+ Konuyu Yanıtla
1 den 2´e kadar toplam 2 ileti bulundu.
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Dec 2007
    İletiler
    12
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Kamu görevlisine sair tehdit ve hakaret ( bende kamu görevlisiyim)

    Sayın İlgililer;

    Genel çevre içerisindeki diyalog yönlü fikir alışverişlerinde sorunum ile ilgili her yol sizlerin bu sitenizin tavsiyesinde idi. Bu bakımdan sizlere her kesimin olumlu takdirleri nedeniyle müteşekkirliğimi de iletmek istiyorum. İlgileneceğinizden hiçbir kuşkumun olmadığı sorunumu kısa olmasına riayet göstermeme rağmen özet acizi olarak sizlere aktarmak istiyorum.

    25.11.2009 tarihi içerisinde 2005 doğumlu kızımı sabah saatlerinde başlayan karın sancıları, bulantı - aralıklı ve sık kusma şeklindeki rahatsızlığı neticesinde Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalına muayene ettirmek üzere götürdüm. Poliklinik içerisinde ayakta yapılan tedavi sonrasında hiçbir tahlil vs yaptırılmadan reçeteye yazılan bir ilaçla muayenesinin tamamlandığı, yazılan ilacın da yatarken bir kaşık verilmek suretiyle kullanılacağı belirtildi. Aradan geçen azami iki saat içerisinde çocuğumun kusma ve bulantılarında görülen ciddi artış sonrasında halsizlik,ateş ve baygınlık ta görülünce bu sefer Özel Çocuk Merkezine götürdüm. Adı geçen merkez içerisinde Dr. XX’ in yapmış olduğu muayene ve tahliller sonrasında serum ve diğer müdahalelerle müşahede altında tutulan kızım aynı günün gece yarısına doğru iyi halli olarak taburcu edildi. Ertesi sabah tekrardan nükseden ve mevcut rahatsızlığına ilaveten çıkan yüksek ateş sonrasında tekrardan Özel Çocuk Merkezindeki aynı doktora götürdüm. Burada yapılan muayene sonrasında üçlü enfeksiyon türünde bir rahatsızlığı olduğunu ve ateşin çıkmasının ve yükselmesinin bu nedene dayalı olduğunu, tekrardan serum türü yatıştırıcılarla tedavinin uygulanmasının sadece geçici önlem mahiyetinde kalacağını,bu nedenle asgari 2–3 gün kadar yatışlı müşahede altında tutulması gerekebileceği, yataklı ünitelerini olmadığından dolayı yataklı bir hastaneye sevk edilmesi gerektiğini ileterek, çocuğumun annesinin de 24.11.2009 tarihinden beri Tıp Fakültesinde Enfeksiyon nedenli olarak yatıyor olmasının da etkisi ile Anne – Kız hastaların birbirlerine yakın merkezlerde tutulmasının her iki taraf içinde gerek psikolojik gerekse maneviyat babında daha uygun olacağını ileterek, çocuğun genel durumunun yanısıra rahatsızlıklarını tanılarını vs belirten bir sevk mektubu ile birlikte 26.11.2009 tarihinde 12:30 sularında çocuğumun tekrardan Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalına girişi yapılmıştır.

    İlk aşamada alınan tahliller süresince geçici müşahede altında tutulan kızım aynı günün akşamında Domuz gribi başlangıcı teşhisi ve Yüksek Ateş durumu halen mevcut ve de baygınlık belirtileri içerisinde taburcu edilmiştir. Bu taburcu işlemleri esnasında aynı hastanede yatan eşimin ısrarla ateş ölçme talepleri sonrasında 38,5 ila 39,5 arasında gezen yüksek ateş durumuna rağmen yapabilecekleri başka hiçbir şeyin olmadığı, ve hatta -hiç etik bulmadığım- her nereye götürülürse götürülsün hiçbir şey yapılamayacağı iddiası ile taburcu edilmesindeki kararlılığını gösteren doktorun ardından sevk edilme gerekçemizle oluşan çelişkisi itibariyle Başhekimlik vekaletini yürüten yetkili kişi ile temasa geçtim.

