - (1) Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren ve orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir.
(2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir.
(3) Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.


Söz konusu madde 3 fıkradan oluşmaktadır. İlk fıkrada suçun tanımı, (Tipiklik), ikinci fıkrada indirim sebebi ve son fıkrada ise arttırım sebebi yer almaktadır.
Suçun oluşabilmesi için öncelikle Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına hukuk dışı yollarla girmek ve orada kalmaya devam etmek gerekmektedir. Bilişim sistemine girme derken buradaki bilişim sistemi, Bilgisayar veya Digital sistemleri kapsamaktadır. Başka bir kimsenin bilgisayarı, başka bir kimseye ait olan web sitesinin içeriğini değiştirme, hack denilen sisteme zarar verme olayları hep bu kapsamda değerlendirilmelidir. Suçun oluşması için sistemin tamamına izinsiz girilmesi veya tüm sistemin ele geçirilmesi gerekmemektedir. Sisteme izinsiz olarak girilmesi ve bu girişin sadece bir kısmına ulaşılması suçun oluşumu için yeterlidir. Hukuk dışı ve İzinsiz girme sonucu o sistemde uzun süre kalmaya gerek yoktur. Makul süre ile izinsiz kalma suç oluşumu için yeterlidir.

Bu suçun cezası ise kanuna göre 1 yıla kadar hapis veya Adli Para cezasıdır. Suçu yargılayacak olan mahkeme ise Sulh Ceza Mahkemesidir. Yetki yönünden ise durum biraz karışık görünmektedir. Şahsi kanaatime göre Şuçun işlendiği yer olan mahkeme yetkilidir. Yani izinsiz ve hukuka aykırı giriş yapan kimsenin yerleşim yerindeki mahkeme yetkilidir. Çünkü kişi eylemi yaptığı an sonuca ulaşmaktadır.


Söz konusu kanunun 2.fıkrasında ise yapılan izinsiz ve hukuka aykırı girişlerin, bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir denilmektedir. Bu halde müşterilerine ücret karşılığı hizmet sunan Bilişim sistemlerine izinsiz ve hukuka aykırı giren kimseler hakkında ise verilecek ceza yarı oranında indirime tabi olacaktır. 3. fıkrada ise,#8221; Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.#8221; Denilmektedir. Bu madde fıkrasında ise izinsiz girilen sistemdeki verilerin yok edilmesi veya değiştirilmesi daha fazla cezalandırılmaktadır. Burada akla ilk gelen şey HACK denilen olaydır. Bazı kimselerin bilişim sistemlerine hukuk dışı girmesi ve o sisteme zarar vermesi, o sistemi kullanılamaz hale getirmesi veya sistemdeki verilerin içeriğini değiştirmesi olayları HACK olarak tanımlanabilir. Örneğin Adalet Bakanlığına ait olan www.adalet.gov.tr web sitesine hukuk dışı ve izinsiz giren bir kimsenin bu sistemin içeriğini tamamen yok etmesi ve onun yerine Kendi şahsi bilgilerini koyması. Bu gibi durumlarda ise Kanun bu suçu işleyenleri daha ağır bir şekilde cezalandıracaktır.

Ancak her ne kadar Bilişim Sistemlerini korumak için bu şekilde bir önlem alınsa da 5237 sayılı TCK#8217;nın 51 ve 52 . maddeleri gereğince Mahkemece verilecek olan Hapis Cezaları, Şartları varsa Ertelenebileceklerdir. Hal böyle olunca da 51. maddedeki şartları taşıyan kişiler hapis cezasını infaz yerine Erteleme sayesinde yine serbest kalacaklardır. Bu durum hiç şüphesiz bu suçla ilgili mücadelede önemli bir engel oluşturacaktır. Şahsi kanaatim söz konusu kanun maddesinin Erteleme sınırından çıkartılmasının bu suçla mücadelede daha yararlı olacağıdır. Adli Para Cezasının ise Daha ağır uygulanması suçun önlenmesinde Caydırıcılık bakımından etkin olacaktır.


06/12/2005 Written by Hukukcu_24