Selamlar, biraz uzun olan fakat bu kadar kısaltabildiğim problemime yardım olursa çok memnun olurum. Hukuk severlere saygılarımı sunarım.

Birbirine bitişik iki ayrı parselde iki apartman var. Birinde 5 diğerinde 22 bağımsız kat irtifakı kurulmuştur. Her iki apartmanın ayrı ayrı tapuda yönetim planı mevcut. 2004 yılında kat irtifakı kurulan bu iki apartmanın 2006 yılında satışlarına başlayan müteahhit dairelerin tamamını satamamıştır. 22 dairelik binaya kalorifer kazanı koydurmuş ve bu binadan iki boru ile 5 dairelik binaya da kalorifer sisteminden faydalandırılmıştır. 5 bağımsız bölümü olan binanın Belediyeye verilen projesinde ısınmanın soba ile yapılacağı belirtilmiştir. Bu binaya doğalgaz ile ısınma için ferdi ısınmadan faydalanabilmek için tesisat ta yapılmıştır. Binaları yapan müteahhit kendiside oturduğu bu binalarda ısınmak için kendi cebinden kömür alarak kaloriferi yaktırmış, daha sonra binalarda oturanlara masrafları bölerek para tahsil etme yöntemine girmiştir. Burada masrafları bölerken sahibi olup ta satamadığı dairelerin ‘sahiplenilmediği, iskan edilmediği, kaloriferleri kapalı, ısınmadan faydalanmıyor’ diye aidatlarını ödemeyip sadece daire satın alanlara bölmüş ve aynı uygulamayı devam ettirmektedir.Fakat oturulmaya hazır daireler satıldığı anda birden ısınmadan faydalananlar statüsüne koyularak aidat ödenmesine başlatılmaktadır. Yani yapıp da satamadığı dairelerin aidatlarını ödemeyip, satıldığı anda satın alandan aidat almaya başlamaktadır. Kendisine ait olan dairelerin aidatlarını ödemesi gerektiği söylendiğinde satıldığı takdirde hesaba dahil olacağı söylemektedir. Bu durum böyle giderken bir bağımsız bölüm sahibi bu müteahhidi sıkıştırmış ve Ocak 2009 da Olağan Kat Malikleri Genel Kurulu yapılmıştır. 5 bağımsız bölümlü apartmandan toplantıya bizzat 3 kişi katılmış, iki kişide başka kat malikine vekalet vererek toplantıda aleyhlerine olan durumlar için RET oyu kullanılmasını talep etmişlerdir. Bu toplantıya 22 dairelik apartmandan 16 katılım olmuş, fakat katılanların bazıları kat maliki sıfatını taşımamaktadır. Olağan genel kurul davetinde gündem olarak yazılanların haricinde de eskiye yönelik müteahhidin yanlış hesaplamış olduğu miktarların bazı kat maliklerinden gerekirse icra yolu ile tahsil edileceği kararı alınmıştır .

1. Farklı iki komşu parselde bulunan bu iki apartmanın Kat Malikleri Kurulu ayrı ayrı 4/5 kabul oyu ile Site Yönetimi oluşturulması kararı alınmamıştır. Müteahhidin kendi kendine Site Yönetimi seçimi, iki yönetim kurulu üyesi seçimi ve denetçi seçimi yapmışlar, borçlarından bahsedilen kişilerden kanunsuz yapılan hesaplamalara göre hesap edilen miktarların tahsil edilmesi kararı alınmıştır.
2. 5 bağımsız bölümde oturanlardan toplantıya katılmayıp vekalet verenlerden birinin vekili, vekaletini aldığı şahsın zaten itiraz etmiş olduğu borcun varlığı ile ilgili yapılan oylamada vekilini borçlu gösterecek, yönetime katkı yapacak olumlu oy kullanmış ve vekaleti kötüye kullanmıştır.
3. Ortak alanların (Kalorifer sistemi) kullanımı ile ilgili ‘Yönetim Planı Benzeri Sözleşme’ yapılıp Kalorifer sisteminden faydalanmak isteyenler tespit edilerek karar alınmamıştır. 5 bağımsız bölümlü binadakilerden bu kalorifer sisteminden faydalanmayıp ferdi Doğalgaz kullanılması girişimleri de zor kullanılarak engellenmiştir.

İki ayrı parselde oluşturulamaması gereken Kat Malikleri Kurulu kararları için süresinde itiraz ve iptali davaları açılmamıştır. Kanuni ve Hukuki hiçbir dayanağı olmayan sözde ‘Kat Malikleri Kurulu’ kararları İptal davası açılmamasına rağmen hukuki geçerliliği var mıdır? Eğer hukuki bir geçerliliği yoksa bu insanlar bir araya gelip başkaları hakkında nasıl borç üretebilirler?

Kendini yönetici seçtiren Müteahhit kanunsuz olarak hesaplamış olduğu fazladan miktarları noter ihtarnamesiyle faizleri ile birlikte ödenmesini aksi takdirde icraya konulacağı belirtilmektedir. Ocak 2009’ da ilk defa toplanan ve yönetimi seçilen bu toplantıda, Toplantı öncesine ait borçlar oylanmış, 2007 ile 2009 arasındaki kanunsuz hesap edilen miktarlara da gecikme faizi uygulanmıştır. İlk defa oluşturulan kanunsuz Site Yönetimi geriye yönelik borçları nasıl tahsil edebilir? Herhangi bir kanuni dayanağı olmayan bu toplantıda vekaletin kötüye kullanılmasının iptali nasıl olacaktır?