    İlgili yetkiliye durumumuzu tekrardan detayları ile aktarıp gelinen durumun hastanın genel durumu itibariyle uygun olup olmadığı konusunda çekincelerimin bulunduğunu ve bu taburcu edilişinin tutanaklara geçirilmesini bizzat rica ile talep ettim. Bu yetkili kişi de sorunumuz karşısında yapabileceği bir şeyin olmadığını, talep ettiğimiz tutanağın mümkün olmadığını, sadece dilekçe yazabileceğimizi ifade etmiştir. Bunun üzerine bendeniz kendilerinin ifadesine nazaran, bu durum karşısında bir şey yapabilecek diğer yetkili kişilerin irtibat ve ilgilerini rica ettiğimde ise bana “- saat 19.30, farkında mısınız” şeklinde neye alamet olduğunu anlayamadığım bir zaman dilimi hatırlatma ifadesi ile birlikte ilgisiz ve müdahalesiz kalmıştır. Kollarımda gittikçe ateşler içinde kalan ve tüm samimiyetimle belirtmek isterim ki üzerimdeki gömleğimi bile ıslatacak derecede ateşi olan ve yüzü yanağı pespembe olan kızımın bu şekilde taburcu edilmesini bir insan, bir vatandaş ve bir baba olarak kabul edemedim. Annesinin Enfeksiyon Hastalıkları servisinde gebelik durumunun da zorunluluğu nedeniyle ciddi bağlamda hayati tehlike ile yatıyor olması, şahsımın da refakat türünde eşimin yakınlarında bulunma zorunluluğumun bulunduğunun ilgili şahısların bilgileri dahilinde olmasına rağmen, önerilen kararı etik kurallarına uygun bulamadım.
    Yetkili kişinin en azından üzerinde bulundurduğu statüsü (Hemşirelik) gereği yanı sıra insanlık vazifesi, görev zorunluluğu gibi uzatılabilecek tesirlerle o esnada kızımın ateşini tekrardan ölçmesini velhasıl bir yanlışlık olması ihtimalini soruşturarak ilgili ve alakalı olabilmesini beklerdim. Bu vesileyle belirtilen tarihler içerisinde iki kez tam iyileşme belirtilemeden ve de teşhisleri kesin olarak belirleyemeden ( domuz gribi başlangıcı teşhisi tabiri dışında) taburcu edilmeye çalışılan, hatta ve hatta ikinci kez Tıp Fakültesine girişine sebep olan sevk gerekçesine zıt karara dayanan taburcu işlemi nedeniyle, kızımın tüm müdahalelerini yapan ve yaptıran ilgili Anabilim dalı görevlileri yanı sıra anılan tarihler içerisinde, Hastane yetkilisi konumunda bulunan yetkili kişi ya da kişilerden memnuniyetsizliğimi ve de şikâyetçi olacağımı belirttim.
    Bu gelişmeler sonrasında acele ile Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesine götürdüğüm kızımın ateşi oradaki doktorlar tarafından yapılan muayene tetkik tahlil ve iğneler ve de tedaviler sonrasında düşürülmüş, iyi halli olarak bilinci yerinde bir durumda iken ilaç yazılarak gece vakti taburcu edilmiştir.Ayrıca kalabaklığını da etkisi ile gelişmeler karşısında her vakit getirmemizi de slaık vermişlerdir. Şikâyetçisi olduğumuz Tıp Fakültesine ilk girişimizde kızımın şikâyeti olan karın ağrısı,sancıları yanı sıra kasılmalarına neden olarak, Kadın Doğum Çocuk Hastanesinde Göbek Fıtığı teşhisi konulmuştur. Tıp Fakültesi içerisinde ayakta tedavi ile bu teşhisi koyamamalarını yadırgamamak gerektiği gibi, ikinci girişi sonrasında yapılan tetkik ve tahliller sonrasında bu bulguya rastlayamamaları da manidardı

    Bu tespitlerimi de kısaca durumun bilincinde olan yetkiliye aktardıktan sonra bayram tatili sonrasında bu konunun takipçisi olacağımı ve kendimin de aynı üniversitenin bir personeli olarak bunu hiçbir şekilde hak etmediğimi de iliştirip, karşılaşılan durumların etik olmadığını da ilettim. Bu durumdan sonra çok fazla zaman kaybının kızımın sağlığına ters etki etmesine çekindiğim için çıktığım hastaneden, ardımdan eşimin yatmış olduğu servisin hemşiresine çocuğun doktoru tarafından telefon edilerek benimle görüşmek istediklerini ve yanlarına gelmemi isteyen talepleri olduğunu öğrendik. O esnada ben kızımın diğer hastanede tedavisi içerisinde meşgul idim. Eşim hasta yatağında dahi iletilen bu talebe kendisinin yardımcı olabileceğini iletmesine rağmen gerek olmadığını eşimle görüşmek istediklerini beyan etmişler. Gece yarısından sabaha karşı bir vakit diliminde kızımı eve bırakıp, tekrar eşimin yanına döndüm ve bu taleplerini öğrendim, vaktin uygun olmadığı düşüncesiyle bayram namazından sonra personellerle bayramlaşarak kendilerin yanına da uğradım. Bir banko içerisinde ilgili doktor, dışında da asistanı vardı, benimle görüşmek istediğinizi söylediler dedim, evet dediler, buyurun dedim, ilk cümleye girişi “-dün anneniz çok şey yaptı .” oldu, o anda mudahale ederek “-annemı karıştırmadan konuşun, konuşacaksan annemi karıştırma konuya “ dedim. İkinci cevabı ise” – amaa eşinizde çok büyük terbiyesizlik yaptı” şeklinde fevri idi. “ siz benim eşime terbiyesiz diyemezsiniz, terbiyesiz sizsiniz anladınız mı “ dedim. O esnada yanındaki asistan bir şeyler diyordu, işitme engelli olduğumdan yüz mimik ve dudakların yardımı olmadan algılama sorunu yaşadığımdan ne dediğini anlayamadım ama yüzüne bakınca kaşlarını kaldırmış elleri biraz fevri olarak dayılanma şeklinde mudahale ettiğini gördüm. Kendisine “ hanfendinin konuşma şeklini gördün ona bişi demiyorsunda bana mı diyorsun nasıl iş bu “ dedim. Sonra “lütfen seninle sonra konuşuruz” dedim. Doktora dönerek kendisine “sizin bir ofisiniz odanız yok mu, lütfen geçelim orada görüşelim , burada bu şekilde ayaküstü hoş olmuyor” dedim. Kendisi parmağını banko tezgahına vurarak “hayır burada konuşacaz” dedi. Bende “kusura bakmayın bende konuşmuyorum o zaman, siz beni ne diye çağırdınız ki onu bile anlamadım” derken asistan tel ile görüşüyordu ki teli doktora verdi, doktor teldeki kişiye “ buraya gelmenizi istiyorum, evet, bir durum var vs vs bir şeyler diyordu. Güvenliği çağırıyorlarmış. Bende orada maşallah dedim. ” ne yaptığınızı anlamadım ama hem buraya çağıracaksınız hem bu şekilde anamdan başlayıp avradıma gideceksiniz, sonra da güvenlik çağıracaksınız bende burada bekleyecem, kusura bakmayın, madem niyetiniz bu, adresim belli yerim belli gene bulursunuz bugün bulduğunuz gibi” dedim ve oradan aşağı kattaki eşimin yanına döndüm. Bu şahıslar bana hem idari hem de adli dava açtılar, bayramın birinci günü karakola geçirildik, eşime doktoru geçiçi hava değişimi izni vermişti öğlen civarı ki eşimi de karakola aldılar, sonradan savcılıkca eşime kovuşturma izni verilmemiş, o sadece doktora “-ne biçim iş yapıyorsun gerizekalı “tabiri kullanmış onların savına göre, ama benim “ siz terbiyesizsiniz, sizinle dışarıda hesaplaşacağız, sizi dışarıda yakalayacağız” şeklinde hakaret ve tehdit ettiğimi belirterek dava açılmış, birde şahitleri çıkmış bunların, ki o esnada üçümüzden başka kimse yoktu. İddialarında birgün öncesinde çocuğumu hastaneye getirmişim, tedavi edip kontrole alınmış, ilaç yazılmış ve taburcu edilmiş ama ben tedavisine hastanede devam edilsin demişim, bunu kabul ettiremeyince ertesi sabah kalkıp bunların servisine giderek adı geçen tehditleri söylemişim bunlara. Akıl mantık almıyor bu olayı, nasıl olur, ne kontrol altına alındı, ilaç yazıldı, ama yazılan ilaçlarda bir sonraki kadın doğum hastanesindeki doktorlar tarafından kızıgnlıkla karşılandı, yazılan ilaçları bilirkişiye sorudrabiliriz de, calpol denilen sokaktaki her anne ve babanın bildiği bi ilaç, zaten ateşi de kontrol altında değildi, zaten yarım saat sonrasında diğer hastaneye götürüldü oradan da mevcut, beni ertesi günü ilişkim dahi kalmamışken neden çağırdıklarını idari soruşturmada soruşturmacılara yönelttim sorun diye, ben taburcu işlemleri sonrasında bi belge eksik kaldı imza eksik kaldı diye babasını çağırıyorlardır diye iyiniyetli idim ama bunlarla alakalı bile değilmiş, sorun lütfen dedim, sormuşlar, ”-efendim “vicdana gelmişler, madem kimsesi yokmuş, getirsin bakalım diyeceklermiş” , bir doktorun işine vicdanını duygularını karıştırma hakkı var mıdır, resmen anlayamadığım bu olay sonrasında psikolojim moralim çöktü, karakoldan sonra savcılığa çağırılırsın demişlerdi ama savcı beni çağırmadan beni hiç görmeden mahkemeye çıkacağım 20-25 gün sonra, nasıl oluyor bunlar, lütfen bana yol gösterin, yardımcı olun, avukat tutun diyorlar yemin olsun maddi gücüm elverişli değil kredi borçlarım ödemelerim ile bir şey kalmıyor bile elime… işitme engelliyim mahkemede neler olur nasıl sorarlar algılayabilir miyim, tercüman istesem masrafı ne olacak, kaybedeceksin şahitleri var deniliyor, ceza alırsın, memuriyetin zora girer, masrafları karşılarsın deniliyor, insana bu kadar karamsar yaklaşılıyor iken benim huzurumun olması nasıl mümkün olsun ki, adalet var inanıyorum elbet... Lütfen yardımcı olmanızı istiyorum, akıl fikir adına..biliyorum çok uzun yazdım, inanın okul dönemlerimden beri böyleyim, kompoziyon bile bilmem özet dahi bilemem, detaycıyım...detayların her zaman iyi olacağı kanısındayım, mahkemede seni konuşturmazlar zaten, özetleyemezsen ne olacak diyorlar, herşey aleyhime mi benim Allah aşkına...



    Hukuki NET Güncel Haber

    Kamu görevlisine sair tehdit ve hakaret ( bende kamu görevlisiyim) konulu yargıtay kararı ara
    Kamu görevlisine sair tehdit ve hakaret ( bende kamu görevlisiyim) konulu hukuk haber
    Konu abantlı tarafından (22-03-2010 Saat 14:35:40 ) de değiştirilmiştir.

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Dec 2007
    İletiler
    12
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Kamu görevlisine sair tehdit ve hakaret ( bende kamu görevlisiyim)

    Sanırım çok uzun olduğu için kimse okuyamıyor , ama inanın bir fikire, bir yol yönteme ihtiyacımın olduğu bi dönem, tekrardan rica ediyorum...

+ Konuyu Yanıtla

Bu sayfada bulunan kavramlar:

kamu görevli

sair tehdit

sair tehtit

Forum

Benzer Konular :

  1. [Cezalar] kamu görevlisine hakaret fakat kamu görevlisi olduğunu bilmiyordum
    merhabalar arkakadaşlar 19.06.2017 tarihinde eskişehirspor başkanı halil ünalın stadın yanındaki arsayı bakanla konuşup anlaştığımız halde il spor...
    Yazan: gokhankokmen Forum: Ceza Hukuku
    Yanıt: 8
    Son İleti: 29-04-2018, 20:20:12
  2. Kamu görevlisine hakaret
    lütfen biriniz hemen yardım edebilirmi babam yarın mahkemesi var kamu görevlisine hakaret suçundan olayı anlatıyorum babam esnaf ve bu memuru tanıyor...
    Yazan: cennet aydın Forum: Kişiler Hukuku
    Yanıt: 1
    Son İleti: 29-04-2014, 08:52:26
  3. Kamu Görevlisine Hakaret ve İddianame
    Öncelikle herkese merhaba. Hakkımda kamu görevlisine hakaret sebebiyle dava açıldı. Davada sanık pozisyonunda 4 kişiyiz.Açık şekilde hakaret ya...
    Yazan: speedy34 Forum: Hukuki Görüş ve Yorum
    Yanıt: 11
    Son İleti: 03-11-2013, 19:01:39
  4. Kamu görevlisine hakaret ve tehdit
    Sayın Arkadaşlar Bu konuyu açmadan önce forumu inceledim ama kafamdaki soru işaretlerini tam olarak giderebilmiş değilim. Savcının iddianamesine...
    Yazan: Pschology Forum: Ceza Hukuku
    Yanıt: 0
    Son İleti: 15-02-2012, 01:15:37
  5. Kamu görevlisine hakaret
    Annemin saglık raporunu süresi gectigi için yeniletmeye hastaneye gittim ve doktor raporu yenilemedi.150 tl lik ilacı parayla almamı soyledı ve bende...
    Yazan: ögr.vedat Forum: Ceza Hukuku
    Yanıt: 2
    Son İleti: 16-09-2009, 18:23:35

İlgili Hukuk terimleri

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.